TürkTarihi

"İlk Adım: 1919" filmi, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının 1919 yılında Samsun'a çıkışını konu ediyor. Filmin bazı özellikleri: Yönetmen: Abdullah Oğuz. Başrol: Halit Ergenç (Mustafa Kemal Atatürk). Bütçe: En yüksek bütçeli Atatürk filmi olması hedefleniyor. Mekân: Bandırma Vapuru'nun birebir kopyası ve dönemin ihtişamını yansıtan dekorlar kullanıldı.

Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Hamamı, Amasya'nın Merzifon ilçesinde bulunmaktadır. Kayseri'deki Kara Mustafa Paşa Hamamı ise İncesu ilçesinde, Karamustafapaşa Mahallesi'nde yer almaktadır.

En büyük Türk denizci olarak genellikle Barbaros Hayreddin Paşa kabul edilir. Barbaros Hayreddin Paşa, Osmanlı İmparatorluğu'nun 25. kaptanı deryası ve ilk kaptan paşasıdır. Ancak, "en büyük Türk denizci" konusunda farklı görüşler de bulunmaktadır. Bazı kaynaklarda Piri Reis de en büyük Türk denizciler arasında gösterilmektedir. Çaka Bey de Türk denizcilik tarihinde önemli bir yere sahiptir.

19 Mayıs 1919'da Bandırma Vapuru, Samsun'a gitti. Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşlarını taşıyan vapur, 16 Mayıs 1919'da İstanbul'dan yola çıkmış ve 3 günlük yolculuğun ardından Samsun'a demir atmıştır.

Evet, Tomris Hatun at üstünde ok atardı. Tomris Hatun, Saka Türkü olup, çocukluğundan itibaren at binmeyi, kılıç, ok ve yay kullanmayı öğrenmiştir.

Evet, Tonyukuk yazıtında Ötüken'den bahsedilmektedir. Bilge Tonyukuk, Türk milletini Ötüken'e yerleşmiş olarak duyduğunu ve bunun üzerine güneydeki, batıdaki, kuzeydeki ve doğudaki milletlerin geldiğini ifade eder. Ötüken, Asya Hunları ve I. Gök Türk Kağanlığı döneminde, dağınık Türk kütlelerinin toplandığı ve idare edildiği kutlu bir toprak olarak kabul edilmiştir.

Türkiye topraklarında tarih boyunca birçok krallık kurulmuştur. Bunlardan bazıları: Anadolu Selçuklu Devleti (1077-1308). Trabzon İmparatorluğu (1204-1461). Kilikya Ermeni Krallığı (1198-1375). Artuklu Beyliği (1102-1409). Orta Çağ Ermeni Krallığı (885-1045). Bu liste, Türkiye'de kurulan tüm krallıkları içermemektedir.

Türklerin 12 hayvanlı takvimi, çeşitli nedenlerle terk edilmiştir: Kültürel ve siyasi değişiklikler: Türk boyları, farklı medeniyetlerle etkileşimde bulunarak bu takvimi değiştirmiş veya terk etmiştir. Dini ve mali sebepler: Takvimlerin değiştirilmesi, dini veya mali sebeplerle de gerçekleştirilmiştir. Pratik ve işlevsel nedenler: Zamanla daha hassas zamanlama ve planlama ihtiyaçları, 12 hayvanlı takvimin yerini daha gelişmiş takvim sistemlerine bırakmasına yol açmıştır.

Gök Medrese, Anadolu Selçuklu Devleti dönemine aittir. Medrese, 1271 yılında Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından Mimar Kaluyan'a yaptırılmıştır.

II. Meşrutiyet'in ilanından sonra kapatılan bazı gazeteler şunlardır: Tanin. Sada-yı Millet. Serbesti. Volkan. Ayrıca, 31 Mart Vakası sonrasında bazı İttihatçı gazeteler de yağmalanmıştır.

Kanuni Sultan Süleyman'ın hastalığı, son 15 yılında iyice şiddetlenmiştir. 72 yaşında vefat eden Kanuni Sultan Süleyman, uzun yıllar gut (nikris) hastalığıyla mücadele etmiştir. Kanuni Sultan Süleyman'ın hastalığının süresi hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır.

Afife Jale'nin sahneye çıkmasının yasaklanmasının nedeni, dönemin İçişleri Bakanlığı olan Dahiliye Nezareti'nin 1921 yılında yayınladığı 204 sayılı bildiridir. Bu karar üzerine İstanbul Belediyesi, bildiriyi Darülbedayi'ye göndermiş ve bunun üzerine Afife Jale, Darülbedayi yönetim kurulu tarafından kadrodan çıkarılmıştır.

Türk tarih tezine göre Yamnaya, Türk dilli halktır. Bu tez, Ukraynalı araştırmacı Valentyn Stetsyuk'un çalışmalarına dayanmaktadır. Ancak, bu tez bilimsel olarak genel kabul görmemiştir ve Yamnaya kültürünün kökeni hakkında farklı görüşler bulunmaktadır.

Soğd halkının yok olmasının birkaç nedeni vardır: Arap-İslam ordularının ele geçirmesi. Asimilasyon. Savaşçı bir ulus olmamaları. Ayrıca, Soğd bölgesinin ikliminin kuru olmaması, toprağın asidik yapısı ve Arap ordularının bölgeyi ele geçirirken meydana gelen tahribat gibi nedenlerle yazılı belgeler başta olmak üzere, günümüze kalan organik orijinli malzeme de azdır.

Toquz Oguzlar (Dokuz Oğuzlar), İç Asya'da erken Orta Çağ döneminde yaşamış dokuz Türk Tiele kabilesinin siyasi bir ittifakıydı. Dokuz Oğuz boylarının isimleri: Bugular (Pu-ku); Hun (Qun); Bayırku (Pa-ye-ku); Tongra (T’ung-lo); İzgil; Ch'i-pi; A-pu-sse; Ku-lun-wu-ku; Edizler (A-tie). Başlangıçta Göktürklerle savaşmış olsalar da, daha sonra Uygurlara karışmak zorunda kalmışlardır. Dokuz Oğuzlar, 626 yılında Doğu Gök-Türk Devleti’nin zayıflamasıyla ortaya çıkmıştır. Dokuz Oğuzlar, İslam kaynaklarında “Tokuz Guz” şeklinde kaydedilmiştir. Dokuz Oğuzlar, 840’dan önce Himyerî, Bekrî ve İbnü’l-Fakîh tarafından en güçlü Türk kavmi olarak anılmıştır.

Sarık ve kısa cübbe, 2 Eylül 1925 tarihinde çıkarılan Bakanlar Kurulu kararnamesi ile din adamı dışındaki kişilerin giymesi yasaklanmıştır. Bu karara göre, aykırı davranış sergileyenler bir yıla kadar hapisle cezalandırılacaktı. Türkiye'de cübbe giymek yasal olarak yasak değildir, ancak bazı kamu kurumlarında ve okullarda kısıtlamalara tabi olabilir.

Alanya'nın fethi, 1221 yılında gerçekleşmiştir.

Kuruluş Osman dizisinde Bala Hatun'un cenazesinin ne zaman olduğuna dair bilgi bulunamadı. Ancak, dizinin 180. bölümünde Bala Hatun'un bir kulübede yanarak öldüğü sahnesi yer almıştır. Bala Hatun'un ölüm tarihi olarak kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte, 14. yüzyılın başlarında hayatını kaybettiği tahmin edilmektedir. Dizinin senaryosu gereği Bala Hatun'un ölüp ölmediği konusunda kesin bir yargıya varmak için henüz erken olabilir.

Sebük Tegin, Gazneliler Devleti'nin kurucusu olarak önemlidir. Sebük Tegin'in önemli yönleri: Askeri başarılar: Gazne'den Doğu Afganistan'daki Zâbülistan bölgesine kadar olan toprakları ele geçirdi. Sâmânîler ile ilişkiler: Sâmânî Emîri II. Nûh'a yardım ederek, Sâmânîler'in son dayanağı oldu. Devletin kuruluşu: Görünürde Sâmânîler'in bir valisi gibi hareket etse de, bağımsız Gazneliler Devleti'nin temellerini attı.

Türkiye'de Cengiz Han soyundan gelen bir topluluk bulunmamaktadır. Cengiz Han, Moğol kökenli bir hükümdardır ve soyu Moğol ve Türk boylarına dayanmaktadır. Cengiz Han'ın soyu, özellikle Tatar ve Uygur kabileleriyle olan evlilikleri aracılığıyla Türk unsurlarla da iç içe geçmiştir. Türkiye'de Cengiz Han soyundan gelen bir topluluk olduğuna dair herhangi bir tarihsel veya genetik kanıt mevcut değildir.