SuKirliliği

ÇEV461 - Çevre Kimyası I dersi, su kirliliğinin belirlenmesi ve önlenmesi ile suyun çevre için öneminin vurgulanması konularını içeren bir ders programıdır. Bu ders kapsamında ayrıca kirlenmiş suların nasıl temizleneceği konusunda gerekli bilgiler de verilmektedir.

Tuzla sahili, duyarsız vatandaşlar tarafından atılan atıklar nedeniyle kirlenmektedir. Ayrıca, ağır metal kirliliği de Tuzla sahilindeki su kalitesini olumsuz etkilemektedir.

Su kirliliği, çevre kirliliğinin en tehlikeli türlerinden biridir. Bunun nedeni, suların içerisine karışan sentetik maddelerin, birçok kronik rahatsızlığın başlıca nedeni olmasıdır.

Sular kirleniyor çünkü balık kılçığı diyagramında belirtilen çeşitli nedenler bu duruma katkıda bulunuyor: 1. Evlerden sulara karışan atıklar. 2. Sahile atılan çöpler. 3. Fabrikalardan gelen atıklar. 4. Piknik sonrası bırakılan atıklar. Bu sorunları çözmek için, su arıtma sistemlerinin iyileştirilmesi, vatandaşların bilinçlendirilmesi ve atık yönetim sistemlerinin geliştirilmesi gibi önlemler alınabilir.

Nizip Çayı'nın kirli olmasının başlıca nedenleri şunlardır: 1. Sanayi Atıklarının Deşarj Edilmesi: Organize sanayi bölgelerinden gelen atıkların arıtılmadan çaya verilmesi. 2. Evsel ve Köy Atık Suları: Köylerin fosseptiklerinde biriken atık suların çaya karışması. 3. Kimyasal Maddeler: Tekstil, sabun, deterjan, yağ gibi sektörlerde kullanılan kimyasalların suya karışması. 4. Yetersiz Islah Çalışmaları: Daha önce yapılan ıslah çalışmalarının yeterli olmaması ve fabrika atıklarının devam etmesi. Bu durumlar, çayın su kalitesini düşürerek tarım ürünlerini olumsuz etkilemekte, sağlık sorunlarına yol açmakta ve canlı yaşamını tehdit etmektedir.

Adana'da çevre kirliliğinin başlıca nedenleri şunlardır: 1. Hava Kirliliği: Fosil yakıtların kullanımı, sanayi faaliyetleri ve trafik emisyonları hava kirliliğini artırmaktadır. 2. Su Kirliliği: Seyhan Nehri'nin tarımsal faaliyetler ve sanayi atıkları nedeniyle kirlenmesi, su kalitesini düşürmektedir. 3. Toprak Kirliliği: Tarımda kullanılan kimyasal gübreler ve pestisitler toprak sağlığını tehdit etmektedir. 4. Çöp ve Atık Yönetimi: Çöplerin ayrıştırılmadan atılması, çöp toplama tekniklerinin yetersizliği ve eski araç gereçler çevre kirliliğine katkıda bulunmaktadır. Bu sorunların çözümü için yenilenebilir enerji kullanımına geçiş, geri dönüşüm projelerinin artırılması ve toplumsal bilincin yükseltilmesi gerekmektedir.

Eskişehir'deki Porsuk Çayı'nın kirli olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Tarımsal Faaliyetler: Porsuk Çayı havzasında yoğun tarım faaliyetleri yapılmakta ve bu faaliyetler sırasında kullanılan zirai ilaçlar suya karışmaktadır. 2. Sanayi Atıkları: Kütahya Organize Sanayi Bölgesi'nin atıkları ve Tavşanlı'daki gümüş madenciliği de çayın kirlenmesine katkıda bulunmaktadır. 3. Evsel Atıklar: Çayın üzerinde biriken çöpler ve alkol şişeleri gibi atıklar da çevre ve görüntü kirliliğine neden olmaktadır. 4. Arıtma Sorunları: Porsuk Barajı'na yapılan kontrolsüz bağlantılar ve suyun yeterince arıtılmaması da kirliliğin artmasına yol açmaktadır.

Gemilerde pis su (kanalizasyon) arıtma işlemi, aşağıdaki aşamalardan oluşan bir tesis aracılığıyla gerçekleştirilir: 1. Tarama: Büyük katıların ve enkazın atık sudan çıkarılması. 2. Birincil arıtma: Atık suyun çökelme tankında tutulması, ağır katıların dibe çökmesi ve daha hafif malzemelerin yüzeye çıkması. 3. İkincil arıtma: Kanalizasyondaki organik maddeyi parçalayan biyolojik süreçlerin uygulanması. 4. Üçüncül arıtma: Arıtılmış kanalizasyonun daha da iyileştirilmesi, ek filtrasyon, dezenfeksiyon ve besin maddelerinin uzaklaştırılması. 5. Çamur yönetimi: Arıtma işlemi sırasında oluşan çamurun stabilizasyonu, susuzlaştırılması ve bertarafı. Ayrıca, gemilerde pis su arıtma için aşağıdaki teknolojiler de kullanılır: Membran biyoreaktör (MBR) teknolojisi: Biyolojik arıtma ile membran filtrasyonunu birleştirir. Hareketli yatak biyofilm reaktörü (MBBR): Biyolojik arıtma için taşıyıcıların kullanıldığı bir sistemdir. Gelişmiş oksidasyon süreçleri (AOP): Kanalizasyondaki organik kirleticileri parçalamak için oldukça reaktif türlerin üretimini içerir. Gemilerde pis su arıtma tesislerinin işletilmesi, uluslararası ve ulusal düzenlemelere tabidir.

İnfekte suyu anlamak için aşağıdaki yöntemler kullanılabilir: 1. Fiziksel Gözlem ve Duyusal İnceleme: Temiz su genellikle berrak, renksiz ve kokusuzdur. 2. Kimyasal Testler: Suyun kimyasal bileşenlerinin, özellikle pH seviyesi, klor, nitrat ve kurşun gibi potansiyel kirleticilerin varlığı incelenmelidir. 3. Mikrobiyolojik Testler: Suyun patojenik mikroorganizmalar içermemesi gerekir. 4. Evde Kullanılabilecek Test Kitleri: pH seviyesi, toplam çözünmüş katı madde (TDS) miktarı, nitrat ve bakteriyel kontaminasyon gibi parametreleri ölçen test kitleri kullanılabilir. Ayrıca, suyun su çiçeği gibi bulaşıcı hastalıklara yol açabilecek virüsler veya parazitler içerip içermediğini anlamak için de bir sağlık kuruluşuna başvurmak gerekebilir.

Aksu Çayı'nın suyunun kirli olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Fabrika Atıkları: Bölgedeki fabrikaların kimyasal atıklarını çaya dökmesi, suyun kirlenmesine yol açmaktadır. 2. İklim Koşulları: Hava sıcaklıklarının mevsim normalleri üzerinde seyretmesi, çayın debisini düşürerek kirlilik etkisini artırmaktadır. 3. Yeraltı Suyu Kullanımı: Yeraltı su kuyularındaki artış ve yoğun yeraltı suyu kullanımı, çayın su kaynaklarının azalmasına ve kirliliğin artmasına neden olmaktadır.

VK platformunda plajların neden kapalı olduğuna dair doğrudan bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, genel olarak plajların kapalı olmasının bazı nedenleri şunlar olabilir: 1. Hava Koşulları: Kuvvetli rüzgarlar, fırtınalar veya yüksek dalgalar gibi kötü hava koşulları plajların kapatılmasına neden olabilir. 2. Su Kirliliği: Deniz suyu kalitesinin bozulması, kimyasal sızıntılar veya kanalizasyon sızıntıları gibi nedenlerle plajlar kapatılabilir. 3. COVID-19 Önlemleri: Pandeminin başlangıcından bu yana, sosyal mesafeyi korumak ve virüsün yayılmasını önlemek amacıyla plajlar geçici olarak kapatılmıştır. 4. Bakım ve Onarım Çalışmaları: Plaj altyapısında yapılan bakım ve onarım çalışmaları da plajların kapalı kalmasına yol açabilir. 5. Güvenlik Tehditleri: Köpekbalıkları, denizanası istilaları veya diğer tehlikeli durumlar plajların kapatılmasına sebep olabilir. 6. Yerel Yönetim Kararları: Yerel yönetim veya belediye tarafından alınan kararlar da plajların kapalı kalmasına neden olabilir.

Deniz canlı popülasyonunun azalmasının başlıca nedenleri şunlardır: 1. Aşırı Avlanma: Balıkçılık faaliyetlerinin balık popülasyonlarının kendini yenileme kapasitesini aşması, türlerin bolluğunda ve çeşitliliğinde azalmaya yol açar. 2. İklim Değişikliği: Okyanusların sularındaki asit oranının artması, deniz canlılarına zarar verir. 3. Su Kirliliği: Atık su deşarjı, madencilik artıkları ve gemi faaliyetleri gibi etkenler denizleri kirletir. 4. Barajlar: Nehirlerin ve göllerin kötüye kullanımı, büyük deniz canlılarının yaşam alanlarını daraltır. 5. Bilinçsiz Avlanma: Deniz canlılarının etleri, derileri ve yumurtaları için bilinçsiz avlanması.

Çevre sorunlarının yerel ve küresel etkileri şunlardır: Yerel Etkiler: 1. Hava Kirliliği: Sanayi, taşıtlar ve ev atıkları gibi kaynaklardan kaynaklanan hava kirliliği, solunum yolu hastalıklarına, asit yağmurlarına ve yapıların aşınmasına neden olur. 2. Su Kirliliği: Tarım ilaçları, gübreler ve sanayi atıkları suyun kalitesini bozar, balık ölümlerine ve su kaynaklarının azalmasına yol açar. 3. Toprak Kirliliği: Tarım ilaçları, nükleer kazalar ve evsel atıklar toprağın yapısını bozar, erozyona ve verimliliğin düşmesine neden olur. 4. Gürültü Kirliliği: Şehirleşme ve sanayileşme sonucu artan gürültü, insan sağlığını olumsuz etkiler ve yaşam kalitesini düşürür. Küresel Etkiler: 1. Küresel Isınma: Fosil yakıtların kullanımı ve ormansızlaşma sonucu artan sera gazları, küresel ısınmaya ve buzulların erimesine yol açar. 2. Ozon Seyrelmesi: Kloroflorkarbon gazlarının artışı, ozon tabakasının incelmesine ve cilt kanseri gibi sağlık sorunlarına neden olur. 3. Çölleşme: Sıcaklık artışı ve yağış azlığı çölleşmeye yol açar, biyoçeşitliliği azaltır ve su kaynaklarını kurutur. 4. Besin Kirliliği: Evsel ve sanayi atıklarının besinlere karışması, ciddi sağlık sorunlarına ve hastalıkların yayılmasına neden olur.

Evet, paslı suya maruz kalmak tehlikeli olabilir. Paslı su, suyun geçtiği boruların iç yüzeyinde oluşan pasın (demir oksit) suya karışmasıyla meydana gelir ve çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir. Paslı suyun insan sağlığına zararları şunlardır: - Sindirim sistemi sorunları: Mide rahatsızlıkları, bağırsak enfeksiyonları ve ağır metal zehirlenmeleri. - Cilt ve saç problemleri: Kuruluk, kaşıntı ve egzama gibi sorunlar, saçların zayıflaması ve dökülmesi. - Diş ve kemik sağlığı: Diş minesine zarar verme ve kemik yapısında bozulmalar. - Çocuklar üzerinde etkiler: Bağışıklık sistemi tam olarak gelişmemiş olduğundan, enfeksiyon ve toksik etkilere daha yatkın olmaları. Önleme yöntemleri arasında su arıtma cihazı kullanımı, eski tesisatların değişimi, periyodik bakım ve filtreli musluk kullanımı yer alır.

Balkaş Gölü, çeşitli tehlikeli çevresel sorunlarla karşı karşıyadır: 1. Su Kirliliği: Endüstriyel atıklar ve tarımsal faaliyetler nedeniyle göl suyu kirlenmektedir. 2. İklim Değişikliği: İklim değişikliği, gölün su seviyesinin düşmesine ve ekosistemin dengesinin bozulmasına yol açmaktadır. 3. Aşırı Su Kullanımı: Kazakistan ve Çin'in, gölü besleyen nehirlerin suyunu aşırı kullanması, gölün kuruma tehlikesiyle karşı karşıya kalmasına neden olmaktadır. Bu sorunlar, biyoçeşitliliğin azalmasına ve gölün doğal dengesinin bozulmasına tehdit oluşturmaktadır.

Atatürk Barajı'nın suyunun yeşile dönmesinin nedeni, ötrofikasyon olayıdır. Bu durum, aşağıdaki faktörlerin bir araya gelmesiyle meydana gelmiştir: 1. Atıksu Arıtma Tesisinin Bakımı: Adıyaman Belediyesine ait atıksu arıtma tesisinin zaman zaman bakıma alınması. 2. Kanalizasyon Hattı: Şehir merkezindeki kanalizasyon hattının tam olarak arıtma tesisine bağlanamaması ve bu hattın baraja deşarj olması. 3. Gübre Kullanımı: Yakın köylerdeki tarım alanlarında azot ve fosfat içerikli gübrelerin kullanılması ve bu gübrelerin yağmur sularıyla baraja karışması. Sonuç olarak, sudaki çözünmüş oksijen miktarının azalması, azot ve fosfor oranının yükselmesi alg patlamalarına ve su yüzeyinde yeşillenmelere yol açmıştır.

Meriç Nehri'nin tehlikeli olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Taşkınlar: Meriç Nehri, düzensiz rejimi ve şiddetli yağışlar nedeniyle taşkın oluşturma potansiyeline sahiptir. 2. Su Kirliliği: Endüstriyel faaliyetler, tarım ve arıtılmamış evsel atıklar, Meriç Nehri'nin su kalitesini düşürmektedir. 3. Baraj İşletmesi: Bulgaristan'daki barajların taşkın dönemlerinde suyunu aşağıya bırakması, yeterli taşkın depolama hacimlerinin olmaması ve nehir yatağının dolması, taşkınların artmasına neden olmaktadır. 4. Erozyon ve Sediment Birikimi: Nehir yatağında biriken kum adacıkları ve sediman, yatak kesitinin daralmasına ve taşkın hasarlarının artmasına yol açmaktadır.

Bilimsel araştırma basamaklarında su kirliliğini araştırmak için aşağıdaki adımlar izlenebilir: 1. Konu Seçimi ve Amaç Belirleme: Araştırılacak su kirliliği türünü (hava, su veya toprak) ve araştırma amacını belirlemek gereklidir. 2. Veri Toplama Yöntemleri: - Anket veya Röportaj: Çevre kirliliği üzerine küçük bir anket yapılabilir. - Kaynak Taraması: Kütüphane veya güvenilir internet sitelerinde (örneğin, T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı) su kirliliği istatistikleri incelenebilir. - Gözlem: Yaşanılan çevredeki kirlilik unsurları fotoğraflanabilir veya not alınabilir. 3. Verilerin Düzenlenmesi ve Analizi: Toplanan veriler tablo veya grafik hâline getirilmeli, istatistiksel sonuçlar yorumlanmalı ve kirliliğin en yaygın türü tespit edilmelidir. 4. Proje Raporu Hazırlığı: Kapak sayfası, içindekiler, giriş, gelişme (araştırma bulguları), sonuç ve değerlendirme bölümleri oluşturulmalı, kaynakça eklenmelidir. 5. Sunum Teknikleri: Bilgileri kısa metin ve görsellerle aktaran slayt sunumu veya anahtar bilgileri ve grafikleri içeren bir poster hazırlanabilir. Bu süreçte, su kirliliğinin nedenleri, etkileri ve önleme yolları da detaylı bir şekilde araştırılmalıdır.

Filtre bulanıklığı (turbidite), suda bulunan askıda katı maddelerin (tortu, kum, çamur) neden olduğu kirliliğin giderilmesi için kullanılır. Bu tür filtreler, su arıtma sistemlerinde suyun berraklığını artırmak ve diğer filtrelerin tıkanmasını önlemek amacıyla önemli bir rol oynar.

Rio de Janeiro'da kirliliğin başlıca nedenleri şunlardır: 1. Hava Kirliliği: Şehirde NO2, PM10, SO2 ve O3 gibi kirleticilerin yüksek seviyeleri bulunmaktadır. 2. Su Kirliliği: Guanabara Körfezi, kötü bir kanalizasyon sistemi ve çevredeki endüstrilerden gelen atık sular nedeniyle kirlenmiştir. 3. Atık Yönetimi: Şehirde konut kıtlığı ve yetersiz atık yönetimi sorunları da kirlilik seviyesini artırmaktadır.