SuKirliliği

Brezilya sahilleri, çeşitli nedenlerle tehlikeli olarak kabul edilir: 1. Çevresel Etkiler: Brezilya sahillerinde kanalizasyon ve endüstriyel atıklar denize deşarj edilmekte, bu da su kirliliğine ve deniz hayvanlarının yaşam alanlarının bozulmasına yol açmaktadır. 2. Köpek Balığı Saldırıları: Özellikle Amazon sahillerinde, Amazon Nehri'nden gelen sular pirana, anakonda ve elektrikli yılan balıkları gibi ölümcül canlıları taşır ve bu da yüzenler için risk oluşturur. 3. Doğal Tehlikeler: Lav akıntıları ve aktif volkanlar, Hawaii'deki Kilauea Plajı gibi bazı Brezilya sahillerinde tehlikeli durumlar yaratır. 4. Suç Faaliyetleri: Bazı plajlarda yankesiciler, hırsızlar ve diğer suç faaliyetleri yaygındır, bu da güvenlik riskini artırır.

COD (Kimyasal Oksijen Talebi) ölçüm yöntemi, su örneklerindeki organik kirlilik seviyesini belirlemek için kullanılır. İki ana COD ölçüm yöntemi şunlardır: 1. Elektrokimyasal Yöntem: Su örneği, elektrotların bulunduğu bir odaya gönderilir ve bu elektrotlar, organik bileşiklerle reaksiyona girerek küçük bir elektrik akımı üretir. 2. Optik Yöntem: Işık, su örneğinden geçirilir ve organik maddeler tarafından emilen ışık miktarı ölçülür. Ayrıca, laboratuvarda COD ölçümü için titrimetrik ve spektrofotometrik analiz gibi yöntemler de kullanılır.

Su kirliliği ile ilgili sunum yaparken aşağıdaki başlıklar ele alınabilir: 1. Su Kirliliğinin Tanımı: Suyun fiziksel, kimyasal veya biyolojik özelliklerinin istenmeyen değişikliklerle bozulması olarak tanımlanır. 2. Nedenleri: Sanayi atıkları, tarımsal faaliyetler, evsel atıklar, yanlış pestisit ve gübre kullanımı, küresel ısınma ve radyoaktif atıklar gibi çeşitli faktörler su kirliliğine yol açar. 3. Etkileri: Ekosistemlerin dengesini bozar, sucul yaşamı tehdit eder, insan sağlığına ciddi zararlar verir ve su kaynaklarının kalitesini düşürür. 4. Önleme Yöntemleri: Daha az su tüketimi, arıtma tesislerinin kurulumu, kimyasal temizleyici kullanımının azaltılması, geri dönüştürülebilir ürünlerin tercihi ve halkın bilinçlendirilmesi gibi önlemler alınabilir. 5. Örnekler ve İstatistikler: Marmara Denizi'ndeki deniz salyası sorunu, su kirliliğinin küresel boyutları ve su kirliliği ile ilgili güncel veriler sunulabilir. Sunum sırasında görsel materyaller, grafikler ve videolar kullanarak konunun daha iyi anlaşılması sağlanabilir.

Japon balığına fazla yem verilmesi durumunda şu olumsuz sonuçlar ortaya çıkabilir: 1. Karaciğer Yağlanması (Hepatik Lipidoz): Fazla beslenme, balıklarda karaciğer yağlanmasına yol açabilir. 2. Sindirim Sorunları: Balıkların sindirim sistemi zorlanarak kabızlık gibi sorunlara yakalanmalarına neden olur. 3. Su Kirliliği: Yenmeyen yemler, amonyak, nitrit ve nitrat gibi maddelerin suya karışmasına sebep olarak su kalitesini düşürür. 4. Stres: Aşırı yemleme balıklarda strese yol açabilir. Bu nedenle, Japon balıklarına dengeli ve uygun miktarda yem vermek önemlidir.

İnsan kaynaklı çevre sorunlarına üç örnek şunlardır: 1. Hava Kirliliği: Fosil yakıtların kullanımı, sanayi tesisleri ve taşıtların egzozlarından çıkan kirleticiler hava kalitesini düşürür. 2. Su Kirliliği: Tarımda kullanılan pestisitler ve gübreler, endüstriyel atıklar ve kanalizasyon sistemi aracılığıyla su kaynaklarına karışır. 3. Ormansızlaşma: Tarım arazileri açmak veya kereste elde etmek amacıyla ormanların tahrip edilmesi, biyolojik çeşitliliği azaltır ve iklim değişikliğine katkıda bulunur.

Türkiye'nin en tehlikeli nehri olarak Ergene Nehri gösterilmektedir.

Melet Irmağı'nın kirli olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Evsel ve endüstriyel atıklar: Irmağın çevresindeki yerleşim yerlerinden ve sanayi tesislerinden gelen evsel ve endüstriyel atıklar, su kirliliğine yol açmaktadır. 2. Maden yatakları: Jeolojik konumu ve maden yataklarınca zengin bir bölgede olması, ırmağın ağır metaller ve diğer kirleticilerle kirlenmesine neden olmaktadır. 3. Pestisitler: Fındık tarımında kullanılan pestisitler de ırmağın su kalitesini olumsuz etkilemektedir. 4. Düzensiz depolama: Irmağın ağzına yapılan düzensiz katı atık depolama, kirlilik yükünü artırmaktadır.

Türkiye'de su kirliliğinin en çok arttığı yıllar son 3 yıldır.

Nükleer su reaktörleri, çeşitli nedenlerle tehlikeli olabilir: 1. Radyoaktif Atık: Nükleer fisyon süreci, uzun süreler boyunca yönetilmesi ve saklanması gereken radyoaktif atık üretir. 2. Termal Kirlilik: Reaktörlerin soğutma sistemleri, yakındaki su kaynaklarına ılık su boşaltır, bu da su ekosistemlerini bozabilir ve su canlılarına zarar verebilir. 3. Kaza Riski: Güvenlik önlemlerine rağmen, erimeler veya sızıntılar gibi kazalar meydana gelebilir, bu da hava, toprak ve suyun radyoaktif kirlenmesine yol açabilir. 4. Su Kullanımı: Nükleer enerji santralleri, soğutma için büyük miktarda suya ihtiyaç duyar, bu da yerel su kaynaklarını zorlayabilir ve insan ile hayvan popülasyonlarını etkileyebilir. 5. Arazi Kullanımı: Tesisler, tarım veya doğal yaşam alanları için kullanılabilecek büyük miktarda arazi gerektirir, bu da habitat yıkımına ve biyoçeşitliliğin azalmasına neden olabilir.

Aksu Nehri'nin kirli olmasının başlıca nedenleri şunlardır: 1. Tarımsal, evsel ve sanayi atıkları: Nehir, tarımsal faaliyetler, yerleşim yerleri ve sanayi tesislerinden gelen atıklarla ciddi şekilde kirletilmektedir. 2. Kanalizasyon suları: Şehirlerden gelen kanalizasyon atıklarının arıtılmadan akarsulara verilmesi, bakteriyolojik kirliliğe yol açmaktadır. 3. Çöp döküm alanları: Şehir çöplüklerinin nehir çevresine yapılması, atıkların suya karışmasına neden olmaktadır. Bu durumlar, Aksu Nehri'nin su kalitesini düşürmekte ve çevre sağlığını tehdit etmektedir.

Gediz Nehri'nin kirli olmasının başlıca nedenleri şunlardır: 1. Sanayi Atıklarının Arıtılmadan Deşarj Edilmesi: Nehir, geçtiği yerleşim birimlerindeki organize sanayi bölgelerinin ve sanayi tesislerinin endüstriyel zehirli atıklarıyla kirlenmektedir. 2. Kanalizasyon Atıkları: Akarsu boyunda bulunan yerleşim birimlerinin kanalizasyon atıkları nehre karışmaktadır. 3. Bilinçsiz Tarım İlaçları ve Gübre Kullanımı: Tarımsal faaliyetlerde kullanılan kimyevi gübre ve ilaçların bilinçsiz kullanımı nehrin su kalitesini olumsuz etkilemektedir. 4. Kuraklık: Yağışların az olması, kirliliğin daha belirgin hale gelmesine neden olmaktadır.

Çamurlu suyun içinde katı partiküller ve çeşitli kirleticiler bulunur. Ayrıca, çamurlu suda mikroorganizmalar, gazlar, kimyasallar ve boru artıkları gibi daha farklı maddeler de olabilir.

Düden Çayı'nın suyunun kirli olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Yeraltına atıksu deşarjı: Kanalizasyon atıklarının yeraltı düdenlerini kirletmesi. 2. Evsel ve sanayi atıkları: Sanayi bölgeleri, zeytinyağı fabrikaları ve diğer işletmelerin atıkları. 3. Tarımsal faaliyetler: Yayılı kirlilik kaynakları oluşturan tarım ilaçları ve gübreler. 4. Vahşi çöp döküm alanları: Çöplerin çevreye rastgele dökülmesi. 5. Mermer ve taş ocakları: Bu işletmelerin faaliyetleri sırasında oluşan atıklar. Bu kirleticiler, Düden Çayı'nın ekosistemini olumsuz etkileyerek su kalitesinin düşmesine neden olmaktadır.

Ceyhan Nehri'nin kirli akmasının başlıca nedenleri şunlardır: 1. Sanayi Atıkları: Sanayi tesislerinin doğrudan nehre atık su deşarj etmesi, suyun kalitesini olumsuz etkilemektedir. 2. Tarımsal Faaliyetler: Tarımda kullanılan gübre ve pestisitler, yağışlarla birlikte nehre taşınarak kirliliğe yol açmaktadır. 3. Artan Sıcaklıklar: Su seviyelerinin azalması, nehirdeki kirleticilerin yoğunlaşmasına ve kirliliğin daha belirgin hale gelmesine neden olmaktadır. Bu durum, nehrin ekosistemine zarar vermekte ve su yaşamını tehdit etmektedir.

Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği'ne göre alıcı ortam deşarj standartları üç ayrı sınıra ayrılır: 1. Anlık sınır: Atıksuların anlık konsantrasyonlarını ifade eder. 2. İki saatlik kompozit numune sınırı: İki saatlik kompozit çıkış suyu numunelerinden elde edilen konsantrasyonları ifade eder. 3. Yirmi dört saatlik kompozit numune sınırı: Yirmi dört saatlik kompozit çıkış suyu numunelerinden elde edilen konsantrasyonları ifade eder.

Ceyhan Nehri'nde son dakika balık ölümlerinin nedeni kirlilik olarak belirlenmiştir. Nehir suyundaki kimyasal atıklar, fabrika sızıntıları ve zirai ilaç kalıntıları balıkların ölümüne yol açmıştır.

Tarihi Varan Gölünde balık ölümlerinin nedeni, göle bırakılan atık kanalizasyon suyu olarak iddia edilmektedir.

"Çakmaktaşlar" filmi iki farklı konuyu anlatmaktadır: 1. Çakmaktaşlar Taş Devri (The Flinstones): Fred ve Barney'nin aynı firmada çalışmasını ve yaşadıkları olayları konu alır. 2. Çakmaktaş (Flint): 2020 yapımı bir belgesel olup, Flint, Michigan'daki su kirliliği ve bu durumun şehirdeki insanlar üzerindeki etkilerini anlatır.

En önemli çevre sorunları olarak şunlar öne çıkmaktadır: 1. İklim Değişikliği: Sera gazı emisyonlarının artışı ile küresel sıcaklıkların yükselmesi, kutuplardaki buzulların erimesi ve deniz seviyelerinin yükselmesi. 2. Biyolojik Çeşitliliğin Azalması: Habitat kaybı, kirlilik, iklim değişikliği ve aşırı avlanma nedeniyle birçok türün yok olması. 3. Su Kirliliği: Sanayi atıkları, tarımsal kimyasallar ve evsel atıkların su kaynaklarına karışması, su kaynaklarının kalitesinin düşmesi ve ekosistemlerin zarar görmesi.

Ergene Çevre Düzeni Planı, Ergene Havzası'ndaki su kirliliğini azaltmak ve su kalitesini iyileştirmek amacıyla hazırlanan bir plandır. Bu plan kapsamında: - Sanayi alanlarının ıslahı ve organize sanayi bölgeleri (OSB) kurulması öngörülmüştür. - Atık su arıtma tesislerinin yapımı ve mevcut olanların modernizasyonu planlanmıştır. - Ağaçlandırma ve erozyonla mücadele çalışmaları yapılması kararlaştırılmıştır. - Taşkın erken uyarı sistemi kurulması çalışmaları hızlandırılmıştır. Planın koordinasyonu Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından yürütülmektedir.