Sokrates

Platon'un diyaloglarına başlamak için "Sokrates'in Savunması" adlı eser uygun bir seçim olabilir.

Sokrates'in "Bildiğim tek şey, hiçbir şey bilmediğimdir" sözü, bilgeliğin, kişinin kendi cehaletini kabul etmesiyle başladığı anlamına gelir. Bu söz, aynı zamanda her şeyi bilmenin mümkün olmadığını ve en sağlam inançların bile yanılgılar içerebileceğini vurgular. Ancak bu söz, doğrudan Sokrates'in ağzından çıkmamış, yüzyıllar boyunca yorumlarla şekillenmiş bir parafrazdır.

Sokrates ve sofistler arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Bilgi Anlayışı: - Sofistler, bilginin göreceli olduğunu ve kesin bir doğrunun bulunmadığını savunurlar. - Sokrates, bilginin evrensel ve nesnel olduğunu düşünür. 2. Ahlak Anlayışı: - Sofistler, ahlakın göreceli olduğunu ve toplumsal anlaşmalara dayandığını savunurlar. - Sokrates, ahlakın evrensel ve mutlak olduğunu düşünür. 3. Öğretim Yöntemleri: - Sofistler, bilgilerini para karşılığında halka açık bir şekilde öğretirler. - Sokrates, bilgilerini diyalog yöntemiyle öğrencilerine aktarır. 4. Topluma Bakış: - Sofistler, toplumsal konulara daha pragmatik bir yaklaşım sergilerler. - Sokrates, toplumsal yaşamın temelini ahlak ve adalet üzerine kurduğunu düşünür.

Sokrates'in kaçma teklifini reddetmesinin sebebi, yaşadığı kentin yasalarına olan saygısı ve herkesin yasalara uyması gerektiği inancıdır. Sokrates, Kriton'un teklifine şu şekilde yanıt vermiştir: "Yasalar ve Devlet karşımıza dikilseler ve bize sorsalar: 'Söyle bize Sokrates, nedir bu yaptığın? Bu işte amacın, bizi-hem Yasaları hem de tüm devlet'i-elinden geldiği kadarıyla yıkmak değil de nedir?' Ne yanıt veririz, Kriton, bu soruya ve benzerlerine?".

Sokrates, M.Ö. 399 yılında “gençleri yozlaştırmak” ve “tanrıları reddetmek” suçlamalarıyla yargılandığı dava nedeniyle savunma yaptı. Savunma yapmasının temel nedenleri arasında, sorgulayıcı yönteminin gençlerin geleneksel inançları ve otoriteyi sorgulamasına yol açması ve geleneksel tanrıları reddettiği iddiaları yer alıyordu.