Skolyoz

Skoliyometre ile skolyoz açısı, Cobb açısı yöntemi kullanılarak ölçülür. Bu yöntem şu adımları içerir: 1. Röntgen veya MRG görüntüsü alınır. 2. Eğriliğin en üst ve en alt noktaları belirlenir. 3. Bu iki köşe arasındaki en büyük açı ölçülür. Skoliyometre, omurganın eğrilik açısını ölçmek için kullanılan, uçlarında kumpas bulunan iki koldan oluşan el tipi bir cihazdır.

Evde skolyoz testi yapmak için aşağıdaki adımlar izlenebilir: 1. Adams İleri Eğilme Testi: Kişi ayakta dik bir şekilde durmalı, ayaklarını omuz genişliğinde açmalı ve öne doğru eğilerek ellerini dizlerinin önüne getirmelidir. 2. Omuz Seviyesi: Kişinin omuzları kontrol edilmeli, eğer bir omuz diğerinden daha yüksekse bu skolyoz belirtisi olabilir. 3. Başın Orta Hizası: Başın vücudunun ortasında olup olmadığı gözlemlenmelidir, baş hafifçe bir tarafa kayıksa bu da bir belirti olabilir. 4. Kalça Seviyesi: Kalça seviyesi kontrol edilmeli, eğer bir taraf diğerinden daha yüksekse veya bir kalça dışa doğru daha çıkıntılıysa bu durum skolyoza işaret edebilir. 5. Bel Çukurluğu: Her iki bel çukurluğu incelenmeli, eğer bir taraf diğerine göre daha derinse veya belirginse bu bir skolyoz belirtisi olabilir. Ancak, bu testler kesin bir tanı koymaz.

Sağa bakan lomber skolyoz, omurganın alt bölümünün (lomber bölge) sağa doğru eğilmesi durumunu ifade eder. Bu durum, genellikle çocukluk ve ergenlik dönemlerinde ortaya çıkar ve tedavi edilmediği takdirde ilerleyici bir sorun haline gelebilir.

Evde skolyoz egzersizleri yapmadan önce mutlaka bir fizyoterapist veya doktora danışılmalıdır. İşte skolyoz için evde yapılabilecek bazı egzersizler: 1. Kedi-Deve Egzersizi: Emekleme pozisyonunda dengede iken belinizi çukurlaştırın ve başınızı yukarıya kaldırın. 2. Pelvik Tilt Egzersizi: Sırt üstü yere uzanın, dizlerinizi bükün ve karın kaslarınızı sıkarak omurganızı düzleştirin. 3. Superman Egzersizi: Yüzüstü pozisyonda başlayın, bacaklarınızı ve kollarınızı eş zamanlı olarak yukarı kaldırın. 4. Kuş Köpek Egzersizi: Emekleme pozisyonunda bir kolunuzu ve çapraz bacağınızı aynı anda yukarı kaldırın.

20-40 derece arasındaki skolyoz eğriliklerinde korse takılması önerilir.

5 derecelik skolyoz, genellikle hafif olarak kabul edilir ve doğru tedavi yöntemleriyle düzeltilebilir. Tedavi seçenekleri arasında: - Fizik tedavi: Kasların güçlendirilmesi ve esnekliğin artırılması için özel egzersiz programları uygulanır. - Ortopedik destek: Omurganın daha fazla eğilmesini önlemek amacıyla korseler kullanılabilir. - İlaç tedavisi: Ağrı ve rahatsızlık durumunda ağrı kesici ilaçlar önerilebilir. Çok nadir durumlarda ve eğriliğin ilerlemesi halinde cerrahi müdahale gerekebilir. Tedavi sürecinin etkinliği, düzenli kontrol ve değerlendirmelerle artırılabilir.

Yeni nesil skolyoz korselerinin etkinliği, hafif ve orta dereceli skolyoz vakalarında oldukça yüksektir. Etkili olması için korsenin günlük en az 18-23 saat takılması gerekmektedir. Şiddetli skolyoz vakalarında ise korse tek başına yeterli olmayabilir ve cerrahi müdahale gerekebilir. Skolyoz korsesi kullanımı ve etkinliği hakkında kesin bir değerlendirme için bir ortopedi uzmanına danışılması önerilir.

Skolyoz için ortopedist veya çocuk ortopedisi uzmanına başvurulmalıdır.

İl sağlık müdürlüklerinde skolyoz taraması genellikle şu adımlarla gerçekleştirilir: 1. Hazırlık: Tarama öncesi, katılımcıların rahat ve esnek giysiler giymeleri önerilir. 2. Fiziksel Muayene: İlk aşamada, hastanın duruşu ve hareketleri gözlemlenir. 3. Ölçüm: Eğriliğin derecesini belirlemek için Cobb açısı gibi ölçüm teknikleri kullanılır. 4. Görüntüleme Yöntemleri: Röntgen, MR veya CT gibi görüntüleme yöntemleri kullanılarak daha ayrıntılı bilgi edinilir. 5. Değerlendirme ve Tedavi Planı: Muayene ve görüntüleme sonuçları değerlendirildikten sonra, doktor uygun bir tedavi planı önerir. Tarama programları genellikle okullarda da uygulanır ve velilere çocuklarının katılımı için bilgilendirme yapılır.

Skolyoz, omurganın yana doğru eğrilmesi durumunu ifade eder. Skolyozun bazı belirtileri: - Omuz asimetrisi; - Çıkık omuz bıçağı; - Sırt ağrısı (şiddetli eğriliklerde); - Hareket kısıtlılığı; - Vücudun bir tarafa eğik durması. Skolyozun nedenleri arasında genetik faktörler, nöromüsküler durumlar, doğumsal anomaliler ve enfeksiyonlar yer alır. Teşhis için fiziksel muayene ve röntgen gibi görüntüleme yöntemleri kullanılır.

Konkav ve konveks, skolyoz bağlamında omurganın eğrilik yönlerini tanımlamak için kullanılan terimlerdir. - Konkav taraf, omurganın içe doğru büküldüğü tarafı ifade eder. - Konveks taraf ise dışa doğru bükülen tarafı belirtir.

Esansiyel skolyoz terimi, nedeni tam olarak bilinmeyen skolyoz anlamına gelir. Skolyoz, omurganın yana doğru eğrilmesiyle karakterize edilen bir sağlık sorunudur.

TLSO ortezi, omurga kırıkları ve travmaları olan kişilere uygulanır. Ayrıca, skolyoz ve kifoz gibi durumlarda da TLSO ortezi kullanılabilir.

Rijidite testi, farklı alanlarda uygulanabilen bir test yöntemidir: 1. Skolyoz Rijidite Testi: Omurgadaki skolyoz deformitesinin değerlendirilmesi için yapılır. Testin yapılışı şu şekildedir: - Hasta düz bir yüzeye sırt üstü yatar. - Doktor, omurganın her iki tarafında bulunan kasların sertliğini hissetmek için elle muayene yapar. - Omurganın hareketliliği, çeşitli açılarda test edilerek değerlendirilir. - Gerekirse, ölçüm aletleri kullanılarak daha objektif veriler elde edilir. 2. Parkinson Hastalığında Rijidite Testi: Parkinson hastalığının tanı ve tedavisinde kullanılır. Test yöntemleri arasında: - Myotonometri: Kasların mekanik özelliklerini belirlemek için kullanılan noninvaziv ve güvenilir bir yöntemdir. - Elektromyografi: Nöromusküler aktivite ve kasların elektriksel cevaplarını değerlendirir. - İzokinetik dinamometri: Vücut bölümünün sabit hızda hareket ettirilerek harekete gösterilen direnci ölçer. Testlerin uygulanması için uzman bir doktora danışmak önemlidir.

Risser evrelemesi, iskelet olgunluğunu değerlendirmek ve omurga eğriliğinin ilerleme riskini tahmin etmek için kullanılan bir sistemdir. Bu evreleme, iliak kretin ossifikasyonunu (kıkırdağın kemiğe dönüşmesi) inceleyerek yapılır ve 0 ile 5 arasında aşamalar içerir: 1. Risser 0: İliak krette ossifikasyon yok, hızlı büyüme dönemi. 2. Risser 1: İliak kretin %25'ine kadar ossifikasyon, pubertenin başlangıcı. 3. Risser 2: %25-50 arasında ossifikasyon, büyüme atağı dönemi. 4. Risser 3: %50-75 arasında ossifikasyon, büyümenin yavaşlaması. 5. Risser 4: %75'ten fazla ossifikasyon, büyümenin tamamlanmasına yakın. Risser evrelemesi, özellikle ergenlerde skolyozun yönetiminde ve tedavi planının belirlenmesinde önemli bir rol oynar.

Evet, skolyoz ve kifoz aynı anda olabilir.

H43 cerrahi müdahaleleri, genellikle aşağıdaki durumlarda yapılır: 1. Hidradenitis suppurativa: İleri evrelerde, ilaç tedavisine yanıt vermeyen vakalarda cerrahi müdahale gerekebilir. 2. Skolyoz: Eğrilik 45-50 dereceden büyükse ve büyüme sonrası kötüleşme ihtimali varsa cerrahi önerilir. 3. Torakolomber omurga kırıkları: Nörolojik defisit varlığında ve instabil kırıklarda cerrahi tedavi gereklidir. Cerrahi müdahalenin zamanı, hastanın genel sağlık durumu, kırığın tipi ve diğer bireysel faktörlere bağlı olarak belirlenir.

Skolyozda eğim açısı, Cobb açısı ölçümü ile belirlenir. Bu ölçüm için aşağıdaki adımlar izlenir: 1. Radyolojik görüntüleme: Röntgen veya MRG görüntüsü alınır. 2. Eğriliğin belirlenmesi: Eğriliğin en üst ve en alt noktaları belirlenir; bu noktalara "üst vertebral köşe" ve "alt vertebral köşe" denir. 3. Açı ölçümü: Bu iki köşe arasındaki en büyük açı ölçülür ve bu açı Cobb açısı olarak adlandırılır. Bu ölçüm, bir doktor veya uzman tarafından yapılmalıdır.

Skolyoz ortez çeşitleri şunlardır: 1. Boston Ortezi: Bel ve omuz bölgesini destekleyen, torakal ve lumbar skolyoz vakalarında kullanılan bir ortezdir. 2. Charleston Ortezi: Yan yatış pozisyonunda etkilidir ve gece boyunca kullanılmak üzere tasarlanmıştır. 3. Milwaukee Ortezi: Boyun desteği de sağlayan daha karmaşık bir tasarımdır, genellikle daha ciddi skolyoz vakalarında tercih edilir. Diğer ortez türleri arasında TLSO (Torakolomber Sakral Ortez) ve CTLSO (Serviko-Torako-Lumbo-Sakral Ortez) bulunur.

Yeni nesil skolyoz korsesi, omurga deformitelerinin tedavisinde omurganın doğru hizalanmasını destekleyerek çalışır. Bu korselerin çalışma prensipleri şunlardır: 1. Hafif basınç uygulama: Korsenin belirli bölgelerine uygulanan basınç, omurganın doğru hizalanmasına yardımcı olur. 2. Destekleme: Korsenin yapısı, omurgayı destekleyerek duruşun iyileşmesine katkıda bulunur. 3. Hareket kısıtlaması: Kullanıcının vücudunun belirli hareketlerini sınırlayarak omurga üzerindeki yükü azaltır. Ayrıca, bazı yeni nesil korseler sensörler ve akıllı teknolojiler ile donatıldığından, kullanıcının hareketlerini izleyerek uygulanan basıncı ve destek seviyesini optimize edebilirler. Korse kullanımı, hastanın yaşına, skolyozun derecesine ve tedavi planına bağlı olarak günde 16-23 saat arasında önerilir.