Sıfat

"Sulu sulu" ifadesi, iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Sıfat olarak: Suyu olan, içinde su bulunan, koyu karşıtı anlamına gelir. 2. Mecazi anlamda: Yersiz şakalar yapan, söz ve davranışları ile çevresini tedirgin eden veya gereksiz iltifatlarda bulunan kimse için kullanılır.

İtaatkâr kelimesi, "boyun eğmek, söz dinlemek, söyleneni yapmak" anlamına gelir. Ayrıca, her denileni yapan ve başkasının sözünden çıkmayan kişi için de kullanılan bir sıfattır.

Alim kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Erkek ismi: Arapça kökenli bir erkek ismi olup, "bilim adamı, bilgin, ilim bilen, ilimle uğraşan kimse" anlamına gelir. 2. Sıfat: "Çok bilen, bilgili" anlamında kullanılan bir sıfattır.

"Ed" kelimesi İngilizce'de farklı anlamlara gelebilir: 1. Düzenli fiillerin geçmiş zaman hali: İngilizce'de düzenli fiillerin ikinci hallerinde fiil sonuna "ed" takısı eklenir ve bu, basit geçmiş zamanı ifade eder. 2. "-ed" ve "-ing" sıfatları: Fiillerin sıfat haline gelmesi için kullanılır. "-ed" sıfatları genellikle duyguları tanımlar ve ismin o fiile uğradığını belirtir. 3. Diğer anlamlar: "Ed" ayrıca "editor" (editör), "education" (eğitim) gibi kelimelerde de kullanılır.

Ortaç ve zarf-fiil arasındaki temel fark, işlev ve kullanım şekilleridir: 1. Ortaç: Fiillere "-an, -ası, -mez, -ar, -dik, -ecek, -miş" gibi eklerle eklenerek sıfat görevi görür. 2. Zarf-fiil: Fiillere "-ken, -ince, -ip, -ivermeden" gibi eklerle eklenerek zarf görevi üstlenir.

Niteleme, bir şeyin ya da kimsenin temel özelliklerini ve onun diğer şeylerden ayırt edilmesini sağlayan vasıflarını sıralamaya denir. Niteleme sıfatı ise, nesnelerin rengini, uzunluğunu, şeklini belirten ve ön ad olarak kullanılan sıfatlardır. Örnekler: - "Kırmızı renkli" araba; - "İri yarı" bir adam; - "Yavaş" adımlarla olay yerinden uzaklaştı.

Kurallı sıfat tamlaması, iki veya daha fazla sıfatın belirli bir kurala göre bir araya gelerek yeni bir anlam oluşturduğu yapıdır. Bu tür sıfat tamlamaları, ayrı yazılan birleşik sıfatlar olarak da bilinir ve aşağıdaki kurallara göre oluşturulur: 1. Sıfat tamlamalarının sonuna -li (-siz) eki getirilerek: kısa saçlı çocuk, beş parasız adam. 2. Sıfat tamlamalarında adla sıfatın yeri değiştirilerek ada bir uygun bir iyelik eki getirilerek: yıkık duvar, uykusu ağır insan. 3. Asıl sayı sıfatlarıyla kurulmuş sıfat tamlamalarına -lik eki getirilerek: kırk yıllık dostum, iki günlük tatil. 4. İkilemelere -li (-siz) eki getirilerek: akıllı uslu çocuk, evli barklı adam.

Evet, "real" bir sıfattır.

"Az" kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Sıfat olarak: Nicelik, nitelik, güç, süre, sayı bakımından eksik anlamına gelir. 2. Osmanlı Türkçesinde: Açgözlülük, hırs, tamah anlamına gelir.

"Japanese" ve "Japanese people" arasındaki fark, kullanım bağlamına bağlıdır: - "Japanese" genellikle Japonya'ya veya Japon kültürüne ait bir sıfat olarak kullanılır. - "Japanese people" ise Japonya'da yaşayan insanları veya belirli bir grup Japon bireyini ifade eder. Dolayısıyla, "Japanese" daha genel ve soyut bir anlam taşırken, "Japanese people" daha spesifik ve somut bir anlam taşır.

Soru sıfatı olan bazı kelimeler şunlardır: Nasıl. Kaç. Hangi. Ne kadar. Ne zaman.

"Kuduruk" kelimesi üç farklı anlamda kullanılabilir: 1. Sıfat: Kudurmuş (insan veya hayvan), azgın, saldırgan. 2. Mecazi anlam: Çok yaramaz. 3. Argo: Sinirli, deli gibi davranışta bulunan.

"Her" kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Zamir Olarak: Üçüncü tekil şahıs kadınları temsil eden bir zamirdir ve "onu" veya "ona" anlamına gelir. 2. Belirsiz Sıfat Olarak: Önüne geldiği ismin benzerlerini teker teker hepsini kapsayacak biçimde genelleştiren bir sıfattır.

"Biraz" kelimesi, miktar belirtmek için kullanılan bir kelimedir ve çeşitli şekillerde kullanılabilir: 1. Sıfat olarak: Bir isimden önce kullanılarak miktarı belirtir. 2. Zarf olarak: Bir eylemin miktarını veya derecesini ifade eder. 3. Zaman ifadesi olarak: Yakın bir zamanı belirtmek için kullanılır. Ayrıca, "biraz da" şeklinde kullanılarak ek bir miktar veya çeşitlilik vurgulanabilir.

"Yavaş" kelimesi çeşitli bağlamlarda kullanılabilir: 1. Sıfat Olarak: Hızlı olmayan anlamına gelir. 2. Zarf Olarak: Yavaş yavaş, ılımlı davranmak anlamında kullanılır. 3. Teknik Terim Olarak: Slow cooker (yavaş pişirici) gibi cihazlarda, yemeğin düşük ısıda uzun süre pişirilmesi için kullanılır.

Belgisiz sıfat ve belgisiz zamir arasındaki fark, şu şekilde ayırt edilebilir: 1. Belgisiz sıfat, isimlerin önüne gelerek onların özelliklerini belirsiz bir şekilde anlatır. 2. Belgisiz zamir ise isimlerin yerini belirsiz bir şekilde tutar. Özetle, belgisiz sıfat ismi nitelerken, belgisiz zamir ismi temsil eder.

Zarf görevinde kullanılan "yalnız" kelimesi, cümle içinde "nasıl" sorusuna cevap vererek fiilin durumunu belirtir. Ayırt etme yöntemi: 1. Eğer "yalnız" kelimesi bir fiille bağlantılıysa ve onu niteliyorsa, zarf görevindedir. 2. Eğer isimle bağlantılı olup ismi niteliyorsa, sıfat görevinde kullanılmıştır.

İsmin önüne gelen sözcüklere "sıfat" denir.

Adj kelimesi, "adjective" kelimesinin kısaltmasıdır ve Türkçe'de "sıfat" anlamına gelir. Örnek cümleler: 1. "The blue car is faster than the red one." (Mavi araba, kırmızı olandan daha hızlıdır). 2. "She has a beautiful voice." (Onun güzel bir sesi var). 3. "This is a difficult problem to solve." (Bu, çözülmesi zor bir problem). 4. "They live in a small house near the lake." (Gölün yanında küçük bir evde yaşıyorlar). 5. "He gave her a bright yellow flower." (Ona parlak sarı bir çiçek verdi).

"O" zamiri ve sıfatı şu şekilde tanımlanabilir: 1. Zamir Olarak: "O", hem işaret zamiri hem de şahıs zamiri olarak kullanılabilir. Örnekler: - "O bizim evde kalıyor, sen de onlarda kal" (şahıs zamiri). - "O dün kapıya bırakılmış" (işaret zamiri). 2. Sıfat Olarak: "O", tek başına kullanıldığında üçüncü tekil şahıs zamiri olmasının yanı sıra, bir ismin önüne gelerek onu işaret yoluyla belirten bir sıfat da olabilir. Örnek: "O kitabı istiyorum" (sıfat).