• Buradasın

    Sanayileşme

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    3. beş yıllık kalkınma planı nedir?

    Üçüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı (1973-1977), 12 Mart 1971 askeri harekatından sonra hazırlanmış ve Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) ile ilişkiler çerçevesinde, AET ülkelerine rekabet edebilecek bir Türk ekonomisi yaratmayı hedeflemiştir. Bu planda, üretim yapısının değişmesi ve ara ile sınai mal üretiminin öncelik kazanması amaçlanmıştır. Üçüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı'na aşağıdaki kaynaklardan ulaşılabilir: sbb.gov.tr; acikders.ankara.edu.tr.

    Red desert ne anlatmak istiyor?

    Red Desert (1964) filmi, endüstriyel kirlilik ve modernleşmenin getirdiği yabancılaşma temalarını işler. Filmin anlatmak istedikleri arasında şunlar yer alır: Modernite ve yabancılaşma. Çevresel kirlilik ve sağlık. Ruhsal boşluk ve depresyon. İletişim eksikliği ve duygusal çöküş. Ayrıca, 5 Seconds Of Summer'ın "Red Desert" adlı bir şarkısı bulunmaktadır. Amerikalı stoner metal grubu Red Desert hakkında ise bilgi bulunamamıştır.

    Dünyanın birçok bölgesinde insanlar çevre felaketine karşı korumasızdır neden?

    Dünyanın birçok bölgesinde insanların çevre felaketlerine karşı korumasız olmasının birkaç nedeni vardır: Toplumsal ve teknolojik gelişmelerin hızla artışı. Sanayinin kent içinde yer alması. Çevre bilincinin yetersizliği. Devlet mekanizmasının zayıflığı. Erken uyarı sistemlerinin eksikliği.

    Endüstri 1.0 neden önemli?

    Endüstri 1.0'ın önemli olmasının bazı nedenleri: Verimlilik artışı: Buhar gücünün kullanılmaya başlanması, endüstrilerde verimliliğin artmasına yol açmıştır. Toplumsal değişim: Kas gücüyle yapılan işlerin makinelerle yapılmaya başlanması, yeni bir burjuva sınıfının doğmasına ve işçi sınıfının nüfusunun artmasına neden olmuştur. Kentleşme: Nüfus, kırsal alanlardan kent merkezlerine kaymıştır. Ekonomik gelişim: Yeni üretim teknolojileri, ulaşım yolları ve fabrika sistemi gibi yenilikler ekonomik yapıları yeniden şekillendirmiştir. Küresel ticaret: Buharlı gemilerin ve buharlı lokomotiflerin geliştirilmesi, uluslararası ticareti büyütmüştür. Endüstri 1.0, insanlık için kritik bir dönüm noktası olmuş ve sonraki sanayi devrimlerinin temelini atmıştır.

    Sanayileşme öncesi ve sonrası toprak sahibi tüccar ve işçi arasındaki ilişki nasıl değişti?

    Sanayileşme öncesi dönemde toprak sahipleri, tüccarlar ve işçiler arasındaki ilişkiler şu şekildeydi: Toprak sahipleri (senyörler), köylülerin ürettiği tarımsal ürünlerin bir kısmını alır ve onlara barınma, beslenme, giyim ve güvenlik sağlardı. Tüccarlar, iç ve dış ticaretle uğraşır, kentlerdeki esnaf loncalarına hammadde sağlar ve devlet yöneticilerinin, ordunun ve donanmanın ihtiyaçlarını karşılarlardı. İşçiler (serfler), toprakta çalışır ve elde ettikleri ürünlerin bir kısmını senyörlere aktarırlardı. Sanayileşme sonrası ise bu ilişkiler şu şekilde değişti: Toprak sahipleri, topraklarını para karşılığı kiralamak zorunda kaldılar. Tüccarlar, yerli gemiciliği ve ihracatı destekleyerek sanayileşmeyi teşvik ettiler. İşçiler, loncalarda örgütlenerek çalışma ilişkilerini ve çalışma ahlakını şekillendirdiler. Sanayileşme, toprak, tüccar ve işçi arasındaki güç dengesini değiştirerek, yeni iş alanları ve çalışma biçimleri ortaya çıkardı.

    Türkiye'de sanayinin milli gelirdeki payı neden arttı?

    Türkiye'de sanayinin milli gelirdeki payının artmasının bazı nedenleri: Dışa açık büyüme dönemi. Gümrük Birliği anlaşması. Savunma sanayi ve teknoloji odaklı sanayileşme. Sanayi stratejisi.

    Ceren'in yaşadığı yerde bulunan büyük nehir bir zamanlar çeşit çeşit balıkların yaşadığı insanların kenarında piknik yaptığı hayvanların susuzluğunu giderdiği bir yerdi ancak yerleşim yerinin etrafında bulunan sanayi tesislerinin ve yerleşim yerindeki konut alanlarının artması nedeniyle nehirdeki su kirlenmiş ve balıkların nesli tükenmiştir.

    Ceren'in yaşadığı yerdeki nehrin kirlenmesi ve balıkların neslinin tükenmesinin nedenleri: Sanayi tesislerinden atılan atık sular ve evsel atıklar su kirliliğine yol açmıştır. Çevreye yayılan sanayi tesislerinden çıkan duman ve tozlar hava kirliliğine neden olmuştur. Sonuçlar: Su kirliliği, ekosistemin bozulmasına ve biyolojik çeşitliliğin azalmasına yol açmıştır. Balık ölümleri gerçekleşmiştir. Tarımsal verimlilik düşmüştür. Çözüm önerileri: Atık suların arıtılması. Sanayi tesislerinin daha çevreci teknolojiler kullanması. Yerel yönetimlerin konuyu daha ciddi bir şekilde ele alması.

    Yav işte fabrikalasak ne anlatıyor?

    "Yav İşte Fabrikalaşak", Kurtuluş Cengiz'in 2013 yılında yayımlanan ve Kayseri'nin Hacılar kasabasının global piyasaya iş yapan bir merkeze dönüşmesini konu alan kitabıdır. Kitap, taşra şehirlerindeki küresel ekonomik süreçlere katılan muhafazakar-dindar girişimcilerin hikayesini inceleyerek, tipik bir kapitalistleşme ve modernleşme sürecini ele alır. Cengiz, eserinde moda tabirlerin kolaycı genellemelerine başvurmadan, modernizmin ve kapitalizmin nüfuz gücünü analiz eder.

    İzmit körfezi neden tehlikeli?

    İzmit Körfezi'nin tehlikeli olmasının bazı nedenleri: Sanayi ve deniz ulaşımı: Körfezin çevresinde yoğun sanayi tesisleri ve deniz ulaşımı bulunmaktadır, bu da kirliliğe yol açmaktadır. Müsilaj riski: Uzmanlar, Marmara Denizi'nde müsilajın tehlikeli boyutlara ulaştığını ve İzmit Körfezi'nin de bu durumdan etkilenebileceğini belirtmektedir. Çevresel biyolojik tehditler: İzmit Körfezi'nde bulunan mikroorganizmalar, deniz canlıları ve hava yoluyla taşınan zararlılar, çalışanlar için zoonoz, alerjenik ve fiziksel riskler oluşturabilir. Ancak, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nin çalışmaları sayesinde oksijen seviyesi artmış, deniz canlılarının sayısı yükselmiş ve çevre koruma projeleri ile su kalitesi iyileştirilmiştir.

    Türkiye'nin fizyolojik yoğunluğu neden fazla?

    Türkiye'nin fizyolojik nüfus yoğunluğunun fazla olmasının başlıca nedenleri şunlardır: Tarım alanlarının yetersizliği. Yüksek nüfus. İklim ve yer şekilleri. Türkiye'de fizyolojik nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bölgeler arasında Marmara Bölgesi bulunmaktadır. Fizyolojik nüfus yoğunluğunun düşük olduğu bölgeler ise tarım alanlarının geniş olduğu İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleridir.

    Sanayileşme nüfus dağılışını hangi yönde etkiler?

    Sanayileşme, nüfus dağılışını şu şekillerde etkiler: Nüfus yoğunlaşması. Yeni yerleşim yerlerinin oluşumu. Mevcut yerleşim yerlerinin büyümesi. Kırsaldan kente göç. Bölgesel gelişmişlik farklılıkları. Şehirleşme.

    Kestel hava kirliliği neden var?

    Kestel'deki hava kirliliğinin bazı nedenleri: Sanayi tesisleri: Kestel'in dört bir yanının sanayi ile çevrili olması ve bu tesislerden yayılan emisyonlar. Fosil yakıt kullanımı: Artan enerji kullanımı ve fosil yakıtların tüketimi. Çarpık kentleşme ve trafik: Hızlı nüfus artışı ve yoğun trafik. Ormansızlaşma: Ormanların yok olması. Baca filtrelerinin çalışmaması: Birçok sanayi tesisinin baca filtrelerini çalıştırmaması veya filtrelerin bakımının zamanında yapılmaması. 2023 yılında Bursa Kestel'deki hava ölçüm istasyonuna göre, yılın 278 günü ulusal limit değerini aşan hava kirliliği yaşanmıştır.

    Beşeri faktörler nelerdir sanayileşme?

    Sanayileşmeyi etkileyen beşeri faktörler şunlardır: Sermaye birikimi. İş gücü ve eğitim. Teknoloji. Ulaşım. Pazar. Bu faktörler, sanayileşmenin yoğun olduğu bölgelerde nüfusun daha fazla olmasına da neden olur.

    İthal ikamesi ve dışa açılma nedir?

    İthal ikamesi, bir ülkenin ithalatı sınırlayarak yerli üretimi teşvik etmesi ve ithal edilen malların yurt içinde üretilmesi stratejisidir. Dışa açılma ise, bir ülkenin ekonomisini dış pazarlara açması ve ihracatını artırmasıdır. İthal ikamesi ve dışa açılma kavramları bazen birbirinin karşıtı olarak görülebilir: İthal ikamesi, dışa kapanmayı; dışa açılma ise içe kapanmaktan uzaklaşmayı ifade eder. Ancak, ithal ikamesi ve dışa açılma aynı zamanda bir arada da uygulanabilir.

    Sanayileşme İcra Komitesi nedir?

    Sanayileşme İcra Komitesi (SAİK), kalkınma planları ve programlarda yer alan politika ve hedefler doğrultusunda, yerli üretimin ve teknolojik kabiliyetlerin kamu alımları dahil farklı yollarla geliştirilmesini sağlamak amacıyla kurulmuş bir karar alma organıdır. Komitenin bazı görev ve yetkileri: Kamu alımlarının sanayileşme, yerli üretim ve Milli Teknoloji Hamlesi önceliklerine göre stratejik amaçlar doğrultusunda gerçekleştirilmesine yönelik kararlar almak. Sanayicinin ve teknoloji üreticisi kurum ve kuruluşların yatırım, üretim ve finansman süreçlerini kolaylaştırmak. Kamu kurum ve kuruluşlarının yerli üretime imkan verecek şekilde, uzun vadeli alım planları yapmasına yönelik kararlar almak. İhale şartname ve sözleşmelerinin yerliliği engellemeyecek ve sektörlerin ihtiyaç duyduğu teknolojik bileşenlerin yerlileşmesini sağlayacak şekilde hazırlanmasını sağlamak. Komite, Cumhurbaşkanının başkanlığında, ilgili bakan ve başkanlardan oluşur.

    Lüleburgaz'a neden kar yağmıyor?

    Lüleburgaz'a kar yağışının olmamasının birkaç nedeni vardır: 1. İklim Değişikliği: Dünya genelinde değişen iklim koşulları ve küresel ısınma, kar yağışını azaltmaktadır. 2. Sanayileşme ve Kirlilik: Bölgede bulunan 3000'den fazla fabrika, hava kirliliğine neden olmakta ve bu da kar yağışını olumsuz etkilemektedir. 3. Doğal Sirkülasyon: Prof. Dr. Doğan Kantarcı'ya göre, Lüleburgaz'da kar yağışının olmamasının asıl sebebi, gelen bulut kütlelerinin sirkülasyonuyla ilgilidir.

    Beşerî ve doğal çevre neden değişir?

    Beşerî ve doğal çevre, çeşitli faktörlerin etkisiyle değişir: Beşerî çevrede değişim nedenleri: 1. Sanayileşme ve şehirleşme: Köylerden şehirlere göç, şehirlerin genişlemesine ve altyapının değişmesine yol açar. 2. Doğal kaynakların aşırı tüketimi: Madenlerin çıkarılması, su kaynaklarının kirletilmesi ve enerji üretimi gibi faaliyetler, ekosistem dengesini bozarak çevresel değişimlere neden olur. 3. Çevre kirliliği: Fabrikalar, evsel atıklar ve araçlardan çıkan gazlar, hava, su ve toprak kirliliğine yol açar. 4. Teknolojik ilerlemeler: Tarımda ve sanayide teknolojinin kullanımı, üretim verimliliğini artırır ve yaşam standartlarını yükseltir. Doğal çevrede değişim nedenleri: 1. İklim değişikliği: Küresel ısınma, iklimin uzun vadeli değişimlerine yol açarak doğal afetleri ve biyoçeşitliliğin kaybını tetikler. 2. Jeolojik olaylar: Depremler, volkanik patlamalar ve tsunamiler gibi doğal olaylar, çevrede ani ve köklü değişimlere neden olur. 3. Erozyon ve toprak değişiklikleri: Rüzgar ve su etkisiyle toprağın aşınması, tarım arazilerinin verimliliğini azaltır. 4. Bitki örtüsü değişiklikleri: Kuraklık veya aşırı yağış gibi nedenlerle bitki örtüsünün değişmesi.

    Cumhuriyet döneminde devletçilik ilkesi doğrultusunda yapılan ekonomik faaliyetler nelerdir?

    Cumhuriyet döneminde devletçilik ilkesi doğrultusunda yapılan ekonomik faaliyetler şunlardır: 1. Tarım Reformları: Toprak dağıtımı, modern tarım teknikleri öğretimi ve tarımda makineleşme teşvik edildi. 2. Sanayileşme Hamleleri: Devletçilik ilkesi doğrultusunda sanayi yatırımları devlet tarafından yapılmaya başlandı. 3. Ulaşım ve Altyapı Yatırımları: Demiryolu inşası hızlandırıldı, karayolu ağı genişletildi ve limanlar yenilendi. 4. Dış Ticaret Politikaları: Koruyucu gümrük tarifeleri uygulanarak yerli üretimin teşvik edilmesi ve dışa bağımlılığın azaltılması hedeflendi. 5. Kooperatifçilik: Tarım satış kooperatifleri ve birlikleri oluşturularak küçük üreticilik desteklendi.

    Makinalaşma şiirinin teması nedir?

    Makinalaşma şiirinin teması, Nazım Hikmet'in fütürist bir yaklaşımla ele aldığı sanayileşme ve teknolojik ilerlemedir. Şiirde, toplumsal refahın ve huzurun sağlanabilmesi için ekonomi ve sanayi alanlarında yeniliklerin gerekliliği vurgulanmaktadır.

    Japonya ve Almanya neden bu kadar gelişmiş?

    Japonya ve Almanya'nın bu kadar gelişmiş olmasının temel nedenleri şunlardır: 1. Sanayileşme ve Teknoloji: Her iki ülke de sanayileşme süreçlerini erken dönemlerde başlatarak teknolojik yeniliklere yatırım yapmışlardır. 2. Eğitim: Yüksek eğitim standartları ve halkın eğitim seviyesinin yükseltilmesi, her iki ülkenin de gelişiminde önemli bir rol oynamıştır. 3. Devlet Müdahalesi: Hükümetlerin ekonomi üzerindeki aktif rolü ve sanayi kuruluşlarına destek olması, Almanya ve Japonya'nın ekonomik büyümesinde etkili olmuştur. 4. Kültürel ve Felsefi Benzerlikler: Her iki ülke de doğaya saygı, toplumsal hiyerarşi ve bireyin toplum içindeki yeri gibi temaları ön planda tutan benzer kültürel ve felsefi değerlere sahiptir.