SalgınHastalıklar

Plague kelimesi İngilizce'de birden fazla anlama gelir: Salgın hastalık, veba. Belâ, sıkıntı. Ayrıca, "plague" kelimesi "istila etmek, bulaşmak" anlamlarında da fiil olarak kullanılabilir.

"Pandemi k9 118" ifadesi, mevcut belgelerde veya kaynaklarda yer almayan bir terimdir. Bu nedenle, bu ifadenin ne anlama geldiği veya hangi bağlamda kullanıldığı belirsizdir. Pandemi terimi, bulaşıcı bir hastalığın dünya genelinde hızla yayılması durumunu ifade eder. 118 sayısı ise belgelerde veya kaynaklarda herhangi bir anlam veya bağlamla ilişkilendirilmemiştir. Eğer bu ifade bir bağlamda kullanılıyorsa, daha fazla bilgi veya bağlam sağlanması gerekebilir.

Paris'in altındaki tünellerin yapılma sebebi, şehirdeki mezarlıkların dolup taşması ve salgın hastalıklar gibi nedenlerle yeni mezar alanlarına ihtiyaç duyulmasıdır. 18. yüzyılda, Paris'in en eski mezarlığı olan Le Cimetière des Innocents, 12. yüzyıldan beri sürekli olarak kullanıldığından aşırı dolmuştu. Bu sorunu çözmek için, şehirdeki cesetler, madencilik için kullanılan tünellere taşınmıştır. Tüneller zamanla genişletilerek sadece mezarlık olarak değil, aynı zamanda sığınak ve turistik bir mekan olarak da kullanılmıştır.

Antoninus vebası, MS 165-180 yılları arasında Roma İmparatorluğu'nda yaşanan ve doğu seferlerinden dönen askerler tarafından getirilmiş olan salgın bir hastalıktır. Akademisyenler, vebanın çiçek hastalığı veya kızamık olduğundan şüphelenmektedir, ancak gerçek sebebi belirsizliğini korumaktadır. Antoninus vebası, Roma İmparatorları Lucius Verus ve Marcus Aurelius Antoninus'un da hayatını kaybetmesine sebep olmuş ve imparatorluk toplam nüfusunun yüzde 30'unu yitirmesine yol açmıştır. Bazı yerlerde nüfusun üçte birini yok eden ve Roma ordusuna büyük zayiat yaşatan Antoninus vebası, imparatorluğun ordusunu ve ekonomisini allak bullak etmiş ve Roma’nın çöküş sürecinin başlamasında önemli etkenlerden biri olarak kabul edilmiştir.

Çocuklarda görülen bazı salgın hastalıklar: Grip (İnfluenza). COVID-19. Kızamık. Kabakulak. Kızamıkçık. Suçiçeği. Tifo. Kolera. Sıtma. Boğmaca. Ayrıca, çocuklarda sıkça görülen nezle ve soğuk algınlığı gibi solunum yolu enfeksiyonları da salgın şeklinde yayılabilir. Çocukları salgın hastalıklardan korumak için hijyen kurallarına dikkat etmek, aşıları zamanında yaptırmak ve hasta kişilerle temastan kaçınmak önemlidir.

Pandemi, bulaşıcı bir hastalığın dünya genelinde hızla yayılması durumu olup, global bir salgını ifade eder. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından ilan edilen pandemi için üç şart gereklidir: 1. Nüfusun daha önce maruz kalmadığı bir hastalığın ortaya çıkışı. 2. Hastalığa sebep olan etmenin insanlara bulaşması ve tehlikeli bir hastalığa yol açması. 3. Hastalık etmeninin insanlar arasında kolayca ve devamlı olarak yayılması.

Belediyelerin bankları kaldırma nedenleri arasında koronavirüs (Kovid-19) salgınının yayılmasını önleme çabası yer alır. Özellikle risk grubundaki yaşlıların uyarılara aldırış etmemesi durumunda, banklar kaldırılarak kalabalıklaşmanın önüne geçilmeye çalışılır. Ayrıca, bazı belediyeler, tehlikenin büyüklüğünü göstermek ve halkı sorumluluk almaya teşvik etmek amacıyla da bankları kaldırabilir.

Kan yoluyla bulaşan hastalıklar temasını işleyen bazı filmler: 28 Weeks Later (2007). Resident Evil Serisi (2002-2021). Carriers (2009). World War Z (2013).

Leah Winter'in "Karantina" serisi hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, Beyza Alkoç'un "Karantina" serisi, gençlerin duygusal karmaşalarını ve hayat mücadelelerini kurgusal bir olay örgüsü içinde anlatır. Konu özeti: Ana karakter Zeynep Akay, yeni başladığı okulda bir kızın hastalanmasıyla okulun karantinaya alınması ve bir kız öğrencinin cesediyle karşılaşması üzerine gelişen olayları konu alır. Tür: Roman.

Evet, doğal afet ve salgın hastalıklar korku filmlerine konu olabilir. Bazı örnekler: Doğal afet temalı filmler: "Avalanche" (1978); "San Andreas" (2015); "The Core" (2003). Salgın hastalıklar temalı filmler: "Twelve Monkeys" (12 Maymun); "Contagion" (Salgın); "Outbreak" (Tehdit).

Zombi virüsünün ne zaman ortaya çıkacağı kesin olarak bilinmemektedir. Bilim insanları, Kuzey Kutbu'ndaki donmuş toprakların erimesinin ardından "zombi virüslerinin" serbest kalabileceği ve bunun felaket boyutunda bir küresel salgını tetikleyebileceği konusunda uyarıda bulunmaktadır. Ancak, bu durumun ne zaman gerçekleşeceği spesifik olarak belirlenememiştir. Fransa'daki Aix-Marseille Üniversitesi'nden genetik profesörü Jean-Michel Claverie, mevcut tehditle somut bir şekilde karşı karşıya olduğumuzu ifade etmiştir. Bu nedenle, zombi virüsünün yayılma zamanı kesin olarak tahmin edilememektedir.

1950-1955 yılları arasında Türkiye'de verem ve sıtma salgınları görülmüştür. - Verem: 1950 yılında 70.918 kişiye aşı yapılmış, 1953'ten itibaren 1.850.000 kişi aşılanmıştır. 1957'de 20.229.018 kişi taranarak 7.722.613 kişiye aşı uygulanmıştır. - Sıtma: 1946 yılında 839 sayılı kanunla kapsamlı bir mücadele başlatılmıştır. 1950'lerde sıtmalı vaka sayısı binde 14.3'e düşmüştür. Bu dönemde çiçek, kolera, frengi gibi diğer salgın hastalıklar da görülmüştür, ancak verem ve sıtma daha belirgin olarak öne çıkmaktadır.

Refik Saydam'ın önemli olmasının bazı sebepleri şunlardır: Sağlık alanındaki katkıları. Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk sağlık bakanı olan Saydam, 14 yıl süren bakanlığı sırasında sağlık hizmetlerinin temellerini atmış ve koruyucu sağlık hizmetlerini yaygınlaştırmıştır. Sıtma, verem ve trahom gibi hastalıklarla mücadele başlatmış, 1928'de Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü'nü kurarak aşı üretimini başlatmıştır. Hekim, hemşire, ebe ve sağlık memuru yetiştirmek amacıyla gerekli okulların açılmasını sağlamıştır. II. Dünya Savaşı'ndaki rolü. Soyadının verilmesi. Diğer görevleri.

Biyolojik afetler, iki ana kategoriye ayrılır: 1. Salgın Hastalıklar: Virüs veya bakterilerin hızlı yayılması sonucu ortaya çıkar. 2. Zararlı Böcek Salgınları: Çekirge istilaları gibi durumlar, tarımı ve gıda güvenliğini tehdit eder. Ayrıca, biyolojik afetler arasında erozyon da yer alır, ancak bu genellikle jeolojik bir afet olarak sınıflandırılır.

Tarihte koleradan en çok kimin öldüğüne dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, kolera salgınları tarih boyunca milyonlarca insanın ölümüne neden olmuştur. Bazı büyük kolera salgınları ve yaklaşık ölüm sayıları: 1817-1823 yılları arasındaki ilk kolera salgını: 110 bin ölüm. 1829-1849 yılları arasındaki ikinci kolera salgını: 200 bin ölüm. 1863-1879 yılları arasındaki üçüncü kolera salgını: 700 bin ölüm. 1899-1923 yılları arasındaki dördüncü kolera salgını: 1,5 milyon ölüm. Ayrıca, 2022 yılında Güneydoğu Afrika ülkesi Malavi'de kolera nedeniyle 1002 kişi hayatını kaybetmiştir.

Biyolojik afet, doğal bir olay veya insan yapımı bir durum sonucunda ortaya çıkan ve canlı organizmalara, bitki örtüsüne, tarım alanlarına, ekosistemlere, sağlık sistemlerine ve insan sağlığına ciddi zararlar veren olaylardır. Biyolojik afetler genellikle bulaşıcı hastalıklar, salgınlar veya zararlı organizmaların yayılması gibi etkileri içerir. Bazı yaygın biyolojik afetler şunlardır: Salgın hastalıklar. Zararlı organizmaların yayılımı. Doğal afetlerin biyolojik sonuçları.

Tavuk eti ve yumurta üretiminin azalmasının bazı nedenleri: Yem fiyatlarındaki artış. Enerji maliyetleri. Hastalıklar. Mevsimsel etkiler. Talep dalgalanmaları. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre, Haziran 2025'te tavuk eti üretimi bir önceki aya göre %16,2, tavuk yumurtası üretimi ise %0,6 azaldı.

Yakın felaket filmleri, genellikle doğal afetler, salgın hastalıklar veya küresel felaketler gibi konuları işler. Bazı örnekler ve konuları: Greenland: Son Sığınak. Yarından Sonra (The Day After Tomorrow). Armageddon. Salgın (Contagion).

Çölde zombi olduğuna dair bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, "zombi virüsü" olarak adlandırılan, donmuş topraklarda binlerce yıl korunmuş eski patojenlerin, küresel ısınma nedeniyle ortaya çıkarak salgın hastalıklara yol açabileceği düşünülmektedir. Fransa'nın Aix-Marseille Üniversitesi'nden genetik profesörü Jean-Michel Claverie, bu virüslerin modern insanlar için tehdit oluşturduğunu, çünkü insanların bu mikroplarla daha önce karşılaşmadığını ve doğal bir bağışıklığa sahip olmadığını belirtmiştir. Bu tür senaryolar bilimsel olarak tartışılsa da, şu anda çölde zombi varlığına dair herhangi bir kanıt veya bilimsel bulgu bulunmamaktadır.

Osmanlı Devleti'nde salgın hastalıklarla mücadele için alınan bazı tedbirler: Karantina Uygulamaları: 1831'deki kolera salgını sırasında ilk karantina uygulaması başlatılmıştır. Tahaffuzhaneler: Salgının yayılmasını engellemek için tahaffuzhaneler kurulmuştur. Sağlık Önlemleri: Hastalık görülen gemilerin yolcu ve mürettebatı dezenfekte edilmiş, hastaların etrafında bulunanlar müşahede altına alınmıştır. Halk Bilgilendirmesi: Salgınlar hakkında risaleler ve kitapçıklar bastırılmış, Tâkvim-i Vekâyi ile halka duyurulmuştur. Temizlik ve Hijyen: Hamamlar açılarak fakir halkın ücretsiz yıkanması sağlanmış, temizlik için cezai yaptırımlar getirilmiştir. Tıbbi Tedavi: Hasta bakıcıların yetiştirilmesi sağlanmış, 1914'te verem hastalarının tedavisi için Hasta ve Yaşlı Bakımı Okulu açılmıştır.