Sabır

"Lahavle" ifadesi, sabrın tükendiğini belirtmek için söylenen bir söz anlamına gelir.

Sabır yiterse, geriye teslimiyet ve iman kalmaz.

«Tutash taqdirlar» dizisi, insan hayatındaki çeşitli zorlukları ve bunları sabırla aşmayı anlatıyor.

"Gülün olayı dikeninde" ifadesi, "gülü seven dikenine katlanır" atasözünden gelmektedir. Bu atasözü, insanın sevdiği kimse veya sevdiği iş yüzünden gelecek sıkıntılara katlanması gerektiğini ifade eder.

72. Mektup, Mektubat-ı Rabbani'de yer alan ve Hace Cihan'a yazılmış bir mektuptur. Mektupta, din ile dünyanın bir arada olmasının zorluğu ve bu bağlamda bazı hususlar ele alınmaktadır. Mektubun bazı ana fikirleri: Ahireti isteyen kişinin dünyaya düşkün olmaması ve dünyayı terk etmesi gerekir. Bu zamanda dünyayı tamamen terk etmek zor olduğundan, hükmen terk etmek, yani dini emirlere uymak gereklidir. Yiyecek, içecek, giyecek ve ev kurma gibi konularda İslami kurallara uyulmalıdır. Zekât vermek farzdır. İslami kurallara uymak, kişiyi dünyanın zararlarından korur ve ahireti kazandırır. Bu kurallara uyamayan kişi münafık olarak kabul edilir ve imanı ona ahirette fayda sağlamaz.

Sabırlı olmak için sabretmemiz gereken durumlar şunlardır: 1. Beklenmedik gecikmeler ve zorluklar: Trafikte kalmak, uzun sıra beklemek gibi durumlarda sabırlı olmak önemlidir. 2. İnsanların istediğimiz şekilde davranmaması: Önümüzde duran birinin koridoru kapatması veya tezgâhtarla çok uzun süre sohbet etmesi gibi durumlarda sabırlı kalmak gerekir. 3. Yeni bilgileri hızlıca öğrenememe: Matematik veya bilgisayar kavramlarını anlamakta zorlandığımızda sabırlı olmak, süreci daha kolay yönetilebilir hale getirir. 4. Olumsuz düşünceler ve duygular: Negatif düşünceleri pozitif düşüncelerle değiştirmek ve duygusal tepkileri kontrol altında tutmak sabrı artırır. 5. Stresli durumlar: Meditasyon ve nefes egzersizleri gibi yöntemlerle stresi azaltarak daha sakin bir ruh haline sahip olmak mümkündür.

Sabretmenin sonunda genellikle selamet ve hayır olduğu kabul edilir. Bu, şu anlamlara gelebilir: Zorlukların aşılması: Sabır göstermek, sıkıntıların sonunda güzelliklere ve kolaylıklara kavuşmayı sağlar. Kişisel gelişim: Sabretmek, kişinin daha güçlü, dirençli ve dayanıklı olmasını sağlar. Dini mükafat: İslam inancına göre, Allah sabredenlerle beraberdir ve onları ödüllendirir.

Âl-i İmrân Suresi 200. ayette geçen "sabır" kelimesi, zorluklara ve sıkıntılara göğüs germek, metanet göstermek anlamına gelir. Bu ayette sabır, iki anlamda kullanılmıştır: 1. Hakkı savunurken, kâfirlerin çabaları karşısında daha fazla gayret göstermek ve sebat etmek. 2. Kâfirlerle savaşırken cesaret ve kahramanlık hususunda birbirleriyle yarışmak. Ayrıca, ayette geçen "ribât" kelimesi ise sınır boylarında gözetleme yapmak, nöbet tutmak anlamına gelir.

"Damlaya damlaya göl olur" atasözü, tutumlu ve sabırlı olma davranışına örnek olarak verilebilir. Bu atasözü, küçük birikimlerin zamanla büyük yatırımlara ve fırsatlara dönüşebileceğini ifade eder. Ayrıca, bu atasözü gereksiz harcamalardan kaçınmayı ve aile bütçesine, ülke ekonomisine katkı sağlamayı da öğütler.

Sabırlı insan, zor koşullar altında cesaret ve metanetini yitirmeyen, uzun süreli gecikmelere ve tahriklere rağmen moralini bozmadan yoluna devam eden veya beklemesini sürdüren kişidir. Sabır, aynı zamanda başa gelen her türlü felakete ve kayıplara rağmen kişinin metanetli olabilme özelliğidir. Kur'an-ı Kerim'de 114 defa geçen sabır kelimesi, insana verilebilecek en güzel nimetlerdendir çünkü sabır, aklın ve zekânın göstergesidir.