• Buradasın

    RiskYönetimi

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    S P ne iş yapar?

    S&P (Standard & Poor's), finansal hizmetler şirketi olarak çeşitli alanlarda faaliyet gösterir: 1. Kredi Derecelendirmeleri: Şirketlere, devletlere ve kurumlara kredi notları verir. 2. Piyasa Endeksleri: S&P 500 gibi dünya genelinde kullanılan piyasa endekslerini oluşturur ve yönetir. 3. Risk Yönetimi: Finansal risk analizi ve öngörüleri sunar. 4. Yatırım Danışmanlığı: Portföy yönetimi ve varlık tahsisi konusunda tavsiyeler verir. 5. Veri Hizmetleri: Finansal bilgileri toplar, yayınlar ve pazarlar. S&P, ayrıca çoklu varlık sınıfları ve gerçek zamanlı veriler sağlayan bir piyasa istihbarat şirketi olarak da bilinir.

    SFG ne iş yapar?

    SFG farklı alanlarda faaliyet gösteren üç farklı kuruluşa atıfta bulunabilir: 1. Sierra Forensic Group (SFG): Chicago merkezli bir firma olup, adli muhasebe, risk yönetimi, dolandırıcılık önleme ve dava desteği gibi alanlarda uzmanlaşmıştır. 2. Synfig Studio Sıkıştırılmış Proje Dosyası (SFG): 2D animasyon yazılımı olan Synfig Studio tarafından proje dosyalarını kaydetmek için kullanılan bir dosya formatıdır. 3. Specialty Foods Group (SFG): Amerika Birleşik Devletleri'nde işlenmiş et ürünleri üreten bir gıda şirketidir.

    Skor Analiz nasıl kullanılır?

    Skor analizi çeşitli alanlarda kullanılarak verilere dayalı kararlar alınmasını sağlar. İşte skor analizinin kullanım alanlarından bazıları: 1. Müşteri Davranışlarını Anlama: İşletmeler, müşteri bilgilerini analiz ederek onların davranışlarını ve ihtiyaçlarını daha iyi anlar. 2. Pazarlama Stratejilerini Geliştirme: Pazarlama verilerinin analizi, daha etkili stratejiler oluşturulmasına yardımcı olur. 3. Risk Yönetimi: Finansal verilerin analizi, riskleri önceden tespit etmeyi ve yönetmeyi sağlar. 4. Spor Müsabakaları: Futbol gibi spor dallarında, maç analiz araçları kullanılarak oyuncu performansları ve takım taktikleri değerlendirilir. Skor analizi süreci genel olarak şu adımları içerir: 1. Verilerin Toplanması: Analiz edilecek verilerin çeşitli kaynaklardan toplanması. 2. Verilerin Temizlenmesi ve Hazırlanması: Eksik veya hatalı verilerin düzeltilmesi ve standartlaştırılması. 3. Değişkenlerin Seçimi: Analiz edilecek değişkenlerin belirlenmesi. 4. Değişkenler Arasındaki İlişkinin Belirlenmesi: Korelasyon, regresyon veya faktör analizi gibi yöntemlerle değişkenler arasındaki ilişkinin ortaya çıkarılması. 5. Skor Modelinin Oluşturulması: Değişkenlerin değerlerine göre bir puanlama sistemi oluşturarak her bir gözlemin skorunun hesaplanması. 6. Modelin Test Edilmesi ve Doğrulanması: Oluşturulan modelin geçmiş veriler üzerindeki performansının incelenmesi veya yeni veriler üzerinde uygulanması. 7. Modelin Kullanımı: Karar verme süreçlerinde skor modelinin kullanılması.

    27001 belgesi ne işe yarar?

    ISO 27001 belgesi, bilgi güvenliği yönetim sistemleri için uluslararası bir standarttır ve aşağıdaki işlevleri yerine getirir: 1. Bilgi Güvenliği: İşletmelerin bilgi varlıklarını korur ve yönetir, veri güvenliğini sağlar. 2. Risk Yönetimi: Bilgi güvenliği risklerini tanımlar, analiz eder, değerlendirir ve azaltır. 3. Yasal Uyumluluk: Yasal düzenlemelere uyumu sağlar, özellikle kişisel verilerin korunması konusunda avantaj sağlar. 4. Müşteri Güveni: Müşterilere ve paydaşlara, işletmenin bilgi güvenliği konusunda ciddiyetle yaklaştığını gösterir. 5. Rekabet Avantajı: İşletmelere rekabet üstünlüğü kazandırır, güvenilir bir iş ortağı olarak tanınmalarını sağlar.

    Risk analizi için hangi program kullanılır?

    Risk analizi için kullanılabilecek bazı programlar şunlardır: 1. OneTrust: Bulut tabanlı bir platform olup, düzenleyici gereksinimlere uyumu sağlar ve veri mahremiyetini korur. 2. MetricStream: Entegre risk yönetimi çözümü sunarak operasyonel riskleri yönetmeye yardımcı olur. 3. Fusion Framework System: Özelleştirilebilir ve esnek risk yönetimi araçları sunar. 4. Diligent: Gelişmiş risk yönetimi ve esnek iş akışları sunan bir ERM çözümüdür. 5. SafetyCulture (eski adıyla iAuditor): Kullanıcı dostu bir mobil risk yönetimi uygulaması olup, risk değerlendirme ve uyumluluk yönetimi sağlar. 6. Onspring: Riskleri değerlendirmek, tanımlamak ve önceliklendirmek için bulut tabanlı risk yönetimi yazılımı. 7. LogicGate: Kapsamlı risk yönetimi ve yönetişim platformu, risk tanımlama, değerlendirme ve azaltma araçları sunar. Ayrıca, Microsoft Excel ve Word gibi yaygın ofis programları da risk değerlendirme şablonları ve araçları ile kullanılabilir.

    MCG ne iş yapar enerji?

    MCG Energy, enerji sektöründe çeşitli yazılım çözümleri sunan bir şirkettir. Başlıca faaliyetleri şunlardır: Enerji ticareti ve planlaması: Entegre Asset Manager (IAM), Shadow Settlement, Energy Accounting System (EAS) gibi yazılımlarla enerji ticareti ve planlama süreçlerini yönetmek. Risk yönetimi: Energy Risk Manager (ERM) ve Credit Risk Manager (CRM) gibi sistemlerle enerji risklerini ve kredi risklerini izlemek ve yönetmek. Gaz planlaması: Gas Scheduling System (GSS) ile gaz scheduling çözümleri sunmak. Bakım ve güvenlik: Outage Management System (OMS) ve Operator Log (OpLog) gibi yazılımlarla bakım ve güvenlik süreçlerini optimize etmek. MCG Energy, ayrıca özel bulut ve güvenlik hizmetleri de sunmaktadır.

    EYS nedir?

    Entegre Yönetim Sistemi (EYS), işletmenin tüm yönlerini entegre bir şekilde yönetebilmesi için bir çerçeve sunar. EYS'nin temel bileşenleri: - Kalite, çevre, sağlık ve güvenlik gibi farklı yönetim sistemlerinin birleştirilmesi. - Süreçler, talimatlar, formlar, planlar ve standartlar gibi çeşitli belgelerin oluşturulması. EYS'nin faydaları: - Verimlilik ve etkinlik artışı: Kaynakların daha etkili kullanılması ve gereksiz iş yükünün azaltılması. - Risk yönetimi ve uyumluluk: Yasal düzenlemelere ve müşteri beklentilerine uyum sağlanması. - Maliyet azaltma: İsrafın ve verimsizliğin azaltılması. - Müşteri memnuniyeti: Müşteri ihtiyaçlarının karşılanması ve müşteri ilişkilerinin güçlendirilmesi. EYS kurulumu için yönetim taahhüdü, gereksinim analizi, eğitim ve sürekli iyileştirme gibi adımlar izlenir.

    Fmea'nın amacı nedir?

    FMEA'nın (Hata Türleri ve Etkileri Analizi) amacı, bir sistem, süreç veya tasarımdaki olası hata türlerini belirleyerek bu hataların etkilerini değerlendirmek ve riskleri azaltmaktır. Diğer amaçlar: - Üretim maliyetlerini düşürmek; - Ürün kalitesini artırmak; - Müşteri memnuniyetini sağlamak.

    Rüzgar enerji santrallerinde hangi riskler vardır?

    Rüzgar enerji santrallerinde (RES) çeşitli riskler bulunmaktadır: 1. İnşaat ve Montaj Riskleri: Türbin temel topraklama değerlerinin uygun olmaması, vinç ve ekipmanların donması, ulaşım yollarının kapanması gibi durumlar. 2. Çevresel Etkiler: Gürültü kirliliği, kuş göç yollarının engellenmesi, deniz ekosistemine etkiler ve hafriyat atıkları. 3. Yangın Riski: Yıldırım çarpması, aşırı ısınma ve elektriksel hatalar nedeniyle yangın çıkma olasılığı. 4. Operasyonel Riskler: Major operasyonların yüksek maliyetli olması, bakım malzemelerinin zamanında tedarik edilememesi. Bu risklerin yönetimi için sigorta programları ve etkin hasar yönetimi önemlidir.

    Riskbul ne işe yarar?

    RiskBul uygulaması, işyerlerinde yapay zeka destekli risk yönetimi sağlamak için kullanılır. Başlıca işlevleri: - Veri toplama ve analiz: İşyerindeki verileri toplayarak riskleri değerlendirir ve gelecekteki riskleri öngörür. - Risk değerlendirmesi: Belirlenen riskleri önceliklendirir ve acil önlem alınması gereken alanları tespit eder. - Trendlerin belirlenmesi: Güvenlik trendlerini analiz ederek potansiyel tehlikeleri önceden belirler. - Karar destek sistemi: İş güvenliği uzmanlarına veriye dayalı kararlar almalarında yardımcı olur. - Sonuçların paylaşımı: Analiz sonuçlarını ekip içinde paylaşarak işbirliğini artırır.

    Fermada ne iş yapar?

    Fermada iki farklı bağlamda değerlendirilebilir: 1. Federasyon of European Risk Management Associations (FERMA): Bu organizasyon, Avrupa düzeyinde risk yönetimi mesleğinin temsilcisidir. 2. FERMADA LED Aydınlatma: Bu şirket, aydınlatma sektöründe faaliyet gösteren bir üreticidir.

    Bir yol haritasında neler olmalı?

    Bir yol haritasında olması gerekenler: 1. Proje Hedefleri: Nihai hedefler ve başarı kriterleri açıkça tanımlanmalıdır. 2. Dönüm Noktaları: İlerlemenin ölçülmesi için kontrol noktaları belirlenmelidir. 3. Temel Görevler ve Aşamalar: Projenin ana aşamaları ve bu aşamalardaki temel görevler net bir şekilde belirtilmelidir. 4. Zaman Çizelgeleri: Her aşama için zaman çerçeveleri ve son teslim tarihleri belirlenmelidir. 5. Riskler ve Kısıtlamalar: Potansiyel riskler ve projenin ilerlemesini etkileyebilecek kısıtlamalar belirlenip değerlendirilmelidir. 6. Bütçe ve Kaynak Tahsisi: Proje için gerekli bütçe ve kaynaklar yol haritasında yer almalıdır. 7. Görselleştirme: Gantt şeması gibi araçlarla yol haritasının görselleştirilmesi, zaman çizelgelerinin ve aşamaların takip edilmesini kolaylaştırır.

    Sod ne işe yarar?

    SoD (Segregation of Duties), yani Görevlerin Ayrılığı, çeşitli alanlarda riskleri azaltmak ve güvenliği artırmak için kullanılır. Başlıca faydaları: - Dolandırıcılığı önleme: Aynı kullanıcının birden fazla kritik işlemi gerçekleştirmesini engelleyerek suistimalleri önler. - İç kontrolleri güçlendirme: Finansal raporlamada şeffaflığı artırır. - Yetki çakışmalarını azaltma: Kullanıcıların sistem bütünlüğünü bozabilecek birden fazla kritik işleme erişimini kısıtlar. - Düzenleyici uyumluluk: GDPR, SOX ve ISO 27001 gibi yasal düzenlemelere uyumu sağlar. SoD, özellikle finans, satın alma, envanter yönetimi ve BT sistemlerinde uygulanır.

    Linktera ne iş yapar?

    Linktera, yenilikçi ve sürdürülebilir dijital çözümler sunan bir danışmanlık ve teknoloji şirketidir. Başlıca hizmetleri şunlardır: - Risk Yönetimi: Aktif-pasif riski, fon transfer fiyatlaması ve piyasa riski danışmanlığı. - Dijital Dönüşüm: Hazine yönetimi, yasal raporlama ve robotik süreç otomasyonu. - Veri Analitiği: Yapay zeka ve modelleme çözümleri. - Siber Güvenlik: Güvenlik çözümleri ve sistem entegrasyonları. - Proje Yönetimi: Analiz, yazılım geliştirme ve test hizmetleri. Linktera, Türkiye ve dünya genelinde 300'den fazla çalışanı ile kurumsal çözümler sunmaktadır.

    İş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemi yazılımı nedir?

    İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Yönetim Sistemi Yazılımı, işletmelerin iş sağlığı ve güvenliği süreçlerini dijital ortamda yönetmelerini sağlayan bir sistemdir. Bu yazılımlar, aşağıdaki işlevleri içerir: Risk Değerlendirmesi: Tehlikelerin sistematik olarak belirlenmesi ve risklerin değerlendirilmesi. Eğitim Yönetimi: Çalışanların yasal zorunlu eğitimlerini uzaktan alabilmeleri. Dokümantasyon Takibi: Tüm İSG belgelerinin dijital ortamda saklanması ve gerektiğinde hızlıca erişilmesi. Mobil Uygulamalar: Saha denetimlerinin ve kontrollerin yerinde yapılması, GPS entegrasyonu ile konum takibi. Raporlama: Risklerin yoğunlaştığı alanların ve güvenlik performansının analiz edilmesi. İSG yazılımları, yasal mevzuata uyumu sağlamak, iş yerinde riskleri azaltmak ve çalışan güvenliğini artırmak için kritik öneme sahiptir.

    KMV oranı nasıl hesaplanır?

    KMV (Kredi Müşteri Değeri) oranı, bankaların müşterilerinin kredi riskini değerlendirmek için kullandığı bir yöntemdir ve aşağıdaki adımlarla hesaplanır: 1. Şirkete özgü verilerin toplanması: Finansal bilgiler, sermaye yapısı, varlık değerleri, borçlar ve ilgili piyasa verileri gibi bilgiler toplanır. 2. Varlık değerinin tahmini: Şirketin finansal verileri ve piyasa bilgileri kullanılarak varlık değeri hesaplanır. 3. Temerrüt eşiğinin belirlenmesi: Şirketin borç yükümlülükleri, finansal taahhütler veya kredi derecelendirme standartlarına göre temerrüt eşiği belirlenir. 4. Temerrüde uzaklık ölçümü: Tahmini varlık değeri ile temerrüt eşiği arasındaki mesafe, standart sapma cinsinden ölçülür. 5. Temerrüt olasılığının (PD) tahmini: Tarihsel veriler veya piyasa bazlı göstergeler kullanılarak, temerrüde uzaklık ile temerrüt olasılığı arasındaki ilişki belirlenir. 6. Beklenen kayıp oranının (LGD) tahmini: Temerrüt durumunda beklenen kayıp, tarihsel veriler, sektör ölçütleri veya kredi derecelendirme kuruluşlarının bilgilerinden yararlanılarak hesaplanır. Bu adımlar, bankaların kredi verme kararlarını daha sağlam temellere oturtmalarını ve risklerini minimize etmelerini sağlar.

    Risk değerlendirmesi ve yönetimi nedir?

    Risk değerlendirmesi ve risk yönetimi farklı süreçlerdir, ancak her ikisi de potansiyel tehditleri ve olumsuz sonuçları ele almayı içerir. Risk değerlendirmesi, bir organizasyonun operasyonlarını, varlıklarını, çalışanlarını veya çevresini etkileyebilecek potansiyel tehlikelerin sistematik olarak belirlenmesi, analiz edilmesi ve değerlendirilmesi sürecidir. Risk yönetimi ise, potansiyel tehditlerin tanımlanması, değerlendirilmesi, ele alınması ve sürekli izlenmesi sürecidir.

    ICC a teminatı nedir?

    ICC (A) teminatı, Institute Cargo Clauses (A) anlamına gelir ve nakliyat sigortasında en geniş teminat türünü ifade eder. Bu teminat, taşınan emtianın (malın) nakliye süreci boyunca karşılaşabileceği istisnalar dışında kalan tüm riskleri kapsar.

    Kredi riskini artıran faktörler nelerdir?

    Kredi riskini artıran faktörler şunlardır: 1. Müşterinin Ödeme Gücü: Kredi talebinde bulunan müşterinin ödeme gücüne yeterince araştırma yapılmaması. 2. Hatalı Finansal Analiz ve Değerlendirmeler: Kredi tahsis politikalarının etkin bir şekilde uygulanmaması. 3. Teminat Eksikliği: Kredi karşılığında yeterli kefalet veya teminat alınmaması. 4. Olağanüstü Gelişmeler: Müşterinin kredi değerliliğini etkileyebilecek makroekonomik belirsizlikler ve doğal afetler gibi faktörler. 5. Sektörel Yoğunlaşma: Kredilerin belirli sektör veya bölgelerde yoğunlaşması. 6. Düşük Kredi Puanı: Geçmişteki ödenmemiş veya gecikmeli ödemeler, kredi puanını düşürerek risk algısını artırır. 7. Yüksek Borç Yükü: Aylık gelirin büyük bir bölümünü borç ödemelerine ayırmak, kredi riskini yükseltir.

    Bankalarda likidite riski nedir?

    Bankalarda likidite riski, bir finansal kuruluşun nakit ihtiyacı olduğu durumda mevcut varlıklarını nakite çevirememesi sonucu ortaya çıkabilecek zarar olasılığıdır. Bu risk, aşağıdaki nedenlerden kaynaklanabilir: - Aktif ve pasif varlıkların vadeleri: Bankaların uzun vadeli kredilerinin vadesi, toplanan mevduatın vadesinden daha kısadır. - Geri ödemeler: Müşterilerin verdiği kredilerin geri ödenmemesi, tahsilat yapılamaması durumunu doğurur. - Ani mevduat çıkışları: Politik veya ekonomik gelişmeler nedeniyle müşterilerin mevduatlarını çekmek istemesi, likidite riskini artırır. Likidite riskini yönetmek, bankaların devamlılığı ve başarısı için önemlidir.