OsmanlıDevleti

Şehremininin görevi, Osmanlı Devleti'nde 1854 yılından sonra değişmiştir. Cumhuriyetin ilanıyla birlikte ise valiler, uzun bir süre belediye başkanlığı görevini de üstlenmiştir.

Matbah-ı Âmire, Osmanlı Devleti'nde başdefterdara bağlıdır.

Yaş Antlaşması, birkaç önemli nedenden dolayı önemlidir: 1. Gerileme Devri'nin Sonu, Dağılma ve Çöküş Devri'nin Başlangıcı: Bu antlaşma ile Osmanlı Devleti'nin gerileme devri sona ermiş, dağılma ve çöküş devri başlamıştır. 2. Kırım'ın Ruslara İlhakı: Antlaşma ile Osmanlı Devleti, Kırım'ın Ruslara ait olduğunu kabul etmiş, bu da uzun süreli bir Rus hakimiyetinin başlangıcı olmuştur. 3. Yeni Sınırlar: Turla (Dinyester) Nehri, iki devlet arasında sınır kabul edilerek, bu sınırların belirlenmesi, gelecekteki çatışmaları önlemeyi amaçlamıştır. 4. Diplomasi ve Uluslararası İlişkiler: Bu antlaşma, Osmanlı Devleti'nin uluslararası ilişkilerde daha fazla önem vermesine ve diplomasi alanında dışa açılmasına neden olmuştur.

Niğbolu Savaşı öncesi Yıldırım Bayezid, Anadolu'da Türk siyasi birliğini sağlamak için seferler düzenledi ve birçok beyliği Osmanlı Devleti'ne kattı. Ayrıca, İstanbul'u fethetme idealiyle Boğaz'a deniz yardımının kesilmesi gerektiğini düşünerek Anadolu Hisarı'nı inşa ettirdi. Bunun yanı sıra, Avrupa'da artan Osmanlı tehdidi nedeniyle Papa'nın desteğiyle yeni bir Haçlı ruhu canlandı ve Yıldırım Bayezid, bu duruma karşı koymak için Haçlı ordusunu Niğbolu'da bozguna uğrattı.

Memlük Devleti, Mercidabık ve Ridaniye Savaşları sonrasında Osmanlı Devleti tarafından yıkılmıştır.

Mondros Ateşkes Antlaşması'nın 7. maddesi, Osmanlı Devleti'nin işgali için hukuki zemin hazırladığı gerekçesiyle önemlidir. Ayrıca, 7. madde Wilson İlkeleri'ne ters düşmekten kurtulmalarını sağladığı için de İtilaf Devletleri açısından avantajlıydı.

1913 Londra Antlaşması ile Ege Adaları Osmanlı Devleti tarafından kaybedildi.

Osmanlı Devleti'nin Harb-i Umumi (Birinci Dünya Savaşı) eşiğinde son savaşına nasıl girdiğine dair Mustafa Aksakal'ın "Harb-i Umumi Eşiğinde Osmanlı - Osmanlı Devleti Son Savaşına Nasıl Girdi?" adlı kitabında şu bilgiler yer almaktadır: Osmanlı Devleti, Avrupa devletleri arasındaki savaşa katılıp katılmama konusunda bir süre tarafsız kalmayı başardı. Bu kararın arkasında yatan nedenler arasında, İttifak Devletleri'nin yanında yer alarak kendi güvenliğini sağlama alma isteği, ekonomik ve stratejik çıkarlar gibi faktörler de bulunmaktaydı.

İlk meclisin adı, Osmanlı Devleti'nin ilk parlamentosu olan "Meclisi Umumi"dir.

Rauf Orbay, Mondros Mütarekesi'ni imzaladıktan sonra mütarekenin şartlarının Osmanlı Devleti'ni tam bir yenilgiye uğrattığı ve işgallere yol açtığı gerekçesiyle askerlik ve tüm görevlerinden istifa etti.

Zaptiyeler, Osmanlı Devleti'nde hem polis hem de jandarma görevlerini yerine getiren askeri bir teşkilattı.

Said Halîm Paşa, iki Alman gemisinin Karadeniz'e girmesi ve Osmanlı Devleti'nin 1. Dünya Savaşı'na dahil olması nedeniyle istifa etti. Bu olay, Paşa'nın bilgisi dışında gerçekleşmiş ve onu savaşa dahil olma konusunda zor durumda bırakmıştı.

"İdare-i maslahat" politikası, Osmanlı Devleti döneminde ortaya çıkmıştır.

Eshamlı hisse senedi, Osmanlı Devleti'nin iç borçlanmada kullandığı ve günümüzde hisse senetleri ile aynı işlevi gören bir senet türüdür.

Türk bayrağı, ilk kez 1844 yılında Osmanlı Devleti döneminde dikilmiştir.

8. sınıf "Bir Kahraman Doğuyor" ünitesinde aşağıdaki konular yer almaktadır: 1. 19. Yüzyılın Sonlarında Osmanlı Devleti. 2. Mustafa Kemal Atatürk'ün Hayatı. 3. Trablusgarp Savaşı. 4. I. ve II. Balkan Savaşları.

Osmanlı Devleti, I. Dünya Savaşı'nda 6.162.778 km² toprak kaybetti.

Osmanlı Devleti'nin fetih siyaseti, hoşgörü ve adalet ilkesine dayanır.

SB.7.2.1 konusu, 7. sınıf Sosyal Bilgiler dersinde "Kültür ve Miras" öğrenme alanında yer alan "Osmanlı Devleti'nin Siyasi Gücü"dür.

En ağır kapitülasyon, Osmanlı Devleti tarafından Fransa'ya verilmiştir.

Hukuk inkılabı, aşağıdaki nedenlerle yapılmıştır: 1. Hukuk birliğinin olmaması: Osmanlı Devleti'nde farklı hukuk sistemlerinin uygulanması, hukuk birliğinin bozulmasına yol açmıştı. 2. Dini kurallara göre düzenlenmiş hukuk sistemi: Bu sistem, laik ve demokratik yönetim anlayışıyla bağdaşmıyordu. 3. Kadın-erkek eşitliğinin sağlanmak istenmesi: Toplumsal cinsiyet eşitliğinin tam olarak sağlanması hedeflenmişti. 4. Milli birlik ve bütünleşmenin hızlandırılması: Çağdaş bir hukuk sistemi ile ulusal birliğin güçlendirilmesi amaçlanmıştı.