Osmanlıca

İntiaş kelimesi Osmanlıcada "hastalıktan kurtulup kalkma" veya "doğrulup kalkma" anlamlarına gelir.

Fatr kelimesi Osmanlıca bir terim olup, "bir şeye başlamak" anlamına gelir. Diğer anlamları ise: - Yarık, çatlak; - Yarmak; - Yaratmak; - Oruç tutanın orucunu açması.

Mevrude kelimesinin Osmanlıca karşılığı "ulaşmış, gelmiş" anlamına gelir.

Neyt kelimesi Osmanlıca bir terim olup, farklı anlamlara sahiptir: 1. Cenaze veya ölüm. 2. Duada tazarru etmek. 3. Tıp alanında kalbin asılı olduğu damar. 4. Derinliği adam boyu miktarı olan kuyu. 5. İnlemek veya şiddetle teneffüs etmek.

"Garı" kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Osmanlıca bir kelime olarak "gârî" şeklinde yazılır ve "sebat ve kararı olmayan" anlamına gelir. 2. Halk ağzında kullanılan bir kelime olarak "gari" ise "buğday" anlamına gelir.

"Ger" kelimesi Osmanlıcada "uyuz hastalığı" anlamına gelir.

Dâmen kelimesi Osmanlıca'da "etek" anlamına gelir.

Evet, "nehar" ve "gündüz" aynı kavramı ifade eder. "Nehar" kelimesi, Osmanlıca kökenli olup, güneşin doğmasıyla batması arasındaki zaman dilimini, yani gündüzü belirtir.

Evet, Eski Türkçeden Osmanlıcaya çeviri yapan bazı platformlar bulunmaktadır: 1. Transleyt: Yapay zeka destekli bu platform, Osmanlıca metinleri günümüz Türkçesinin yanı sıra 30 farklı dile çevirebilmektedir. 2. Tevakku Osmanlıca Sözlük & Çeviri: Bu mobil uygulama, Osmanlı Türkçesinden Türkiye Türkçesine veya Türkiye Türkçesinden Osmanlı Türkçesine çeviri yapabilmektedir. 3. Osmanlıca Çeviri: App Store'da yer alan bu uygulama, Latin harfleriyle yazılmış metinleri Osmanlıcaya çevirmektedir.

"Meydana gel" ifadesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Boşama terimi: Osmanlıca bir sözlükte "meydana gel" ifadesi, boşamada kullanılan sözlerin söylenmesi sonucu evliliği sona erdiren bir boşama türünü ifade eder. 2. Deyim: Türkçe deyimlerde ise "meydana gel" ifadesi "olmak, oluşmak, vücut bulmak" veya "ortaya çıkmak" anlamlarına gelir.

Teşir kelimesi, Türkiye Türkçesi ağızlarında "yabansı, çirkin" ve "utançsız" anlamlarına gelir. Ayrıca, Arapça kökenli bir kelime olan teşhir; göstermek, sergilemek, herkese duyurmak, dile düşürmek ve bir hükümlüyü ceza olarak halka göstermek anlamlarına gelir.

Gark kelimesi Osmanlıca'da "batmak, suda boğulmak" anlamına gelir.

Mehil müddeti ifadesinin Osmanlıca karşılığı "muddet" olarak çevrilebilir.

Muhteriz kelimesinin Osmanlıca karşılığı "sakınan", "çekinen", "çekingen" anlamlarına gelir.

"Halâs etmek" Osmanlıca'da "kurtulmak, kurtuluşa erdirmek" anlamına gelir.

"Silh" kelimesi Osmanlıca-Türkçe sözlükte "bir kimsenin cisminde değişiklik olması" anlamına gelmektedir. Ayrıca, "silah" kelimesinin de farklı anlamları vardır: - Savunma veya saldırı amacıyla kullanılan her türlü araç. - Mecazi anlamda, birini ikna etmek veya bir tartışmayı kazanmak için kullanılan etkili söz veya nesne.

"Ekam" kelimesi, Osmanlıca ve Türkçe sözlüklerde "tepeler, bayırlar" anlamına gelir.

Leyk kelimesi Osmanlıca dilinde kullanılmaktadır.

Faraklit kelimesi iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Dini Metinlerde: Hristiyanlıkta, Faraklit veya Parakletos, İncil'de Hz. İsa'nın kendisinden sonra geleceğini müjdelediği peygamberin adıdır ve bu peygamberin Hz. Muhammed olduğu kabul edilir. 2. Osmanlıca Terim: Osmanlıca-Türkçe sözlüklerde Faraklit, Allahü teâlânın muhâfazasına (korumasına) kavuşmaya vesile olan âyet-i kerîmeler anlamında kullanılır.

Afraze kelimesi farklı alanlarda farklı anlamlara gelebilir: Tıpta afraze: Kandaki patojenik maddelerin uzaklaştırılması için kandaki bileşenlerin ayrıştırılması işlemidir. Edebî metinlerde afraze: Metne ritmik ve melodik bir özellik kazandırmak, anlatımı daha etkileyici hale getirmek ve tekrardan kaçınmak için kullanılan bir stilistik özelliktir. İnşaat sektöründe afraze: İstanbul Kartal'da bulunan ve izolasyon sorunları ile bilinen bir konut sitesinin adıdır.