MirasHukuku

Nisa Suresi 33. ayet, genel olarak miras ve vârislik konularını ele alır ve şu mesajları verir: 1. Ana baba ve akrabaların bıraktıkları mallar için vârisler belirlenmiştir. 2. Yeminlerin bağladığı kimselere de paylarını vermek gerekir, çünkü Allah her şeyi görmektedir. Bu ayet, İslam'da miras hukukunun temel prensiplerinden birini oluşturur ve adil bir paylaşım öngörür.

Avukat Gökhan Yıldırım, aşağıdaki dava türlerine bakmaktadır: Ceza Hukuku: Ceza ve ağır ceza hukuku davaları. Aile Hukuku: Boşanma gibi aile hukuku davaları. Miras Hukuku: Miras hukukuna giren davalar. Bilişim Hukuku: Bilişim temelli suçları içeren davalar. İş Hukuku: İş sözleşmeleri feshi gibi iş hukuku davaları. İdare Hukuku: İdarenin verdiği yanlış kararların düzeltilmesi için arabuluculuk.

Miras hukuku çıkmış sorular arasında sıkça karşılaşılan bazı konular şunlardır: 1. Miras Nedir?: Miras, bir kimsenin ölümü sonucunda geride kalan malvarlıkları ve borçlarıdır. 2. Yasal Mirasçılar: Kanunda belirtilen ve hiçbir şey yapmadan mirasa ortak olan kişilerdir. 3. Atanmış Mirasçılar: Murisin vasiyetname veya miras sözleşmesi ile belirlediği mirasçılardır. 4. Saklı Paylı Mirasçılar: Türk Medeni Kanunu'nda belirtilen ve mirastan pay alma hakkı olan kişilerdir (örneğin, altsoy, sağ kalan eş, ana-baba). 5. Mirasın Borca Batık Olması: Terekenin borçlarının, alacaklardan ve malvarlıklarından fazla olması durumudur. 6. Reddi Miras: Mirasçıların, mirasbırakanın ölümü ile birlikte mirası reddetme haklarıdır. 7. Miras Paylaşım Davası: Miras paylarının tespit edilmesi ve hukuka uygun olarak paylaştırılması için açılan davadır. Bu konular, miras hukuku davalarının genel çerçevesini oluşturur ve her dava kendi özelinde farklı sorular içerebilir.

TMK'da (Türk Medeni Kanunu) saklı pay, mirasbırakanın tasarruflarına karşı özel olarak korunan, belirli mirasçıların sahip olduğu yasal miras paylarını ifade eder. Saklı pay oranları TMK madde 506'da şu şekilde belirlenmiştir: - Altsoy (çocuklar ve torunlar) için yasal miras payının yarısı. - Ana ve baba için yasal miras payının dörtte biri. - Sağ kalan eş için, altsoy veya ana ve baba zümresiyle birlikte mirasçı olması halinde yasal miras payının tamamı, diğer hallerde yasal miras payının dörtte üçü. Saklı paylı mirasçılar, bu haklarını ihlal eden tasarruflar için tenkis davası açma hakkına sahiptir.

Miras hukuku alanında Mustafa Dural ve Turgut Öz tarafından yazılan eser 4 cilt olarak yayımlanmıştır.

Ölüme bağlı tasarrufların hükümsüzlüğü tez konusu olarak aşağıdaki başlıklar altında incelenebilir: 1. Ölüme Bağlı Tasarrufların Kendiliğinden Hükümsüzlüğü: Bu durumda, hukuki muamele hiç meydana gelmemişse veya kurucu unsurlardaki sakatlıklar nedeniyle baştan itibaren hükümsüzse, yenilik doğuran bir dava açmaya gerek yoktur. 2. Ölüme Bağlı Tasarrufların İptal Edilmesi: Bu, ölüme bağlı tasarrufların iptal sebepleri olan ehliyetsizlik, yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucu yapılması, hukuka veya ahlaka aykırılık ve şekil şartlarına uyulmaması gibi durumlarda söz konusudur. 3. Özel Durumlar: Boşanan eşlerin birbirlerine karşı yaptıkları ölüme bağlı tasarrufların hükümsüzlüğü, lehine ölüme bağlı tasarruf yapılan kişinin mirasbırakandan önce ölmesi, mirastan yoksunluk halleri gibi özel durumlar da tez kapsamında ele alınabilir.

Müteveffanın (ölen kişinin) mal varlığı, miras hukukunda onun ölümü anında belirlenir.

Ön ve art mirasçılık, miras hukukunda ölüme bağlı tasarruflar kapsamında yer alan iki farklı kavramdır. Ön mirasçılık, bir kişinin (ön mirasçı) mirasbırakandan (muris) miras alması ve bu mirası belirli bir zamanda veya ön mirasçının ölümü durumunda art mirasçıya devretmekle yükümlü olması anlamına gelir. Art mirasçılık ise, ön mirasçının mirası devralmasından sonra, bu mirasın belirlenen geçiş zamanında sağ olan art mirasçıya geçmesi durumunu ifade eder.

Sebepsiz zenginleşme ve muris muvazaası farklı kavramlardır. Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin malvarlığında haklı bir nedene dayanmaksızın, başkasının zararına meydana gelen zenginleşmedir. Muris muvazaası ise, miras bırakanın mirasçılarını aldatarak onlardan mal kaçırma amacı taşıyan bir durumu ifade eder. Dolayısıyla, sebepsiz zenginleşme ve muris muvazaası farklı hukuki olguları temsil eder.

4 zümre sistemi, Türk miras hukukunda kan hısımlarının yasal mirasçı olarak belirlenmesini sağlayan bir hiyerarşik düzenidir. Bu sisteme göre miras, dört zümre arasında paylaştırılır: 1. Birinci Zümre: Mirasbırakanın altsoyu, yani çocukları ve onların çocukları. 2. İkinci Zümre: Mirasbırakanın anne ve babası ile onların altsoyu. 3. Üçüncü Zümre: Mirasbırakanın büyükanne ve büyükbabaları ile bunların çocukları (amca, hala, dayı, teyze). 4. Dördüncü Zümre: Mirasbırakanın büyükanne ve büyükbabalarının anne ve babaları ile bunların çocukları. Eğer bir zümrede mirasçı varsa, alttaki zümredeki kan hısımları mirasçı olamazlar ve zümre başları hayattaysa altsoylara da miras geçmez.

Miras hukukunun pratik konuları şunlardır: 1. Yasal ve Atanmış Mirasçılar: Miras bırakan kişinin kan hısımları, eşi ve devletin yasal mirasçılığı ile vasiyetname veya miras sözleşmesi ile belirlenen atanmış mirasçılar. 2. Miras Paylaşımı: Mirasın yasal oranlara göre paylaştırılması ve tenkis davaları. 3. Vasiyetname ve Miras Sözleşmeleri: Kişilerin sağlığında malvarlığıyla ilgili özel düzenlemeleri. 4. Mirasçılık Belgesi (Veraset İlamı): Mirasçılar arasında hak sahipliğini gösteren belge. 5. Mirasın Reddi: Borçlu bir mirası kabul etmek istemeyen mirasçıların yasal hakkı. 6. Tenkis ve İstihkak Davaları: Saklı paya tecavüz edilmesi veya mirasçılık hakkına yönelik itirazlar. Bu konularda uzman bir avukattan destek almak, miras konularında yaşanabilecek karmaşık durumlarda önemlidir.

Miras hukuku için aşağıdaki kitaplar önerilmektedir: 1. "Türk Özel Hukuku - Aile Hukuku" - Prof. Dr. Mustafa DURAL. 2. "Küçüklerin Evlat Edinilmesi" - Ali ER. 3. "Boşanma Davası Sırasında Ölümün Eşin Mirasçılığına Etkisi" - Doç. Dr. Mustafa AKSU. 4. "Aile Hukuku Pratik Çalışmaları" - Doç. Dr. Kadir Berk Kapancı. 5. "Miras Hukuku" - Süleyman YILMAZ (4. cilt, Medeni Hukuk). Ayrıca, "İslam Miras Hukuku" alanında da aşağıdaki kitaplar faydalı olabilir: 6. "İslam Miras Hukuku" - Abdüsselam Arı. 7. "Mukayeseli İslam Miras Hukuku ve Günümüz Miras Hukuku" - Ruşen İspir ve Remzi İspir. 8. "Feraiz Manzum (Şiirle) İslam Miras Hukuku" - Fehmi Çiçek.

Tarım arazilerinde uzman olan avukat, tarım hukuku ve miras hukuku alanlarında deneyim sahibi olan bir avukattır.

TMK 564 ve 565 maddeleri kapsamında tenkis davası, miras bırakanın ölüme bağlı tasarrufları veya sağlararası kazandırmaları ile saklı paylı mirasçıların haklarını ihlal etmesi durumunda açılan bir davadır. Tenkis davasının temel unsurları: - Saklı pay ihlali: Miras bırakanın tasarruflarının, mirasçıların saklı paylarını aşması gerekir. - Davacı: Kural olarak, saklı paylı mirasçılar bu davayı açabilir. - Davalı: Tasarruftan yararlanan gerçek kişiler veya tüzel kişiler olabilir. - Amaç: Saklı paylı mirasçıların kanunen korunan paylarının iade edilmesidir. Tenkis davasında mahkeme, miras bırakanın tasarruflarının bir kısmını indirerek saklı pay oranını belirler ve bu doğrultuda karar verir.

Füru ve usul terimleri, hukukta farklı bağlamlarda kullanılır: 1. Füru: Fıkıh ilminde, bir kimsenin çocukları, torunları ve onların torunları gibi aşağıya doğru devam eden alt soy hısımlarını ifade eder. 2. Usul: Aynı şekilde, bir kimsenin anne, baba ve onların ebeveynleri gibi yukarıya doğru devam eden ve kendisine kan bağıyla bağlı üst soy hısımlarını ifade eder.

Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 240 ve 652 maddeleri arasındaki farklar şunlardır: 1. Kapsam ve Koşullar: - TMK 240: Eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin bulunması ve bu rejimin ölümle sona ermesi durumunda, sağ kalan eşin katılma alacağına mahsuben aile konutu ve ev eşyası üzerinde intifa, oturma veya mülkiyet hakkı talep etmesini düzenler. - TMK 652: Eşlerden birinin ölümü halinde, tereke malları arasında yer alan konut veya konut eşyası üzerinde, sağ kalan eşin miras hakkına mahsuben ayni hak talep etmesini düzenler. 2. Hak Talebi: - TMK 240: Hak talebi, sadece katılma alacağının varlığı durumunda mümkündür. - TMK 652: Miras hakkı olan herkes, bu madde kapsamında hak talep edebilir. 3. Özgünleme: - TMK 240: Özgünleme, mal rejiminin tasfiyesi sırasında yapılır. - TMK 652: Özgünleme, terekenin paylaştırılmasına ilişkin özel bir hükümdür.

K&D Hukuk Bürosu, yerli ve yabancı müvekkillerine çeşitli hukuki alanlarda danışmanlık ve dava avukatlığı hizmetleri sunar. Bu alanlar arasında: Ticaret hukuku; Miras hukuku; Sigorta hukuku; Boşanma hukuku; Ceza hukuku. Ayrıca, büro sözleşme hazırlama ve inceleme, icra ve iflas hukuku gibi konularda da hizmet vermektedir.

743 ve 4721 sayılı kanunlar arasındaki bazı temel farklar şunlardır: 1. Evlat Edinme: 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'ne göre, evlat edinme işlemleri hâkimin izni ve nüfus kütüğüne kayıt edilme şartına bağlıydı. 2. Soyadı: 743 sayılı kanunda, tanıma veya babalık hükmü ile soybağı belirlenen çocuğun babasının soyadını alabileceği hükmü vardı. 3. Miras Hukuku: 743 sayılı kanunda sağ kalan eşe, mülkiyet hakkı ve intifa hakkının karışımı bir sistem tanınmıştı. 4. Yürürlük: 4722 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a göre, 4721 sayılı kanunun yürürlüğe girmesinden önce yapılmış olan evlat edinmeler geçerliliğini korurken, yeni evlat edinmeler bu kanunun hükümlerine tabi olmuştur.

Alt soy, miras hukukunda ölen kişinin çocukları, torunları ve daha sonra gelen nesillerden oluşur.

Türk Medeni Kanunu'nun 612 ve 613. maddeleri miras hukuku ile ilgilidir: Madde 612: En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddedilen miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Madde 613: Altsoyun tamamının mirası reddetmesi halinde, bunların payı sağ kalan eşe geçer.