Miras

1 kız ve 3 erkek kardeşin mirası paylaşması durumunda, Türk Medeni Kanunu'na göre yasal miras payları dikkate alınır. Paylaşım şu şekilde gerçekleşir: 1. Mirasçıların Belirlenmesi: Kardeşler, mirasçılar arasında yer alır. 2. Yasal Oranlar: Çocuklar arasında miras eşit şekilde bölüştürülür. Dolayısıyla, 4 kardeş arasında toplam miras 4'e bölünür. 3. Eşin Payı: Eğer miras bırakan kişinin eşi hayatta ise, eşin payı 1/4 oranında belirlenir ve geri kalan pay çocuklar arasında eşit olarak dağıtılır. 4. Anlaşma: Mirasçılar, malvarlığının nasıl paylaşılacağı konusunda anlaşarak bir paylaşım sözleşmesi yapabilirler. 5. Anlaşmazlık Durumu: Eğer anlaşma sağlanamazsa, miras paylaşımı mahkeme tarafından yapılır.

Dört zümre miras paylaşımı, Türk miras hukukunda kabul edilen zümre sistemine göre yapılan miras dağılımını ifade eder. Bu zümreler ve miras payları: 1. Birinci zümre: Miras bırakanın altsoyu (çocukları, torunları). 2. İkinci zümre: Miras bırakanın anne ve babası ile onların altsoyudur (kardeşler, yeğenler). 3. Üçüncü zümre: Miras bırakanın büyükanne ve büyükbabaları ile onların altsoyudur (amca, hala, dayı, teyze). 4. Sağ kalan eş: Hangi zümre ile birlikte mirasçı olduğuna bağlı olarak farklı paylar alır. Eğer tüm zümrelerden kimse hayatta değilse, miras devlete kalır.

Yazar kasa, mirasçılara veraset ilamı ve mirasçıların birlikte başvurusu ile geçer. İşlemler şu şekilde gerçekleşir: 1. Veraset ilamı alındıktan sonra, kiralık kasa veya yazar kasa, vergi dairesi memuru huzurunda yapılacak tespit ile mirasçılara teslim edilir. 2. Şahıs şirketleri için, devralan mirasçının açılış yoklaması yaptırması ve vergi levhası alması gereklidir. 3. Limited ve anonim şirketler için ise, mirasçıların imza sirküleri ve yazar kasa ruhsatnamesi sunmaları gerekmektedir. Bu süreçte, devreden ve devralan tarafların veya vekillerinin ilgili yetkili serviste bulunması şarttır.

Miras payının diğer bir mirasçıya devri, aşağıdaki adımlar izlenerek gerçekleştirilir: 1. Yazılı Sözleşme: Miras payının devri, yazılı bir sözleşme ile yapılmalıdır. 2. Noter Onayı: Sözleşme, noter huzurunda imzalanmalıdır. 3. Tescil: Noter huzurunda imzalanan sözleşme, tapu siciline tescil edilmelidir. Eğer miras payı üçüncü bir kişiye devredilecekse, sözleşmenin resmi yazılı şekilde yapılması gerekmektedir.

Muris muvazaası ve genel muvazaa arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Amaç: Muris muvazaası, miras bırakanın mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla yaptığı hileli işlemleri ifade ederken, genel muvazaa tarafların gerçek iradelerini gizleyerek üçüncü kişileri aldatmak için bir hukuki işlem yapmalarını kapsar. 2. Taraflar: Muris muvazaası davasında tüm mirasçılar dava açabilirken, genel muvazaa davasında taraflar arasında daha geniş bir yelpaze bulunabilir. 3. Hukuki Sonuçlar: Muris muvazaasında işlem tamamen geçersiz sayılır ve mal varlığı miras bırakanın terekesine geri döner.

Veraset ilamı olmadan veraset ve intikal beyannamesi verilemez.

Babanın ölümünden sonra anne, üvey evlatlarına bakmak zorunda değildir. İslam hukukuna göre, üvey çocuklar, üvey annelerinin bıraktığı mala mirasçı olamazlar. Ancak bu yükümlülük, sadece öz çocuklar için geçerlidir; üvey çocuklar bu kapsama dahil değildir.

Mirasçılar anlaşamazsa, aşağıdaki adımlar izlenebilir: 1. Sorunun Belirlenmesi: Anlaşmazlığın nedeninin net bir şekilde belirlenmesi gereklidir. 2. Mirasın İyi Yönetimi: Mirasın yönetimi için ortak bir yaklaşım belirlenmelidir. 3. Ortak Danışmanlık Alma: Bağımsız bir hukuk danışmanından veya uzman bir avukattan destek alınabilir. 4. Müzakere Süreci: Mirasçılar arasında doğrudan iletişim kurarak müzakere süreci başlatılabilir. 5. Arabuluculuk: Profesyonel bir arabulucu, taraflar arasında iletişimi kolaylaştırabilir. 6. Mirasın Paylaşımı İçin Dava Açma: Diğer yöntemler işe yaramazsa, mirasçılar mahkemeye başvurarak mirasın paylaşımı için dava açabilirler. 7. Mahkeme Kararı: Mahkeme, mirasın nasıl paylaşılacağına dair bir karar vererek mirasçıların haklarını belirleyecektir. Her durumda, uzman bir hukuk danışmanına başvurmak, süreçlerin daha sağlıklı ilerlemesi açısından önemlidir.

Ön mirasçı, art mirasçıdan önce ölürse, miras art mirasçıya geçmez ve ön mirasçının mirasçılarına kalır.

Evet, mirastan feragat etmek için noter huzurunda bir feragatname düzenlenmesi gereklidir. Ayrıca, feragat sözleşmesinin geçerli olabilmesi için tarafların (miras bırakan ve mirasçı) birlikte imzalaması ve belgeye tarih, imza ve noter onayının eklenmesi şarttır.

Miras yoluyla yapılan tapu tescilinde yanlışlık tespit edilirse, tapu iptali ve tescil davası açılması gerekmektedir. Bu dava sürecinde izlenmesi gereken adımlar şunlardır: 1. Dava Dilekçesinin Hazırlanması: Tapu kaydının iptali ve tescili için gerekli tüm bilgiler ve talepler dava dilekçesinde belirtilmelidir. 2. Mahkemeye Başvuru: Yetkili Asliye Hukuk Mahkemesi'ne dava dilekçesi ile başvuru yapılır. 3. Delillerin Sunulması: Mahkeme, tapu kaydının yanlış olduğuna dair delillerin sunulmasını ister. 4. Bilirkişi ve Tanık İncelemesi: Mahkeme, bilirkişi raporu talep edebilir ve tanık ifadelerini değerlendirebilir. 5. Mahkeme Kararı: Mahkeme, haklı gördüğü taraf lehine tapu iptali ve yeni tescil kararı verirse, bu karar Tapu Müdürlüğü'ne iletilerek gerekli değişiklik yapılır. Davanın açılabilmesi için davacının taşınmazla ilgili hukuki menfaati bulunmalıdır.

Mal kaçırma davası farklı hukuki bağlamlarda çeşitli aşamalarda açılabilir: 1. Boşanma Davalarında: Mal kaçırma davası, boşanma davası açıldıktan sonra aynı dava sürecinde veya ayrı bir dava olarak açılabilir. 2. Miras Davalarında: Mirasçılar, mirasın paylaşılması sırasında mal kaçırıldığını fark ederlerse dava açabilirler. Genel süreç şu şekildedir: 1. Delil Toplama: Mal kaçırma işlemlerine dair banka hesap hareketleri, tapu kayıtları ve noter belgeleri gibi deliller toplanır. 2. Avukat Yardımı: Hukuki sürecin doğru yönetilmesi için bir avukattan yardım alınır. 3. Dava Dilekçesi Hazırlama: Hazırlanan dava dilekçesi ile mahkemeye başvuru yapılır. 4. Tedbir Kararı Talep Etme: Mahkemeden, eşin mal varlığını devretmeye devam etmesini önlemek için tedbir talep edilebilir. 5. Üçüncü Şahıslara Devir İşlemlerinin İptali: Eğer mal üçüncü şahıslara devredilmişse, bu işlemlerin iptali için mahkemeye başvurulabilir.

Miras yerine kullanılabilecek terim "tereke" olarak belirtilmiştir.

Muris muvazası nedeniyle tapu iptal ve tescil davasında ispat için aşağıdaki unsurlar dikkate alınır: 1. Hukuki Dayanaklar: Türk Medeni Kanunu ve Borçlar Kanunu'nun ilgili maddeleri temel alınır. 2. Gerçek İrade: Mirasbırakanın gerçek iradesinin bağışlama olduğu ve bu iradenin tapuda satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi olarak gösterildiği kanıtlanmalıdır. 3. Deliller: Yazılı belgeler, tanık beyanları, bilirkişi incelemeleri ve mirasbırakanın mali durumuna ilişkin belgeler gibi çeşitli deliller sunulur. 4. Zamanlama: Davanın, mirasbırakanın vefatından sonraki belirli bir süre içinde açılması gerekebilir. Dava sürecinde uzman bir avukatla çalışmak, hukuki sürecin doğru yönetilmesi ve olası hataların önlenmesi açısından büyük önem taşır.

Miras davasında sulh sağlanması durumunda, taraflar aralarındaki uyuşmazlığı mahkemeye başvurmadan uzlaşarak çözerler. Bu durum, aşağıdaki sonuçları doğurur: 1. Kesin hüküm: Mahkeme, sulhu "sulh nedeniyle davanın sona erdirilmesi" şeklinde karara bağlar ve bu karar kesin hüküm niteliği taşır. 2. Yargılama giderleri: Genel kural olarak, sulh halinde taraflar yargılama giderlerini ortaklaşa karşılar. 3. Noter onayı: Sulh protokolü noterde yapılırsa, bu protokol hukuki açıdan daha sağlam bir temele oturur ve icra takibinde avantaj sağlar. Miras paylaşımında sulh sağlanamaması durumunda ise, taraflar mahkemeye başvurarak miras paylaşımı davası açabilirler.

Mirastan feragat sözleşmesinde 5 yıl şartı, feragatnamenin geçerli olduğu süreyi ifade eder.

"Kardeşlerden 1 alacakmış kendi aralarında" ifadesi, muhtemelen kardeşler arasında miras paylaşımı sürecini ifade ediyor olabilir. Miras paylaşımı iki şekilde yapılabilir: 1. Anlaşmalı Paylaşım: Kardeşler, kendi aralarında anlaşarak bir miras taksim sözleşmesi yapabilirler. 2. Dava Yoluyla Paylaşım: Anlaşmazlık durumunda, her bir kardeş sulh hukuk mahkemesinde paylaşma davası açabilir.

Kalıtçı kelimesi, bir kalıttan yasalar gereğince yararlanan kimse, mirasçı, vâris anlamına gelir.

Terekenin tespiti davası, tereke defterine göre yapılır. Tereke defteri, vefat eden kişinin tüm malvarlığı ve borçlarının ayrıntılı şekilde kayıt altına alındığı resmi belgedir.

Yargıtay'a göre muris muvazaası (diğer mirasçılardan mal kaçırma kastı), miras bırakanın, mirasçılarını miras hakkından yoksun bırakmak amacıyla yaptığı işlemdir. Bu durumda, miras bırakan görünüşte bir satış sözleşmesi veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi yaparak tapulu taşınmazını devreder, ancak gerçekte bağışlamak istediği için bu işlemi gizler.