Mektup

Evet, cezaevi mektubuna fotoğraf konulabilir. Ancak, fotoğrafların belirli kurallara uygun olması gerekmektedir: Miktar: Ayda en fazla 5-10 adet fotoğraf kabul edilebilir. Boyut: Genellikle 10x15 cm boyutunda olmalıdır. İçerik: Müstehcen, şiddet içeren, alkol veya yasa dışı unsurlar barındırmamalıdır. Arkasız: Fotoğrafların arka yüzlerine yazı yazılmamalıdır. Fotoğrafların cezaevine güvenli bir şekilde ulaşması için, zarfın üzerine alıcının adı, soyadı, T.C. kimlik numarası ve cezaevi adresi eksiksiz yazılmalıdır.

Pullu mektup göndermek için aşağıdaki adımları izlemek gerekmektedir: 1. Mektubu Yazmak ve Zarfa Koymak: Mektubu yazdıktan sonra, zarfa düzgün bir şekilde katlayıp yerleştirin. 2. Adres Bilgilerini Yazmak: Zarfın üzerine, mektubun gönderileceği alıcının adını, soyadını ve adresini açık ve okunaklı bir şekilde yazın. 3. En Yakın Postaneye Gitmek: Size en yakın postaneye giderek sıranızı bekleyin ve görevli memurun size yardımcı olmasını isteyin. 4. Gönderim Türünü Belirlemek ve Ödeme Yapmak: Hangi gönderim türünü tercih ettiğinizi belirtin (normal posta, hızlı kargo vb.) ve formu doldurup gerekli ücreti ödeyin. 5. Mektubun Takibi: Mektubunuzun durumunu "E-Devlet Kayıtlı Gönderi Takibi" sayfasından barkod numaranız ile sorgulayabilirsiniz.

Cezaevine mektup ve fotoğraf göndermek için aşağıdaki adımları izlemek gerekmektedir: 1. Mektup Gönderimi: - Mektubu, zarfın sol üst köşesine gönderenin adı, soyadı ve adres bilgilerini, sağ alt köşesine ise alıcının adı, soyadı, cezaevi adı, cezaevi tipi ve varsa cezaevi numarasını yazarak postaneye teslim edin. - Ayrıca, Mextup gibi uygulamalar aracılığıyla da mektup gönderebilirsiniz. 2. Fotoğraf Gönderimi: - Fotoğrafların arkasız olması ve yazı yazılmamış olması gerekmektedir. - Genellikle ayda en fazla 5-10 adet fotoğraf kabul edilmektedir. - Fotoğraflar, 10x15 cm boyutunda olmalıdır. - Fotoğrafları, mektubun içine yerleştirerek veya doğrudan APS kargo ile gönderebilirsiniz. Her cezaevinin farklı uygulamaları olabileceğinden, göndermeden önce bulunduğunuz şehirdeki cezaevi ile iletişime geçerek güncel kuralları öğrenmek önemlidir.

Adnan Menderes'in idam edilmeden önce cuntacılara hitaben yazdığı son mektubunda şu ifadeler yer almaktadır: > "Kellemi onlara götürdüğünüzde deyiniz ki 'Adnan Menderes hürriyet uğruna koyduğu başını 17 sene evvel almadığınız için sizlere müteşekkirdir.' İdam edilmek için ortada hiçbir sebep yok. Ölüme kadar metanetle gittiğimi, silahların gölgesinde yaşayan kahraman efendilerinize acaba söyleyebilecek misiniz? Şunu da söyleyeyim ki milletçe kazanılacak hürriyet mücadelesinde sizi ve efendinizi yine de 1950'de olduğu gibi kurtarabilirdim. Dirimden korkmayacaktınız ama şimdi milletle el ele vererek Adnan Menderes'in ölüsü ebediyete kadar sizi takip edecek ve bir gün sizi silip süpürecektir. Buna rağmen duam sizlerle beraberdir." Menderes'in son mektubunun tamamı, "fikriyat.com" ve "sabah.com.tr" gibi sitelerde de yayımlanmıştır. Ayrıca, Adnan Menderes'in idamından önce ailesine yazdığı son mektupta ise "Kimseye dargın değilim. Kırgınlığım yok. Hayata veda etmek üzere olduğum şu anda devletim ve milletime ebedi saadetler dilerim. Bu anda karımı ve çocuklarımı şefkatle anıyorum" dediği belirtilmiştir.

Klemens'in 1. mektubu, Korint'teki Hristiyan cemaate yazılmıştır. Klemens'in 2. mektubu hakkında bilgi bulunmamaktadır.

Eski usul mektupları ilgi çekici bir şekilde başlatmanın bazı yolları: Kendini tanıtmak: Mektubun başında, ilgi alanlarından, hobilerinden, hayallerinden ve yaşadığı yerden bahsetmek, alıcının seni daha iyi tanımasına yardımcı olur. Samimi ve açık olmak: Duygularını, düşüncelerini ve deneyimlerini dürüstçe paylaşmak, karşılıklı güven ve anlayış geliştirir. Soru sormak: Alıcının cevap verebileceği sorular sormak, iletişimi canlı tutar ve birbirini daha iyi tanımaya yardımcı olur. Özenli ve okunaklı yazmak: Mektubu özenli ve okunaklı bir şekilde yazmak, kişisel bir dokunuş katar. Güçlü bir açılış paragrafı yazmak: Kim olduğunu ve profesyonel geçmişini belirterek, şirkete olan hayranlığını ve neden iletişime geçtiğini açıklamak, okuyucunun dikkatini çeker.

Yirmi Dokuzuncu Mektup, Risale-i Nur'un bir bölümü olup, çeşitli konuları içermektedir: 1. Dokuzuncu Kısım: Bu kısımda, sünnet-i peygamberî dairesinde bütün on iki büyük tarîkatın hülâsası olan mehdiyetin telvihleri anlatılmaktadır. 2. Birinci Kısım: Bu kısım, içtihad risalesi olup, dokuz nükte içermektedir. 3. Genel Konular: Mektupta ayrıca, ölümün bir terhis ve paydostan ibaret olduğu, hayatın vazifesinden bir değişim olduğu ve bâki hayata bir davet olduğu gibi konular da ele alınmaktadır.

Kurtuluş Savaşı döneminde bir askerin mektubu, genellikle sevdiklerine olan özlemi, savaşın zorluklarını ve vatan için mücadele etme kararlılığını dile getirirdi. Örnek bir mektup şu şekilde olabilir: > "Ana, bu mektubu sana siperden yazıyorum. Sağlığım iyi, merak etme. Arkadaşlarım ve ben güçlüyüz, vatanımız için savaşacağız ve döneceğiz. Ellerinizden öperim".

Mektup için standart mektup zarfı kullanılır. Ayrıca, pencereli zarflar da mektup gönderimi için tercih edilebilir.

Kınalı Hasan'ın annesi, oğluna yazdığı mektupta şunları söylemiştir: > "Yavrum, Hasanım, Kınalı Kuzum, > Mektubun geldi, sanki dünyalar benim oldu. Köy kâtibi okudu, ben ağladım. > Kumandanını pek sevmişsin, ne güzel! O senin babının yarısıdır. > Sakın ola yavrum kumandanının emrinden çıkma, önünden aykırı geçme. Ateşe bas dese basasın yavrum. > Kars’tan, Siirt’ten, Adana’dan, Uşak’tan arkadaşların olmuş. Birbirinizi çok sevip iyi geçinirmişsiniz. Elbette öylesi yakışır yavrum. Onlar senin dünya ahret hakiki kardeşlerindir. Sakın onları incitme yavrum. Sütümü sana helal etmem. > Kumandanın saçındaki kınayı sormuş. Bunda bilmeyecek ne varmış ki yavrum? Bizim burada Allah için kurban seçilen koçların başını kına ile süslerler. Ben de dört kardeşin içerisinde en çok seni sevdiğim için seni vatan, millet ve Allah yolunda kurban olarak seçtim. O yüzden başını kınaladım. Anan Hatçe".

Arabulucu davet mektubu göndermek için aşağıdaki adımlar izlenebilir: 1. Tarafların iletişim bilgilerini edinme. 2. Süreç hakkında bilgilendirme. 3. Toplantı tarihi belirleme. 4. Gizlilik kurallarını açıklama. 5. Ön görüşmeler yapma. Örnek bir arabulucu davet mektubu için aşağıdaki kaynaklar kullanılabilir: cankayaarabuluculuk.com sitesindeki "İhtiyari Arabuluculuk Davet Mektubu"; avrupaarabuluculuk.com sitesindeki "Arabulucu Tarafından Yapılan Dava Şartı Arabuluculuk Sürecine Davet Mektubu". Arabuluculuk süreci hakkında daha fazla bilgi için Adalet Bakanlığı'nın arabuluculuk daire başkanlığının web sitesi olan adb.adalet.gov.tr ziyaret edilebilir.

Sultan Süleyman'ın "Ben ki" ile başlayan mektubu, Fransa Kralı I. François'ya yardım etmeye hazır olduğunu bildirmek amacıyla yazılmıştır. Mektubun tam metni şu şekildedir: > "Ben ki, sultanlar sultanı, hakanlar hakanı, hükümdarlara taç giydiren, Allah'ın yeryüzündeki gölgesi ve atalarımın fethettiği Akdeniz'in, Karadeniz'in, Rumeli'nin, Anadolu'nun, Karaman'ın, Rum'un, Dulkadiroğluları Vilayeti'nin, Diyarbakır'ın, Kürdistan'ın, Azerbaycan'ın, Acem'in, Şam'ın, Haleb'in, Mısır'ın, Mekke'nin, Medine'nin, Kudüs'ün, bütün Arap memleketlerinin, Yemen'in ve daha nice ülkelerin ki, büyük atalarımın Allah kabirlerini nurlu etsin karşı konulmaz kuvvetleriyle fethettikleri ve benim muhteşemliğimle de ateş saçan mızrağımın ve zafer getiren kılıcımın gücüyle fethettiğim nice memleketlerin sultanı ve padişahı olan Sultan Bayezid Han oğlu Sultan Selim Han oğlu Sultan Süleyman Han'ım. > > Sen ki, Fransa vilayetinin kralı olan Françesko'sun...".

Kanuni Sultan Süleyman, Alman İmparatoru Şarlken'e şu mektubu yazdı: > "Bu kadar zamandır erlik davasın eder, merdi meydanım dersin. Şimdiye değin kaç keredir ki üzerine geliyorum ve mülküne dilediğim gibi tasarruf ediyorum. Ne sende, ne karındaşında nam ve nişan yok. Size saltanat ve erlik davası haramdır. Askerlerinden, belki avradından da utanmazmısın ki, belki avratta gayret var sende yoktur. Er isen meydana gelesin. Hak Teala Hazretlerinin takdiri ne ise o olur. Senin ile saltanatı Beç (Viyana) kapılarında görüşelim. Reaya fukarası dahi asude olsun. Yoksa meydanı aslanlardan boş buldukça tilki gibi fırsatla avlanmayı erlik sayma. Bu kere meydana gelmezsen kadınlar gibi yün ve çıkrık alıp padişahlık tacını almaya kalkmayasın. Erlik adını diline getirmeyesin".

Şehit Murat Akman'ın son mektubu şu şekildedir: > "Bu yazı bir komando er mektubudur ve siz bu mektubu gazeteden okuyorsanız ölmüşüm demektir. Bir ailem olsaydı bu mektubu onlara yollamak isterdim ama yok. > > Size koğuştaki ranzamdan yazıyorum. Şu an etrafımda Adana, Ağrı, Sivas, Edirne, Diyarbakır, Ankara, Antalya, İzmir, Urfa, Trabzon... Türkiye’nin dört bir yanından birbirini tanımayan ama birbirlerinin canını korumaya yemin etmiş bir sürü asker var. > > Birazdan operasyona gideceğiz, tek dileğimiz kayıp vermeden geri gelmek. > > İlerde ölürsem eğer diye bir mektup yazmak çok zor. Aklına getirmek istemez ya insan ölümü, hani her zaman bir umut vardır ya. Askerliğim bittikten sonra yırtıp atacaktım bu mektubu ama şu an okuyorsanız yırtamadım demektir. > > Zaten pek de kalem tutmaz elim. Silah tutmayı daha iyi bilirim. Sizi korumam için siz öğrettiniz silah tutmayı. > > Tuhaf olan siz bu mektubu okurken ben neden öldüğümü bile bilmiyor olacağım. Ya bir mayına bastım ya da yediğim birkaç kurşun. Bileniniz var mı ben nasıl öldüm? > > Kışlada her televizyona bakışımda birbirinizi öldürdüğünüzü birbirinizin canını yaktığınızı gördüm. Müziğin sesini çok açtı diye komşusunu vuranlar. Gücü kadına yetenler. Cebindeki on lirası için adam vuranlar. Kız arkadaşına baktı diye alayını bıçaklayanlar. > > Bileniniz var mı ben, kimi korumak için öldüm? > > Yetimhanede ve askerde en güzel şeyin ekmeği bölmek olduğunu öğrendik biz. Peki size neyi bölmeyi öğrettiler? > > Sizi önce Allah’a sonra birbirinize emanet ediyorum. Ben sizden razı oldum Allah da sizden razı olsun".

Anneden ayrılırken yazılabilecek bazı şeyler: Duygular ve özlem: "Anne, seni çok özledim. Geceler uzar gider, hasretin içimi yakar". Teselli edici sözler: "Biliyorum, şimdi çocuksun. Birlikte geçirdiğimiz güzel günleri bitmiş gibi düşünme. Eğer umut varsa yüreğinde, dönüşün güzelliğini, kavuşmanın neşesini duyabilirsin". Güven verici ifadeler: "Zaman hızlıca akıyor. Bu ayrılık, senin ne ilk ayrılığın, ne de son ayrılığın olacaktır". Veda mesajları: "Ben birazdan gideceğim. Senin öğle uykundan önce eve dönmüş olurum" gibi net ve güven verici ifadeler kullanılabilir. Ayrıca, veda mailleri için örneklere ikmagazin.com sitesinden ulaşılabilir.

Mektup kağıdı çeşitleri şunlardır: 1. Klasik Beyaz Mektup Kağıdı: Temiz ve profesyonel bir görünüm sunar, resmi yazışmalarda sıkça tercih edilir. 2. Desenli Mektup Kağıdı: Çiçek, geometrik desenler veya çeşitli grafiklerle süslenmiştir, kişisel mektuplar için idealdir. 3. El Yapımı Mektup Kağıdı: Sanatçıların veya el işçiliğinin ürünleri olan bu kağıtlar, özgün ve sanatsal bir hava katmaktadır. 4. Renkli Mektup Kağıdı: Yaratıcılığı artırmak ve kişisel dokunuş eklemek için farklı renklerde üretilir. Ayrıca, zarf çeşitleri de farklı boyutlarda, renklerde ve malzemelerde olabilir.

Evde mektup katlamak için aşağıdaki adımları izlemek gerekmektedir: 1. Mektubu Düzleme: Mektubu, yazılı yüzü üste gelecek şekilde düz bir zemine koyun. 2. İlk Katlama: Alt kenarı, üst kenarın 0,5-1 cm altına gelecek şekilde aşağıdan yukarıya doğru ikiye katlayın. 3. İkinci Katlama: Soldan sağa doğru, sağ kenarda 0,5-1 cm'lik fazlalık kalacak şekilde tekrar katlayın. Bu şekilde katlanan mektup, çoğu mektup zarfına sığacaktır.

Banka teklif mektubu, bir işin yapılmasının, bir borcun ödenmesinin veya bir malın tesliminin belirlenen sürede ve şartlar uyarınca gerçekleştirileceğini garanti altına almak üzere banka tarafından ilgili firma adına alacaklıya verilen bir taahhüttür. Özellikleri: - TL veya yabancı para üzerinden düzenlenebilir. - Süreli ya da süresiz olabilir. - İşin niteliğine göre kesin, geçici, avans veya özel taahhütlü olabilir. Kullanım alanları: - Mal alımı. - Bayilik teminatı. - Taahhüt işleri. - Gümrük, mahkeme, vergi dairesi işlemleri.

Mektupta adres, zarfın sağ alt köşesine yazılır.

Doğan Kitap'ın 20 Yaşıma Mektup kitabı, yazarların 20. yaşlarına yazdıkları mektuplardan oluşur. Kitapta yer alan mektuplar, yazma tutkusunun nasıl geliştiğini ve yakın tarihin önemli dönemlerine tanıklık eden olayları ele alır. Kitapta mektubu bulunan bazı yazarlar şunlardır: Zülfü Livaneli; Ahmet Ümit; Mario Levi; Liz Behmoaras; Doğan Hızlan; Hakan Günday; Elif Şafak; Selim İleri; Aslı Perker; Canan Tan. 20 Yaşıma Mektup kitabı, 2019 yılında yayımlanmıştır.