Makroekonomi

Deflatör, aşağıdaki formül kullanılarak hesaplanır: GSYİH Deflatörü = (Nominal GSYİH / Reel GSYİH) × 100. Nominal GSYİH: Belirli bir dönemde bir ülke içinde üretilen tüm nihai mal ve hizmetlerin cari fiyatlar kullanılarak ölçülen toplam piyasa değeridir. Reel GSYİH: Sabit baz yılı fiyatları kullanılarak fiyat veya enflasyondaki değişikliklere göre ayarlanmış, üretilen tüm nihai mal ve hizmetlerin toplam değeridir. Hesaplama adımları: 1. Nominal GSYİH değerini reel GSYİH oranına bölün. 2. Elde edilen değeri 100 ile çarpın. Örnek: Bir ülkenin belirli bir yıldaki Nominal GSYİH'si 1,2 trilyon dolar ve Reel GSYİH (baz yıl fiyatları kullanılarak) 1 trilyon dolar ise, GSYİH deflatörü şu şekilde hesaplanır: GSYİH Deflatörü = (1,2 trilyon dolar / 1 trilyon dolar) × 100 = 120. Bu, mal ve hizmetlerin fiyat düzeyinin baz yıldan bu yana %20 arttığını gösterir. Deflatör hesaplaması için ilgili yıl için belirlenen baz oranının bilinmesi gereklidir.

TCMB Finansal İstikrar Raporu, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yılda iki kez yayımlanan ve Türkiye’nin finansal sistemi ile ekonomik risklerini değerlendiren kapsamlı bir belgedir. Raporda ele alınan ana başlıklar: Makroekonomik gelişmeler. Bankacılık sektörü analizi. Reel sektör ve hanehalkı. Küresel riskler. Raporun amaçları: Finansal sistemde oluşabilecek kırılganlıkları ve riskleri önceden tespit etmek. TCMB’nin para ve finansal politikalarına rehberlik etmek. Piyasa katılımcılarını bilgilendirerek güven ortamını artırmak. Raporun önemi: Finansal istikrarın sağlanması. Risk yönetimi. Şeffaflık ve güven. Sektörlere öngörü sağlama.

GSMH (Gayri Safi Milli Hasıla), bir ülke vatandaşlarının belirli bir yıl içinde ürettikleri toplam mal ve hizmetlerin, belirli bir para birimi karşılığındaki değerinin toplamıdır. GSMH hesaplanırken dikkate alınan bazı bileşenler: Tarım, sanayi, inşaat, ticaret, ulaştırma, haberleşme, mali kuruluşlar, konut ve hizmetler gibi çeşitli üretim ve hizmet kalemleri. İthalat vergileri. Yurt dışında bulunan vatandaşların gelirleri. Yurt içindeki yabancıların gelirleri (bu gelirler toplamdan çıkarılır). GSMH, ülkenin ekonomik performansını, vatandaşların yaşam standardını ve üretim kapasitesini yansıtarak stratejik kararların alınmasında önemli rol oynar.

Ekonomi bölümünde en zor dersler genellikle teorik ve analitik ağırlıklı derslerdir. Bu dersler arasında: Ekonometri: Ekonomik verilerin istatistiksel ve matematiksel yöntemlerle test edilmesi. Mikroekonomi Teorisi: Tüketici ve firma davranışlarının derinlemesine analizi. Makroekonomi Teorisi: Enflasyon, işsizlik, büyüme gibi ulusal ekonomik göstergelerin analizi. Finansal Ekonomi: Finansal piyasaların ve varlıkların ekonomik analizi. İleri İstatistik Uygulamaları: İstatistiksel analizlerin derinlemesine incelenmesi. Bu dersler, yoğun matematik ve istatistik bilgisi gerektirdiği için öğrenciler tarafından zor olarak değerlendirilebilir.

Talep enflasyonunda AS (toplam arz) ve AD (toplam talep) eğrilerinin nasıl değiştiğine dair bazı bilgiler şu şekildedir: AD eğrisi: Hükümet harcamalarının artırılması toplam talebi artırır ve AD eğrisini sağa kaydırır. Hükümet harcamalarının azaltılması toplam talebi azaltır ve AD eğrisini sola kaydırır. Vergilerin artırılması tüketimi ve yatırımları azaltarak toplam talebi düşürür, AD eğrisi sola kayar. Vergilerin azaltılması tüketimi ve yatırımları artırarak toplam talebi yükseltir, AD eğrisi sağa kayar. Para miktarının artırılması yatırımları ve tüketimi artırarak toplam talebi yükseltir, AD eğrisi sağa kayar. Para miktarının azaltılması yatırımları ve tüketimi azaltarak toplam talebi düşürür, AD eğrisi sola kayar. AS eğrisi: Teknolojik gelişmeler ve girdi fiyatlarındaki düşüşler maliyeti azaltarak SRAS (kısa dönem toplam arz) eğrisini sağa kaydırır. Girdi fiyatlarındaki artışlar maliyeti artırarak SRAS eğrisini sola kaydırır. Özetle, talep enflasyonunda AD eğrisi sağa kayarken, AS eğrisi kısa dönemde yukarı ve sola kayabilir.

Atatürk Üniversitesi İşletme Yönetimi Önlisans Programı Makro İktisat final soruları hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, Makro İktisat dersi için final sorularına şu sitelerden ulaşılabilir: ataaofsoru.com. aof.sorular.net. lolonolo.com. aofsoru.com. sorucoz.net.

Piyasa değerlerinin güncellenmesinin birkaç nedeni vardır: Şirketlerin finansal performansındaki değişiklikler. Ekonomik koşullardaki değişimler. Sektörel eğilimler ve gelecek beklentileri. Yatırımcıların algı ve beklentilerindeki değişiklikler. Politik durum ve düzenlemeler. Ayrıca, Borsa İstanbul'da endeks kural setinde yapılan güncellemeler de piyasa değerlerinin değişmesine neden olabilir.

Keynes'in likidite tercihi teorisi grafiğinin nasıl çizileceğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, Keynes'in likidite tercihi teorisi hakkında bilgi verilebilir. Keynes'in likidite tercihi teorisine göre, faiz oranı, para talebi ve para arzı tarafından belirlenir. Keynes'in likidite tercihi teorisinde, para arzının merkez bankası tarafından kontrol edildiği ve faizden etkilenmediği kabul edilir.

Genel ekonomi testi, ekonomi biliminin temel kavramlarını ve prensiplerini ölçen bir değerlendirme aracıdır. Genel ekonomi testlerinde yer alabilecek bazı konular: İhtiyaç ve fayda: İhtiyaçların tanımı, ekonomik ve ekonomik olmayan ihtiyaçlar, fayda kavramı. Ekonomik sistemler: Liberal (serbest piyasa) ekonomisi, sosyalizm, karma ekonomi. Ekonomik terimler: Ceteris paribus, talep şedülü, fırsat maliyeti, marjinalizm. Ekonomik sorunlar: Kıt kaynakların etkin kullanımı, büyüme, istikrar. Genel ekonomi testleri, çeşitli platformlarda (örneğin, finansed.com, onedio.com, quizlet.com) bulunabilir.

A. Talha Yalta'nın "Modern Makroekonomiye Giriş" kitabı 568 sayfadır.

AD eğrisinde aşağı doğru paralel bir kayma yaratmayan durum, reel para arzındaki artıştır. AD eğrisinde aşağı doğru paralel bir kayma, genellikle fiyatlar genel düzeyindeki düşüş ve buna bağlı olarak reel para arzındaki artış ile açıklanır. Diğer seçenekler, AD eğrisinde kaymaya neden olabilir: Vergilerin artırılması ve/veya transfer ödemelerinin azaltılması. Devlet harcamalarının artırılması. Gelecekte karlarda artış beklentisi. Bu nedenle, reel para arzındaki artış AD eğrisinde aşağı doğru paralel bir kayma yaratmaz.

Richard Musgrave'in kamu maliyesi teorisi, devletin ekonomiye müdahale etmesinde etkili mali araçları ele alır. Musgrave'e göre maliyenin dört ana fonksiyonu vardır: 1. Kaynak kullanımında ve dağılımında etkinlik. 2. Gelir dağılımının düzeltilmesi. 3. İktisadi istikrarın sağlanması. 4. İktisadi büyüme ve kalkınmanın temin edilmesi. Devlet, kamu harcamaları, vergiler, bütçe, borçlanma ve borç yönetimi gibi mali araçları etkin bir şekilde kullanarak ekonominin genel sorunlarının çözümlenmesine katkı sağlayabilir. Musgrave'in Keynezyen perspektife dayalı "müdahaleci kamu maliyesi" düşüncesi, Nobel ekonomi ödülü sahibi James M. Buchanan tarafından eleştirilmiştir.

Çıktı açığının pozitif olması, bir ekonominin potansiyel kapasitesinin üzerinde çalıştığını gösterir. Örneğin, daha fazla ürün üretilmesi için çalışanlara fazla mesai ücreti verilmesi, işverene ek maliyet yaratır ve fiyatların yükselmesine yol açar. Merkez bankaları, bu tür durumlarda faiz oranlarını artırarak talebi yavaşlatmaya çalışır.

Ekonomik terimler, genellikle iki ana kategoriye ayrılır: 1. Makroekonomi Terimleri: - Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH). - Enflasyon ve deflasyon. - Para ve maliye politikası. - İş döngüsü. 2. Mikroekonomi Terimleri: - Arz ve talep. - Talepteki fiyat esnekliği. - Gelir dağılımı. - Asimetrik bilgi. Ayrıca, ekonomi terimleri farklı çalışma alanlarına göre de ayrılabilir, örneğin: - Uluslararası ticaret ve küresel ekonomi. - Davranışsal ekonomi. Bu kategoriler, ekonomi terimlerinin genel bir ayrımını sunar, ancak daha spesifik alt başlıklar da bulunabilir.

Küresel piyasalarda belirsizliklerin fiyatlamaları zorlaştırmasının bazı nedenleri: Korumacı ticaret politikaları: ABD'nin izlediği korumacı tutum, özellikle çelik tarifeleri konusunda, gelecek projeksiyonlarını zorlaştırıyor. Trump dönemine yönelik belirsizlikler: ABD'de Donald Trump'ın görevi devralmasıyla birlikte enflasyonla mücadele ve uygulanacak ekonomi politikaları yatırımcıları tedirgin ediyor. Makroekonomik veriler: İstihdam ve imalat sanayi PMI gibi önemli göstergelerdeki revizyonlar, ekonomik gidişat hakkında kesin bir resim çizmiyor ve bu da belirsizlikleri artırıyor. Tahvil getirileri: ABD'nin 10 yıllık tahvil faizlerindeki yükseliş, piyasalarda satış baskısını artırıyor. Bu belirsizlikler, küresel piyasalarda risk algısını yükseltiyor ve fiyatlamaların daha değişken olmasına neden oluyor.

Daron Acemoğlu'nun "Makroekonomi" kitabı, Beta Basım Yayın Dağıtım A.Ş. tarafından yayımlanmıştır. Ayrıca, aynı isimli ve farklı yazarlar tarafından yazılmış bir başka kitap ise Seçkin Yayıncılık tarafından basılmıştır.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Beklenti Anketi, makroekonomik değişkenlere ilişkin beklentilerin izlenmesini amaçlayan bir ankettir. Anketin özellikleri: Katılımcılar: Finansal ve reel sektördeki karar alıcı ve uzman kişiler, öğretim üyeleri ve gazetecilerden oluşur. Uygulama: Enflasyon, döviz kuru, faizler, cari açık ve büyüme gibi göstergelere ilişkin farklı vadeler için beklentiler sorulur. Gizlilik: Katılımcıların kimliği ve bireysel tahminleri paylaşılmaz, sonuçlar toplulaştırılmış olarak yayımlanır.

Reel ankes etkisi, kişilerin sahip olduğu reel para stokundaki değişikliklerin, mal ve hizmet talebi üzerindeki doğrudan etkisini ifade eder. Bu etkiye göre: Fiyatlar genel düzeyi düştüğünde, satın alma gücü artar ve insanlar kendilerini daha zengin hissederek daha fazla mal ve hizmet tüketir. Fiyatlar genel düzeyi yükseldiğinde ise satın alma gücü düşer ve tüketiciler daha az harcama yapar. Reel ankes etkisi, ilk kez 1943'te A.C. Pigou tarafından geliştirilmiş ve "Pigou etkisi" olarak adlandırılmıştır.

KPSS A Grubu iktisat sınavında makro ekonomi ile ilgili 10 soru çıkmaktadır.

Baz etkisi, bir değişkenin yıllık veya dönemsel değişim oranının, önceki dönemin baz alınan seviyesine bağlı olarak yanlış yönlendirici olabilmesi durumunu ifade eder. Baz etkisinin bazı örnekleri: Enflasyon verilerinde: Önceki yıl enflasyon oranı çok düşükse, mevcut yıldaki aynı oran bile olsa, baz etkisi nedeniyle enflasyon artışı olduğundan daha yüksek görünebilir. Gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) büyüme oranlarında: Ekonomik kriz veya durgunluk sonrası, takip eden yıllarda büyüme oranları yüksek çıkabilir; ancak bu durum, önceki yılın düşük seviyesinden kaynaklandığından, gerçek büyümeyi yansıtmayabilir. Baz etkisi, ekonomik verilerin doğru yorumlanabilmesi için dikkate alınması gereken kritik bir faktördür.