Kosmos

Uzay kapsüllerinin dayanma süresi, kapsülün tasarımına ve görevine bağlı olarak değişir. Örneğin, Sovyet yapımı Kosmos 482 uzay kapsülü 1972 yılında fırlatılmış ve 53 yıl boyunca Dünya yörüngesinde kalmıştır. Diğer uzay kapsülleri ise görevlerini tamamladıktan sonra Dünya'ya geri döner ve genellikle birkaç yıl içinde atmosfere girerek yanar.

Andromeda Galaksisi'nin Samanyolu'nu yutması, yaklaşık 4 milyar yıl sürecek bir süreçle gerçekleşecektir. Bu süre, iki galaksinin çarpışmasının kesin olarak gerçekleşeceği ve bu çarpışmanın son aşamalarının tamamlanacağı zamanı ifade eder.

Güneş'in yerine bir karadelik gelmesi durumunda, Dünya ve Güneş Sistemi için felaket olurdu. Olası sonuçlar: - Yerçekimi: Karadeliğin çekim gücü çok daha fazla olurdu, bu da Dünya'yı ve diğer gezegenleri yeni yörüngelere sokabilir veya kara deliğe doğru çekebilirdi. - Işık ve ısı: Karadelikler ışık yaymazlar, bu nedenle Dünya ve diğer gezegenler karanlığa gömülür ve soğuktan donar hale gelirdi. - Radyasyon: Karadelikler, Hawking radyasyonu adı verilen zararlı bir radyasyon yayarlardı. Ancak, Güneş'in bir karadeliğe dönüşmesi milyarlarca yıl alır ve bu süre zarfında Güneş, beyaz cüce haline gelir.

"Einstein's Cosmos" kitabı, Albert Einstein'ın evren, uzay, zaman ve kütleçekim hakkındaki devrim niteliğindeki teorilerini anlatır. Kitapta ele alınan bazı konular şunlardır: Özel Görelilik Teorisi: Einstein'ın zaman ve uzayın mutlak olmadığını, birbirine bağlı dört boyutlu bir kumaş olan uzayzamanda var olduğunu açıklaması. Kara Delikler: Einstein'ın denklemlerinin öngördüğü, devasa kütleli nesnelerin oluşturduğu ve ışığın bile kaçamadığı kozmik yapılar. Büyük Patlama Teorisi: Einstein'ın genel görelilik denklemlerinin, evrenin başlangıcını açıklayan bu teorinin matematiksel temelini oluşturması. Birleşik Alan Teorisi: Einstein'ın, doğanın tüm temel kuvvetlerini tek bir çerçevede birleştirmeyi amaçlayan teorisi. Ayrıca, kitapta Einstein'ın kişisel hayatı ve bilimsel yolculuğunun yanı sıra, fikirlerinin modern bilim ve teknolojiye olan etkileri de incelenir.

Bilimle açıklanamayan bazı şeyler şunlardır: 1. Mantık ve matematiğin doğruluğu: Matematik gibi nesnel yönlerin tamamen güvenilir olmadığı tartışılmıştır. 2. Metafizik: Ölümden sonra ne olduğu veya evrenin nasıl ortaya çıktığı gibi konular bilimsel olarak tam olarak açıklanamaz. 3. Etik ve ahlaki kavramlar: Değer yargılarının bilimsel yöntemle açıklanamadığı kabul edilir. 4. Karanlık enerji ve karanlık madde: Evrenin büyük bir kısmını oluşturan bu fenomenler hala tam olarak anlaşılamamıştır. 5. Bilinç: İnsan bilincinin kökeni ve nasıl çalıştığı bilimsel olarak açıklanamayan bir gizemdir. 6. Şans ve rastlantı: Evrenin düzenine rağmen, şans ve rastlantının varlığı anlaşılamamıştır. 7. Kara delikler: Uzay ve zaman değişikliğinin yaşandığı bu olaylar, fizik yasalarının anlamını yitirdiği bir olgudur.

Evrenin dışında ne olduğu tam olarak bilinmiyor, ancak bazı teoriler ve varsayımlar var: 1. Hiçlik: Evrenin dışında hiçbir şey olmayabilir, bu durumda zaman ve mekan kavramları bile ortadan kalkar. 2. Başka Evrenler: Çoklu evren teorisine göre, bizim evrenimizin dışında başka evrenler olabilir ve bu evrenler farklı fizik kurallarına sahip olabilir. 3. Evrenin Sınırları: Evrenin bir sınırı varsa, bu sınırın ötesinde ne olduğu bilinemez ve bu sınır sürekli değişen bir yapıya sahip olabilir. Şu anki bilimsel bilgilerimizle evrenin dışına çıkmak ve orada ne olduğunu keşfetmek mümkün görünmemektedir.