KitapAnalizi

Catherine, Ernest Hemingway'in "Silahlara Veda" romanında, doğumdan bir gün sonra ani bir kanama geçirmesi sonucu ameliyata alınır ve bu ameliyatı kaldıramayarak hayatını kaybeder. Romanda, Frederic Henry'nin sevgilisi olan Catherine, ölen nişanlısı için yas tutarken tanıştığı Frederic'e içten bir sevgi duymaya başlar ve zamanla ona tutkuyla aşık olur. Catherine'nin ölümü, Frederic için büyük bir trajedi olur ve roman, Frederic'in Catherine'nin odasına girip hemşireleri dışarı çıkarmasıyla devam eder.

Küçük Prens'e tilki, Antoine de Saint-Exupéry'nin "Küçük Prens" adlı kitabında, tilkinin Küçük Prens'e evcilleştirme kavramını öğretmesi nedeniyle çizilmiştir. Küçük Prens, Dünya'da bir tilkiyle dost olur ve tilki ona, bir şeyi evcilleştirdiğinde ona karşı sorumluluk sahibi olunması gerektiğini söyler.

Kırmızı Pazartesi kitabının önemli olmasının bazı nedenleri: Toplumsal sorunlara değinmesi. Evrensel mesajlar içermesi. Yalın ve sürükleyici anlatımı. Gerçek bir olaya dayanması. Edebi değeri.

Başka bir sayfa kitabının ne anlatmak istediği hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, bir kitap incelemesi yazarken dikkat edilmesi gereken bazı noktalar şunlardır: Kitabın konusundan çok bahsetmemek. Duyguları konuşuyormuş gibi ifade etmemek. Spoiler verip vermeyeceğine karar vermek. Kendi görüşlerini minimum düzeyde tutmak.

Niccolò Machiavelli'nin "Prens" adlı eseri, bir liderin iktidarını nasıl koruması gerektiğine dair görüşleri savunur. Eserde öne çıkan bazı görüşler: Güç ve korku: Prens, korkulan ama nefret edilmeyen bir hükümdar olmalıdır. Ahlak ve politika: Siyasi başarı için ahlaki değerler ikinci plandadır. Ordu: Prens, kendi ordusunu kurmalıdır; paralı askerler ve yabancı birlikler güvenilmezdir. Halkla ilişki: Prens, halkın güvenini kazanmalı ve onların alışkanlıklarına saygı göstermelidir. Esneklik: Başarılı bir lider, koşullar değiştikçe hızlıca stratejisini değiştirmeli, esnek ve pragmatik olmalıdır.

Çözülme kitabı, farklı yazarlar tarafından farklı anlamlar taşıyabilir: Rasim Özdenören'in "Çözülme" kitabı, dört öyküden oluşur. Tevfik Uyar'ın "Çözülme" kitabı, başlangıçta bir öykü olarak yazılmış, daha sonra senaryo ve roman formlarına evrilmiştir.

Simyacı kitabının ana fikri, mutluluk ve hedefin aslında çok yakınımızda olabileceği, bunu geç de olsa anlamanın hayatın tadına varmayı sağlayacağıdır. Kitapta ayrıca, kendi kişisel menkıbesini yaşamanın ve kendi kararını vermenin önemi vurgulanmaktadır. Bir diğer ana fikir ise, evrendeki her şeyin bir ve tek olduğunu anlamak ve bu biricik şeyin kendi gerçek görevini yerine getirmesiyle her şeyin mümkün olacağını bilmek gerektiğidir. Son olarak, iç sesini dinlemenin ve değişim için cesaret göstermenin, hazineye giden yol olduğu ifade edilmektedir.

Zeze, "Şeker Portakalı" kitabında ölmemiştir. Kitapta, Zeze'nin yaşadığı zorluklar ve travmalar anlatılmaktadır. Zeze'nin ölümüne dair bir bilgi, Portekizli Manuel Valaderes'in (Portuga) tren kazası sonucu ani ölümünden sonra ortaya çıkar. Kitapta, Zeze'nin çocukluğu ölmüş ve kalbi soğumuştur, ancak kendisi hayatta kalmaktadır.

Michel Foucault'nun "Deliliğin Tarihi" kitabı, medeniyet ve delilik arasındaki ilişkiyi, özellikle Orta Çağ'dan moderniteye geçiş sürecinde ele alır. Kitapta işlenen bazı konular: Orta Çağ'da delilik: İlk olarak Orta Çağ'da deliliğin gündelik yaşamın bir parçası sayılması ve kaçıklarla çılgınların sokaklarda dolaşması. Modernitede değişim: Modernite ile birlikte bu insanların tehlikeli sayılmaya başlanması ve tımarhanelere kapatılması. Deli kavramının toplumsal rolü: Foucault, "deli"nin toplum düzeninin varlığı için gerekli olduğunu, çünkü bu düzenin kendi negatifinin aynasında kimlik bulabildiğini gösterir. Aklın tanımı: Akıl, kendini ancak deliliğin zıddında tanımlayabildiği için, delilik aklın tarihinin ana hatlarını ortaya koyar.

"Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü" filminde birkaç kişi ölmüştür: Kral Theoden: Savaş meydanında hayatını kaybeder. Faramir'in kızı Éowyn: Kara Süvarilerin liderini öldürürken yaralanır ve ölür. Gondor Kralı: Umutsuzluğa kapılarak kendini yakar ve ölür. Ayrıca, filmde başka ölümler de olabilir, ancak bu üç kişi ana ölen karakterlerdir.

Ölümcül Masumiyet (Deadly Illusions), ünlü bir yazarın çocuklarına bakması için tuttuğu dadı ile arasında geçen olayları konu alır. Yazar, bir süre sonra gerçek hayat ile romanındaki kurgusal dünyanın sınırlarını kaybetmeye başlar çünkü dadı, yazarın hikayelerindeki karakterlerle şaşırtıcı bir benzerlik gösterir. Film, gerçeklikle kurgu arasındaki sınırların ne kadar belirsiz olabileceğini ve bir insanın kendi zihninde nelerle karşı karşıya kalabileceğini sorgulamaktadır.

Lennie, John Steinbeck'in "Fareler ve İnsanlar" adlı romanında, acılarından kurtarmak amacıyla en yakın arkadaşı George tarafından öldürülmüştür. Lennie, akli dengesi yerinde olmayan, yumuşak şeyleri okşamaktan hoşlanan fakat okşarken de ona zarar verdiğini algılayamayan bir kişidir. En son çalıştıkları yerden de bu yüzden ayrılmak zorunda kalan ikili, yeni bir çiftlikte iş bulur. Bunun üzerine çiftlikten kaçan Lennie'yi arayan George, dostunu herkesten önce bulur ve ona yine hayallerinden söz ederek onu bütün yaşadıklarından kurtarır.

Evet, Fahrenheit 451 bir distopyadır. Ray Bradbury'nin 1953 yılında kaleme aldığı kitap, kitapların yasaklandığı, itfaiyecilerin yangın söndürmek yerine kitapları yaktığı bir gelecekte geçmektedir.

Harry Potter serisinde felsefe, çeşitli temalar üzerinden işlenir: İyi ve kötü arasındaki mücadele. Ölüm ve ölümsüzlük. Sevgi ve dostluk. Özgür irade ve kader. Toplum ve adalet.

Ölü Ozanlar Derneği filmindeki bazı karakterler: John Keating. Todd Anderson. Neil Perry. Charlie Dalton. Knox Overstreet. Richard Cameron. Steven Meeks. Gerard Pitts. Mr. Nolan. Mr. Perry. Ayrıca, filmde Welton Akademisi'nde eğitim gören ve Ölü Ozanlar Derneği'nin üyesi olan diğer öğrenciler de yer almaktadır: Cameron, Pitts ve Meeks.

Karantina kitabında Onur'un annesinin ölmediği, Ender tarafından bir yere hapsedildiği belirtilmiştir. Ayrıca, "Karantina: Mahşerin Dört Atlısının Hikayesi — Üçüncü Perde" kitabında Onur'un annesinin yaşadığı ve aslında Onur'un gerçek babasının Ender Zorlu değil, Zeynep'in babası Ender olduğu ortaya çıkar.

Hamlet kitabında sorulan bazı sorular şunlardır: Hayalet gerçek mi?. Hamlet ve Ophelia arasında bir ilişki olmuş mu?. Gertrude, Claudius ile evlenmeden önce bir ilişkisi olmuş mu?. Fortinbras kimdir?. Hamlet, Claudius'u neden hemen öldürmüyor?. Marcellus'un "Danimarka eyaletinde bir şeyler çürümüş" (1.4.94) sözü ne anlama gelir?. Hamlet gerçekten aşık olmuş mu?. Hamlet, aktörün Pyrrhus ve Priam'ın hikayesini anlatmasını neden ister?. Hamlet intihar etmeyi düşünmüş mü?. Hamlet, Ophelia'ya neden bu kadar acımasız davranıyor?.

Honoré de Balzac'ın "Vadideki Zambak" romanı, aşağıdaki konuları işler: Aşk ve tutku. Toplumsal normlar. Fedakarlık. Saflık. Din ve ahlak. Bireysel özgürlük. Devrim sonrası toplumsal hayat. Ayrıca, eser gerçek aşkın zamana, mekana ve sosyal statüye meydan okuyabileceğini savunur.

Serrâc'ın el-Lüma‘ adlı eseri, tasavvufun temel konularını sistematik bir şekilde ele alır. Eserin ele aldığı bazı konular şunlardır: Tasavvuf, tevhid ve marifet. Makamlar ve haller. Sufilerin Kur’an ve Sünnet anlayışı. Hz. Peygamber'in ahlakı ve yaşantısının sufiler için bir örnek teşkil etmesi. Sufi adabı ve ilkeleri. Tasavvufi meseleler ve şathiyeler. Mucize ve kerametler. Sufilerin hataları. Serrâc, bu eseri Kur’an ve Sünnet çerçevesinde bir tasavvuf anlayışı oluşturmak, tasavvufa yöneltilen itiraz ve tenkitleri cevaplandırmak, tanımladığı tasavvuf anlayışına uymayan aşırı mutasavvıfları reddetmek amacıyla kaleme almıştır.

Karl Polanyi'nin "Büyük Dönüşüm" adlı kitabı, 19. yüzyıl piyasa ekonomisinin insan toplumuyla bağdaşmazlığını ve bu sistemin çöküşünü anlatır. Polanyi, piyasa ekonomisinin emek, toprak ve parayı meta haline getiren ve insan toplumlarını kurumsal tekdüzeleşme içinde kendine bağımlı kılan bir sistem olduğunu savunur. Kitapta ayrıca, piyasa sistemine karşı ortaya çıkan faşizm ve sosyalizmin gelişimi de ele alınır. Polanyi, "Büyük Dönüşüm"de antropolojik araştırmalardan yararlanarak piyasa ekonomisinin tarihsel olarak nasıl kurulduğunu ve toplumun doğal yapısıyla nasıl çatıştığını analiz eder.