Katarakt

Evet, göz tembelliği olan göze katarakt ameliyatı yapılabilir. Ancak, göz tembelliği olan kişilerde katarakt ameliyatı, yalnızca kataraktın göz tembelliğine yol açtığı durumlarda ve diğer tedavi yöntemlerinin yetersiz kaldığı durumlarda tercih edilir. Katarakt ameliyatı kararı, hastanın ihtiyaçlarına göre göz hastalıkları uzmanı tarafından belirlenmelidir.

Subkapsüler katarakt ameliyatsız düzelmez. Ancak, belirtiler hafifse ve görmeyi ciddi şekilde etkilemiyorsa, ameliyat ertelenebilir. Bu durumda, doktor bazı önlemlerle görme kaybının yönetilmesini önerebilir: Gözlük veya kontakt lens reçetesini güncellemek; Kataraktın ilerleyişini izlemek için yıllık göz muayenesi yaptırmak; Daha parlak aydınlatmalar kullanmak; Yansıma önleyici (anti-glare) güneş gözlüğü takmak.

Kataraktı olan bir kişinin kaç metre öteyi görebileceği, kataraktın şiddetine ve kişinin genel görme durumuna bağlıdır. Katarakt, göz merceğinin bulanıklaşması sonucu görme kalitesini düşürür ve hem yakın hem de uzak görüşte azalmaya neden olur. Kataraktı olan bir kişi, katarakt başlamadan önce sahip olduğu görme yeteneğine bağlı olarak belirli bir mesafeyi görebilir. Ancak, katarakt ilerledikçe görme kalitesi önemli ölçüde düşer ve bu durum, kişinin günlük aktivitelerini gerçekleştirmesini zorlaştırabilir. Katarakt tedavisi için tek yöntem ameliyattır ve bu ameliyatla bulanıklaşan mercek çıkarılarak yerine yapay bir mercek yerleştirilir, böylece görme kalitesi artırılabilir.

Kataraktın iyi görmesi için ne yapılması gerektiği ile ilgili bilgi bulunamadı. Ancak, katarakt hastalığının ilerlemesini yavaşlatacak bazı yaşam tarzı değişiklikleri mevcuttur: Vitamin bakımından zengin sebze ve meyve ağırlıklı beslenme. Omega-3, A vitamini, lutein, koenzim-Q 10 gibi içeriğe sahip göz sağlığını destekleyen takviyelerin kullanımı. Gözleri gün ışığından korumak için şapka ve gözlük kullanma. Beslenmede balık başta olmak üzere deniz ürünlerine yer vermek. Katarakt hastalığının ilaçla ya da beslenme değişiklikleri ile tedavisi mümkün değildir. Katarakt belirtileri gözlemlendiğinde bir göz doktoruna başvurulması önerilir.

Fakoemülsifikasyon (FAKO) cerrahisi, genellikle düşük riskli bir ameliyat olarak kabul edilir. FAKO cerrahisinde görülebilecek bazı komplikasyonlar: Ultrasonik uçta oluşan aşırı ısı nedeniyle kornea yanığı. Descement's membranının kornea arka yüzeyinden ayrılması. İris travması. Arka kapsül rüptürü. Maküler ödem. Riskler, hastanın genel sağlık durumu, göz doktorunun tecrübesi ve ameliyathane ortamının sterilitesi gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Cerrahi karar almadan önce, bir göz doktoruna danışılması önerilir.

Katarakt ameliyatı sonrası istirahat süresi, genellikle birkaç gün ile bir ay arasında değişir. İlk birkaç gün: Ameliyat sonrası kişi kendini daha iyi hissetmeye başlasa da, tam anlamıyla normal hayata dönebilmesi için birkaç hafta boyunca dikkatli olması gerekir. Bir ay: Görme genellikle bu süre içinde netleşir, ancak iyileşme süreci kişiye göre farklılık gösterebilir. Dikkat edilmesi gerekenler: Ağır fiziksel aktivitelerden ve başı eğmeyi gerektiren hareketlerden kaçınılmalıdır. Gözlerin su ile temasından ve toz, duman gibi dış etkenlerden korunmasından kaçınılmalıdır. Doktorun önerdiği göz damlaları ve ilaçlar düzenli olarak kullanılmalıdır. En doğru bilgi ve yönlendirme için, ameliyatı gerçekleştiren doktora danışılması önerilir.

Combidex göz damlası, steroidlere duyarlı inflamatuvar oküler vakalarda ve bakteriyel göz enfeksiyonlarında kullanılır. Kullanım alanları: Palpebral ve bulber konjonktiva, kornea ve göz küresinin ön segmentinde görülen inflamatuvar durumlar. Kronik anterior üveit. Kimyasal, radyasyon veya termal yanıklardan kaynaklanan korneal yaralanmalar. Yabancı cisimlerin penetrasyonu. Katarakt ameliyatı sonrası inflamasyon ve enfeksiyon profilaksisi. Combidex, sadece topikal oftalmik kullanım içindir, göze enjekte edilmez. Uzun süreli kullanım veya artan uygulama sıklığı, optik sinir hasarı ve görme keskinliği ile görme alanında azalma gibi yan etkilere yol açabilir. Combidex kullanmadan önce bir göz doktoruna danışılması önerilir.

Asetilkolin, bazı hastalıkların tedavisinde kullanılır: Alzheimer hastalığı: Asetilkolin artırıcı ilaçlar, Alzheimer tedavisinde kullanılır çünkü bu hastalıkta asetilkolin seviyesi düşer ve beyin hücreleri arasındaki iletişim zayıflar. Miyastenia gravis: Bu nöromüsküler hastalıkta, asetilkolin sinyal transferi bozulur; tedavisinde asetilkolinesteraz enzimini inhibe eden ilaçlar kullanılır. Katarakt ameliyatları: Asetilkolin, ameliyat sırasında göz bebeğinin hızlı bir şekilde daralması için kullanılır. Ayrıca, asetilkolin eksikliği veya fazlalığı ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir; bu nedenle, asetilkolin düzeylerini etkileyen durumlarda tıbbi müdahale gereklidir.

Gözde kamaşma hissi, çeşitli hastalıkların belirtisi olabilir. Bu hastalıklardan bazıları: Stargardt Hastalığı: Retina hücrelerinde atık madde birikimi sonucu görme kaybı ve ışık hassasiyeti ile kendini gösterir. Katarakt: Göz merceğinin bulanıklaşması ve şeffaflığını kaybetmesi durumudur; ışığa karşı hassasiyet, görüş açısında azalma ve bulanık görme gibi belirtilerle ortaya çıkar. Üveit: Gözün iç yapılarını etkileyen bir iltihaptır; gözde kızarıklık, bulanık görme, göz çevresinde ağrı ve ışığa karşı hassasiyet gibi belirtilere neden olur. Keratokonus: Korneanın koni şeklinde olması durumudur; görme bulanıklığı, ışık hassasiyeti ve gözlük derecelerinde artış gibi belirtilerle kendini gösterir. Gözde kamaşma hissi yaşandığında bir göz doktoruna başvurulması önerilir.

Katarakt ameliyatından sonra gözlük kullanma gerekliliği, birçok faktöre bağlıdır. Göz içi lens tipi: Trifokal veya EDOF gibi çok odaklı lensler, uzak, orta ve yakın mesafelerde net görüş sağlayarak gözlüksüz yaşamı destekler. Ameliyat öncesi ölçüm ve planlama: Doğru ölçüm ve planlama, ameliyat sonrası gözlük kullanma ihtimalini azaltır. Kişisel göz yapısı: Gözün şekli, büyüklüğü ve korneanın eğimi gibi özellikler, ameliyat sonrası net görüşü belirler. Göz bozuklukları: Astigmatizma ve diğer göz bozuklukları, gözlük kullanma gerekliliğini artırabilir. Doktor, katarakt ameliyatı sonrası göz sağlığını ve görmeyi değerlendirerek, gözlük kullanma ihtiyacı ve zamanlaması hakkında önerilerde bulunacaktır.

Evet, kataraktın yan etkilerinden biri lens bozukluğudur. Katarakt, gözdeki doğal lensin saydamlığını kaybederek bulanıklaşması sonucu görme kalitesini düşüren bir göz rahatsızlığıdır. Kataraktın diğer yan etkileri arasında şunlar yer alır: bulanık veya çift görme; renklerin matlaşması; ışığa karşı hassasiyet; gece görüşünün zayıflaması; sık sık değişen gözlük numaraları.

Katarakt teşhisi için göz hastalıkları uzmanının yapacağı rutin göz muayenesi veya biyomikroskop muayenesi yapılır. Bu muayene sırasında yapılan bazı kontroller şunlardır: korneanın saydamlığı; kataraktın yapısı; merceğin pozisyonu; göz bebeğinin genişliği; retinanın durumu. Ayrıca, görme keskinliği testi, tonometri ve retina muayenesi gibi ek testler de uygulanabilir.

Ameliyatlarda kullanılan gözlükler, loup gözlükler olarak adlandırılır. Türkiye'de kullanılan bazı loup gözlük markaları şunlardır: ADMETEC: İsrail merkezli, hafif ve ergonomik tasarımlara sahip. Dufner: Alman mühendisliği ürünü, dayanıklı ve optik kalitesi yüksek. Hiper Lupa: Türkiye merkezli, uygun fiyatlı ve farklı büyütme seçenekleri sunan. Ayrıca, Xenosys gibi markalar da yüksek büyütme kapasiteli ve hafif ameliyat gözlükleri üretmektedir. Doğru gözlük seçimi, cerrahın konforu ve operasyon başarısı için hayati önem taşır.

Arka kapsül kataraktı (PCO), genellikle tehlikeli değildir, ancak görme kalitesini etkileyebilir. Tehlike oluşturabilecek bazı komplikasyonlar: Göz içi basınç artışı. Retina dekolmanı (nadir). Geçici görme kaybı. Işık yansımaları. Tedavi, genellikle YAG lazer kapsülotomi ile yapılır ve bu işlem genellikle kalıcı çözüm sağlar, cerrahi gerektirmez ve hızlı iyileşme süreci sunar. Herhangi bir göz sağlığı sorunu veya ameliyat sonrası belirti yaşarsanız, derhal bir göz doktoruna başvurmanız önemlidir.

Kataraktın en büyük nedeni, yaşlanmaya bağlı olarak göz merceğinin protein yapısında meydana gelen değişikliklerdir. Kataraktın diğer nedenleri arasında şunlar yer alır: Genetik faktörler. Diyabet. Uzun süreli kortizon kullanımı. Radyasyona maruziyet. Göz yaralanmaları. Beslenme yetersizlikleri.

Fako ve femto katarakt arasındaki temel fark, femto katarakt cerrahisinde korneal kesi ve lens ön zarındaki açıklığın femtosaniye lazerle oluşturulması ve kataraktın yine bu lazerle parçalanmasıdır. Fako (Fakoemülsifikasyon) Katarakt Ameliyatı: Küçük kesi: 1,8-2,2 mm'lik küçük bir kesiden göz içine girilir. Ultrason veya lazer kullanımı: Bulanıklaşmış mercek, ultrason veya lazerle küçük parçalara ayrılır ve dışarı çıkarılır. Dikiş gerektirmez: Kesi çok küçük olduğundan dikiş kullanılmaz. Femto-Fako (Laserle Katarakt Cerrahisi): Lazerle kesi ve açıklık: Korneal kesi ve lens ön zarındaki açıklık femtosaniye lazerle oluşturulur. Lazerle parçalama: Katarakt, yine femtosaniye lazerle parçalanır. Daha düzgün kesi: Kesinin bıçaksız ve daha düzgün olması sağlanır. Femto katarakt cerrahisinin dezavantajı, fiyatının yüksek olmasıdır.

Özgür Özel, katarakt ameliyatı olmuş ve gözüne mercek yerleştirilmiştir.

Fakoemülsifikasyon (FAKO) ve Ekstrakapsüler Katarakt Cerrahisi Arasındaki Temel Farklar: Fakoemülsifikasyon (FAKO): Yöntem: Ultrasonik enerji kullanılarak bulanıklaşmış mercek parçalanır ve emilir. Kesi Boyutu: Küçük kesilerle (1,8-2,2 mm) yapılır, dikiş gerektirmez. İyileşme Süresi: Daha kısa iyileşme süreci vardır. Enfeksiyon ve Astigmat Riski: Enfeksiyon ve astigmat gelişimi minimaldir. Ekstrakapsüler Katarakt Cerrahisi: Yöntem: Mercek, ultrason veya lazerle parçalanamayacak kadar büyük ve sertse tercih edilir. Kesi Boyutu: Daha büyük bir kesi (11-12 mm) yapılır ve dikiş gerektirir. İyileşme Süresi: Daha uzun iyileşme süreci vardır. Riskler: Büyük kesi nedeniyle gözün anatomik yapısı bozulabilir ve yüksek astigmat oluşabilir. Özetle, FAKO daha yaygın ve tercih edilen yöntemdir; daha küçük kesilerle, dikişsiz ve hızlı iyileşme sağlar.

Göz ameliyatlarının süresi, yapılan işleme ve hastanın durumuna göre değişiklik gösterebilir. Katarakt ameliyatı: Genellikle 10 ila 15 dakika sürer. Lazer göz ameliyatı: Göz başına genellikle 5 dakika sürer, iki göz yapıldığında bu süre 10 ila 15 dakika arasında tamamlanır. Akıllı lens ameliyatı: Ortalama olarak 7 ila 8 dakika sürer. Vitrektomi ameliyatı: Hastanın durumuna göre yarım saat ile 2 saat arasında sürebilir. Göz kayma ameliyatı: Kayma acısının az olduğu hastalarda 30-40 dakika, fazla olduğu durumlarda ise 50-70 dakika sürebilir. Glokom ameliyatı: Ortalama olarak 30 dakika sürer. Göz kapağı ameliyatı: Uygulanan tekniğe ve işlem kapasitesine göre 1 ila 2 saat arasında tamamlanır. Ameliyat süresi hakkında en doğru bilgiyi, yapılacak işlem için randevu alınan göz doktoru verebilir.

Senil nükleer katarakt, yaşa bağlı olarak gelişen ve lensin merkezindeki nükleustaki saydamlık kaybına denir. Özellikleri: İlerleme: Lens çekirdek proteinlerinin kimyasal değişime uğramasıyla lens sertleşir ve rengi sarı-kahverengiye döner. Görme etkisi: Uzak görme bozulur, yakın görme ise geçici olarak düzelebilir. Belirtiler: Parlak ışıkta kamaşma, gece araba kullanmada zorluk, renk tonlarını ayırt etmede güçlük. Sıklık: Senil katarakt, en sık görülen katarakt türüdür ve genellikle 55 yaşından sonra ortaya çıkar.