• Buradasın

    Kardiyoloji

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Behçet kardiyomiyopati nedir?

    Behçet kardiyomiyopati, Behçet hastalığı ile ilişkili olarak gelişen dilate kardiyomiyopati durumunu ifade eder. Behçet hastalığı, kan damarlarının iltihaplanması sonucu meydana gelen kronik bir hastalıktır. Kardiyak tutulumun bazı belirtileri: sol ventrikül çaplarında artış; sistolik fonksiyon bozukluğu. Behçet hastalığında kardiyak etkilenim ve altta yatan fizyopatoloji değerlendirildiğinde, kalp yetmezliğinin uzun bir süreçte gelişmiş olduğu düşünülebilir. Behçet hastalığı şüphesi veya tanısı olan kişilerin, kalp sağlığını korumak adına düzenli kardiyolojik değerlendirme ve takip yaptırmaları önerilir.

    LVDD ne demek?

    LVDD, "sol ventriküler diyastolik disfonksiyon"un kısaltmasıdır ve kalbin kanla dolma yeteneğini etkileyen bir durumu ifade eder. LVDD'nin bazı nedenleri: ilerleyen yaş; atriyal fibrilasyon; koroner arter hastalığı; diyabet; hipertansiyon; obezite. LVDD'nin bazı belirtileri: egzersiz zorluğu; yorgunluk; sık öksürük; nefes darlığı; şişme, özellikle bacaklarda ve karında. LVDD, her zaman semptomlara neden olmayabilir. Teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

    Kalpte septum kalınlaşması neden olur?

    Kalpte septum kalınlaşmasının başlıca nedenleri şunlardır: Hipertrofik kardiyomiyopati. Yüksek tansiyon (hipertansiyon). Kalp kapağı hastalıkları. Yoğun egzersiz. Septum kalınlaşması, kalp kasının kalınlaşmasıyla birlikte kalbin kan pompalama kapasitesini olumsuz etkileyebilir ve ritim bozuklukları ile ani ölüm gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Tanı ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

    Kardiyojenik şokta en çok hangi çeşit görülür?

    Kardiyojenik şokta en çok görülen çeşit, sol ventrikül yetersizliğine bağlı olan durumdur. Kardiyojenik şokun diğer sık nedenleri arasında şunlar yer alır: şiddetli mitral yetersizlik; ventriküler septal defekt; izole sağ ventrikül yetersizliği; kardiyak tamponad. Kardiyojenik şok, kalp kasının bozulması, enfeksiyonlar, kalp krizi, atardamarlarda meydana gelen pıhtı gibi çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir.

    Akut MI'da hangi derivasyonlarda ST segment yükselmesi görülür?

    Akut miyokard enfarktüsünde (AMI) ST segment yükselmesi görülebilen derivasyonlar şunlardır: Septal derivasyonlar: V1-2. Anterior derivasyonlar: V3-4. Lateral derivasyonlar: I, aVL, V5-6. İnferior derivasyonlar: II, III, aVF. Sağ ventriküler derivasyonlar: V1, V4R. Posterior derivasyonlar: V7-9. Ayrıca, karşı derivasyonlarda genellikle resiprokal ST çökmesi de görülür. ST segment yükselmesinin tespiti için 12 derivasyonlu EKG kullanılması önerilir.

    Kararsız anjina pektoriste EKG nasıl olur?

    Kararsız anjina pektoriste EKG genellikle şu şekilde olabilir: ST segment depresyonu veya geçici ST segment yükselmesi. T dalgası değişiklikleri. EKG'de normal bulgular da olabilir. Kararsız anjina pektoris tanısı için EKG'nin yanı sıra troponin seviyeleri ve koroner anjiyografi gibi diğer testler de gereklidir. Göğüs ağrısı durumunda, doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

    Kalp stenti sol ana koroner arter nedir?

    Kalp stenti sol ana koroner arter, sol ana koroner arterde (LMCA) meydana gelen daralma veya tıkanıklıkların açılması için uygulanan bir tedavi yöntemidir. Sol ana koroner arter, aortadan çıkar ve iki ana dala ayrılır: Sol anterior descending (LAD). Sol sirkumfleks arter (LCX). LMCA, kalp kasının büyük bir bölümüne oksijen bakımından zengin kan sağladığı için bu arterdeki sorunlar, yaşamı tehdit edebilecek durumlara yol açabilir. Sol ana koroner arter stenti tedavisi, genellikle şu yöntemlerle gerçekleştirilir: Anjiyoplasti ve stent yerleştirme. Koroner arter bypass cerrahisi (CABG). Tedavi yöntemi, hastanın durumuna ve koroner anatomisine göre değişiklik gösterebilir.

    Kanama sırasında nabız kaç olmalı?

    Kanama sırasında nabız değeri hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, sağlıklı yetişkinlerde dinlenme esnasında nabız genellikle dakikada 60 ila 100 arasında değişir. Nabız değeri, yaş, kondisyon durumu, stres düzeyi ve günlük yaşam alışkanlıkları gibi faktörlere bağlı olarak farklılık gösterebilir. Nabız değerinizin normal değerlerin altında ya da üstünde çıkması, altta yatan bir duruma bağlı olabilir.

    Aşağıdakilerden hangisi beta blokerlerin kullanım alanlarından değildir?

    Beta blokerlerin kullanım alanlarından bazıları şunlardır: Kalp hastalıkları: hipertansiyon (yüksek tansiyon), kalp yetmezliği, anjina (göğüs ağrısı), kalp krizi sonrası tedavi, aritmiler. Diğer tıbbi durumlar: migren, anksiyete, glokom, aşırı aktif tiroid semptomları. Beta blokerlerin kullanım alanlarından biri değildir: performans artırıcı sporlar (okçuluk, atıcılık, golf, snooker). Beta blokerler, doktor tavsiyesi ve gözetimi altında kullanılmalıdır.

    CRT ne demek tıpta?

    CRT, tıpta Kardiyak Resenkronizasyon Tedavisi'nin kısaltmasıdır. CRT, kalp kasının senkronize şekilde kasılmasını sağlayarak pompa fonksiyonunu iyileştiren bir cihaz tedavisidir. CRT cihazı, genellikle üç elektrottan oluşur: Sağ kulakçığa; Sağ karıncığa; Sol karıncığa (koroner sinüs yoluyla). Bu elektrotlar senkronize uyarılar göndererek kalp kasının düzenli ve verimli şekilde çalışmasına yardımcı olur.

    Kardiyomiyopatinin en tehlikeli türü nedir?

    Kardiyomiyopatinin en tehlikeli türü olarak hipertrofik kardiyomiyopati gösterilebilir. Bu hastalık, kalp kasının kalınlaşmasına ve sertleşmesine neden olur, bu da kalbin kan pompalama yeteneğini zorlaştırır. Kardiyomiyopatinin diğer tehlikeli türleri arasında dilate kardiyomiyopati ve aritmojenik sağ ventrikül kardiyomiyopatisi de bulunur. Kardiyomiyopati teşhisi ve tedavisi için bir uzmana danışılması önerilir.

    Acil serviste defibrilasyon ne zaman yapılır?

    Acil serviste defibrilasyon, ventriküler fibrilasyon (VF) veya nabızsız ventriküler taşikardi (VT) durumlarında yapılır. Defibrilasyon için uygun zamanlama: Mümkün olan en kısa süre: VF başladıktan sonra ne kadar erken defibrilasyon yapılırsa, başarı şansı o kadar artar. 5 döngü CPR sonrası: Nabızsız ritim durumlarında, beş döngü (yaklaşık 2 dakika) CPR'dan sonra defibrilasyon yapılır. Her bir dakikalık gecikme, başarı şansını %10 azaltır.

    ESC kılavuzuna göre AF'de ritim kontrolü ne zaman yapılır?

    ESC kılavuzuna göre AF'de ritim kontrolü, genellikle semptomları azaltmak için kullanılır. Ritim kontrolü için bazı öneriler: Tromboembolik olay riski taşıyan seçilmiş AF hastaları için, tanıdan sonraki 12 ay içinde ritim kontrol stratejisinin uygulanması, kardiyovasküler ölüm veya hastaneye yatış riskini azaltmak için düşünülebilir. AF süresi 24 saatten uzun olan veya spontan kardiyoversiyon için beklenebilecek durumda olan hastalar için, uygun antikoagülasyon veya transözofageal ekokardiyografi olmadan erken kardiyoversiyon önerilmez. Hemodinamik olarak stabil olmayan AF hastaları için acil kardiyoversiyon önerilir. Ritim kontrol stratejisi, antiaritmik ilaçların güvenli kullanımına dair deneyimlerin artması, antikoagülasyonun tutarlı kullanımı ve ablasyon teknolojilerindeki ilerlemeler sayesinde gelişmiştir.

    EKG'de VES nasıl anlaşılır?

    EKG'de VES (ventriküler ekstrasistol) şu şekilde anlaşılabilir: EKG. Ritm Holter. EKG yorumlanması uzmanlık gerektirdiğinden, bir sağlık profesyoneline danışılması önerilir.

    Skopi ile hangi işlemler yapılır?

    Skopi cihazı ile yapılan bazı işlemler: Ortopedi ve travmatoloji: Kırık ameliyatlarında kemiğin doğru konumlandırılmasını sağlamak ve platin veya vida takılması gereken vakalarda doğru açıyı belirlemek. Girişimsel radyoloji: Anjiyografi, balon anjiyoplasti, stent yerleştirme gibi minimal invaziv prosedürlerde damarların iç yapısını görüntülemek. Gastroenteroloji ve endoskopik işlemler: Baryumlu grafiler ile yemek borusu, mide ve bağırsakların detaylı görüntülenmesi. Üroloji: Böbrek taşı kırma ve idrar yolları görüntüleme işlemlerinde tedavinin başarı oranını artırmak. Kardiyoloji ve kalp damar cerrahisi: Koroner anjiyografi ve kalp kapakçığı işlemlerinde yüksek çözünürlüklü görüntüler sağlamak. Fıtık tedavisi: Epidural steroid enjeksiyonları ve radyofrekans tedavisinde iğnenin doğru noktaya yönlendirilmesini sağlamak. Skopi cihazı, X-ışınları kullandığı için radyasyon riski taşır; bu nedenle hem hastaların hem de sağlık çalışanlarının koruyucu önlemler alması gerekir.

    Kalp spazmı için kalp damar doktoruna gidilir mi?

    Evet, kalp spazmı için kalp damar doktoruna (kardiyolog) gidilir. Kalp spazmı belirtileri görüldüğünde bir uzmana başvurulması önerilir.

    LVDD kalp yetmezliği nedir?

    LVDD (sol ventriküler diyastolik disfonksiyon), kalbin kanla dolma yeteneğini etkileyen bir durumdur. LVDD'nin bazı nedenleri: ilerleyen yaş; atriyal fibrilasyon; koroner arter hastalığı; diyabet; hipertansiyon. LVDD'nin belirtileri, kalp yetmezliğine ilerlerse ortaya çıkabilir ve şunları içerebilir: egzersiz zorluğu; tükenmişlik; sık öksürük; nefes darlığı, özellikle fiziksel aktivite ile; şişme, özellikle bacaklarda ve karın. LVDD tedavisi, ilaçların ve yaşam tarzı değişikliklerinin bir kombinasyonunu içerir. Kalp yetmezliği şüphesi durumunda, doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

    Kardiyoloji yüksek tansiyonu nasıl kontrol eder?

    Kardiyoloji, yüksek tansiyonu (hipertansiyon) kontrol etmek için çeşitli yöntemler kullanır: Yaşam tarzı değişiklikleri: Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, kilo kontrolü, sigara ve alkol tüketimini sınırlama ve stres yönetimi gibi faktörlerle yüksek tansiyon kontrol altına alınabilir. İlaç tedavisi: Yaşam tarzı değişiklikleri yeterli olmadığında veya şiddetli durumlarda devreye girer. Yüksek tansiyon teşhisi ve tedavisi için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

    Sinus koronaryus nerede açılır?

    Sinus coronarius, kalbin sağ kulakçığına (atrium dextrum) açılır. Sağ kulakçığın arka üst duvarına v. cava superior, arka duvarın alt kısmına ise v. cava inferior açılır.

    Telekardiyogram nedir?

    Telekardiyogram, kardiyovasküler hastalıkların tanı ve takibinde kullanılan bir görüntüleme yöntemidir. Telekardiyogramın kullanım alanlarından bazıları şunlardır: kalp boşlukları, büyük damarlar, plevra ve perikard hastalıkları; doğumsal kalp hastalıkları; akciğer hastalıkları. Telekardiyogram, düşük radyasyon düzeyi, kolay ulaşılabilirlik ve düşük maliyeti nedeniyle diğer görüntüleme yöntemleriyle rekabet eder durumdadır. Telekardiyogram çekilirken dikkat edilmesi gereken bazı noktalar şunlardır: Çekim mesafesi, akciğer grafisinden farklıdır. Uygun bir telekardiyografi, hasta ayakta iken ve hasta nefesini alıp tutmuşken (inspiryumda) çekilmelidir. Telekardiyogram değerlendirilirken aşağıdaki parametrelere bakılır: kalite ve çekim tekniği; kalp büyüklüğü; kalp şekli ve konturları; pulmoner konus; akciğer damarlanması.