Yeni proleterleşme teorileri, kapitalizmin dönüşümüyle birlikte ortaya çıkan ve işçi sınıfının değişen yapısını açıklamaya çalışan teorilerdir. Bu teoriler arasında öne çıkanlar şunlardır: 1. Guy Standing'in "Prekarya" Teorisi: Standing, geleneksel işçi sınıfının yerini, güvencesizlikle karakterize edilen yeni bir sınıf yapısı olan prekaryanın aldığını iddia eder. 2. Amin'in Teorisi: Amin'e göre, 20. yüzyılın son çeyreğinden itibaren yaşanan dönüşüm, emperyalist sistemin de dönüşümünü ifade eder ve genelleşmiş tekelci kapitalizm koşullarında ücret formunun genelleşmesini beraberinde getirmiştir. 3. Marshall ve Rose'un Teorisi: Bu teoriye göre, proleterleşme, kapitalizmin birikim süreçleriyle ilişkilidir ve refah dönemlerinde burjuvalaşma tezleri öne çıkarken, kriz dönemlerinde proleterleşme tezleri gündeme gelir. 4. Balsamo'nun Teorisi: Balsamo, akademisyenlerin özerkliklerini yitirdiğini ve piyasa mekanizmaları tarafından kontrol edildiğini savunur.