• Buradasın

    KanDamarları

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Bruising neden olur?

    Bruising (morarma) genellikle şu nedenlerden kaynaklanır: 1. Fiziksel travma: Darbe, düşme veya çarpma sonucu kan damarları kırılır ve kan cilt altında birikir. 2. Yaşlanma: Yaş ilerledikçe cilt incelir ve kan damarları daha kolay yaralanır. 3. Bazı ilaçlar: Kan sulandırıcılar (aspirin, heparin, warfarin), antiplatelet ilaçlar, steroidler ve NSAID'ler (ibuprofen) gibi ilaçlar morarma riskini artırır. 4. Vitamin eksiklikleri: Vitamin C ve K eksiklikleri kan damarlarının zayıflamasına ve kolay hasar görmesine neden olabilir. 5. Genetik hastalıklar: Hemofili, von Willebrand hastalığı gibi kanama bozuklukları morarmaya yol açabilir. 6. Karaciğer hastalıkları: Karaciğer, kanın pıhtılaşması için gerekli proteinleri üretir; bu proteinlerin yetersiz olması morarma riskini artırır. Eğer sık sık ve sebepsiz yere morarıyorsanız, bir doktora başvurmanız önerilir.

    Portal ven çapı kaç mm olmalı?

    Portal ven çapı genellikle 7-13 mm arasında olmalıdır.

    Aort dalları kaça ayrılır?

    Aort dalları beş ana bölüme ayrılır: 1. Asendan aort. 2. Aort arkı. 3. Desandan aort. 4. Torasik aort. 5. Abdominal aort.

    Femoral ven ne demek?

    Femoral ven, uylukta bulunan büyük bir kan damarıdır. Görevi, alt bacaktan gelen oksijeni azalmış kanı toplayarak kalbe geri iletmektir.

    Willis çemberinde hangi arter yoktur?

    Orta serebral arter Willis çemberinde yer almayan bir arterdir.

    Scapulanın arka yüzünde arteryel anastomoz nedir?

    Scapulanın arka yüzünde arterial anastomoz, skapular anastomoz olarak adlandırılır ve bu, omuz ve üst sırt kaslarına sürekli kan tedarikini sağlayan kritik bir damar ağıdır. Bu anastomoz, subklavyen arterin 1. kısmı ile aksiller arterin 2. ve 3. kısımları arasında gerçekleşir. Katkıda bulunan ana arterler: - Suprascapular arter: Tiroservikal trunkusun bir dalı olup, subklavyen arterden kaynaklanır. - Dorsal scapular arter: Transvers servikal arterden çıkar ve skapulanın medial sınırı boyunca ilerleyerek rhomboid kaslarını ve trapeziusun bir kısmını besler. - Subscapular arter: Aksiller arterin 3. kısmından çıkar ve sirkumfleks scapular arter ile torakodorsal artere ayrılır. - Posterior sirkumfleks humeral arter: Aksiller arterin 3. kısmından çıkar ve omuz eklemine ve skapulanın çevresindeki kaslara kan sağlar.

    Vertebral ve baziler arter nedir?

    Vertebral ve baziler arterler, beyin dokusunun beslenmesinden sorumlu olan önemli kan damarlarıdır. - Vertebral arterler, boyunda bulunan ve her iki taraftaki subklaviyan arterden çıkan arterlerdir. - Baziler arter, Willis poligonunun arka kısmına bağlanarak beynin arka bölgesini, beyin sapını ve beyinciği besler.

    Kıkırdaklı doku neden kan damarı içermez?

    Kıkırdaklı doku, kan damarları, sinir veya lenfatik damarlar içermez çünkü bu doku avasküler yapıdadır.

    Arter ve venlerin histolojik özellikleri nelerdir?

    Arter ve venlerin histolojik özellikleri şu şekilde özetlenebilir: Arterler: 1. Tunika İntima: Endotel (tek katlı yassı epitel) ve subendotel (bağ dokusu) tabakalarından oluşur. 2. Tunika Media: Düz kas hücreleri ve elastik lifler içerir, en kalın tabakadır. 3. Tunika Adventisya: Kollajen ve elastik liflerin yer aldığı gevşek bağ dokusundan oluşur. 4. Özelleşmiş yapılar: Büyük arterlerde iç ve dış elastik membranlar bulunur. Venler: 1. Tunika İntima: Endotel ve subendotel tabakalarından oluşur, daha ince bir tabakadır. 2. Tunika Media: Az sayıda düz kas hücresi ve kollajen liflerden oluşur, daha zayıf gelişmiştir. 3. Tunika Adventisya: En kalın tabakadır, bağ dokusu yapısındadır ve uzunlamasına seyirlidir. 4. Kapakçıklar: Kanın geri dönüşünü engellemek için intima katlantıları şeklinde kapakçıklar bulunur.

    Veniller ve venler arasındaki fark nedir?

    Venüller ve venler arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Boyut: Venüller, çok daha küçük kan damarlarıdır ve çapı mikrometre ile ölçülür. 2. Fonksiyon: Venüller, kılcal damarlardan kan toplar ve daha büyük venlere taşır, buradan da kalbe geri döner. 3. Duvar Yapısı: Venlerin duvarları daha ince ve daha az elastiktir.

    Neovaskülarizasyon nedir?

    Neovaskülarizasyon iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Tıp terimi: Normalde olmaması gereken yerlerde kan damarlarının anormal büyümesi. 2. Diğer anlamı: Parmak veya uzuv kopmalarında, ağır deri kayıplarında, hasarlı bölgenin kasık veya karna dikilmesi ile kan dolaşımının devamlılığının sağlanarak doku ve tendom onarımı.

    Kollateralizasyon oranı nedir?

    Kollateralizasyon oranı, genellikle kan damarlarının kendiliğinden yeni kan damarları oluşturması sürecini ifade eder. Bu terim, özellikle koroner arter hastalıklarında ve santral retinal arter tıkanıklığında kullanılır. Santral retinal arter tıkanıklığında kollateralizasyon, retina hasarının ve nihai görme sonucunun belirleyicilerinden biridir.

    Vazokonstriktör nedir tıpta?

    Vazokonstriktör, tıpta kan damarlarının daralmasına neden olan madde veya ilaç anlamına gelir. Kullanım alanları: - Kan basıncını artırmak: Tehlikeli derecede düşük seviyelere inen kan basıncını yükseltmek için kullanılır. - Kanamayı kontrol etmek: Ameliyat sırasında kanamayı azaltmak için vazokonstriktör ilaçlar uygulanır. - Burun tıkanıklığı: Ksilometazolin gibi bazı vazokonstriktörler, burun tıkanıklığını gidermek için topikal olarak kullanılır. - Diş hekimliği: Lokal anestezik solüsyonlara eklenerek anestezinin etkinliğini ve süresini uzatır.

    Afferent arteriole nedir?

    Afferent arteriole, böbrekte arteria interlobularis'ten glomeruluslara giren kısa kan damarıdır. Bu damar, oksijenlenmiş kanı sistemik dolaşımdan glomerulusa taşır ve böbrek dolaşımının önemli bir parçasıdır.

    Kılcal damarlar ile ilgili verilen bilgilerden hangisi doğru değildir?

    Kılcal damarlar ile ilgili verilen bilgilerden "kanı kalpten vücuda götüren damarlardır" ifadesi doğru değildir. Çünkü kılcal damarlar, atardamarlar ile toplardamarlar arasında yer alır ve dokularda kan ile hücreler arasında madde alışverişini sağlarlar.

    Beyindeki kılcal damarlar neden tıkanır?

    Beyindeki kılcal damarların tıkanmasının birkaç nedeni vardır: 1. Ateroskleroz: Kan damarlarının iç duvarlarında yağ birikintileri oluşması sonucu damarların daralması ve tıkanması. 2. Diabetes Mellitus (Şeker Hastalığı): Yüksek kan şekeri seviyeleri, damarların yapısını bozarak kılcal damarların tıkanmasına yol açabilir. 3. Yüksek Tansiyon: Uzun süreli yüksek tansiyon, damar duvarlarında hasara neden olarak tıkanıklıklara yol açabilir. 4. Kan Pıhtıları: Kan pıhtıları, kılcal damarlarda tıkanıklığa neden olabilir. 5. Enfeksiyonlar: Bazı enfeksiyonlar, damar iltihabına yol açarak kılcal damarların tıkanmasına sebep olabilir. 6. Genetik Faktörler: Aile öyküsü, damar hastalıkları riskini artırabilir. Bu durumlar, beyin sağlığını ciddi şekilde etkileyebilir ve inme gibi ciddi sonuçlara yol açabilir.

    Plexus ne demek anatomi?

    Pleksus (pleksus) anatomide sinirlerin veya kan damarlarının dallanarak birleştiği noktayı ifade eder. Vücutta bulunan bazı önemli pleksuslar şunlardır: Servikal pleksus: Boyun bölgesinde yer alır, baş, boyun ve omuzların derisini ve kaslarını innerve eder. Brakiyal pleksus: Omuzdan başlayarak üst kol ve alt kol bölgelerine yayılan bir sinir ağıdır. Lomber pleksus: Bel bölgesinde bulunur, karın duvarına, pelvis organlarına ve alt ekstremitelere sinir kontrolü sağlar. Sakral pleksus: Pelvis bölgesinde yer alır, pelvis organlarına, kalça ve alt ekstremitelere sinirsel innerve sağlar. Serebral pleksus: Beyinde bulunur, beyin omurilik sıvısı üreten yapılar arasında yer alır.

    Üre en az hangi damarda bulunur?

    Üre en az böbrek toplardamarında bulunur.

    Abdominal aort dalları nelerdir?

    Abdominal aortun dalları genel olarak iki gruba ayrılır: visseral ve paryetal. Visseral dallar, karın içindeki organlara kan sağlayan arterlerdir ve şunlardır: - Çölyak trunkus (Trunkus coeliacus): Karaciğeri besleyen ortak hepatik arter, dalak’ı besleyen splenik arter ve mide’yi besleyen sol gastrik arter. - Üst mezenterik arter (Arteria mesenterica superior): İnce bağırsağın büyük bir kısmını, kalın bağırsağın sağ tarafını (çekum, çıkan kolon, transvers kolonun bir kısmı) ve pankreasın bir kısmını besler. - Alt mezenterik arter (Arteria mesenterica inferior): Kalın bağırsağın sol tarafını (transvers kolonun bir kısmı, inen kolon, sigmoid kolon, rektumun üst kısmı) besler. - Böbrek arterleri (Arteriae renales): Her iki böbreği besler. - Yumurtalık/testis arterleri (Arteriae ovaricae/testiculares): Kadınlarda yumurtalıkları, erkeklerde testisleri besler. Paryetal dallar, karın duvarını ve çevresindeki yapıları besleyen arterlerdir ve şunlardır: - İnferior frenik arterler (Arteriae phrenicae inferiores): Diyaframın alt kısmını besler. - Bel arterleri (Arteriae lumbales): Karın arka duvarındaki kasları, omuriliği ve deriyi besler. - Median sakral arter (Arteria sacralis mediana): Omurganın alt kısmını ve pelvisin bazı bölümlerini besler. Ayrıca, abdominal aortun sonlandığı ve ikiye ayrıldığı terminal dallar da vardır: sağ ve sol ortak iliak arterler.

    Vasklitte hangi lezyonlar görülür?

    Vaskülitte görülen lezyonlar, kan damarlarının iltihaplanması sonucu ortaya çıkar ve türüne göre değişiklik gösterir. En sık karşılaşılan vaskülit lezyonları şunlardır: 1. Epidural Hematom: Arterin yırtılması sonucu kanın dura ile kemik arasında birikmesiyle oluşur. 2. Subdural Hematom: Kanın dura ile araknoid arasındaki mesafeye toplanmasıdır. 3. İntraserebral Hematom: Beyin travmalarında küçük ve çoklu kanamalardır. 4. Arterio-Venoz Anevrizma: Genellikle kafa travmaları sonucu oluşur ve kan damarında balonlaşma meydana gelir. 5. Serebral Arter Trombozları: Özellikle arteriosklerotik kişilerde görülen damar tıkanıklıklarıdır. Ayrıca, vaskülitte cilt lezyonları, ülserler, döküntüler ve karıncalanma gibi belirtiler de görülebilir.