KalpAmeliyatı

Kalp ameliyatında göğüs kemiğinin dışarı çıkmasının nedeni, ameliyat sırasında kalbe ulaşmak için yapılan kesi ve kemik ayırma işlemidir. Cerrah, göğsün tam ortasından dikey bir kesi yaparak iman tahtası kemiğini (sternum) uzunlamasına ikiye ayırır. Ameliyat sonrası, göğüs kemiği tekrar birleştirilir ve paslanmaz çelikten yapılmış tellerle sıkıca bağlanır.

Postkardiyotomi sendromu, kalp cerrahisi sonrasında görülen, mortalite ve morbiditeyi artıran önemli bir komplikasyondur. Postkardiyotomi sendromunun bazı belirtileri: ateş; plörit (plevral efüzyonla birlikte); perikardit (perikardiyal efüzyonla birlikte); yorgunluk; öksürük, plöritik veya retrosternal göğüs ağrısı, eklem ağrısı ve oksijen satürasyonunda azalma. Postkardiyotomi sendromunun nedenleri arasında perikardın cerrahi kesi sonrası otoimmün tepkisi olduğu düşünülmektedir. Tedavi genellikle anti-enflamatuar ajanlar ve immünomodülatörlerle yapılır. Postkardiyotomi sendromu, kalp cerrahisi geçiren hastaların yaklaşık %2-5’inde görülebilir.

Kalp-akciğer makinesi, vücudun kalp ve akciğerlerinin işlevini üstlenerek, açık kalp veya geleneksel cerrahi sırasında bu organların görevlerini yerine getirir. Başlıca işlevleri: Kan dolaşımını sağlama. Kanın oksijenlendirilmesi. Vücut ısısının kontrolü. Bu makine, özellikle kalp kapakçıklarının veya kalbin iç duvarındaki deliklerin onarılması gibi müdahalelerde kullanılır.

Mitral kapak Barlow ameliyatı hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, mitral kapak ameliyatlarının iki ana yöntemi vardır: 1. Açık Kalp Ameliyatı: Göğüs kafesi açılarak kalbe doğrudan müdahale edilir. 2. Minimal İnvaziv Ameliyat: Daha küçük kesilerle yapılan bir yöntemdir. Mitral kapak ameliyatı, kapağın hasarlı olduğu durumlarda fonksiyonunu yeniden sağlamak veya değiştirmek için uygulanır. Ameliyat yöntemi, hastanın genel sağlık durumuna ve kapak sorununun niteliğine göre belirlenir. Mitral kapak ameliyatı yalnızca bir uzman doktor tarafından gerçekleştirilmelidir.

Kalp ameliyatı sonrası göğüs çıkıntısının neden olduğuna dair bilgi bulunamadı. Ancak, kalp ameliyatı sonrası göğüs kemiğinde meydana gelen bazı durumlar hakkında bilgi mevcuttur: Sternum dehisansı (sternal kayma). Derin göğüs enfeksiyonu (mediastinit). Kalp ameliyatı sonrası herhangi bir komplikasyon şüphesi durumunda bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

BT şant (Blalock-Taussig şant) ameliyatı, genellikle Fallot tetralojisi gibi doğumsal kalp hastalıklarının tedavisinde, akciğerlere giden kan akımının yetersiz olduğu durumlarda yapılır. Şant ameliyatının ayrıca hidrosefali gibi beyinde aşırı beyin omurilik sıvısı birikmesi durumlarında da uygulandığı bilinmektedir. Ameliyat kararı, hastanın sağlık durumuna ve hastalığın seyrine bağlı olarak doktor tarafından verilir.

Arnold Schwarzenegger üç kez kalp ameliyatı geçirmiştir. 1997 yılında doğuştan kusurlu olan aort kalp kapağını değiştirmek için elektif bir kalp ameliyatı olmuştur. Nisan 2018'de Los Angeles'ta kalbine takılan yeni pulmoner kapakçığıyla birlikte kullanılmak üzere 2020 yılında Cleveland, Ohio'da aort kapakçığının da değiştirildiği bir operasyon geçirmiştir. 2024 yılında, önceki ameliyatlarından kalan bazı yara dokuları kalp atışlarını düzensizleştirdiği için kalp pili taktırmıştır.

Kalp ameliyatından sonra akciğer enfeksiyonunun nedenleri arasında şunlar bulunur: Anestezi ve mekanik ventilasyon: Ameliyat sırasında kullanılan bu yöntemler, akciğerlerde iltihaplanmaya yol açabilir. Hareketsizlik: Ameliyat sonrası hareketsizlik, akciğerlerde sıvı birikmesine ve enfeksiyon riskine neden olabilir. Önceden var olan hastalıklar: Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH), astım gibi durumlar akciğer enfeksiyonunu tetikleyebilir. Sigara kullanımı: Sigara içen bireylerde akciğer enfeksiyonu riski daha yüksektir. Cerrahi müdahale: Açık kalp ameliyatları, minimal invaziv prosedürlere göre daha yüksek enfeksiyon riski taşır. Belirtiler genellikle öksürük, nefes darlığı, göğüs ağrısı ve yüksek ateş şeklinde ortaya çıkar. Önleme stratejileri arasında solunum egzersizleri, erken hareketlenme ve iyi hijyen uygulamaları yer alır.

TOF (Fallot Tetralojisi) düzeltici cerrahi, TOF'lu hastalarda akciğerlere giden kan akışını artırmak ve kalp kusurlarını onarmak için yapılan ameliyattır. Cerrahi işlem genellikle şu adımları içerir: Kalbin iki alt odası arasındaki deliğin (ventriküler septal defekt) bir yama ile kapatılması. Akciğer atardamarındaki darlığın düzeltilmesi ve gerekirse bir şant ile genişletilmesi. Cerrahi için en uygun zaman, hastanın genel sağlık durumuna ve anatomik özelliklerine bağlı olarak, genellikle 6 aylık olduktan sonrası olarak belirlenir. TOF düzeltici cerrahisi sonrası, hastaların belirli aralıklarla doktor kontrolüne gitmeleri ve özellikle sağ kalp fonksiyonlarının izlenmesi önemlidir.

Fallot tetralojisi ameliyatından sonra akciğerlerin ne zaman düzeleceği, yapılan ameliyatın türüne ve kişinin genel sağlık durumuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Tam düzeltme ameliyatından sonra, akciğerlere kan akışını engelleyen darlık ortadan kaldırıldığı için, kanın oksijen seviyesi hızla yükselir ve morarma tamamen düzelir. Şant ameliyatından sonra, akciğerlere yeterli kan akışı sağlanır ve bu durum genellikle ameliyattan hemen sonra gözlemlenir. Ameliyat sonrası dönemde, hastaların kalp ritimleri ve genel sağlık durumları düzenli olarak izlenmelidir. Daha fazla bilgi için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Atilla Dorsay, göğüs ağrıları nedeniyle kalp ameliyatı olmuştur.

Kalp ameliyatından sonra göğüs şişmesi normal kabul edilen bir durumdur. Ameliyat sonrası göğüs şişmesinin bazı nedenleri şunlardır: Kan dolaşımında meydana gelen değişiklikler. Enfeksiyon riski. Kalp ameliyatından sonra göğüs şişmesi gibi durumlarla karşılaşıldığında bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Koltuk altı kalp ameliyatı, diğer kalp ameliyatlarıyla benzer riskleri taşır, ancak bazı avantajlar da sunar. Riskler: Anestezi reaksiyonları; Solunum sorunları; Enfeksiyon; Kalp ile ilgili sorunlar. Avantajlar: Küçük kesi nedeniyle kanama ve enfeksiyon riskinin düşük olması; Yara iyileşmesinin çabuk olması; Estetik açıdan daha iyi bir görünüm sağlaması; Hastanın daha erken günlük hayatına dönebilmesi. Ameliyatın riski, hastanın sağlık durumu, yaşı ve daha önce geçirdiği kronik hastalıklara bağlı olarak değişebilir. Özellikle ileri derece akciğer hastalığı olan kişilerde koltuk altı kalp ameliyatı yapılamayabilir. Koltuk altı kalp ameliyatı olacak hastaların, bu yöntemi uygulayan tecrübeli cerrahları araştırmaları önerilir.

Kyle Gallner'ın dört yaşında açık kalp ameliyatı geçirdiği bilinmektedir.

Koltuk altından yapılan kalp ameliyatından sonra iyileşme süreci 4-5 gün hastanede kalış süresi ile başlar ve 10-15 gün içinde hastalar normal rutin hayatlarına dönebilirler.

Kalp ameliyatında kullanılan bazı temel malzemeler şunlardır: 1. Kalp Akciğer Pompası: Ameliyat sırasında kalbe yerine vücuda kan pompalamak için kullanılır. 2. Santrifüj Pompa: Uzun süreli veya riskli ameliyatlarda tercih edilir, hemolize neden olmaz. 3. Isıtıcı-Soğutucu: Ameliyatta vücudun soğutulması ve ısıtılması için gerekli sıcaklıklarda su sağlar. 4. Sternum Testeresi: Ameliyatın başlangıcında göğüs kemiğini kesmek için kullanılır. 5. Oksijenatör ve Kardiyotomi Rezervuarı: Vücuda alınan kanın toplanması, oksijenlenmesi ve istenen ısıya getirilmesi için kullanılır. 6. Kanül ve Kateterler: Venöz kateter, vent kateter ve kardiyopleji kanülü gibi çeşitli tipler kullanılır. 7. Hemokonsantratör: Ameliyat sırasında kullanılan sıvılarla hastanın kanını sulandırmak için kullanılır. 8. Kangazı Cihazı: Perfüzyon sırasında hastanın durumunu izlemek için kullanılır.

Yenidoğanda kalp ameliyatının süresi, genellikle 2-4 saat arasında değişmektedir.

Down sendromlu bireylerde kalp ameliyatı riski, genel popülasyona göre daha yüksektir. Down sendromlu bebeklerin yaklaşık %40-50'si doğuştan kalp hastalığı ile doğar ve bu hastalıkların bir kısmı ameliyat gerektirir. Modern tıbbın gelişmesiyle birlikte, bu tür kalp sorunları cerrahi müdahalelerle tedavi edilebilmekte, ancak bazı vakalar hala ciddi riskler taşımaktadır.

Glenn şantı, tek ventrikül anomalili hastalarda 3-6 aylıkken ikinci ameliyat aşamasında yapılır.

Duke skoru, kalp ameliyatı gerekliliği konusunda doğrudan bir kriter değildir. Ancak, Duke Treadmill Skoru, koroner arter hastalığı (CAD) şüphesi olan hastalarda treadmill egzersiz testi sonuçlarına göre risk değerlendirmesi yapar. Bu skorlama sistemine göre, düşük risk kategorisinde yer alan hastalar genellikle ameliyat gerektirmezken, yüksek risk grubundaki hastalar için cerrahi müdahale düşünülebilir.