Jinekoloji

Dilatasyon ve küretajda dilatör, rahim ağzı (serviks) kanalını genişletmek için kullanılan aletlere verilen isimdir. Bu işlem, rahim içindeki gebeliği sonlandırmak veya rahimle ilgili teşhis ve tedavi amaçlı yapılan müdahalelerde gereklidir.

Rahim duvarı kalınlaşması (endometrial hiperplazi), tedavi edilmezse bazı durumlarda tehlikeli olabilir. Çünkü bu durum, rahim kanseri riskini artırabilir. Diğer tehlikeleri arasında ise şunlar yer alır: - Ağır adet kanamaları ve buna bağlı anemi. - Döllenmiş yumurtanın rahim içine tutunmasını zorlaştırarak kısırlığa yol açması. Belirtiler ortaya çıktığında, vakit kaybetmeden bir doktora başvurmak önemlidir. Tedavi yöntemleri, kalınlaşmanın tipine ve hastanın genel sağlık durumuna göre değişir ve hormon tedavisi, cerrahi müdahaleler veya yaşam tarzı değişikliklerini içerebilir.

Rahim ameliyatı, rahmin tamamen veya kısmen alınmasını içeren cerrahi bir işlemdir ve farklı yöntemlerle yapılabilir. Ameliyat yöntemleri şunlardır: 1. Abdominal Histerektomi: Karın bölgesinde yapılan kesi ile rahim alınır. 2. Vajinal Histerektomi: Rahim, vajinal yoldan çıkartılır. 3. Laparoskopik Histerektomi: Küçük kesilerle gerçekleştirilir ve ameliyat bölgesinin bir kamera yardımıyla görülmesini sağlar. 4. Robotik Histerektomi: Robotik cerrahi yardımıyla yapılan bu yöntem, hassas ve karmaşık ameliyatlar için uygundur. Ameliyat öncesi hazırlık aşamasında hasta detaylı bir tıbbi değerlendirmeden geçirilir ve gerekli tetkikler yapılır. Ameliyat sonrası iyileşme süreci, hastanın genel sağlık durumuna ve cerrahi girişimin boyutuna göre değişiklik gösterir.

Jinekoloji ve onkoloji arasındaki temel fark, her iki alanın da ilgilendiği hastalık türlerinin farklı olmasıdır. - Jinekoloji, kadın üreme sistemi ile ilgili genel sağlık, gebelik, doğum ve üreme sistemiyle ilgili hastalıkların tanı ve tedavisi ile ilgilenir. - Onkoloji ise, kanserlerin tanı, tedavi ve takibi ile ilgilenen bir tıp dalıdır. Jinekolojik onkoloji ise, kadın üreme organlarındaki kanserlerin spesifik olarak incelenmesi ve tedavisi ile ilgilenen bir jinekoloji alt dalıdır.

Servikal polip, üreme çağındaki kadınlarda oldukça yaygındır ve 20-40 yaş arası kadınlarda daha sık görülür. Ayrıca, kırklı ve ellili yaşlarında olan, daha önceden doğum yapmış kadınlarda da görülme eğilimi vardır.

HSIL (Yüksek Dereceli Skuamöz İntraepitelyal Lezyon) tehlikeli olabilir, çünkü bu durum rahim ağzı kanseri öncesi bir durum olarak kabul edilir ve tedavi edilmezse kansere ilerleme riski taşır. Ancak, HSIL'in her vakada kansere dönüşmeyeceğini ve erken müdahale ile bu hücrelerin kansere dönüşmesinin önlenebileceğini bilmek önemlidir. HSIL teşhisi konulduğunda, kesin tedavi planı için bir jinekolojik onkoloji uzmanına başvurulması önerilir.

Metrorajinin (ara kanamanın) en sık nedenleri arasında şunlar bulunur: 1. Hormonal dengesizlikler: Östrojen ve progesteron seviyelerindeki değişiklikler. 2. Doğum kontrol yöntemleri: Spiral (RİA) ve doğum kontrol hapları kullanımı. 3. Rahim ve vajinal enfeksiyonlar: Pelvik inflamatuar hastalık (PID) ve servisit. 4. Rahim polipleri ve miyomlar: Rahimde oluşan iyi huylu büyümeler. 5. Stres: Psikolojik stres hormon seviyelerini etkileyerek ara kanamaya neden olabilir. Bu nedenler dışında, tiroid problemleri ve erken gebelik de metrorajiye yol açabilir. Ara kanama belirtileri yaşıyorsanız, bir sağlık profesyoneline danışmanız önemlidir.

Miyom hastalığına kadın hastalıkları ve doğum bölümü bakar.

Akushtr terimi, belgelerde bulunmayan bir terimdir. Ancak, kadın hastalıkları ve jinekoloji terimleri aynı şeyi ifade eder. Jinekoloji, kadın üreme organlarına ilişkin hastalıkların teşhis ve tedavisiyle ilgilenen bilim dalıdır.

HSG (Histerosalpingografi) filmi, genellikle zor bir işlem olarak değerlendirilmez. Ancak, işlem sırasında hafif veya orta derecede rahatsızlık hissi yaşanabilir, bu durum kontrast maddenin rahim ve tüp içinde ilerlemesi sırasında ortaya çıkar. İşlemin ağrısız geçmesi için lokal anestezi uygulanabilir. HSG filminin yan etkileri arasında enfeksiyon riski de bulunur, ancak bu risk hijyen kurallarına dikkat edilmesiyle çok nadir görülür. İşlem öncesi ve sonrası dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında doktordan detaylı bilgi almak önemlidir.

1 kez adet olduktan sonra tekrar adet olmamanın nedenleri çeşitli sağlık sorunlarına dayanabilir: 1. Hamilelik: Gebelik, adet döngüsünün durmasının en yaygın nedenidir. 2. Hormonal Dengesizlikler: FSH, LH, tiroid hormonları gibi hormonların düzensiz çalışması adet döngüsünü etkileyebilir. 3. Stres: Duygusal stres, adet gecikmesine veya durmasına yol açabilir. 4. Polikistik Over Sendromu: Bu durum, yumurtlamayı engelleyerek adet düzensizliklerine neden olabilir. 5. Miyom ve Kistler: Rahimde oluşan miyomlar ve kistler, adet kanamalarının düzensizleşmesine sebep olabilir. Bu tür durumlarla karşılaşan bir kadının, kesin teşhis ve uygun tedavi için bir jinekoloji uzmanına başvurması önerilir.

Uterin inversiyonu, rahmin (uterusun) tepe noktasının (fundusun) kısmen veya tamamen rahmin iç boşluğuna doğru çökmesi ve daha ileri seviyede iç-dış dönmesi neticesinde dışarıya çıkması durumudur. İki ana türü vardır: 1. Puerperal uterin inversiyon: Doğum sırasında meydana gelir. 2. Non-puerperal uterin inversiyon: Gebelik olmadan, myom, polip gibi diğer nedenlere bağlı olarak gelişir. Belirtileri arasında vajinal kanama, karın ağrısı, serviks veya vajinadan sarkan kitle ve üriner retansiyon yer alır. Tedavisi, rahmin manuel olarak veya cerrahi yolla yerine yerleştirilmesini ve ardından uterotonik ilaçların kullanılmasını içerir.

Küretaj sonrası endometrium kalınlaşması, genellikle hormonal dengesizlikler nedeniyle ortaya çıkabilir. Diğer nedenler arasında: - Östrojen fazlalığı ve progesteron eksikliği; - Polikistik over sendromu; - Menopoz sonrası değişimler ve obezite; - Tamoksifen ve raloksifen gibi bazı ilaçlar. Bu durum, tedavi edilmezse rahim kanseri riskini artırabilir. Kesin teşhis ve uygun tedavi için bir doktora başvurulması önerilir.

Evet, miyom adet düzenini bozabilir. Miyomlar, rahim duvarında yer alan iyi huylu tümörlerdir ve adet döngüsünde düzensizlik, uzun süren adet, yoğun kanama ve ara kanamalar gibi belirtilere yol açabilir.

Spiral takılması, bir sağlık profesyoneli tarafından yapılmalıdır. Spiral takma işleminin temel aşamaları şunlardır: 1. Muayene ve danışma: Doktor, hastanın genel sağlık durumunu değerlendirmek ve doğru spiral türünü seçmek için bir muayene yapar. 2. Rahim ölçümü: Rahmin boyutu ölçülür ve hangi boyutta spiral kullanılması gerektiği belirlenir. 3. Hazırlık: Hasta, jinekolojik muayene masasına alınır ve genital bölge steril bir şekilde temizlenir. 4. Rahim ağzının genişletilmesi: Rahim ağzı bir alet kullanılarak genişletilir. 5. Spiral takılması: Spiral, özel bir aplikatör veya tüp aracılığıyla rahim içine yerleştirilir ve kolları açılır. 6. Yerleşimin kontrol edilmesi: Sağlık profesyoneli, spiralin doğru bir şekilde yerleştiğini ve rahim içinde olması gereken konumda olduğunu doğrular. 7. Son kontrol ve izlem: Hasta bir süre dinlendirilir ve herhangi bir rahatsızlık veya komplikasyon olup olmadığı izlenir. Spiral takıldıktan sonra dikkat edilmesi gerekenler: - Doktorun önerdiği takip randevularına uyulmalıdır. - Aşırı vajinal kanama, enfeksiyon belirtileri veya diğer rahatsızlıklar doktora bildirilmelidir. - Cinsel ilişkiye ne zaman başlanabileceği konusunda doktorun önerileri takip edilmelidir.

Vajina muayenesi için vajinal spekulum kullanılır.

16. hafta gebelikte sancıların birkaç nedeni olabilir: 1. Rahim Büyümesi: Gebelik ilerledikçe rahim büyür ve bu büyüme kasık bölgesinde baskı yaparak sancılara neden olabilir. 2. Bağ Dokusu Gerginliği: Hamilelik sürecinde vücut, bağ dokusunu gevşeten hormonlar salgılar, bu durum kasık bölgelerindeki gerginliği artırarak ağrıya yol açabilir. 3. Siyatik Sinir Sıkışması: Artan vücut ağırlığı ve değişen vücut duruşu, siyatik sinirin sıkışmasına neden olabilir. 4. Erken Doğum Belirtileri: Hamileliğin ilerleyen dönemlerinde kasıkta sertleşme ve sancılar, erken doğum belirtilerinin bir parçası olabilir. 5. Yumurtalık Kistleri veya Diğer Jinekolojik Problemler: Hamilelik öncesinde var olan veya hamilelik sırasında gelişen yumurtalık kistleri de kasık ağrısına neden olabilir. Şiddetli veya uzun süren sancılar durumunda bir doktora başvurulması önemlidir.

Rahim büyümesi, endometrial hiperplazi olarak da bilinir ve çeşitli hastalıkların belirtisi olabilir. Bu durumun başlıca nedenleri şunlardır: Hormonal dengesizlikler: Östrojen fazlalığı ve progesteron eksikliği. Polikistik over sendromu (PCOS). Obezite. Diyabet ve hipertansiyon. Erken yaşta adet görme veya geç menopoza girme. Rahim büyümesinin belirtileri arasında anormal vajinal kanama, adet düzensizlikleri, pelvik ağrı ve rahatsızlık hissi bulunur. Kesin tanı ve uygun tedavi için bir uzmana danışmak önemlidir.

TJOD, Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği'nin kısaltmasıdır.

Kolposkopi biyopsisi sırasında lokal anestezi, hastanın ağrı hissetmemesi için uygulanabilir. İşlem şu şekilde gerçekleştirilir: 1. Hasta jinekoloji muayene masasına sırt üstü yatırılır. 2. Vajina bölgesine spekulum adı verilen alet yerleştirilir ve rahim ağzı daha net görülebilecek şekilde ayarlanır. 3. Rahim ağzı akıntılardan temizlenir ve özel bir sıvı sürülür. 4. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı, renk değişimi olan dokuları inceler ve gerekli görürse servikal biyopsi işlemini gerçekleştirir. 5. Çok küçük bir doku parçası alınarak patolojik inceleme yapılması için gönderilir. Kolposkopi ve biyopsi işlemleri mutlaka klinik ortamda ve tecrübeli bir kadın doğum hekimi tarafından yapılmalıdır.