İnme

Previta adlı iki farklı ilaç ve besin takviyesi bulunmaktadır: 1. Previta (Ticlopidine HCl), trombotik inme riskini azaltmak için kullanılan bir anti-trombosit ilaçtır. 2. Previt Positive, bağışıklık sistemini desteklemek ve genel sağlığı iyileştirmek amacıyla formüle edilmiş bir besin takviyesidir. Herhangi bir ilaç veya takviye kullanmadan önce bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Beyindeki kılcal damarların tıkanması, "laküner inme" olarak da bilinir ve çeşitli belirtilere yol açabilir. Bu belirtiler arasında: Vücudun bir tarafında güçsüzlük veya felç; Uyuşma veya karıncalanma; Konuşma bozukluğu; Görme problemleri (bulanık veya çift görme, görme alanı kayıpları); Denge kaybı ve baş dönmesi; Bilinç bulanıklığı (kafa karışıklığı, hafıza sorunları); Yutma güçlüğü; Duygusal değişiklikler (depresyon, anksiyete, öfke). Bu belirtiler aniden ortaya çıkabilir ve acil tıbbi müdahale gerektirir. Beyin damar tıkanıklığı, tedavi edilmezse ölümcül olabilir.

Evet, inme ve strok aynı şeyi ifade eder. İnme, beyni besleyen damarlardan birinin tıkanması veya kanaması sonucu ortaya çıkan hastalık tablosudur.

NQ skoru hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, kemik ölçümü sonuçlarında T ve Z skorlarının değerleri hakkında bilgi verilebilir. T skoru: -2,5 ve daha düşük değerler osteoporoz riskini gösterir. -1 ile -2,5 arasındaki değerler osteopeni (kemik mineral yoğunluğunun azalması) riskini gösterir. -1 ve üzeri değerler kemik sağlığının normal olduğunu gösterir. Z skoru: -2,5 ve daha düşük değerler osteoporoz riskini gösterir. -1 ile -2,5 arasındaki değerler osteopeni riskini işaret eder. 0 değeri, kişinin yaşına ve cinsiyetine uygun beklenen değerde olduğunu gösterir. NQ skorunun ne olması gerektiğine dair spesifik bir değer veya aralık belirtilmemiştir. Bu nedenle, NQ skoru hakkında daha fazla bilgi veya bağlam sağlanması gerekebilir.

İnmeye bağlı yüz felci, beynin bir bölgesine kan akışının kesilmesi sonucu ortaya çıkar ve yüz kaslarını kontrol eden sinir yollarını tahrip eder. İnmeye bağlı yüz felcinin bazı belirtileri: Göz kırpma ve mimiklerde kontrol kaybı. Azalan gözyaşı. Ağızda sarkma. Tat kaybı. Yüz kaslarında seğirme. Yeme ve içme zorluğu. Kulak ve çene bölgesinde ağrı. Çevredeki seslere duyarlılık. Baş ağrısı. İnmeye bağlı yüz felcinde, etkilenen taraftaki göz kırpma ve alın kırıştırma yeteneği genellikle korunur. Yüz felci belirtileri görüldüğünde, acil olarak bir sağlık kuruluşuna başvurulması önemlidir.

Geçici iskemik atak (GİA), genellikle kalp krizi veya inme riskinin bir işareti olabilir. GİA sonrası, hastada inme geçirme riskinin %5-10 arttığı bulunmuştur. GİA'nın haber verebileceği hastalıklardan bazıları şunlardır: ateroskleroz; kan pıhtısı; kalp ritim bozukluğu; yüksek tansiyon; diyabet; sigara kullanımı; yüksek kolesterol. GİA belirtileri gözlemlendiğinde, en kısa sürede tıbbi yardım alınmalıdır.

Evet, GATA (Gülhane Askeri Tıp Akademisi) inme tedavisi yapmaktadır. İnme tedavisi, GATA'nın kök hücre tedavisi uyguladığı alanlar arasında yer almaktadır. İnme geçiren herkesin acil bir şekilde hastaneye ulaştırılması gerekmektedir.

İnme anatomisi, beyindeki dolaşımın bozulmasının neden olduğu ani nörolojik bir bozukluk olan inmenin anatomik yönlerini ifade eder. İki ana inme türü vardır: 1. İskemik İnme: Beyne kan sağlayan bir arterdeki pıhtı nedeniyle kan akışının engellenmesi sonucu oluşur. 2. Hemorajik İnme: Beyindeki bir kan damarının yırtılması ve kanamanın meydana gelmesiyle ortaya çıkar. İnmenin anatomik etkileri: Sinir Hücreleri: Oksijen ve besin eksikliğinden dolayı beynin etkilenen bölgelerindeki sinir hücreleri hasar görür ve ölür. Beyin Fonksiyonları: Beynin bu bölümleri tarafından kontrol edilen işlevler bozulur. İnme, genellikle ateroskleroz gibi durumlarla ilişkili olup, ciddi sakatlık veya ölümle sonuçlanabilir.

Bobath yöntemi, özellikle serebral palsi gibi doğuştan hareket bozukluğu olan bebek ve çocuklarda yaygın olarak kullanılmaktadır. Bobath yönteminin kullanıldığı bazı hastalıklar: Brakiyal pleksus yaralanmaları; Spina bifida; Down sendromu; Hipotonik çocuklar; Genetik sendromlu çocuklar.

İnme riski, yaşla birlikte artar ve genellikle 60 yaş üstü bireylerde daha sık görülür. İnme riskini artıran diğer faktörler arasında hipertansiyon, diyabet, kalp hastalıkları, ritim bozuklukları, sigara ve alkol kullanımı, obezite ve hareketsiz yaşam tarzı bulunur. İnme riskinin tam olarak kaç yıl sonra başlayacağı, bireyin genel sağlık durumu ve yaşam tarzına bağlı olarak değişir.

İskemik ve hemorajik inme arasındaki temel fark, oluşum mekanizmalarıdır: İskemik inme, beyne giden kan damarlarının tıkanması veya daralması sonucu kan akışının kritik seviyenin altına düşmesiyle meydana gelir. Hemorajik inme ise beyindeki bir kan damarının yırtılması ve kanama başlamasıyla oluşur; genellikle yüksek tansiyon nedeniyle gelişir. Diğer farklar: İnme sıklığı: İskemik inme, toplumda görülen inmelerin %85'ini oluştururken, hemorajik inme %15'ini oluşturur. Belirtiler: Her iki inme türünde de yüz, kol veya bacakta güçsüzlük, konuşma ve anlamada güçlük, görme kaybı ve şiddetli baş ağrısı gibi belirtiler görülebilir. Tedavi: İskemik inme için kan sulandırıcı ilaçlar ve anjiyo gibi yöntemler uygulanırken, hemorajik inme durumunda cerrahi müdahale gerekebilir.

Kadir İnanır, geçirdiği inme sonrası vücudunun hareket kabiliyetini yeniden kazanmak için yaklaşık beş aydır fizik tedavi görmektedir. Mart 2024'te evinde rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan İnanır'ın beynine pıhtı attığı belirlenmiş ve acil ameliyata alınarak yoğun bakımda tedavi altına alınmıştı.

İnmeden kurtulan hastaların ne kadar sürede iyileşeceği, inmenin şiddetine, etkilediği bölgeye, hastanın yaşına ve genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir. Hafif felç tablolarında hastalar genellikle 3-6 ay içinde iyileşir. Orta ve ağır inmelerde iyileşme süreci daha uzun sürebilir; bazı fonksiyonların geri kazanılması aylar hatta yıllar alabilir. İlk 3-6 ay, beynin plastisitesi sayesinde en büyük fonksiyonel kazanımların sağlandığı önemli bir dönemdir. Bazı durumlarda, tüm çalışmalara rağmen bazı fonksiyonlar geri kazanılamayabilir. İnme sonrası iyileşme süreci hakkında en doğru bilgiyi, bir sağlık profesyonelinden almak önemlidir.

İnme sonrası hak kaybının ne zaman düzeleceğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, inme sonrası iyileşme süreci, felcin şiddetine, tedaviye ne kadar erken başlandığına ve rehabilitasyon sürecine bağlıdır. İnme sonrası iyileşmenin en hızlı olduğu dönem, ilk üç aydır. İnme belirtileri başladıktan sonra en geç ilk 4,5 saat içinde tedaviye başlanması gerektiğinden, hastaneye hızlıca ulaşmak önemlidir. İnme belirtileri gözlemlendiğinde, derhal 112 Acil Çağrı Merkezine başvurulmalı ve en yakın inme merkezi veya kapsamlı bir hastaneye başvurulmalıdır.

80 yaşındaki inme hastalarının iyileşme olasılığı, inmenin şiddetine, beyindeki hasarın yerine, hastanın yaşına, genel sağlık durumuna ve uygulanan tedavilere bağlı olarak değişir. Tamamen iyileşme: İnme geçiren hastaların %10-15'i tamamen iyileşebilir; bu kişiler tüm fonksiyonlarını geri kazanabilir. Kısmi iyileşme: Hastaların %25-40'ı önemli fonksiyonlarını geri kazanabilir, ancak kalıcı bozukluklar taşıyabilir. İyileşme zorluğu: Hastaların %50-65'i birçok fonksiyonunu geri kazanamayabilir ve uzun süreli fizik tedavi ihtiyacı duyabilir. Yaşlı hastalarda inme sonrası rehabilitasyon süreci, hareket kabiliyetini yeniden kazanma, denge ve koordinasyonu geliştirme, kas gücünü artırma ve günlük yaşam aktivitelerinde bağımsızlığı sağlama gibi hedefler içerir.

Kardiyoembolik inme sonrası iyileşme, inmenin şiddetine, komplikasyonlara ve tedaviye ne kadar erken başlandığına bağlı olarak değişir. İyileşme belirtileri: Hızlı düzelme: Bazı hastalarda ilk 6 saat içinde baş ağrısı, kusma gibi semptomların düzelmesi görülebilir. Bilinç kaybı ve ani başlangıç: Kardiyoembolik grupta başlangıçta bilinç kaybı ve ani başlangıç daha sık olsa da, doğru tedavi ile bazı hastalar iyileşebilir. Tedavi: Antikoagülan tedavi: Erken dönemde anti-koagülan tedavi kullanımı, rekürrensi önleme potansiyeline sahiptir. Diğer tedaviler: Kan sulandırıcı ilaçlar, pıhtı çözücü tedaviler veya cerrahi yöntemler uygulanabilir. Önemli nokta: İnme şüphesi olan veya inme tanısı almış her hastaya, kardiyoembolik inme tanısını doğrulamak için beyin görüntüleme, elektrokardiyografi, ekokardiyografi gibi tetkiklerin yapılması önerilir. Tedavi için bir sağlık uzmanına danışılması gereklidir.

İnme kılavuzu, inme riskini azaltmak ve inme geçiren hastaların tedavisini optimize etmek için önerilen stratejileri içeren bir rehberdir. Başlıca inme kılavuzları şunlardır: 1. AHA/ASA Kılavuzu (2024): İnmeden birincil korunma hakkında kanıtlar sunar ve yaşam tarzı değişiklikleri, tıbbi tedaviler ve risk faktörlerinin yönetimini kapsar. 2. Küresel İnme Hizmetleri Kılavuzu ve Eylem Planı: İnme bakımının tüm aşamalarını ele alır ve tanı, değerlendirme, müdahale, önleme, eğitim ve teknoloji gibi konuları içerir. 3. T.C. Sağlık Bakanlığı Akut İskemik İnme Tanı ve Tedavi Rehberi: İnmenin teşhisi ve tedavisi için güncel önerileri sunar. Bu kılavuzlar, sağlık hizmeti sağlayıcılarına ve hastalara inme riskini azaltma ve inme sonrası iyileşme süreçlerinde yardımcı olur.

İnmenin en büyük sebebi, şah damarlarında meydana gelen tıkanıklıklar ve bu tıkanıklıklardan kopan pıhtıların beyin damarlarına kaçmasıdır. Diğer önemli nedenler arasında kalbin kendisinde oluşan pıhtılar ve yüksek tansiyon yer alır.

Hemipalejik inme, beynin bir bölgesine kan akışının ani bir şekilde kesilmesi veya beyin damarlarının patlaması sonucu meydana gelen inme nedeniyle vücudun sadece bir tarafının felç olması durumudur. Bu durum, inmenin etkilediği beyin bölgesine bağlı olarak farklı belirtiler gösterebilir ve kas zayıflığı, hareket kısıtlılığı, koordinasyon eksikliği gibi durumları içerebilir.

Evet, karotis hastalığı tehlikelidir. Karotis hastalığı, karotis arterlerin daralması veya tıkanması sonucu ortaya çıkar ve bu durum beyne giden kan akışını azaltarak inme riskini artırır. Bu hastalığın belirtileri genellikle sessiz ilerler ve ciddi bir daralma veya inme meydana gelene kadar fark edilmez. Tedavi seçenekleri arasında yaşam tarzı değişiklikleri, ilaçlar ve cerrahi müdahaleler bulunur.