I.DünyaSavaşı

Reşadiye gemisi, I. Dünya Savaşı sırasında Britanya Kraliyet Donanması tarafından el konulduktan sonra batmadı. Ancak, sınıfının ikinci gemisi olan Fatih Sultan Mehmed (bazı kaynaklarda Fatik veya Fatih olarak geçer), 1914 yılında inşa halindeyken ABD'ye verildi ve kızakta parçalanıp hurdaya çıkarıldı.

I. Dünya Savaşı'nda ittifaklar ve diplomasi şu şekildeydi: 1. İttifaklar: Savaş öncesinde Avrupa'da iki ana ittifak oluşmuştu: Üçlü İtilaf (İngiltere, Fransa, Rusya) ve Üçlü İttifak (Almanya, Avusturya-Macaristan, İtalya). 2. Diplomasi: Savaşın başlangıcında diplomasi, gizli anlaşmalar ve kişisel kararlar etrafında dönüyordu. 3. Savaşın Seyri: İttifaklar, savaşın seyrini büyük ölçüde etkiledi. Bir ülkede çıkan çatışma, müttefiklerin harekete geçmesine neden olarak savaşın genişlemesine yol açtı. 4. Sonuçlar: Savaşın sonunda imzalanan Versay Antlaşması gibi barış anlaşmaları, yeni devletlerin kurulmasına ve mevcut sınırların değişmesine neden oldu.

Romanya Cephesi, I. Dünya Savaşı sırasında 17 Ağustos 1916'da Romanya'nın İtilaf Devletleri safında savaşa girmesiyle açıldı. Cephedeki gelişmeler: - İlk taarruza geçen Romanya olsa da, kısa sürede İttifak Devletleri üstünlüğü sağladı. - Romanya ordusu, kuzeye doğru çekilerek Seret Nehri'ne (günümüzdeki Moldova sınırı) kadar ilerledi. - İttifak Devletleri, Romanya'nın büyük bir kısmını kontrol altına aldı. Sonuç: Romanya, savaşı kaybetse de, İtilaf Devletleri'nin savaşı kazanmasıyla birlikte, ülkeye gönderilen bazı malzemelerin geri talep edilmesi üzerine bir komisyon kuruldu ve bazı malzemeler geri alındı.

Osmanlı Devleti, I. Dünya Savaşı'nda İttifak Devletleri safında yer almıştır. Bu devletler şunlardır: Almanya; Avusturya-Macaristan İmparatorluğu; Bulgaristan; İtalya (1915 yılına kadar).

Osmanlı Devleti, I. Dünya Savaşı'nda İtilaf Devletleri arasında yer almamıştır. Osmanlı Devleti, İttifak Devletleri (Merkezî Devletler) grubunda yer almıştır.

Asım Gündüz, Balkan Savaşları, I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı'nda çeşitli cephelerde savaştı. Balkan Savaşları: Genel Karargâh Harekat Şube Müdür Yardımcısı olarak görev yaptı. I. Dünya Savaşı: Kolordu Kurmay Başkanı, Sina Cephesi Kurmay Başkanı ve 48. Tümen Komutanı olarak İngilizlere karşı savaştı. Kurtuluş Savaşı: Batı Cephesi Kurmay Başkanı olarak görev aldı.

Mareşal Fevzi Çakmak, Çanakkale, Kafkas ve Suriye cephelerinde I. Dünya Savaşı'nda savaştı. Ayrıca, Trablusgarp Savaşı ve Balkan Savaşları'nda da görev aldı.

"Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok" romanı, Birinci Dünya Savaşı sırasında Batı Cephesi'nde savaşan bir Alman askerinin hikayesini anlatarak savaşın korkunçluğunu ve anlamsızlığını ele alır. Eserde, savaşın ilk günlerinde coşkuyla siperlerde yer alan Paul ve silah arkadaşlarının, savaş devam ettikçe kendilerini korku ve büyük bir çaresizliğin içinde buldukları vurgulanır. Remarque, bu romanında savaşa katılan insanların bir kısmının bedenen, geri kalanların ise ruhen öldüklerini savunur.

Şehitler Abidesi, genellikle I. Dünya Savaşı sırasında Çanakkale Savaşları'nda hayatını kaybeden askerleri anmak amacıyla inşa edilen anıtlara verilen isimdir. Bu tür abideler, Türk milletinin birlik ve beraberliğini, vatan savunmasındaki kararlılığını simgelemektedir.

Çanakkale İntepe, özellikle I. Dünya Savaşı sırasında stratejik bir nokta olarak kullanılmıştır. Bu bölgede, Anadolu yakasındaki İntepe topçu bataryaları, Seddülbahir cephesinde düşman siperlerine ve çıkarma iskelelerine yönelik topçu bombardımanlarıyla Türk piyadesine destek olmuştur. Ayrıca, İntepe'deki hava alanı da savaş sırasında İttifak ve İtilaf birliklerinin hava harekatlarında önemli bir rol oynamıştır.

I. Dünya Savaşı'nda toplam 10 cephe vardı.

Osmanlı İmparatorluğu'nun Almanların açılmasını desteklediği cepheler şunlardır: 1. Kafkas Cephesi: Ruslara karşı açılan bu cephede, Almanya'nın isteği ile Osmanlılar, Doğu Avrupa'daki Rus kuvvetlerinin Kafkaslara yönlendirilmesini ve kendi yüklerinin hafifletilmesini amaçlamışlardır. 2. Kanal Cephesi (Süveyş Kanalı): İngiltere'ye karşı açılan bu cephede, Almanya'nın desteği ile Mısır'ı geri almak ve Süveyş Kanalı'nı ele geçirerek İngiltere'nin sömürgeleriyle olan bağlantısını kesmek hedeflenmiştir.

Osmanlı'nın İngilizlere karşı kazandığı önemli savaşlardan biri Kut'ül Amare Savaşı'dır. Bu savaş, 29 Nisan 1916 tarihinde, I. Dünya Savaşı sırasında, Osmanlı ordusunun Irak'ın Kut bölgesinde İngilizlere karşı zafer kazanmasıyla sonuçlanmıştır.

Arşidük Franz Ferdinand'ın öldürülmesi, I. Dünya Savaşı'nın başlamasına neden olduğu için önemlidir. 28 Haziran 1914'te Saraybosna'da gerçekleşen suikast, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun Sırbistan'a savaş ilan etmesine yol açtı.

"Aslan Asker Şvayk" romanı, I. Dünya Savaşı sırasında geçmektedir.

Üçlü İttifak ve Üçlü İtilaf devletleri, I. Dünya Savaşı öncesi Avrupa'da oluşan iki önemli bloktur. Üçlü İttifak devletleri şunlardır: 1. Almanya. 2. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu. 3. İtalya. Üçlü İtilaf devletleri ise şunlardır: 1. İngiltere. 2. Fransa. 3. Rusya.

Goltz Paşa, Osmanlı-Rus Savaşı'nın Batı Cephesi olan Plevne Müdâfaası'nda ve I. Dünya Savaşı sırasında Irak Cephesi'nde savaştı.

Versay Antlaşması, I. Dünya Savaşı sonunda İtilaf Devletleri ile Almanya arasında imzalanan barış antlaşmasıdır. Antlaşma, 7 Mayıs 1919'da son metnin Almanlara deklare edilmesi, 23 Haziran'da Alman Parlamentosu'nca kabul edilmesi ve 28 Haziran'da Paris'in Versay banliyösünde imzalanmasıyla yürürlüğe girmiştir. Antlaşmanın bazı önemli maddeleri: - Alsace ve Lorraine bölgeleri Fransa'ya verilmiştir. - Almanya'nın askeri gücü büyük ölçüde kısıtlanmıştır. - Almanya, savaş tazminatı ödemeye mahkum edilmiştir. Versay Antlaşması'nın, Almanya'da siyasi istikrarsızlığa, Nazi Partisi'nin iktidara gelmesine ve nihayetinde II. Dünya Savaşı'nın çıkmasına neden olduğu düşünülmektedir.

Osmanlı Subayı filmi, I. Dünya Savaşı sırasında Amerikalı bir hemşire ile bir Osmanlı subayı arasındaki aşkı konu almaktadır. Hikaye, ülkesinde yaşanan adaletsizlikler sebebiyle hayal kırıklığına uğrayan ve Amerikalı doktor Jude ile tanıştıktan sonra onun görevi için Osmanlı İmparatorluğu'na giden idealist bir genç kadın olan Lillie'nin etrafında dönmektedir. Lillie, Van'da İsmail adlı bir Osmanlı subayı ile yakınlaşır ve bu durum, onun için bir ikilem yaratır: Jude'a olan sadakati ile İsmail'e olan aşkı arasında bir seçim yapmak zorundadır.

Kafkasya Marşı'nın hikayesi şu şekildedir: Bu marş, I. Dünya Savaşı sırasında Kafkas İslam Ordusu'na ithafen yazılmıştır. Marşın yazılış amacı, Harbiye Nazırı Enver Paşa'nın Kafkasya'ya bir fetih hareketi düzenleyeceği inancından dolayıdır. Cumhuriyet döneminde ise sözleri değiştirilerek İzmir Marşı olarak bilinir hale gelmiştir.