Hücre

En ayrıntılı hücre modelinin kim tarafından yapıldığına dair bilgi bulunamadı. Ancak, insan hücresinin en ayrıntılı görüntüsü olduğu iddiasıyla paylaşılan görselin, Evan Ingersoll ve Gael McGill tarafından, David Goodsell’in çalışmalarından esinlenerek, Cell Signaling Technologies için oluşturulduğu bilinmektedir.

Hedef hücre, belirli bir kimyasal sinyali (ligand) algılayabilen ve bu sinyale yanıt verebilen hücredir. Excel'de Hedef Ara özelliği ise, belirli bir hedef değere ulaşmak için gerekli olan bir girdi değerini bulmak için kullanılır. Hedef hücre ve Hedef Ara özelliği farklı alanlarda işlev görür. Hedef hücre, biyolojik sinyal iletiminde rol oynarken, Hedef Ara Excel'de hesaplama ve analiz için kullanılan bir araçtır.

Hücrenin en net görüntüsü, elektron mikroskopları ile elde edilir. Elektron mikroskoplarının iki temel türü vardır: 1. Transmisyon Elektron Mikroskobu (TEM). 2. Tarama Elektron Mikroskobu (SEM). Elektron mikroskoplarının çözünürlük gücü, ışık mikroskoplarından çok daha yüksektir; çünkü elektronların dalga boyu, görünür ışığın dalga boyundan yaklaşık 100.000 kat daha kısadır.

Pelikül ve kapsül arasındaki temel fark, bulundukları yer ve yapılarıdır: Pelikül, genellikle hücrelerin yüzeyini kaplayan ince bir zar tabakasıdır. Kapsül ise, bakteri hücre duvarının dışında yer alan bir tabakadır. Dolayısıyla, pelikül genel bir terim olup hücrelerin yüzeyinde bulunan ince zar tabakalarını ifade ederken, kapsül özellikle bakteri hücrelerinde bulunan ve belirli işlevleri olan bir yapıdır.

Hayır, hücre duvarı esnek değildir. Hücre duvarı, hücre zarının dışında bulunan, selülozdan oluşan, cansız, kalın, dayanıklı ve tam geçirgen bir yapıdır.

Mikroskopta soğan zarı şu şekilde görünür: Geometrik şekil: Soğan zarı hücresi, mikroskopta geometrik bir şekle sahiptir ve köşeli kısımları belirgin şekilde görülebilir. Hücre kısımları: Hücre zarı, sitoplazma ve çekirdek kısımları mikroskopta gözlemlenebilir. Mikroskopta daha iyi görünürlük için soğan zarı üzerine su yerine metilen mavisi veya iyot (lügol) çözeltisi damlatılabilir. Deneyin yapılışı: 1. Kuru soğan dörde bölünür. 2. Soğanın yaprakları arasındaki ince zar tabakasından bir parça alınır. 3. Lam üzerine bir damla su damlatılır. 4. İnce soğan zarı, lam üzerindeki suyun içine yayılır. 5. Lamelle, lama 45 derece açı yapacak şekilde yavaşça ve hava almayacak şekilde kapatılır. 6. Hazırlanan preparat, mikroskobun tablasına yerleştirilerek incelenir.

Doku ve organ arasındaki ilişki şu şekilde açıklanabilir: Doku, benzer hücrelerin bir araya gelerek belirli bir işlevi yerine getirdiği bir yapı bütünlüğüdür. Organ, farklı doku türlerinin bir araya gelerek belirli bir işlevi yerine getirdiği yapılardır. Dolayısıyla, dokular organları oluşturur.

Cezaevi hücrelerinin metrekaresi, hücre tipine göre değişiklik göstermektedir: Tek kişilik F tipi cezaevi hücreleri: 1,5 m²'lik tuvalet ve duş bölümü dahil yaklaşık 11 m²'dir. Üç kişilik F tipi cezaevi hücreleri: Çift katlı olup yaklaşık 25 m²'dir.

Doku farklılaşması, hem bitkilerde hem de hayvanlarda görülür. Bitkilerde, kök, gövde, yaprak, tohum ve meyvelerin oluşturulmasını sağlayan dokular, hücrelerin bölünme yeteneğine göre iki alt grupta incelenir: Bölünür doku (meristem). Bölünmez doku. Hayvanlarda, gelişmiş yapıdaki çok hücreli hayvanların vücudundaki organların oluşmasını sağlayan dokular, yapı ve görev farklılığına göre sekiz çeşittir.

DNA (deoksiribo nükleik asit), hücrenin yönetici molekülüdür. DNA, genetik bilginin kalıtsal aktarımını sağlar, genetik bilgi depolama, işlevsel RNA ve protein sentezi için şablon sağlama ve kalıtsal bilgilerin aktarımı gibi temel işlevlere sahiptir. RNA (ribonükleik asit) ise DNA'dan aldığı bilgiyi işleyerek protein sentezine yön verir. Ancak, hücredeki yönetici molekül olarak DNA'nın öncelikli rolü, genetik bilginin kalıtsal aktarımı ve depolanmasında belirginleşirken, RNA'nın işlevi bu bilgiyi işleyip protein sentezine yön vermekle sınırlıdır.

Ter bezleri organel değildir, ekzokrin bezlerdir. Organel, bir hücre içinde belirli işlevleri yerine getiren yapısal ve işlevsel birimlerdir. Ter bezleri ise cildin ter üreten küçük tübüler yapılarıdır ve iki ana tipi vardır: ekrin ve apokrin.

Düzleşmiş keselerden oluşan organel, Golgi aygıtıdır. Golgi aygıtı, membran ile kaplı yassı keseciklerin oluşturduğu katmanlar yığınından oluşur. Golgi aygıtına örnek olarak, salgı yapan hücrelerde çok bulunan Golgi aygıtı verilebilir. Organeller hakkında daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki kaynaklara da başvurulabilir: evrimagaci.org; acikders.ankara.edu.tr; milliyet.com.tr.

Hücrenin pastada hangi organeli temsil ettiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, hücre organellerinden bazıları şunlardır: Ribozom. Endoplazmik Retikulum (ER). Golgi Cisimciği. Lizozom. Mitokondri. Kloroplast. Koful.

Bitki hücresi, bitkilerin en küçük canlı birimi olup, ökaryotik hücre yapısına sahiptir. Kısaca bitki hücresinin özellikleri: Hücre zarı, hücre duvarı, çekirdek ve sitoplazma olmak üzere üç temel kısımdan oluşur. Kloroplast sayesinde fotosentez yapabilir ve kendi besinini üretebilir. Kofullar genellikle büyük ve az sayıdadır. Sentriol bulunmaz. Lizozom bulunmaz.

Bilişimde "hücre" terimi, genellikle Excel gibi elektronik tablo programlarında kullanılan bir veri birimini ifade eder. Hücre, bir satır ve bir sütunun kesişiminde yer alan ve veri girişi yapılabilen en küçük birimdir. Hücrenin temel bileşenleri: Hücre Zarı: Hücreyi çevreleyen seçici geçirgen yapı. Sitoplazma: Hücre zarı ile çekirdek arasında kalan yarı akışkan madde. Çekirdek: Ökaryot hücrelerde DNA'nın bulunduğu merkez. Hücre çeşitleri: Prokaryot Hücreler: Çekirdek zarı ile çevrili çekirdeği olmayan basit yapılı hücrelerdir (bakteriler ve arkeler). Ökaryot Hücreler: Çekirdeğe ve zarla çevrili organellere sahip daha gelişmiş hücrelerdir (hayvan, bitki, mantar ve protist hücreleri).

Göze bilimi, sitoloji veya hücre bilimi anlamına gelir.

Kenarlı geçit, trakea ve traheidlerin duvarlarında bulunan bir hücre geçidi türüdür. İkincil hücre duvarı, geçit çukurluğu üzerinde bir kemer oluşturur. Ayrıca, "kenarlı geçit" terimi, biyoloji alanında kullanılan bir terimdir.

Plazmoliz, yalnızca bitki hücrelerinde görülür. Hayvan hücrelerinde ise plazmoliz gerçekleşmez, çünkü hayvan hücrelerinin hücre çeperi yoktur.

Sof canlılarının özellikleri hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, tüm canlıların ortak özellikleri şunlardır: Hücresel yapı: Tüm canlılar bir veya daha fazla hücreden oluşur. Beslenme: Canlılar, yaşamsal faaliyetlerini sürdürebilmek için beslenir. Solunum: Canlılar, besinlerden enerji üretmek için solunum yapar. Hareket: Canlılar, pasif veya aktif olarak hareket eder. Boşaltım: Canlılar, metabolik atıkları vücuttan uzaklaştırır. Üreme: Canlılar, nesillerini devam ettirebilmek için ürer. Uyaranlara tepki: Canlılar, iç ve dış çevredeki değişimlere tepki verir. Adaptasyon: Canlılar, çevrelerine uyum sağlayarak yaşama ve üreme şansını artırır. Organizasyon: Hücreler, dokuları; dokular, organları; organlar ise sistemleri oluşturur.

Doğru. Çekirdek, hücrenin yönetim ve kalıtım merkezi olarak kabul edilir. Açıklama: Çekirdek, hücrenin yaşamını sürdürmesi, büyümesi, çoğalması ve çevresine uyum sağlaması için gereken tüm talimatları üretir. Çekirdekçik, ribozomların üretim merkezidir ve bu ribozomlar protein sentezinde görev alır.