Grammar

Can ve modal terimleri İngilizce'de farklı anlamlara sahiptir: 1. Can: Bir kişinin bir işi yapma yeteneğini veya ihtimalini ifade eden bir modal verb'dür. 2. Modal: Genel olarak cümlelere ihtimal, yeterlilik ve gereklilik gibi anlamlar katan fiillerdir.

Would rather ile ilgili örnek cümleler: 1. Olumlu cümle: I would rather stay home tonight. (Bu akşam evde kalmayı tercih ederim). 2. Olumsuz cümle: I would rather not go to the public places. (Kamusal alanlara gitmemeyi tercih ederim). 3. Soru cümlesi: Would you rather have coffee or tea? (Kahve mi yoksa çay mı içmeyi tercih edersiniz?). 4. Başkalarının tercihi: I would rather you stayed home. (Senin evde kalmanı tercih ederim). 5. Geçmiş zaman: He would rather have taken an umbrella. (Şemsiye almış olmayı tercih ederdi).

Like ve but ile ilgili örnek cümleler: 1. Like Cümleleri: - She likes coffee, but she doesn’t like tea - My mother likes cats 2. But Cümleleri: - I wanted to join you, but I was too tired - The movie was interesting, but it was too long - He is talented, but he lacks experience

"Could" kelimesi Türkçe'de üç ana durumda kullanılır: 1. Geçmişteki Yetenekler: Geçmişte yapabildiğimiz şeyleri anlatırken kullanılır. 2. Olasılıklar: Bir şeyin mümkün olup olmadığını belirtirken kullanılır. 3. Nazik İstekler: Kibarca bir şey isterken kullanılır.

"Old" kelimesi, çocuğun yaşını belirtmek için İngilizcede "years old" ifadesiyle birlikte kullanılır. Örnek cümle: "My son is 5 years old" (Oğlum 5 yaşında).

Linking verbs and action verbs serve different purposes in a sentence: - Action verbs express physical or mental actions performed by the subject. - Linking verbs connect the subject to additional information about itself without showing action. Here are some more differences: - Direct object: Action verbs may have a direct object, while linking verbs do not. - Tense: Both types of verbs can be used in all tenses.

İngilizce geniş zaman (Simple Present), aşağıdaki özelliklerle ayırt edilir: 1. Fiilin üçüncü tekil şahıs hali: He/she/it öznelerinden sonra gelen fiile "-s" takısı eklenir. 2. Kullanım alanları: Günlük hayatta olan olayları, alışkanlıkları ve genel doğruları ifade etmek için kullanılır. 3. Örnek cümleler: "I drink coffee every morning" (Her sabah kahve içerim), "She goes to school by bus" (O, okula otobüsle gider).

To-infinitive ve bare infinitive arasındaki ayrımı yapmak için şu kurallara dikkat edilmelidir: 1. To-infinitive: "to" edatı ile birlikte fiilin temel haliyle kullanılır ve genellikle bir eylemin amacını veya niyetini ifade eder. 2. Bare infinitive: "to" olmadan, fiilin yalın haliyle kullanılır ve belirli bağlamlarda yer alır.

Twitter'da "could" fiili, farklı bağlamlarda kullanılabilir: 1. Geçmişteki yeteneklerin ifadesi: "Could" geçmiş zamandaki yeteneği belirtmek için kullanılır. 2. Rica ve izin isteme: "Could" daha nazik ve resmi bir tonlama ile rica veya izin istemek için kullanılabilir. 3. Öneri: "Could" çeşitli önerilerde bulunmak için de kullanılabilir. 4. Tahminde bulunma: "Could" tahminde bulunmak için kullanılabilir.

Have got ile kurulan 10 cümle örneği: 1. I have got a car (Benim bir arabam var). 2. She has got a beautiful house (Onun güzel bir evi var). 3. We have got two dogs (Bizim iki köpeğimiz var). 4. He has got a new job (Onun yeni bir işi var). 5. They have got a lot of free time today (Bugün çok boş zamanları var). 6. You have got an interesting idea (İlginç bir fikrin var). 7. We haven’t got enough money (Yeterince paramız yok). 8. She hasn’t got any siblings (Onun hiç kardeşi yok). 9. Have you got a laptop? (Bir dizüstü bilgisayarın var mı?). 10. Has he got a brown bag? (Onun kahverengi bir çantası var mı?).

"Am, is, are" fiilleri, İngilizce'de "to be" yardımcı fiili olarak kullanılır ve farklı bağlamlarda farklı şekillerde kullanılır: 1. İsim cümlelerinde: Özne ile nesne veya bir sıfat arasındaki ilişkiyi belirtmek için kullanılır. 2. Yer bildirme cümlelerinde: Bir kişinin veya nesnenin yerini belirtmek için kullanılır. 3. Olumsuz cümlelerde: Yardımcı fiilden sonra "not" eklenir. 4. Soru cümlelerinde: Yardımcı fiil öznenin önüne gelir.

"Going to" yapısıyla soru sormak için yardımcı fiil olan "am, is, are" cümlenin başına getirilir. Örnek sorular: 1. Are you going to study for the exam? (Sınav için çalışacak mısın?) 2. Is she going to join the club? (Kulübe katılacak mı?) 3. Are they going to visit us next week? (Gelecek hafta bizi ziyaret edecekler mi?) 4. What are you going to do this weekend? (Bu hafta sonu ne yapacaksın?) 5. Where are you going to go? (Nereye gideceksin?)

"Avoid" kelimesi, İngilizce'de "kaçınmak" anlamında kullanılır ve iki farklı şekilde kullanılabilir: 1. İsim ile birlikte: "Avoid + isim" şeklinde kullanılır. 2. Fiilin -ing hali ile birlikte: "Avoid + fiil -ing" şeklinde kullanılır.

Privilege Grammar Zone 11. sınıf kitabı 424 sayfadan oluşmaktadır.

Do you ile 10 soru ve cevap cümlesi: 1. Soru: Do you like playing basketball? Cevap: Yes, I do. 2. Soru: Do you enjoy watching movies? Cevap: No, I don't. 3. Soru: Do you go to school everyday? Cevap: Yes, I do. 4. Soru: Do you speak English? Cevap: Yes, I do. 5. Soru: Do you want a new phone? Cevap: Maybe, I don't know. 6. Soru: Do you have any siblings? Cevap: Yes, I do [6]. 7. Soru: Do you like listening to music? Cevap: Yes, I do. 8. Soru: Do you like eating pizza? Cevap: No, I don't [7]. 9. Soru: Do you study every night? Cevap: Sometimes, I do [8]. 10. Soru: Do you like traveling? Cevap: Yes, I do [9].

Type 0 ve Type 1 terimleri, farklı bağlamlarda kullanılsa da, her ikisi de koşul cümleleri ile ilişkilidir. 1. Type 0: Bu tür koşul cümleleri, bir koşula bağlı olarak gerçekleşen ve çoğunlukla bilimsel olayların veya genel doğruların anlatıldığı cümlelerdir. 2. Type 1: Bu tür cümleler, bir koşulun sağlanması durumunda gerçekleşebilecek diğer durumlardan bahseder.

Stative ve action verbs arasındaki temel fark, ifade ettikleri anlam ve kullanım şekilleridir: - Stative verbs, bir durumun veya koşulun sabit olduğunu ifade eder. - Action verbs, bir eylemin veya sürecin gerçekleştiğini ifade eder.

Can yardımcı fiili ile ilgili 10 İngilizce cümle: 1. I can swim 2. You can open the door 3. He can run very fast 4. We can make cakes 5. They can draw pictures 6. Can you dance? (Dans edebilir misin?) 7. Can I help you? (Size yardım edebilir miyim?) 8. Can your father drive a racing car? (Baban yarış arabası sürebilir mi?) 9. Can we go to Italy next wedding anniversary? (Gelecek evlilik yıldönümümüzde İtalya’ya gidebilir miyiz?) 10. Can you explain this question? (Bu soruyu açıklayabilir misiniz?)

"Do you like" ile soru cümlesi yapmak için, yardımcı fiil "do" ve özne yer değiştirilir. Örnekler: Present Simple (Geniş Zaman): "Do you like coffee?" (Kahve sever misin?). Past Simple (Geçmiş Zaman): "Did she call you?" (Seni aradı mı?). Ayrıca, "what" (ne) gibi soru kelimeleri ile başlayarak daha fazla bilgi gerektiren açık uçlu sorular da oluşturulabilir: "What do you do?" (Ne iş yapıyorsun?).

İngilizce özneler (subject pronouns) şunlardır: 1. I - Ben. 2. You - Sen. 3. He - O (erkek). 4. She - O (kadın). 5. It - O (hayvan, bitki, cansız varlık). 6. We - Biz. 7. They - Onlar.