Göç

Urfa'da Şorkaya ailesinin göç etmesinin nedeni, 1948 yılında İsrail Devleti'nin kurulması ve bu dönemde birçok Yahudi cemaatinin İsrail ya da Amerika'ya göç etmesidir.

MERGÖÇ (Mersin Üniversitesi Göç Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi), göç olgusunun sosyal, ekonomik ve kültürel boyutlarını disiplinlerarası bir perspektifle ele alır. Faaliyetleri arasında: - Bilimsel araştırma, uygulama ve eğitim çalışmaları yürütmek; - Yerel, ulusal ve uluslararası işbirlikleri yapmak; - Göçün kent ekonomisine etkilerini analiz etmek ve politika önerileri sunmak; - Göçle ilgili konularda web seminerleri düzenlemek.

Çorum'un fazla göç vermesinin başlıca nedenleri şunlardır: 1. İş İmkanlarının Yetersizliği: İl merkezinde iş olanaklarının sınırlı olması, göçü tetikleyen önemli faktörlerden biridir. 2. Eğitim ve Sağlık Hizmetleri: Altyapı sorunları ve bu alanlardaki yetersizlikler, göçü hızlandıran unsurlar arasındadır. 3. Tarım ve Hayvancılığa Dayalı Ekonomik Yapı: Bu sektörün sürdürülebilirliğinin azalması, kırsal kesimden göçü artırmaktadır. 4. Genç Nüfusun Şehir Dışına Göçü: Gençlerin eğitim ve iş fırsatları arayışı, şehir dışına göçlerin artmasına yol açmaktadır. 5. Jeopolitik Konum: Çorum, uluslararası göç hareketliliğinden de etkilenerek, kayıt dışı istihdam ve işsizlik gibi sorunlar yaşamaktadır.

Artvin dışında Türkiye'de Gürcülerin yaşadığı bazı iller şunlardır: Karadeniz Bölgesi: Ordu, Samsun, Giresun, Amasya, Sinop, Tokat. Marmara Bölgesi: Sakarya, Bursa, Kocaeli, Düzce, Balıkesir, Yalova. Ayrıca, Türkiye'nin çeşitli ilçelerinde de Gürcü yerleşim yerleri bulunmaktadır, örneğin: Ünye: Yüceler Köyü, Çubuklu Mahallesi. Akkuş: Esentepe (Kabakulak) Köyü, Pisiltam-Soğukpınar Köyü. Çarşamba: Müslü Bey Köyü, Yakin Köyü, Yeşil Köyü.

Zerdüştler, İslam'ın yayılması ve Moğol akınları nedeniyle İran'dan göç ettiler. - İslam'ın zaferi sonrasında, Zerdüştler marjinalize edildi, din değiştirmeye zorlandı veya öldürüldü. - Moğol İmparatorluğu'nun işgali ise milyonlarca ölümle sonuçlandı ve birçok şehri mahvetti. Göç eden Zerdüştlerin büyük bir kısmı, günümüzde resmi adıyla Hindistan ve Pakistan olarak anılan coğrafi bölgeye gittiler.

Merih Demiral'ın ailesi, Artvin'in Arhavi ilçesinden göç eden bir ailedir.

Karaburun'un az nüfuslu olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Ulaşım Zorlukları: Yarımadanın ulaşımı virajlı yollar ve kısıtlı imkanlar nedeniyle zordur, bu da gelişimi yavaşlatmıştır. 2. Ekonomik Yapı: Tarihsel olarak tarıma dayalı ekonomi, özellikle bağcılık ve zeytin tarımı, nüfusun yoğun olmasını sağlamıştır. 3. Genç Nüfusun Göçü: Engebeli coğrafya, tarım arazilerinin yetersizliği ve iş olanaklarının bulunmaması, genç nüfusun kente göç etmesine neden olmuştur.

Alfred Kantorowicz, Nazi Almanyası'ndaki zulümden kaçmak için Türkiye'ye gelmiştir. 1933 yılında, Almanya'daki bilim insanları Hitler'e bağlılıklarını bir bildiri ile ilan ederken, Kantorowicz bunu yapmaz ve "belki de şiddetten uzak durabilirim" diyerek izne çıksa da, "aryan ırktan olmayanların kamudan çıkartılması" kanunuyla tutuklanır ve Börgermoor toplama kampına gönderilir. Kantorowicz'in Türkiye'ye getirilmesi, Prof. Dr. Philipp Schwartz'ın girişimleriyle gerçekleşmiştir. Bunun üzerine Mustafa Kemal Atatürk, Nazi hükümetine bir mektup yazarak Kantorowicz'in Türkiye'ye gelmesini istemiş, ancak bu mektuba iki ay cevap verilmemiştir.

Avrupa Birliği kurucu ülkelerindeki Türk diasporasının rolü şu şekilde özetlenebilir: Ekonomik Katkı: Türk diasporası, girişimcilik faaliyetleri ve ticari ilişkileriyle AB ülkeleri ve Türkiye arasındaki ekonomik entegrasyonu destekler. Lobi Gücü: Diaspora, Türkiye'nin AB'deki çıkarlarını temsil eder ve lobi faaliyetleri yürütür. Toplumsal Uyum: Ev sahibi ülkelerin sosyal ve siyasi yapılarında temsil edilerek bu yapıları etkiler. Kültürel ve Sosyal Bağlar: Türkiye ile Avrupa ülkeleri arasında kültürel ve sosyal bağları korur ve güçlendirir. Türk diasporasının bu rolü, özellikle Almanya, Fransa, Hollanda ve Belçika gibi ülkelerde belirgin şekilde görülmektedir.

"Yangından Sonra" kitabı, Aziz Gökdemir tarafından yazılmış ve Can Yayınları tarafından yayımlanmıştır. Kitap, dört çocuklu bir çekirdek ailenin hikayesini anlatmaktadır. Aziz Gökdemir'in incelikli kurgusuyla, farklı dünyalardan ve kuşaklardan insanların kaderleri şaşırtıcı tekniklerle aktarılmakta ve onların bilinç fotoğrafları çekilmektedir.

İspir'in göç vermesinin başlıca nedenleri şunlardır: 1. Ekonomik Sorunlar: Bölgenin geri kalmışlığı ve kısıtlı tarımsal geliri, insanları daha gelişmiş bölgelere göç etmeye teşvik etmektedir. 2. Sanayi ve Kalkınma Farkı: Kemalpaşa gibi sanayileşmiş bölgelere kıyasla İspir'in ekonomik kapasitesinin düşük olması. 3. İklim ve Coğrafi Şartlar: Dağlık ve nispeten yüksek rakımlı bir bölge olması, yaşam koşullarını zorlaştırmaktadır. 4. Akrabalık Bağları: Daha önce göç etmiş akrabaların yanına gitme eğilimi. Bu faktörler, İspir'den özellikle büyük şehirlere doğru yoğun bir göç hareketine yol açmaktadır.

Jakarta'nın kalabalık olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Ekonomik ve Kültürel Merkez: Jakarta, Endonezya'nın ekonomik, kültürel ve siyasi başkenti olması nedeniyle ülkenin en büyük şehri ve önemli bir sanayi merkezidir. 2. Göç ve Nüfus Artışı: Köylerden kente göç ve her geçen yıl artan nüfus, şehrin kalabalıklaşmasına katkıda bulunmaktadır. 3. Altyapı Sorunları: Gelişmemiş altyapı, özellikle trafik ve konut alanlarında sorunlara yol açarak kalabalığı artırmaktadır.

Beyin göçünü önlemek için aşağıdaki önlemler alınabilir: 1. Eğitim Kalitesinin Artırılması: Üniversitelerin eğitim kalitesinin yükseltilmesi ve uluslararası standartlara ulaştırılması. 2. Burs ve Teşvik Programları: Başarılı öğrencilere yönelik yurtiçi ve yurtdışı burs ve teşvik programlarının artırılması. 3. Araştırma ve Geliştirme Yatırımları: Bilimsel araştırmalara daha fazla fon sağlanması ve araştırma altyapısının güçlendirilmesi. 4. Ekonomik İstikrar ve İş Fırsatları: Gençler ve nitelikli iş gücü için daha fazla istihdam fırsatı yaratılması. 5. Maaş ve Sosyal Haklar: Yüksek nitelikli iş gücüne rekabetçi maaşlar ve sosyal haklar sunulması. 6. Yaşam Kalitesinin Artırılması: Sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi, güvenliğin sağlanması ve kültürel olanakların artırılması. 7. Girişimcilik Destekleri: Yeni girişimciler için destek programları oluşturulması ve inovasyonun teşvik edilmesi. 8. Yurtdışında Eğitim Görenlerin Geri Dönüşü: Yurtdışında eğitim görenlerin geri dönmelerini teşvik edecek programların oluşturulması.

Turizmin sosyal etkileri göç üzerinde şu şekilde ortaya çıkar: 1. Mevsimlik Göç: Turizm faaliyetlerinin artmasıyla birlikte, özellikle turizm mevsiminde yöreye doğru yoğun bir göç dalgası görülür. 2. İstihdam ve Gelir Seviyesi: Turizm, yeni iş fırsatları yaratır ve yerel halkın gelir seviyesini yükseltir. 3. Kültürel Etkileşim: Turistler ve yerel halk arasındaki etkileşim, kültürel değişimlere yol açar ve bu da sosyal yapıyı etkiler. 4. Altyapı Gelişimi: Turizm yatırımları, yollar, havaalanları ve konaklama tesisleri gibi altyapının gelişmesine katkıda bulunur.

Şumnu'da ağırlıklı olarak Oğuz Türkleri yaşamaktadır. Bu Türkler, Anadolu üzerinden ve Osmanlı döneminde Bulgaristan'a göç etmişlerdir.

Türkiye'ye yapılan göçler iki ana kategoriye ayrılır: 1. İç Göçler: Türkiye sınırları içerisinde gerçekleşen göçlerdir ve sürekli veya mevsimlik olabilir. - Sürekli iç göçler: İnsanların bir yerden başka bir yere yerleşmesiyle gerçekleşir. - Mevsimlik iç göçler: İnsanların belirli bir süreliğine, genellikle tarım, turizm veya inşaat gibi sektörlerde çalışmak amacıyla göç etmeleridir. 2. Dış Göçler: Türkiye'den diğer ülkelere veya diğer ülkelerden Türkiye'ye yapılan göçlerdir.

Makedonyalı kadınların Türkiye'ye gelme nedenleri genellikle sosyo-kültürel ve ekonomik faktörlere dayanmaktadır. Başlıca nedenler: - Evlilik göçü: Makedonyalı kadınlar, Türkiye'ye evlilik yoluyla göç etmektedir. - İş bulma imkanı: Kadınların başka ülkelerde iş bulma olanaklarının artması, onları Türkiye'ye yönlendirmektedir. - Göç ağları: Daha önce Türkiye'ye göç etmiş olan kadınların, yeni göçmenleri teşvik etmesi de göçü hızlandıran bir faktördür.

Kumkale Köyü'nde günümüzde 951 kişi yaşamaktadır. Köyde ağırlıklı olarak yerli halk ve Bulgaristan'dan göç etmek zorunda kalan Türkler ikamet etmektedir.

Bulgaristan'dan gelen Türklere "Bulgaristan Türkleri" veya "muhacir" denir.

Dul köyü, genellikle trafik kazaları nedeniyle terk edilmiştir. Hindistan'ın güneyindeki Pedda Kunta köyünde, 2006 yılında yapılan 44 No'lu otoyol, köyü ikiye ayırarak doğal ölümleri neredeyse yok denecek kadar azaltmış ve köydeki erkeklerin büyük bir kısmını trafik kazalarında kaybetmelerine yol açmıştır. Diğer terk edilme nedenleri arasında göç dalgası, tarım ve hayvancılıkta gerileme, zorunlu göçler gibi faktörler de bulunmaktadır.