FiilKullanımı

Être fiili, aşağıdaki durumlarda avoir fiiline kıyasla kullanılır: 1. Refleksif fiillerde: Tüm refleksif fiiller Être ile çekilir. 2. Pasif cümlelerde: Fiilin nesnesi tarafından gerçekleştirildiğinde (örneğin, "Le vélo est réparé par Xavier"). 3. Hareket fiillerinde: Hareket ve türevleri olan fiiller (naître, mourir, aller, venir, monter, descendre vb.) doğrudan nesne almadan kullanıldığında. Bunun dışında, avoir genel olarak transitif fiillerde (doğrudan nesne alan fiiller) kullanılır.

"Konulur mu" ifadesi doğrudur, çünkü "konulmak" fiili edilgen bir kullanımı ifade eder.

"Has" ve "have" fiillerinin farkı, kullanılan öznenin tekil veya çoğul olmasına bağlıdır. - "Has", üçüncü tekil şahıs özneleri olan "he", "she", "it" ile veya tekil bir isimle kullanılır. - "Have", birinci şahıs ("I", "we"), ikinci şahıs ("you") ve üçüncü çoğul şahıs ("they") özneleri ile kullanılır. Ayrıca, "has" sahiplik dışında olasılık, deneyim, tüketim ve tamamlanmış eylemleri belirtmek için de kullanılabilirken, "have" yardımcı fiil olarak da farklı zaman çekimlerinde yer alır.

Sıfat-fiil ve zarf-fiil ile ilgili örnek cümleler: Sıfat-fiil örnekleri: 1. Çok bilmiş insanlara sinir oluyorum. 2. Sararan yapraklar artık yere dökülüyordu. 3. Gezilecek yerleri gezdik. 4. Tanıdık insanlar var bu şehirde. 5. Görülesi yerlere gitmedik henüz. Zarf-fiil örnekleri: 1. Uyanınca Ayşe’yi ara. 2. Koşarak okula vardım. 3. Yana yana seni arıyordu. 4. Dolu durmaksızın yağıyordu kafamıza. 5. Yatmadan ilacını içsin dedi annem.

"Kiss" ve "sleep" fiilleri farklı bağlamlarda kullanılır: 1. Kiss: Bu fiil, öpmek anlamına gelir ve genellikle romantik veya dostça bir teması ifade etmek için kullanılır. 2. Sleep: Bu fiil, uyumak anlamına gelir ve düzenli bir fiil olup, geçmiş zaman cümlelerinde "-ed" takısı alır (örneğin, "slept"). Bu fiillerin kullanım örnekleri: - "Kiss": "They kissed each other on the cheek" (Onlar birbirlerini yanaklarından öptüler). - "Sleep": "She slept for eight hours last night" (Dün gece sekiz saat uyudu).

"Ich" ile başlayan bir soruya Almanca'da cevap vermek için fiili cümlenin başına getirmek gerekir. Örnek soru ve cevaplar: - Soru: Trinkst du jeden Morgen Kaffee? (Her sabah kahve içiyor musun?). - Cevap: Ja, ich trinke jeden Morgen Kaffee. (Evet, her sabah kahve içiyorum). - Cevap: Nein, ich trinke jeden Morgen keinen Kaffee. (Hayır, her sabah kahve içmiyorum). Eğer cevabı uzatmak istenirse, kelime sırasını fiilin özneden sonra geldiği temel yapısına geri döndürerek soruyu tekrarlamak mümkündür.

"Set" fiili, çeşitli bağlamlarda farklı anlamlar taşır ve "we set" ifadesi şu şekillerde kullanılabilir: 1. Yerleştirmek, koymak: "We set the books down on the table" (Kitapları masaya koyduk). 2. Ayarlamak: "We set the alarm for 9 a.m." (Alarmı sabah 9'a ayarladık). 3. Başlamak, kurmak: "They set up a new business" (Yeni bir iş kurdular). 4. Belirlemek: "We set a date for the meeting" (Toplantı için bir tarih belirledik). 5. Katılaşmak (sıvılar için): "The glue will set in about ten minutes" (Yapıştırıcı yaklaşık on dakika içinde katılaşacak). Ayrıca, "set" ismi de grup, takım veya dizi anlamında kullanılır: "We have a set of keys" (Bir dizi anahtarımız var).

"Gefallen" Almanca'da "hoşlanmak" veya "beğenmek" anlamına gelir ve kullanımı şu şekildedir: 1. Cümle Yapısı: Beğenilen kişi dativ (e hali) olarak gelir, beğenilen şey ise özne konumunda olur. 2. Çekim: "Gefallen" düzensiz bir fiildir ve çekimi şu şekildedir: - Ich gefalle (Ben beğeniliyorum). - Du gefällst (Sen beğeniliyorsun). - Er/Sie/Es gefällt (O beğeniliyor). 3. Örnek Cümleler: - "Die Musik gefällt uns." (Müziği beğendik). - "Hat dir der Film gefallen?" (Filmi beğendin mi?). - "Er hat mir einen Gefallen getan." (Bana bir iyilik yaptı).

"Kommen" fiili, Almanca'da çeşitli bağlamlarda kullanılabilir: 1. Yer veya konum bildirmek: Bir kişinin veya bir şeyin bir yerden başka bir yere geldiğini ifade eder. 2. Hareketi veya yolculuğu ifade etmek: Birinin hareket ettiği veya bir yolculuğa çıktığı durumları belirtir. 3. Bir duruma işaret etmek: Bir durumun meydana gelmesini veya bir şeyin sonucunu ifade eder. 4. Bir grupla birlikte olmayı ifade etmek: Bir grupla birlikte olmayı veya bir etkinliğe katılmayı belirtir. 5. Zaman ifadesi: Bir zaman diliminin başlangıcını veya bir olayın gerçekleşme zamanını belirtmek için kullanılır. Fiil çekimleri: - Şimdiki zaman (Präsens): Ich komme, du kommst, er/sie/es kommt. - Geçmiş zaman (Präteritum): Ich kam, du kamst, wir kamen. - Gelecek zaman (Futur I): Ich werde kommen, du wirst kommen.

Haber yazma yüklemi, haber cümlelerinin sonunda kullanılan ve görülen, duyulan ya da öğrenilen bilgilerin üçüncü tekil şahıs diliyle, tarafsız bir şekilde kamuoyuna aktarılmasını sağlayan fiillerdir. Bu tür yüklemlere örnek olarak "açıklamak", "demek", "söylemek", "belirtmek" gibi fiiller verilebilir.

"Hold" fiili çeşitli durumlarda kullanılabilir: 1. Fiziksel Tutma: Bir nesneyi elinizde veya bir yerde tutmak için kullanılır. 2. Emniyet: Bir şeyi korumak veya muhafaza etmek için kullanılır. 3. Finans: Yatırım ve borsa terimlerinde, bir yatırım aracını satın almayı veya elinizde tutmayı ifade eder. 4. Sosyal Durumlar: Toplantı veya etkinlik düzenlemek veya yönetmek için kullanılır. 5. Hukuki Anlamlar: Bir mülkün veya mal varlığının yasal olarak sahipliğini ifade eder. Ayrıca, "hold" fiili dilbilgisel açıdan düzenli bir fiil olup, geçmiş zaman hâli "held" şeklindedir.

"To" kelimesi İngilizce'de çeşitli durumlarda kullanılır: 1. Yön Belirtmesi: "To" kelimesi, bir hareketin veya yönelimin istikametini belirtirken kullanılır. 2. Aktarma Belirtmesi: Bir şeyin bir kişiden veya yerden başka bir kişiye veya yere aktarılmasını ifade eder. 3. "İçin" Anlamı: İki fiilin arasına gelerek "için" anlamında kullanılır. 4. Bir Nesnenin Kullanımı: Bir isim veya zamirden sonra gelerek bir nesnenin nasıl kullanıldığını anlatır. 5. Eylem Tanımı: Bir sıfattan sonra gelerek eylemi tanımlar. 6. Soru Cümleleri: Soru cümlelerinde fiillerden önce kullanılarak soru sorar.

"Suppose to" ifadesi, beklenen veya gerekli olan bir şeyi ifade etmek için kullanılır. Kullanımı şu şekildedir: 1. Olumlu cümleler: Özne + "be" fiili (am, is, are) + "supposed to" + fiil. Örnek: "I am supposed to finish my homework by tomorrow" (Yarın ödevimi bitirmem gerekiyor). 2. Olumsuz cümleler: Özne + "not" + "be" fiili (am not, is not, are not) + "supposed to" + fiil. Örnek: "You aren't supposed to use your phone in class" (Derste telefonunu kullanmamalısın). 3. Soru cümleleri: "Are" + özne + "supposed to" + fiil. Örnek: "Were we supposed to book a table in advance?" (Önceden masa ayırtmamız mı gerekiyordu?).

"Var" ve "there" arasındaki fark, kullanım bağlamına göre değişir: 1. "Var" (there is/there are): Bir mekanda veya yerde bir şeyin varlığını belirtmek için kullanılır. - Tekil isimler ve sayılamayan isimler için "there is" kullanılır: "There is a dog on the grass" (Çimlerin üstünde bir köpek var). - Çoğul isimler için "there are" kullanılır: "There are three roses" (Üç tane gül var). 2. "There" ayrıca, bir cümlenin öznesi olarak da kullanılabilir ve bu durumda "sahip olmak" anlamında "have" fiili ile birlikte kullanılır: "I have a car" (Benim arabam var), "The house has a lot of windows" (Evin birçok penceresi var).

"Learn" fiili cümle içinde çeşitli şekillerde kullanılabilir: 1. Fiil olarak: "Öğrenmek" anlamında kullanılır. 2. Sıfat olarak: "Öğrenilmiş" anlamında kullanılır. Diğer örnek cümleler: - "Children are often very good at learning foreign languages" (Çocuklar genellikle yabancı dil öğrenme konusunda çok iyidirler). - "James learned to make a fire without matches" (James kibrit olmadan ateş yakmayı öğrendi).

"Elaborating" yapmak ifadesi, bir konu veya fikir hakkında daha fazla detay eklemek veya onu daha karmaşık hale getirmek anlamına gelir. Ayrıca, "elaborating" fiili şu şekillerde de kullanılabilir: - Geçişli fiil olarak: bir şeyi ayrıntılı olarak açıklamak veya tartışmak. - Geçişsiz fiil olarak: bir kavramı geliştirmek veya üzerinde çalışmak.

"Kullanma" ve "kullanarak" ifadeleri farklı bağlamlarda kullanılır: 1. "Kullanma" fiili, bir şeyi amacına uygun şekilde kullanmak anlamına gelir. 2. "Kullanarak" ifadesi ise bir eylemin gerçekleştirilme şeklini belirtir ve genellikle bir edat olarak kullanılır.

"I am" ifadesi, İngilizce'de "to be" fiilinin birinci tekil şahıs hali olarak kullanılır ve şu şekillerde kullanılır: 1. Olumlu Cümleler: Bir kişinin mesleğini, yaşını, durumunu belirtmek için kullanılır. 2. Olumsuz Cümleler: Cümleye "not" eki eklenerek yapılır. 3. Soru Cümleleri: Cümlenin başına "am" getirilerek soru oluşturulur.

"Gelmek" fiili, farklı bağlamlarda farklı zamanlarda kullanılır: 1. Geniş Zaman: Eylemin sürekli veya genelde yapıldığını belirtmek için kullanılır. 2. Gelecek Zaman: Gelecekte gerçekleşecek eylemleri ifade etmek için kullanılır. 3. "Be going to" Yapısı: Planlı gelecek zamanı belirtmek için kullanılır ve genellikle bir kanıt veya belirtiye dayanır.

"Dürfen" fiili, Almanca'da çeşitli durumlarda kullanılır: 1. İzin istemek veya izin vermek: Bir şeyi yapmak için izin istemek veya birine izin vermek anlamına gelir. 2. Yasakları belirtmek: Bir şeyin yasak olduğunu ifade etmek için olumsuz yapıda kullanılır (nicht dürfen). 3. Kibarca istekte bulunmak: Resmi veya saygılı bir şekilde izin istemek için kullanılabilir. 4. Tavsiye veya uyarı cümlelerinde: Bir şeyi yapmamak gerektiğini belirtmek için kullanılır.