Evrim

Evo-Devo (Evrimsel Gelişim Biyolojisi), gelişim süreçlerinin evrim üzerindeki etkilerini savunan bir evrim teorisidir. Bu teori, organizmaların gelişimindeki değişikliklerin, onların evrimsel tarihlerini nasıl şekillendirdiğini açıklamaya çalışır.

Kurtlar, miasitler olarak bilinen ilkel etoburlardan evrimleşmiştir.

Lamarck'ın evrimle ilgili bazı sözleri şunlardır: 1. "Zoolojinin Felsefesi" adlı eserinde Lamarck, canlıların dıştan gelen etkilere içten gelen bir değişiklikle tepki verdiğini ifade eder. 2. Lamarck'a göre, kullanılan organlar gelişirken, kullanılmayan organlar körelir. 3. Kazanılan karakterler zaman içerisinde gelişerek sonraki nesillere aktarılır. 4. Lamarck, zürafa teorisinde, otsuz ve kurak yerlerde yaşayan zürafaların ağaçların yapraklı olan uç dallarına ulaşmak için boyunlarını sık olarak uzatmak zorunda kaldıklarını ve bu nedenle nesilden nesile boyunlarının uzadığını savunmuştur.

Evet, yarasaların devamı vardır. Yarasalar, evrimsel olarak üç bağımsız kaynaktan uçan canlılar arasında yer almaktadır: pterozorlar, kuşlar ve yarasalar. Ayrıca, yarasaların fosil kayıtları da mevcuttur ve ilk yarasa fosillerinin yaklaşık 50 milyon yıl öncesine dayandığı bilinmektedir.

İnsanlar bazı kokuları sevmeme nedeni, evrimsel bir savunma mekanizması olabilir. Ayrıca, kişisel deneyimler de kokuların sevilmemesine yol açabilir.

Farklı hisler kavramı, duygusal ve hissel deneyimlerin ayrımıyla ilgili olarak ele alındığında, bu ayrımların insanın evrimsel süreci boyunca ortaya çıktığı söylenebilir. Duygular, beynin en ilkel kısmından ve limbik sistemden kaynaklanırken, hisler beynin ön lobundan ve soyut düşünceden kaynaklanır.

Penguenler, insanlardan korkmazlar çünkü evrimsel olarak insanların Antarktika'ya yerleşmesinden önce gelişmişlerdir.

Atların sürekli tetikte olmasının birkaç nedeni vardır: Evrimsel kökenler. Ayakta uyuma yeteneği. Çevresel değişiklikler. Yaşlanma. Sağlık sorunları.

Sibirya kaplanları, Bengal kaplanlarından daha büyüktür çünkü onlar daha ağır ve uzun boyludur. - Boyut: Ortalama bir Sibirya kaplanı 600-750 pound (272,1-340,2 kg) ağırlığında ve 10-12 fit (3-3,7 m) uzunluğundadır, bazı erkekler ise 900 pound (408,2 kg) veya daha fazla ağırlığa ulaşabilir. - Ağırlık: Bengal kaplanları ise kabaca 525 pound (238,1 kg) maksimum ağırlığa kadar büyür. Bu farklılık, Sibirya kaplanlarının daha soğuk ve karlı bir iklimde yaşamalarına uyum sağlamak için evrimleşmiş kalın ve daha açık renkli kürklerinden de kaynaklanabilir.

İlk yılanların, arkozorlar olarak adlandırılan dinozor grubundan evrimleştiği düşünülmektedir.

"Yeryüzünün En Büyük Gösterisi" kitabı, evrim teorisinin gerçekliğini ve bilimin herhangi bir gerçeği kadar su götürmez bir gerçek olduğunu kanıtlarla ele almaktadır. Kitapta, evrim karşıtlarının ve yaratılışçıların iddialarına karşı bilimsel kanıtlar sunulmakta ve şu konular işlenmektedir: Biyoloji, zooloji, astronomi, genetik ve jeoloji gibi birçok bilimsel alandan toplanan kanıtlar; Darwin'in doğal seçilim teorisi ışığında evrimin anlatımı; Renkli görseller ve benzetmelerle evrim sürecinin açıklanması.

Neandertaller (Homo neanderthalensis) ve modern insanlar (Homo sapiens) aynı tür değildir, ancak evrimsel olarak yakın akrabalardır. Neandertaller, yaklaşık 40.000 ila 400.000 yıl önce yaşamış bir insan türüdür.

Dinozorların denize girmeme nedeni, evrimsel adaptasyonlarıdır. Dinozorlar, kara canlıları olarak evrimleşmiş ve yaşamlarının büyük bir kısmını karada geçirmişlerdir.

Aziz Sancar, evrim teorisi hakkında şu açıklamaları yapmıştır: "Evrime inanmak gibi bir şey yoktur, evrim bir gerçektir ve inanç meselesi değildir". "Bilimsel konular dini inançlarla çözülecek konular değil". "Ben Müslümanım ve Allah'a inanıyorum, evrim olmuş olmamış fark etmez, inanan inanır inanmayan inanmaz". "Azerbaycan'da bir öğrenci merakından sormuştu. Ona şunu söylemek istiyordum: Bak ben Müslümanım, aynı zamanda moleküler biyoloji ve biyokimya yapıyorum, bu araştırmalarımda dini düşünmüyorum". Sancar, sözlerinin yanlış anlaşıldığını ve çarpıtıldığını, bu nedenle kamuoyunda bilgi kirliliği yaratıldığını belirtmiştir.

Deve, düzensiz egzersiz, kötü pozisyonda uzun süre oturma veya sakatlanma gibi nedenlerden dolayı eğri yürüyebilir. Ayrıca, evrimsel adaptasyonlar da develerin boyun eğriliğine katkıda bulunabilir.

"Zamanın Sonuna Kadar" (Until the End of Time) kitabı, Amerikalı fizikçi Brian Greene tarafından yazılmış olup, modern bilimin tanımladığı dünya resminde insanın yerini anlatmaktadır. Kitapta ele alınan konular arasında: - Evrenin başlangıcı ve entropi: Maddenin ilkel kaostan ortaya çıkmasında entropinin rolü. - Bilgi ve canlılık: Cansız maddenin evrim sürecini kontrol eden moleküler Darwinizm mekanizması. - Bilinç ve öz farkındalık: Beynin bilişsel yetenekleri ve bilincin doğası. - Dilin evrimi: Dilin ortaya çıkışı ve gelişiminin evrimsel yorumu. - Dini bilincin evrimi: Dini bilincin ortaya çıkışının evrimsel mekanizmaları. Ayrıca, kitapta kuantum mekaniği ve doğal seçilimin insanın evrimindeki rolü de tartışılmaktadır.

Evrimsel süreçte körelmiş organlar, doğal seçilim ve evrim sonucu işlevlerini yitirmiş ancak tamamen yok olmamış yapılardır. İşte bazı örnekler: 1. Apandis (Apendiks): İnsanlarda selülozun sindiriminde rol oynarken, beslenme alışkanlıklarının değişmesi nedeniyle işlevi azalmıştır. 2. Kuyruk Sokumu Kemiği: Bir kuyruğa olan ihtiyaç kaybolmuş olsa da, çeşitli kaslar için destek yapısı olarak önemini korumaktadır. 3. Yirmilik Dişler: İlk insanlardaki geniş çeneler ve fazla öğütücü dişler, modern insanlarda körelmiştir. 4. Üçüncü Göz Kapağı (Niktitant Zar): Kuşlarda ve bazı sürüngenlerde koruyucu işlev görürken, insanlarda küçülmüştür. 5. Palmaris Longus Kası: İnsanların %10-15'inde bulunmayan, bilek ve dirsek arasında uzanan bir kastır. 6. Harici Kulak Kasları: Memelilerde kulak kepçesini hareket ettirmek için kullanılırken, insanlarda işlevini kaybetmiştir.

Yaşayan fosiller, evrimleşmemelerinin nedeni, yaşadıkları ortam şartlarının değişim miktarının az olmasıdır. Bu tür canlılar, ataları daha dengesiz ve değişken ortamlarda yaşamış türlere göre daha az değiştiği için göreli olarak daha az evrimleşmişlerdir. Ayrıca, fosil kayıtları, ara geçiş formlarının eksikliğini de göstermektedir.

Agnatha (çenesiz balıklar) sınıfının çenesiz olmasının nedeni, evrimsel süreçte bu şekilde ortaya çıkmış olmalarıdır. Modern Agnatha'da çene bulunmamasının bazı diğer nedenleri: Dişlerin yukarı ve aşağı hareket edememesi. İkincil olarak omurları kaybetmiş olmaları. Solungaçları destekleyen iskelet elemanlarından evrimleşmiş eklemli çenelerin bulunmaması.

Evrim (Transcendence) filmindeki yapay zeka, Dr. Will Caster'dır.