Evolüsyon

İlk çiçeğin yaklaşık 125 milyon yıl önce ortaya çıktığı düşünülmektedir.

İnsanlarda boyun omurlarının 7 tane olmasının nedeni, bu sayının evrimsel süreçte belirlenmiş olmasıdır. Diğer memelilerde de olduğu gibi, zürafalarda da boyun omurlarının sayısı aynıdır.

Devrim ve evrim arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Değişimin Niteliği: - Devrim: Ani, radikal ve köklü bir değişimi ifade eder. - Evrim: Yavaş ve sürekli bir gelişimi ifade eder. 2. Zorlama ve Süre: - Devrim: Genellikle bilinçli ve sistematik olarak yapılan, yaptırımlarla desteklenen değişikliklerdir. - Evrim: Zorlama olmadan, olayların ve zamanın doğal akışı içinde gerçekleşir. 3. Yeniden Yapılanma: - Devrim: Eski düzenin yıkılıp yerine yeni bir yapının kurulması anlamına gelir. - Evrim: Herhangi bir yeniden yapılanma söz konusu değildir, sadece mevcut durumun iyileştirilmesi amaçlanır.

Alemden türe doğru gidildikçe ortak özellikler ve homolog organ benzerliği artar.

Canlıların oluşumu, yaklaşık 3,5 milyar yıl önce tek hücreli mikroorganizmaların ortaya çıkmasıyla başlamıştır.

Richard Dawkins'in "Ataların Hikayesi" kitabında 40 durak bulunmaktadır.

Tür kişmesi ifadesi, bilimsel literatürde yer almayan bir terimdir. Ancak "türleşme" kavramı, evrim biyolojisinde önemli bir yer tutar. Türleşme, yeni biyolojik türlerin oluştuğu evrimsel süreçtir. Türleşmenin farklı tipleri vardır: - Allopatrik türleşme: Coğrafi izolasyon sonucu oluşur. - Simpatrik türleşme: Aynı ortamda yaşayan popülasyonlar içinde gerçekleşir ve genellikle çok kromozomluluk gibi genetik değişikliklerle tetiklenir. - Parapatrik ve peripatrik türleşme: Diğer türleşme mekanizmalarıdır.

Kafasında dişli domuzların (babirusaların) neden yok olduğuna dair kesin bir neden bulunmamaktadır, ancak yaklaşık 26 ila 12 milyon yıl önce, deniz seviyesinin yükselmesi sonucu Sulawesi'de izole kalarak domuz soyundan ayrıldıkları düşünülmektedir. Ayrıca, kılıç dişli hayvanların soyunun tükenmesinin de benzer nedenlerle, iklim değişikliği ve insanların etkisiyle büyük hayvanların ortadan kalkmasıyla işlevsiz hale gelen bu tür dişlerin avlanmada yeterince etkili olmamasından kaynaklandığı düşünülmektedir.

Cinsel dimorfizm ve cinsel seçilim yakından ilişkili kavramlardır, ancak farklı anlamlar taşırlar: 1. Cinsel Dimorfizm: Aynı tür içindeki erkekler ve dişiler arasındaki farklılıklardır. 2. Cinsel Seçilim: Eşler arasındaki rekabet sonucu ortaya çıkan doğal seçilim sürecidir. İki ana türü vardır: - İnterseksüel Seçilim: Bir cinsiyetin (genellikle dişilerin) karşı cinsi çekmek için geliştirdiği özellikler. - İntraseksüel Seçilim: Aynı cinsiyetten bireylerin (genellikle erkeklerin) eşler için birbirleriyle yarışması. Özetle, cinsel dimorfizm, cinsel seçilimin bir sonucu olarak gelişir ve bu farklılıklar, bireylerin potansiyel eşlerin uygunluğunu belirlemelerine yardımcı olur.

"İnsan İçgüdüsü" kitapları farklı yazarlar tarafından farklı açılardan ele alınmıştır: 1. Robert Winston'un "İnsan İçgüdüsü" kitabı, insan davranışlarının evrimsel bakış açısıyla nasıl şekillendiğini anlatır. 2. James Drever'in "İnsandaki İçgüdü" kitabı ise içgüdülerin tarihsel, biyolojik ve psikolojik kökenlerini analiz eder.

Evrime delil olarak şu unsurlar gösterilebilir: 1. Fosiller: Geçmiş dönemlerde yaşamış organizmaların kalıntıları olup, türlerin zaman içinde nasıl değiştiğini gösterir. 2. Genetik Kanıtlar: DNA analizleri ve genetik benzerlikler, türler arasındaki ilişkileri ve ortak ataları ortaya çıkarır. 3. Homoloji: Farklı türlerde benzer yapıya sahip olan organlar, ortak bir atadan evrimleştiğimizi gösterir. 4. Adaptasyon Örnekleri: Canlıların çevreye uyum sağlama yetenekleri, doğal seçilim sürecinin bir sonucudur. 5. Embriyolojik Kanıtlar: Embriyoların benzer gelişim aşamaları, türler arasındaki ilişkiyi gösterir. 6. Biyocoğrafik Dağılım: Benzer çevre koşullarına sahip bölgelerde yaşayan türlerin birbirine daha yakın olması.

Köpekler ve insanlar aynı soydan değildir, ancak evrimsel bir bağlantıları vardır. Köpeklerin atası olarak kabul edilen kurtlar, yaklaşık 15.000 yıl önce insanlar tarafından evcilleştirilmiştir. İnsanlar ve köpekler, DNA'larının %84'ünü paylaşırlar, bu da onların genetik olarak yakın olduklarını gösterir.

Homo sapiens, günümüz insanı olarak kabul edilir ve ilk insan değildir. İnsan türünün evrim sürecinde, Homo sapiens'ten önce de çeşitli insan türleri yaşamıştır, bunlar arasında Homo erectus ve Neandertaller bulunur.

Seçilim baskısı ile değişim, canlıların çevrelerine uyum sağlama sürecinde doğal seçilim mekanizmasının etkisiyle gerçekleşen evrimsel bir süreçtir. Bu süreçte: 1. Genetik çeşitlilik topluluk içinde rastgele oluşur. 2. Seçilim baskısı yaratan bir etken (örneğin, kuraklık, hastalık, açlık) ortaya çıkar. 3. Avantajlı özelliklere sahip bireyler, bu baskı karşısında hayatta kalır ve çoğalır. 4. Zamanla, toplulukta bu avantajlı özellikleri taşıyan bireylerin oranı artar ve ilgili özellik yaygın hale gelir.

Duygular evrimsel süreçte milyonlarca yıl önce ortaya çıkmıştır.

Eşeysel seçilim, Charles Darwin tarafından 1859 yılında açıklanan, doğal seçilimin temel dayanaklarından biri olarak kabul edilen bir kavramdır. Eşeysel seçilim, üreme mücadelesi sonucunda ortaya çıkar ve şu şekilde tanımlanır: "Aynı türün farklı cinsiyetten bireylerinin, eş edinme veya üreme başarısı bakımından birbirlerine göre sahip oldukları avantaj". İki ana formu vardır: 1. İnterseksüel seçilim: Dişilerin, erkekler arasından bir eş seçmesi durumu. 2. İntraseksüel seçilim: Aynı cinsiyetten bireylerin, karşı cinsi etkilemek için kendi aralarında rekabet etmeleri.

Doğal seçilimde daha avantajlı olan moth, çevresine daha iyi uyum sağlayabilen ve hayatta kalma şansını artıran özelliklere sahip olandır. Örneğin, Sanayi Devrimi döneminde İngiltere'de isli ağaçların artmasıyla siyah renkli güveler daha iyi kamufle olarak avcılardan kaçabildi ve bu nedenle popülasyon içinde baskın hale geldi. Bu, klasik bir doğal seçilim örneğidir.

"Beş Milyon Yıl - Maymundan Tarıma Uzun ve Maceralı Bir Yolculuk" kitabı, insanın evrim sürecini ve bu sürecin tarımla nasıl sonuçlandığını anlatıyor. Kitapta ele alınan konular arasında şunlar yer alıyor: 5 milyon yıl önce primatlar arasında insansı soyların ortaya çıkması; Bu soyların 2,5 milyon yıl önce Homo soyuna ve ardından Homo sapiens türüne evrilmesi; Sapiens'in tüm dünyaya yayılması; Ölü gömme, süs eşyaları imal etme, resim ve heykel yapma gibi sapiens kültürünün ilk işaretlerinin ortaya çıkması; Tarım ve hayvancılık sayesinde uygarlık kurma aşaması. Yazar Peter Bellwood, bu konuları en son bulgular ve en yeni bilgiler ışığında ele alıyor.

İnsan evriminde ilk ortaya çıkan tür, Sahelanthropus tchadensis olarak kabul edilir ve bu tür yaklaşık 7-6 milyon yıl önce yaşamıştır.

Kulak kasları, evrim süreci boyunca kullanılmadıkları için körelir. Bu kaslar, insanların atalarında kulak kepçesinin şeklini değiştirerek sesleri daha iyi duymalarına yardımcı oluyordu.