Enfeksiyon

Prokalsitonin (PCT) seviyesinin yükselmesine neden olan bazı durumlar şunlardır: Bakteriyel enfeksiyonlar. Zatürre (pnömoni). Menenjit. İdrar yolu enfeksiyonu (İYE). Pankreatit. Travma ve büyük cerrahi sonrası komplikasyonlar. Organ yetmezlikleri. Kanda oksijen seviyesinin düşmesi. Alerjik astım atağı. KOAH. PCT seviyesinin yükselmesi, enfeksiyonun şiddetiyle paralel olarak artış gösterir.

Periferik yayma lenfosit yüksekliği, kandaki lenfosit (LYM) düzeyinin normal referans aralığının üzerine çıkması durumudur ve bu durum lenfositoz olarak adlandırılır. Lenfosit yüksekliğinin bazı nedenleri: Enfeksiyonlar. Otoimmün hastalıklar. Kanser türleri. Stres ve ağır fiziksel egzersiz. Belirtiler genellikle altta yatan nedene bağlı olarak ortaya çıkar ve ateş, halsizlik, lenf bezlerinde şişme gibi durumları içerebilir. Tedavi, lenfosit yüksekliğinin nedenine bağlı olarak değişir ve enfeksiyon durumunda antibiyotik, kanser durumunda kemoterapi gibi yöntemleri içerebilir.

Evet, 20 yaş dişi yanağı şişirebilir. 20 yaş dişlerinin çıkması sırasında yanakların şişmesi, genellikle diş etinin iltihaplanması ve yanak bölgesinde oluşan baskı nedeniyle gerçekleşir. Şişliğin uzun süre devam etmesi ve ağrının artması durumlarında bir diş hekimine danışılması önerilmektedir.

Akut romatizmal ateş (ARA), "A grubu beta hemolitik streptokok" enfeksiyonuna karşı gelişen otoimmün yanıta bağlı, başta eklem olmak üzere çeşitli bulgulara neden olan iltihaplı bir romatizma hastalığıdır. Genellikle 5-15 yaş grubu bireylerde, boğaz enfeksiyonunu takiben 3 hafta sonra ortaya çıkar. Başlıca belirtileri: ateş; eklem iltihabı; cilt altında nodül gelişimi veya deri döküntüsü; kol, bacak veya yüz kaslarında istemsiz hareketler; halsizlik. Tedavi edilmezse kalp kapakçıklarında hasar oluşturabilir. Tedavi, antibiyotik, anti-inflamatuar ilaçlar ve yatak istirahati içerir.

Yutkununca boğaz acısı çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir, bunlar arasında: Viral veya bakteriyel enfeksiyonlar (soğuk algınlığı, grip, boğaz enfeksiyonu). Alerjiler. Tahriş edici maddelere maruz kalma (duman, kimyasallar). Boğaz kuruluğu. Gastroözofageal reflü hastalığı (GERD). Sinüzit. Sigara içme. Diş problemleri (çürükler, diş çıkarma). Kuru hava. Boğaz ağrısının nedenini belirlemek ve uygun tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Kemozis, çeşitli hastalıkların belirtisi olabilir, bunlar arasında: Alerjik reaksiyonlar. Bakteriyel ve viral enfeksiyonlar. Göz yaralanmaları. Kimyasal maddeler. Kontakt lens kullanımı. Hipertiroidizm. Kemozis belirtileri gözlemlendiğinde bir göz doktoruna başvurulması önerilir.

Pansumanın kaç gün devam edeceği, yaranın türüne ve şiddetine bağlıdır. Ameliyat sonrası yaralar için ilk günlerde her gün pansuman yapılması önerilir. Küçük yaralar genellikle 1-2 günde bir yenilenmelidir. Enfekte yaralarda pansumanın sıklığı artırılmalı ve yaranın daha sık temizlenmesi gerekmektedir. Ciddi yaralanmalar, yanıklar veya ameliyat sonrası durumlarda tıbbi yardım almak en iyisidir. Pansuman uygulaması özellikle plonidal sinüs hastalığında önemlidir. Pansumanların yapılış şekli ve sıklığı, yara kapanma süresini etkileyebilir. Her durumda, pansuman yapmadan önce bir sağlık profesyoneline danışılması önerilir.

Reaktif büyüme, bir doku veya organın, genellikle bir enfeksiyon veya travma sonrası artan hücre üretimi ve büyümesi anlamına gelir. Reaktif büyüme örnekleri: Reaktif lenf nodu: Enfeksiyon sonucu lenf nodlarının büyümesi. Fibröz polip: Fibroblastların bol kolajen üretmesiyle oluşan büyüme. Periferal ossifying fibrom: Prolifere fibroblastlar arasında kemik ve sementikl bulunmasıyla karakterize büyüme.

Bilateral mastoid hücrelerde effüzyon, her iki mastoid hücrede de sıvı birikmesi anlamına gelir. Mastoid effüzyon, mastoid hava hücreleri içinde sıvı bulunması durumudur. Effüzyonlu otitis media (EFOM) olarak da bilinen bu durum, çocukluk çağında sıkça görülür. Teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

ESBL (Genişlemiş Spektrumlu Beta Laktamaz) antibiyotik direnci, bakterilerin (genellikle Enterobacteriaceae familyasına ait) oksiimino-β-laktamlara (örneğin, sefotaksim, aztreonam, seftazidim) karşı direnç geliştirmesi durumudur. ESBL üreten bakterilerin bazı özellikleri: Yaygınlığı: E. coli ve K. pneumoniae bakterilerinin %10-40'ı ESBL üretebilir. Etkileri: Sepsis, üriner sistem enfeksiyonları, solunum yolu enfeksiyonları ve menenjite neden olabilir. Tedavi zorlukları: ESBL üreten bakterilerde karbapenem grubu antibiyotikler genellikle daha etkili kalır, ancak direnç geliştiğinde tedavi seçenekleri kısıtlanır. Antibiyotik direnci, bakterilerin antibiyotiklerin etki ettiği bölgeleri değiştirmesi veya antibiyotikleri parçalayan enzimler üretmesiyle gelişir.

Kemikte flulaşma, genellikle osteomyelit (kemik iltihabı) gibi enfeksiyon hastalıklarından kaynaklanabilir. Kemik iltihabına yol açan bazı nedenler: Yaralanmalar ve cerrahi operasyonlar. Kronik hastalıklar. Dolaşım bozuklukları. Kemik iltihabı belirtileri arasında ağrı, şişlik, kızarıklık, ateş ve hareket kısıtlılığı bulunur. Teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

BACT yüksekliği, idrar tahlilinde bakteri varlığının tespit edilmesi anlamına gelir ve genellikle idrar yolu enfeksiyonlarının (İYE) bir göstergesidir. BACT pozitifliğinin bazı nedenleri: İdrar yolu enfeksiyonu (İYE). Piyelonefrit. Asemptomatik bakteriüri. BACT pozitifliği durumunda, uygun antibiyotik tedavisi ile enfeksiyonun kontrol altına alınması mümkündür.

Yarı kritik aletler, mukoza veya bütünlüğü bozulmuş cilt ile temas eden aletlerdir. Bazı yarı kritik alet örnekleri: aynalar; ölçü kaşıkları; amalgam fulvarı; solunum terapisi ve anestezi ekipmanları; endoskop; laringoskop; endokaviter problar; tonometreler. Yarı kritik aletlerin steril edilmesi tercih edilir, ancak sterilizasyon mümkün değilse yüksek düzey dezenfeksiyon uygulanabilir.

Kuyruk sokumu kanaması çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir: Travma veya yaralanmalar. Cerrahi müdahale. Enfeksiyonlar. İltihap. Hemoroid. Kist veya tümörler. Kanama bozuklukları. Kuyruk sokumu kanaması ciddi bir durum olabileceğinden, bu tür belirtilerle karşılaşan bireylerin mutlaka bir sağlık profesyoneline başvurması önemlidir.

Et yiyen bakterilerin ortaya çıkma durumları şunlardır: Ciltteki kesik veya yaralar. Yanıklar. Hayvan ısırıkları. Diş enfeksiyonları. Deniz suyu ile temas. Et yiyen bakteri enfeksiyonu, özellikle bağışıklık sistemi baskılanmış bireylerde daha sık görülür.

Üst solunum yolu enfeksiyonunun bazı belirtileri şunlardır: burun tıkanıklığı veya burun akıntısı; öksürük (balgamlı ya da kuru); hapşırma; boğaz ağrısı; baş ağrısı; eklem ve kas ağrıları; yüksek ateş; genel vücut kırgınlığı; yorgunluk, halsizlik; göğüs ağrısı ve hırıltılı nefes (ilerleyen dönemlerde). Belirtiler genellikle enfeksiyon başladıktan sonra birkaç gün içinde ortaya çıkar. Üst solunum yolu enfeksiyonu belirtileri görüldüğünde bir sağlık profesyoneline başvurulması önerilir.

Üst solunum yolu enfeksiyonunun bazı belirtileri şunlardır: burun tıkanıklığı veya burun akıntısı; öksürük (balgamlı ya da kuru); hapşırma; boğaz ağrısı; baş ağrısı; eklem ve kas ağrıları; yüksek ateş; genel vücut kırgınlığı; yorgunluk, halsizlik; göğüs ağrısı ve hırıltılı nefes (ilerleyen dönemlerde). Belirtiler genellikle enfeksiyon başladıktan sonra birkaç gün içinde ortaya çıkar. Üst solunum yolu enfeksiyonu belirtileri görüldüğünde bir sağlık profesyoneline başvurulması önerilir.

Evet, kulak önündeki şişlik dokununca ağrıya neden olabilir. Kulak önündeki şişliklerin ağrıya yol açmasının bazı nedenleri: Enfeksiyonlar. İltihaplanma. Tümörler. Şişlik ve ağrı durumunda bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Sol maksiller sinüste havalanma kaybı, yüz bölgesindeki sinüs boşluklarında havanın azalması anlamına gelir. Havalanma kaybının bazı nedenleri: sinüs enfeksiyonuna bağlı olarak hava akışının azalması; kronik iltihaplanmalar ve mukus birikimi; anatomik bozukluklar veya doğuştan gelen yapısal farklılıklar; kulak burun boğaz hastalıklarıyla ilişkili enfeksiyonlar; travmalar veya ameliyat sonrası gelişen durumlar. Belirtiler arasında baş ağrısı, burun tıkanıklığı, işitme problemleri ve sinüs enfeksiyonuna bağlı iltihaplanma yer alabilir. Teşhis için tomografi cihazları ve röntgenler kullanılır.

Monosit yüksekliğinde yapılan tahliller şunlardır: Tam kan sayımı (hemogram). Enfeksiyon testleri. İltihap belirteçleri. Kemik iliği biyopsisi. Monosit yüksekliği, genellikle bir enfeksiyon, iltihap veya başka bir sağlık sorunu ile ilişkilidir. Doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.