• Buradasın

    Eleştiri

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Kült film neden izlenir?

    Kült filmler, sadık ve tutkulu bir hayran kitlesine sahip oldukları için izlenir. Kült filmlerin izlenmesinin bazı nedenleri: Benzersizlik: Alışılmadık temalar, sıra dışı mizah ve özgün bir tarz sunarlar. Topluluk duygusu: Hayranları arasında ortak ilgi ve tutkuyu paylaşarak bir topluluk duygusu oluştururlar. Sosyal ve kültürel önem: Ana akım sinemaya alternatif sunarak, sosyal ve kültürel alanlarda etkide bulunurlar. İlgi çekici estetik: Yönetmenin özgün tarzı ve estetik anlayışı belirgin bir şekilde ortaya çıkar. Kült film kavramı subjektiftir ve bir film, biri için kült kabul edilirken diğeri için olmayabilir.

    Zübkü ne anlatıyor?

    Zübük, Aziz Nesin'in 1961 yılında yayımlanan gülmece romanıdır. Eser, aynı zamanda bu tip politikacıları yaratan toplumsal yapıyı da eleştirir. Roman, 1980 yılında aynı isimle sinemaya uyarlanmış ve başrolde Kemal Sunal yer almıştır.

    AC Unity neden bu kadar kötü?

    Assassin's Creed Unity'nin kötü olarak değerlendirilmesinin bazı nedenleri: Hikaye ve karakterler: Hikaye, klişe olarak bulunmuş ve ana karakter Arno, etkileyici bir karakter olarak algılanmamış. Performans sorunları: Havada duran nesneler, insanların içine girmesi gibi birçok bug ve teknik sorun mevcut. Dövüş sistemi: Dövüş animasyonları ve kontra atak sistemi, önceki oyunlara göre daha hantal ve zor bulunmuş. Tekrar eden görevler: Görevlerin kendini tekrar ettiği ve aynı döngü içinde ilerlediği belirtilmiş. Çok fazla toplanabilir: Yeni mekanlar keşfetmeyi sağlayan toplayıcılar, bir süre sonra kabak tadı vermiş.

    Karahan kitabevi güvenilir mi?

    Karahan Kitabevi'nin güvenilirliği hakkında farklı görüşler bulunmaktadır. Bazı kullanıcılar, Karahan Kitabevi'nin güvenilir olduğunu düşünmektedir. Ancak, bazı kullanıcılar da Karahan Kitabevi'ni güvenilir bulmamaktadır. Karahan Kitabevi'nden alışveriş yapmadan önce, kullanıcı yorumlarını dikkate alarak karar vermeniz önerilir.

    Ön yargılarımı yık kitabı ne anlatıyor?

    "Ön Yargılarımı Yık" kitabının ne anlattığına dair bilgi bulunamadı. Ancak, ön yargıları konu alan bazı kitaplar şunlardır: İbrahim Kalın - "Ben ve Öteki". Ayşe Kulin - "Varoşta Kadın Olmak". Tayyip ASAR - "Ön Yargı".

    Ömer Seyfeddin eleştiri türünde hangi eser vermiştir?

    Ömer Seyfettin, eleştiri türünde çeşitli eserler vermiştir. Öne çıkan bazı eserleri şunlardır: "Efruz Bey": Osmanlı bürokrasisini mizahi bir dille eleştiren bir eserdir. "Şefkate İman": İyi gün dostu insanları eleştiren bir hikayedir. "Uçurumun Kenarında": Kadınların namuslarını tehlikeye atmalarını eleştiren bir hikayedir. "Külah": Yalan, hilekarlık ve hırsızlığa yönelik eleştiriler içeren bir eserdir. Ayrıca, Ömer Seyfettin'in eserlerinde genel olarak toplumsal eleştiri, milli değerler ve günlük hayata dair eleştiriler bulunmaktadır.

    Atomic Heart neden bu kadar kötü?

    Atomic Heart oyununun kötü olarak değerlendirilmesinin birkaç nedeni vardır: 1. Narratif Zayıflıklar: Oyunun hikayesi dağınık ve bağlamsız olarak eleştirilmiştir. 2. Açık Dünya Tasarımı: Oyunun açık dünya unsurları yetersiz ve amaçsız olarak değerlendirilmiştir. 3. Teknik Sorunlar: Oyun, performans sorunları, stuttering ve frame rate düşüşleri gibi teknik problemlerle karşılaşmıştır. 4. Etik ve Siyasi Tartışmalar: Oyunun geliştiricisi Mundfish'in Rusya ile bağlantılı olması ve oyunun potansiyel olarak propaganda içerdiği iddiaları, olumsuz tepkilere yol açmıştır. 5. Oyun Mekaniği: Diyalogların ve seslendirmenin zayıf olması, dövüş mekaniklerinin ağırlıksız ve platformlamanın sinir bozucu bulunması gibi oyun mekanikleri de eleştirilmiştir.

    Demir Ökçe filmi neden yasaklandı?

    Jack London'ın "Demir Ökçe" adlı romanından uyarlanan 1919 yapımı film, rejimi "yıkmaya ve değiştirmeye yönelik" içerikler barındırdığı gerekçesiyle ABD'de yasaklanmıştır. Ayrıca, filmin bir bölümünün, Frank Harris tarafından yazılan bir makale ile neredeyse aynı olması da intihal suçlamalarına yol açmıştır.

    Baykar kapak fotoğrafı neden kaldırıldı?

    Baykar'ın kapak fotoğrafının neden kaldırıldığına dair spesifik bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, Baykar'ın adını ve görsellerini kullanarak yapılan dolandırıcılık girişimlerine karşı Baykar'ın resmi uyarılarında, bu tür içeriklerin şirketin bilgisi dışında yayınlandığı ve dolandırıcılık amaçlı olduğu belirtilmiştir. TRT Haber'in, Baykar'ın düzenlediği TEKNOFEST'in fotoğrafını kapak fotoğrafı yapması da tartışmalara yol açmıştı. Daha fazla bilgi için Baykar'ın resmi sosyal medya hesapları ve internet sitesi üzerinden yapılan açıklamaları takip etmek önerilir.

    Baykan Sezer'in Batı sosyolojisinin eleştirisinde hangi kavramı ön plana çıkarmaktadır?

    Baykan Sezer, Batı sosyolojisinin eleştirisinde "Doğu-Batı çatışması" kavramını ön plana çıkarmaktadır.

    Bıçak kemikte ne anlatıyor?

    "Bıçak Kemikte" şiiri, yoksulluk, işsizlik ve açlık gibi toplumsal sorunları ele alır. Şiirde öne çıkan bazı temalar: İnsanlığın durumu: "Yük vurulmuş dağlar gibi insanlık bu mu?". Sömürü: "Çalıyor sömürünün imdat çanları". Örgütlenme çağrısı: "Yetsin artık bu susku, bıçak kemikte". Şiir, aynı zamanda Aşık İhsani'nin politik sertliği olan şiirlerinin yer aldığı "Bıçak Kemikte" adlı kitabında da yer alır.

    Fotoğraf itirafı nedir?

    Fotoğraf itirafı ifadesi, iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Fotoğraf Eleştirisi: Bir fotoğrafın estetik, teknik ve içeriğini değerlendirme sürecidir. 2. Fotoğraftan Kişi Bulma: Elindeki fotoğraftaki kişinin kim olduğunu belirlemek için tersine görsel arama yapma yöntemidir.

    En iyi ölüm sahnesi hangi filmde?

    En iyi ölüm sahnesinin hangi filmde olduğu konusunda kesin bir görüş yoktur, çünkü bu subjektif bir değerlendirmedir. Ancak, bazı kaynaklarda yer alan ve izleyicilerin etkilendiği ölüm sahnelerinden bazıları şunlardır: "İçimdeki Deniz" (The Sea Inside). "Eşkıya". "Leon: The Professional". "Heat". Ayrıca, "ABC of Death" yapımcıları, sinema tarihinin en iyi ölüm sahnelerini tek bir videoda derlemiştir, ancak bu sahnelerin hangi filmlerde yer aldığı belirtilmemiştir.

    Barış Akarsu'nun kimdir o şarkısının hikayesi?

    Barış Akarsu'nun "Kimdir O" şarkısının hikayesi, ABD ve dünya siyasetini eleştiren sözlere sahip olmasıdır. "Kimdir O" şarkısının sözleri şu şekildedir: > Tepede beyaz bir saray, > Sarayda soytarı bir kral. > Kara haber onun işi, > Sıra kimde? Sözlerde ayrıca şu dizeler de yer almaktadır: > Tanrısı para, kendine köle. > Sözleri zehir, onu dinleme. > Sadık uşaklar eteğini öper. > Korku üretir, süsleri gizler. Bu dizelerde, dönemin ABD Başkanı George W. Bush'a ve hırsına, egosuna yenik düşen, birçok canın ölmesine çanak tutan tüm kötü liderlere gönderme yapılmıştır.

    Star Wars 1 neden bu kadar kötü?

    Star Wars: Bölüm I - Gizli Tehlike filminin kötü olarak değerlendirilmesinin bazı nedenleri: Hikaye ve Senaryo: Filmde derinlikli bir hikaye anlatımı yok ve senaryonun neyi amaçladığı belli değil. Karakterler: Karakterler derinlikli değil ve empati yapılabilecek bir karakter yok. Oyunculuk: Oyuncular donuk ve ruhsuz bir performans sergiliyor. 3D Uygulaması: Filme yapılan 3D uygulaması başarısız bulunmuş. Buna karşılık, filmdeki bazı olumlu unsurlar da var: Görsel Efektler: Görsel efektler övülmüş. Bazı Karakterler: Qui-Gon Jinn, Obi-wan Kenobi ve Anakin Skywalker gibi karakterler beğeni toplamış.

    Stephen greenblatt hangi akıma mensup?

    Stephen Greenblatt, "Yeni Tarihselcilik" (New Historicism) adı verilen edebiyat eleştirisi akımının kurucusu ve önde gelen temsilcisidir. Bu akım, edebiyat eserlerinin yazıldığı dönemin kültürel ve toplumsal koşulları ışığında ele alınmasını savunur.

    Destan dizi neden beğenilmedi?

    Destan dizisinin beğenilmemesinin bazı nedenleri: Senaryo sorunları: Dizinin senaryosunun beklenildiği gibi devam etmemesi, izleyicilerin final kararını eleştirmesine neden oldu. Cast seçimi: Özellikle başrol oyuncusu Ebru Şahin'in performansı ve imajı, izleyiciler tarafından Akkız karakterine yakışmadığı için eleştirildi. Yozlaşmış Türk kültürü sunumu: Dizide Türk kültürünün Arap propagandası gibi sunulması da eleştirilen bir diğer nokta oldu. Göze batan hatalar: Antik Yunan tragedyalarını andıran oyunculuklar ve senaryoda göze çarpan hatalar da izleyicilerin dikkatini çekti.

    Kıraç Ceza'ya ne dedi?

    2005 yılında, TV8'de yayınlanan Müzik Dergisi programına konuk olan Kıraç, rapçiler hakkında şu sözleri sarf etmiştir: > “Ne dediklerini ben hiç anlamıyorum, Türkçeyi mahvediyorlar, ayrıca çok da dejenereler. Bu adamlar kesin uyuşturucu kullanıyorlar, yoksa kelimeleri bu kadar hızlı, art arda söylemeleri imkansız.” Aynı yıl düzenlenen Rap in Rock İstanbul Festivali’nde Ceza, Kıraç’a küfürlü bir rap şarkı söylemiştir. Daha sonra bu söylediklerinden pişman olan Ceza, Kıraç’tan özür dilemiştir.

    Doğu dizisi neden kötünün iyisi?

    "Doğu" dizisinin neden "kötünün iyisi" olarak değerlendirilebileceği konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. Bazı olumlu özellikler: Komedi türü: Dizi, komedi türünde kendince başarılı bir yapı sunmaktadır. Karakter gelişimi: Karakter gelişimleri iyi bir şekilde işlenmiştir. Oyunculuk: Doğu Demirkol ve Evliya Aykan'ın oyunculukları başarılı bulunmuştur. Bazı olumsuz özellikler: Diyaloglar: Gereksiz uzun diyaloglar ve sahneler olduğu belirtilmiştir. Tempo: Bazı bölümlerde temponun yavaşlayabileceği ifade edilmiştir. Genel olarak, "Doğu" dizisi, ortalama bir komedi dizisi olarak değerlendirilmektedir.

    Foucault panoptikonu neden eleştirdi?

    Michel Foucault, panoptikonu bireylerin özgürlüğünü kısıtladığı ve onları görünmez normlar hapishanesinde yaşamaya zorladığı için eleştirmiştir. Foucault'ya göre panoptikon, bireylerin davranışlarını içselleştirilmiş gözetimle sürekli denetim altında tutmayı hedefler. Foucault, panoptikonun sadece bireyleri baskı altına almakla kalmadığını, aynı zamanda onların düşüncelerini, davranışlarını ve kimliklerini biçimlendirdiğini savunur. Ayrıca, panoptikonda bireylerin yaşam biçimlerinin belirli normlar çerçevesinde olması gerektiği ve bu normlara uymayanların "uyumsuz", "anormal" ve "öteki" olarak damglandığı eleştirisi de yapılmıştır. Foucault'nun panoptikon eleştirisinin temelinde, bireylerin öznel deneyimlerini yaşayamadıkları ve kimliklerinin dayattığı sınırları aşamadıkları görüşü de yer alır.