Edebiyat

"İstanbul'u Dinliyorum, Gözlerim Kapalı" şiiri, Garip Akımı'na aittir. Bu akım, Orhan Veli Kanık, Melih Cevdet Anday ve Oktay Rıfat tarafından 1941 yılında kurulmuştur.

Bir hikayenin ana fikrini bulmak için şu adımlar izlenebilir: Metni dikkatlice okuma ve anlama. Yazarın amacını ve temel argümanı belirleme. Düşünce akışını analiz etme. Metni özetleme. Başlığı inceleme. Giriş ve sonuç paragraflarını okuma. Ana fikir, her zaman metin içinde doğrudan sunulmayabilir; bu durumda okuyucu tarafından çıkarılmalıdır.

Yaprak Dökümü, Reşat Nuri Güntekin'in 1930 yılında yayınlanan romanı, modernleşme sürecindeki Türk toplumunda sosyal değişimle yitirilen değerleri ve bu değişimin Ali Rıza Bey ailesinde sebep olduğu dağılma ve yıkımı anlatır. Romanda, Batılı bir yaşam sürmek isteyen aile fertlerinin kendi toplumuna yabancı kalışı ve geleneksel kültürle çatışmaları işlenir. Ayrıca, romanda kültürel çözülmenin yanı sıra Ali Rıza Bey'in babalık otoritesini yitirmesi de izleksel kurguyu belirler.

"Desem ki" şiiri, Cahit Sıtkı Tarancı'ya aittir.

"Desem ki" şiiri, Cahit Sıtkı Tarancı'ya aittir.

Üç Silahşörler serisi, Alexandre Dumas'ın yazdığı üç kitaptan oluşur. Serinin kitapları: 1. Üç Silahşörler. 2. Yirmi Yıl Sonra. 3. Bragelonne Vikontu. Ayrıca, bu kitapların dışında da "Üç Silahşörler" adıyla çeşitli uyarlamalar ve devam hikayeleri bulunmaktadır.

Café de Flore gerçek bir hikayeye dayanmaktadır. Bu tarihi kafe, 1880'lerde Paris'te açılmış olup, yazarlar, filozoflar ve sanatçılar için popüler bir buluşma noktası olmuştur. Kafe, özellikle 20. yüzyılın ortalarında Jean-Paul Sartre ve Simone de Beauvoir gibi varoluşçuluk akımının önde gelen isimlerinin uğrak yeri olarak ün kazanmıştır. Bu nedenle, kültürel ve edebi bir miras olarak kabul edilmektedir.

"Tanrı ile Konuşmalar" serisi toplamda 9 kitaptan oluşmaktadır.

Dalila kelimesi farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir. Sanat Eseri: "Dalila", Alman yazar Tristan Berger tarafından kaleme alınmış bir tiyatro oyunudur. Film: "Dalila", Mohammed Karim tarafından 1956 yılında çekilmiş bir Mısır filmidir. Mitolojik Figür: Yahudi mitolojisinde, Samson'un saçlarını kesip gücünü yok eden kadındır.

Oksimoron ve paradoks aynı şey değildir. Oksimoron, birbiriyle çelişen ya da tamamen zıt iki kavramın bir arada kullanılması ve bu şekilde oluşturulmuş ifadedir. Paradoks, görünüşte doğru olan bir ifade veya ifadeler topluluğunun bir çelişki oluşturması veya sezgiye karşı bir sonuç oluşturmasıdır. Oksimoron bir dil sanatı, paradoks ise bir mantık çıkmazıdır.

Nazım Hikmet'in aşk için söylediği bazı sözler: "Seni Düşünmek Güzel Şey" şiiri: "Seni düşünmek güzel şey, ümitli şey / Dünyanın en güzel sesinden, en güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey". "Mavi Gözlü Dev, Minnacık Kadın ve Hanımelleri" şiiri: "O mavi gözlü bir devdi. / Minnacık bir kadın sevdi. / Kadının hayali minnacık bir evdi, / Bahçesinde ebruliii hanımeli açan bir ev". "Bir Ayrılış Hikayesi": "Erkek kadına dedi ki: -Seni seviyorum, ama nasıl, / Avuçlarımda camdan bir şey gibi / Kalbimi sıkıp parmaklarımı kanatarak / Kırasıya, çıldırasıya". "Sevdiğin Müddetçe ve Sevebildiğin Kadar": "Sevdiğin müddetçe ve sevebildiğin kadar, / Sevdiğine her şeyini verdiğin müddetçe ve verebildiğin kadar gençsin". "Yalnızlık İnsanlara Çok Şey Öğretir": "Yalnızlık insanlara çok şey öğretmiştir. / Ama sen gitme, ben cahil kalayım".

Öykülemenin bazı özellikleri: Olay, kişi, mekân ve zaman ortak unsurlardır. Olay akışı vardır; olaylar birbiri üzerine gelişir ve zaman durmadan geçer. Genellikle haber kipleriyle çekimlenmiş yüklemler kullanılır. Hareketli bir yaşam kesiti bir olaya bağlı olarak anlatılır. Amaç, okuyucuyu olayların içinde yaşatmaktır. Anlatıcı, olayı genellikle geçmiş zaman kipiyle aktarır. Varlıklar, hareket halinde sunulur. Merak unsuru ön plandadır; duygu yerine merak uyandırılır. Olaylar, genellikle oluş sırasına göre aktarılır. Betimleyici anlatım ile birlikte kullanılır. Öyküleme, roman, hikâye, masal, tiyatro, biyografi, otobiyografi, anı ve gezi türlerinde sıkça başvurulur.

Mansfield Parkı, Jane Austen'ın altı romanından biridir ve Fanny Price adlı bir kızın başından geçenleri, evlatlık olarak girdiği evde nasıl zamanla yükseldiğini anlatır. Romanda ele alınan bazı konular: Sosyal sınıflar. Görünüşlerin aldatıcılığı. Çocuk yetiştirmenin önemi. Köle ticareti. Ahlaki yetkinlik. Fanny, küçük yaşta fakir ailesinin evinden ayrılıp varlıklı teyze ve eniştesinin Mansfield Park adındaki malikanesine gider. Sonunda, Edmund ile Fanny evlenir.

Rubai ve kıta arasındaki temel farklar şunlardır: Dize Sayısı: Rubai dört dizeden oluşurken, kıta iki veya daha fazla beyitten oluşur. Kafiye Şeması: Rubainin kafiye düzeni genellikle aaxa veya aaaa biçimindedir. Konu Sınırlaması: Her iki nazım biçiminde de konu sınırlaması yoktur; ancak rubailerde aşk, şarap, hayatın anlamı gibi felsefi düşünceler daha sık işlenir. Ölçü: Rubailer aruzun özel kalıplarıyla yazılırken, kıtalar hece ölçüsü veya serbest ölçü kullanabilir. Ayrıca, rubainin her dizesi ayrı bir kalıpla yazılabilirken, kıtada bu durum genellikle aynı kalıpla devam eder.

Mısra, manzum yazıların (şiir) her bir satırına verilen isimdir. Mısra örnekleri: "Eğer maksut eserse mısra-ı berceste kâfidir" (Koca Ragıp Paşa). "Hâlini bilmez perîşânın perîşan olmayan" (Ahmet Paşa). "Âyînesi iştir kişinin lafa bakılmaz" (Ziya Paşa). "Su uyur düşman uyur hasta-i hicrân uyumaz" (Şeyh Gâlib). "Kişi noksanını bilmek gibi irfan olmaz" (Bursalı Tâlip). Ayrıca, şarkılarda da mısralar bulunur.

Halil İbrahim Türküsü, Ordu'nun Fatsa ilçesinde 1931 yılında doğan Halil İbrahim Saat için yazılmıştır. Türkü, esnaf olan Halil İbrahim'in yaşadığı ihaneti, adaletsizliği ve trajik sonu anlatır. Sözleri Dursun Ali Akınet'e, müziği ise Selahattin Aygün'e aittir.

Halil İbrahim Türküsü, Ordu'nun Fatsa ilçesinde 1931 yılında doğan Halil İbrahim Saat için yazılmıştır. Türkü, esnaf olan Halil İbrahim'in yaşadığı ihaneti, adaletsizliği ve trajik sonu anlatır. Sözleri Dursun Ali Akınet'e, müziği ise Selahattin Aygün'e aittir.

Öz kelimesi, kullanıldığı bağlama göre farklı anlamlara gelebilir: İçsel, içle ilgili. Ana unsur, esas. Bir şeyin temelini oluşturan çekirdek. Bir kişinin benliği, kendi manevi varlığı. Felsefede, varlığın aslını kuran temel özellik. Edebiyatta, ruh anlamında kullanılan bir terim. Coğrafyada, akarsu, dere, çay anlamında bir terim. Ayrıca, "öz" kelimesi Eski Türkçe'de "can" anlamına gelir.

Gece ve Gündüz (Knight and Day), sıradan bir yaşam süren June Havens adlı genç bir kadının, tesadüfen tanıştığı gizli ajan Roy Miller ile birlikte kendini uluslararası bir komplonun ortasında bulmasını konu alır. June, kız kardeşinin düğünü için hazırlık yaparken havaalanında Miller ile karşılaşır ve bu karşılaşma hayatını değiştirir. Film, Boston, Avusturya, İspanya ve Jamaika gibi farklı mekanlarda çekilen sahnelerle izleyiciye görsel bir şölen sunar.

Keloğlan'ın Cankızı, 1972 yapımı "Keloğlan'la Can Kız" filminde rol alan Alev Oraloğlu'dur. Alev Oraloğlu, aynı zamanda "Arka Sokaklar", "Aşk-ı Memnu" ve "Çiçek Taksi" gibi yapımlarda da yer almıştır.