DenizKirliliği

Marmara Denizi'nin 20 yıl sonraki durumu hakkında bazı tahminler: Çevre kirliliği: 2021 yılında kurulan Meclis Araştırması Komisyonu'na göre, mevcut durumda ciddi bir çevre kirliliği sorunu bulunmaktadır. Oksijen seviyesi: Prof. Dr. Cem Gazioğlu'nun açıklamalarına göre, deniz suyunun ısınması ve kirlilik nedeniyle oksijen seviyesi düşmektedir. Yabancı türler: İklim değişikliği ve besin ağındaki değişiklikler, Marmara Denizi'nin yabancı türler için bir yaşam alanı haline gelmesine neden olmaktadır. Bu tahminlerin kesinliği, çevresel faktörlerin ve alınan önlemlerin değişkenliğine bağlı olarak farklılık gösterebilir.

İzmir Körfezi'nde ölü balıkların bulunmasının birkaç nedeni vardır: Oksijen yetersizliği. Plankton patlaması. Kirlilik. Bakteriyel enfeksiyonlar. Balık ölümlerinin kesin nedenini belirlemek için yetkililerin kapsamlı bir inceleme yapması gerekmektedir.

Akarca Plajı'nın tehlikeli olduğuna dair bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, 2018 yılında Akarca Koyu'ndaki iki mavi bayrağın, ilçedeki atık su tesisinden arıtılmadan denize salınan evsel atıklar nedeniyle iptal edildiği yönünde haberler çıkmıştır. Akarca Plajı, Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) tarafından verilen Mavi Bayrak ile ödüllendirilmiş olup, bu da deniz suyunun kalitesinin uluslararası standartlarda olduğunu, plajın düzenli denetlendiğini ve çevre yönetiminin sağlıklı işlediğini göstermektedir. Akarca Plajı'na gitmeden önce güncel bilgilerin kontrol edilmesi önerilir.

Balıkesir'in Burhaniye ilçesinde deniz kirliliğinin birkaç nedeni bulunmaktadır: Kanalizasyon arızası. Eski altyapı. Burhaniye Çevre Platformu, derin deniz deşarjı sisteminin tam kapasite çalışmayan arıtma tesislerinden çıkan atıkların körfezi kirlettiğini belirtmektedir. Sağlık Bakanlığı'nın 5 Haziran 2025 tarihli raporuna göre ise Burhaniye'deki deniz suyu "iyi" (A sınıfı) olarak sınıflandırılmıştır.

Barselona Sözleşmesi, resmi adıyla Akdeniz’in Deniz Ortamı ve Kıyı Bölgesinin Korunması Sözleşmesi, Akdeniz'in deniz ve kıyı çevresinin korunmasını ve sürdürülebilir kullanımını hedefleyen uluslararası bir çevre anlaşmasıdır. 1976 yılında Barselona'da imzalanmış ve 1978 yılında yürürlüğe girmiştir. Sözleşmeye 21 ülke ve AB taraftır. Sözleşmenin bazı protokolleri: Akdeniz'de Gemilerden ve Uçaklardan Boşaltma veya Denizde Yakmadan Kaynaklanan Kirliliğin Önlenmesi ve Ortadan Kaldırılması Protokolü; Akdeniz'de Tehlikeli Atıkların Sınırötesi Hareketleri ve Bertarafından Kaynaklanan Kirliliğin Önlenmesi Protokolü; Akdeniz'in Kara Kökenli Kaynaklardan ve Faaliyetlerinden Dolayı Kirlenmeye Karşı Korunması Protokolü.

Evet, Büyük Pasifik Çöp Adası (GPGP) Türkiye'den büyüktür. GPGP'nin yüzey alanı yaklaşık 1,6 milyon kilometrekaredir, bu da Türkiye'nin yüz ölçümünün neredeyse iki katına tekabül eder.

Denizleri korumak için neler yapılması gerektiğine dair afiş örnekleri için aşağıdaki kaynaklar kullanılabilir: Pinterest. Canva. Denizleri korumak için yapılabilecekler arasında ise şu önlemler öne çıkar: Denizlere ve plajlara çöp atmamak, atıkları geri dönüşüm kutularına atmak. Plastik kullanımını azaltmak. Karbon ayak izini azaltmak için enerji tüketimini ve motorlu taşıt kullanımını düşürmek. Denizleri korumak için çalışan organizasyonlara destek olmak.

İnciraltı'nın neden "mikroplu" olduğuna dair bilgi bulunamadı. Ancak, İnciraltı bölgesinin planlanması ve kullanımı hakkında bazı bilgiler mevcuttur. İnciraltı, İzmir'de uzun yıllardır planlama tartışmalarında yer alan bir bölgedir. İnciraltı'nın planlanmasıyla ilgili olarak, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın verdiği tarım dışı planlama iznine karşı açılan dava kapsamında bilirkişi raporu hazırlanmıştır.

Çanakkale'de kanalizasyonun denize verilmesinin nedeni, uzun yıllardır devam eden altyapı eksiklikleri ve arıtma sorunlarının çözülmemiş olmasıdır. Gelibolu ilçesinde, Feneraltı Mevkii'nde kanalizasyon atıkları, 250'lik polietilen borular ve pompa sistemi kullanılarak arıtma tesisine taşınmak yerine denize deşarj edilmekteydi. Benzer şekilde, Bozcaada'da da kanalizasyon sularının arıtmaya tabi tutulmadan denize verilmesi, insan sağlığını tehdit eder hale geldiği için ada halkı tarafından tepkiyle karşılanmıştır.

Dalyanların neden yasaklandığına dair güncel bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, geçmişte dalyanlarla ilgili bazı yasaklar ve kısıtlamalar şu nedenlerle uygulanmıştır: Çevre kirliliği ve balık katliamı: Beykoz'da dalyan yöntemiyle balık avcılığının, ağ gözeneklerinin daraltılarak küçük balıkların da yakalanması ve bu durumun balık katliamına yol açması nedeniyle yasaklanması talep edilmiştir. Av yasağı: Güllük Dalyanı Havzası'nın, İlçe Av Komisyonu'nda adı geçmemesine rağmen Merkez Av Komisyonu (MAK) kararları kapsamında avcılığa kapatılması yasaklanmıştır.

Hayalet ağlar, denizleri çeşitli şekillerde kirletir: Ekosisteme zarar verir. Mikroplastik kirliliğine yol açar. Balık popülasyonlarını azaltır. Ekonomik kayıplara sebep olur. Dünyada her yıl 1 milyon deniz kuşu ve 100 binin üzerinde deniz memelisi hayalet ağlar nedeniyle yaşamını kaybetmektedir.

Deniz yaşamı, plastikten çeşitli şekillerde etkilenir: Yutma: Deniz canlılarının plastik yutması, sindirim sistemi tıkanıklıklarına ve iç yaralanmalara yol açar. Dolanma: Plastikler, deniz canlılarına dolanıp hareketlerini kısıtlar ve yaşam alanlarını örterek solunumlarını engeller. Ölüm: Plastik kirliliği, boğulma ve açlık gibi nedenlerle birçok deniz canlısının ölümüne yol açar. Ekosistem bozulması: Plastik kirliliği, deniz ekosistemlerini değiştirerek geniş kapsamlı çevresel sonuçlara yol açar. Plastik kirliliğinin deniz yaşamı üzerindeki etkileri, 2050 yılına kadar daha da kötüleşmesi beklenen bir durumdur.

MARPOL 73/78 Sözleşmesi'ne göre özel bölgeler şunlardır: 1. Akdeniz. 2. Ege Denizi. 3. Marmara Denizi. 4. Karadeniz. 5. Kızıldeniz. 6. Aden Körfezi. 7. Basra Körfezi. 8. Baltık Denizi. 9. Kuzey Denizi. 10. Karayipler Çevresi (Meksika Körfezi ve Karayip Denizi). 11. Antarktika Çevresi (60° enleminin güneyi). Bu bölgelerde seyreden gemiler, MARPOL Sözleşmesi'nin özel hükümlerine tabidir.

Balıkçıların ağlarına müsilaj (deniz salyası) takılmasının nedeni, Marmara Denizi'ndeki çevre kirliliğidir. Müsilaj, denizlerdeki atıklar, uygulanmayan çevre politikaları ve bilinçsizlik nedeniyle ortaya çıkar. Ayrıca, deniz suyu sıcaklığının artması da müsilaj oluşumunu tetikler.

Deniz suyunun kirli görünmesinin birkaç nedeni vardır: Atık sular ve kanalizasyon: Evsel ve endüstriyel atıkların arıtılmadan denize boşaltılması, bakteriler ve zararlı kimyasallar içerir. Tarım faaliyetleri: Gübre ve pestisit gibi kimyasalların tarım alanlarından yağmur sularıyla taşınması. Petrol sızıntıları: Petrol, deniz yüzeyine yayılarak oksijen alımını engeller ve ekosisteme zarar verir. Plastik ve çöp kirliliği: Plastik, kâğıt ve gıda artıkları gibi maddelerin ayrışması uzun zaman alır ve su yüzeyinde birikir. Radyoaktif atıklar: Nükleer santraller ve madencilik faaliyetleri sonucu yayılan maddeler, deniz kaynaklarını tehdit eder.

Sivriada'ya gidilmemesinin birkaç nedeni vardır: Tarihi trajediler: Ada, 1910 yılında 80 bin köpeğin ölüme terk edildiği "Hayırsızada Köpek Katliamı" ile anılır. Doğal koşullar: Kayalık yapısı, su kaynaklarının olmaması ve bitki örtüsünün yetersizliği, adayı insan yerleşimi için elverişsiz hale getirir. Koruma statüsü: Sivriada, 2. Derecede doğal sit ve 3. Derecede arkeolojik sit alanı olarak ilan edilmiştir. Günümüzde ada, yerleşim bulunmayan ve sadece dalış meraklıları ile araştırmacılar tarafından ziyaret edilen bir yerdir.

Adana Yumurtalık'ta denizin kirli olmasının bazı nedenleri: Atık sular: Kaynağı belirsiz atık suların denize karışması. Çöp ve kirlilik: Kıyıya atılan çöpler, pet şişeler, ateş yakılması ve içki tüketimi. Yasadışı yapılar: Su yüzeyine ve kıyıya kurulan yapılar. Yumurtalık Belediyesi, deniz dibi temizlikleri yaparak atıkları temizlemeye çalışmaktadır.

Müsilajı temizlemek için kullanılan bazı yöntemler şunlardır: Reaktif oksijen. Deniz temizlik tekneleri. Müsilajın temizlenmesi için rüzgarın gerekli olduğu da uzmanlar tarafından belirtilmiştir. Müsilajın temizlenmesi için yapılan çalışmalar devam etmekte olup, farklı yöntemler de geliştirilebilir.

Çandarlı Limanı'nda balık popülasyonunun azalmasının birkaç nedeni vardır: 1. Liman inşaatı: Limanın yapım aşamasında bölgedeki kuş türleri ve balık popülasyonuna zarar verdiği düşünülmektedir. 2. Kirlilik: Liman çevresindeki endüstriyel faaliyetler ve evsel atıklar, deniz suyunu kirleterek balıkların yaşam alanlarını olumsuz etkilemiştir. 3. Yasadışı avcılık: Dinamit ve eleme gibi yasadışı avcılık yöntemleri, balık stoklarını azaltmıştır.

Marmara Denizi'ndeki atıkların temizlenmeme nedenleri şunlardır: 1. Yetersiz Arıtma Tesisleri: Evsel ve endüstriyel atıkların büyük bir kısmı arıtılmadan denize deşarj edilmektedir. 2. Derin Deniz Deşarjı: Atık suların fiziksel veya ön arıtma ile denize verilmesi, ileri biyolojik arıtma tesislerinin kurulmaması. 3. Kirlilik Yükü: Azot ve fosfor gibi kirleticilerin deniz suyundaki yüksek değerleri, fitoplanktonların çoğalmasına ve müsilaj oluşumuna yol açmaktadır. 4. Yanlış Kullanım: Dere yataklarının betonlaştırılması ve yanlış arazi kullanımı gibi uygulamalar da kirliliğin artmasına katkıda bulunmaktadır. Bu sorunların çözülmesi için acil eylem planları ve atık yönetim politikalarının uygulanması gerekmektedir.