DenizKirliliği

İzmir Körfezi'nde ölü balıkların bulunmasının başlıca nedenleri şunlardır: 1. Deniz Suyu Sıcaklığının Artması: Küresel ısınma ve iklim değişikliği etkisiyle deniz suyu sıcaklığının 29 dereceye ulaşması, "Dinoflagellate Gymnodinium" cinsi tek hücreli canlıların (plankton) popülasyonunda ani artışa yol açmıştır. 2. Ötrofikasyon: Körfezdeki aşırı besin maddesi kirliliği, oksijen azalmasına neden olarak balıkların boğulmasına sebep olmaktadır. 3. Kirlilik: Evsel ve endüstriyel atıklar, tarımsal faaliyetlerden kaynaklanan kimyasal maddeler gibi kirletici unsurlar su kalitesini olumsuz etkilemektedir. Bu durumlar, balıkların oksijen yetersizliğinden dolayı ölümüne yol açmaktadır.

Akarca Plajı'nın tehlikeli olduğuna dair bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, 2018 yılında Akarca Koyu'ndaki iki mavi bayrağın, ilçedeki atık su tesisinden arıtılmadan denize salınan evsel atıklar nedeniyle iptal edildiği yönünde haberler çıkmıştır. Akarca Plajı, Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) tarafından verilen Mavi Bayrak ile ödüllendirilmiş olup, bu da deniz suyunun kalitesinin uluslararası standartlarda olduğunu, plajın düzenli denetlendiğini ve çevre yönetiminin sağlıklı işlediğini göstermektedir. Akarca Plajı'na gitmeden önce güncel bilgilerin kontrol edilmesi önerilir.

Burhaniye'de denizin kirli olmasının başlıca nedenleri şunlardır: 1. Fabrika Atıkları: Dere ve çaylardan denize akan fabrika atıkları deniz kirliliğine yol açmaktadır. 2. Kanalizasyon Bağlantıları: Biyolojik arıtma hattındaki arızalar ve kanalizasyon bağlantıları deniz kirliliğini artırmaktadır. 3. Arıtma Tesisi Yetersizliği: Atıksu arıtma tesislerinin kapasite yetersizliği ve bazı işletmelerin deşarj yapması deniz ekosistemine zarar vermektedir. 4. Hayvan Çiftlikleri: Hayvan çiftliklerinden yapılan deşarjlar da deniz kirliliğine katkıda bulunmaktadır.

Barselona Sözleşmesi, Akdeniz'in Kirliliğe Karşı Korunması Sözleşmesi olarak da bilinir, 16 Şubat 1976 tarihinde Barselona'da kabul edilen ve 1978 yılında yürürlüğe giren bir uluslararası çevre anlaşmasıdır. Sözleşmenin amacı, Akdeniz'in deniz ve kıyı çevresinin korunması ve sürdürülebilir kullanımının sağlanmasıdır. Bu kapsamda, taraf devletlerin alması gereken önlemler şunlardır: Deniz kirliliğini önlemek; Deniz ve kıyı kaynaklarını korumak; Sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etmek. Sözleşmeye taraf olan ülkeler arasında 21 Akdeniz ülkesi ve Avrupa Birliği bulunmaktadır. Sözleşmenin yedi protokolü şunlardır: 1. Dumping Protokolü (1976); 2. Önleme ve Acil Durum Protokolü (1976); 3. Kara Kaynaklı Kirleticilere Karşı Protokol (1980); 4. Akdeniz'de Özel Koruma Alanları ve Biyolojik Çeşitliliğe İlişkin Protokol (1995); 5. Tehlikeli Atıkların Sınır Ötesi Hareketleri ve Bertarafından Kaynaklanan Kirliliğin Önlenmesi Protokolü (1996); 6. Bütünleşik Kıyı Alanları Yönetimi Protokolü (2008); 7. Kıta Sahanlığı ve Deniz Dibinin Keşfi ve İşletilmesinden Kaynaklanan Kirliliğin Önlenmesi Protokolü.

Evet, Büyük Pasifik Çöp Adası Türkiye'den büyüktür. Büyük Pasifik Çöp Adası'nın alanı 1,6 milyon kilometrekare olarak ölçülürken, Türkiye'nin yüzölçümü yaklaşık 783.562 kilometrekaredir.

Denizleri korumak için yapılması gerekenler hakkında bir afiş hazırlamak için aşağıdaki önerileri kullanabilirsiniz: 1. Plastik kullanımını azaltın: Plastik atıkların denizlere karışmasını engellemek için plastik kullanımını en aza indirin ve geri dönüşüm programlarına katılın. 2. Sahil temizliği yapın: Deniz, okyanus ve nehirlerde çöplerin toplanacağı sistemler kurarak temizlik çalışmaları yapın. 3. Bilinçlendirme çalışmaları yapın: Sevimli deniz canlılarını içeren afişler hazırlayarak vatandaşları ve turistleri deniz kirliliği konusunda bilgilendirin. 4. Sürdürülebilir balıkçılık: Denizlerde avlanmayı sürdürülebilir bir şekilde yapın ve yasa dışı avlanmaya karşı mücadele edin. 5. Yenilenebilir enerji: Denizlerde enerji verimliliğini artırmak için yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelin.

İnciraltı'nın mikroplu olmasının nedeni, körfezin kirliliğe doygun olması ve deniz marullarının yayılması olarak belirtilmiştir. Deniz marullarının ortaya çıkışı, fitoplankton üretimlerinin artması ve hava sıcaklığının yükselmesi sonucu gerçekleşmiştir.

Hayalet ağlar, denizleri çeşitli şekillerde kirletir: 1. Deniz Canlılarının Ölümü: Hayalet ağlar, deniz canlıları için ölümcül tuzaklar haline gelir; balıklar, deniz kaplumbağaları ve diğer canlılar bu ağlara takılarak hayatını kaybeder. 2. Ekosistem Tahribatı: Ağlar, deniz tabanını kaplayarak ışık ve oksijen geçirgenliğini azaltır, bu da deniz çayırları ve mercan resifleri gibi habitatları tehdit eder. 3. Mikroplastik Kirliliği: Hayalet ağlar, doğada çözünmemekle birlikte parçalanarak mikroplastiklere dönüşür ve deniz ortamına yayılarak kirliliği artırır. 4. Sürdürülebilir Balıkçılığa Tehdit: Ağlar, balık popülasyonlarının azalmasına neden olarak sürdürülebilir balıkçılığı tehdit eder.

Çanakkale'de kanalizasyonun denize verilmesinin nedeni, şehirde arıtma tesisinin olmamasıdır.

Dalyanlar, farklı bölgelerde çeşitli nedenlerle yasaklanmıştır: 1. Dalyan Kanalı, Muğla: Dalyan Boğazı'nda kumul habitatın ve doğal yaşamın korunması amacıyla ateş ve mangal yakılması yasaklanmıştır. 2. Çanakkale, Lapseki: Yüzme alanlarından alınan numunelerde bakteriyolojik uygunsuzluk tespit edilmesi nedeniyle denize girilmesi yasaklanmıştır. 3. Dalyan Balıkçılığı: Bazı bölgelerde dalyan balıkçılığı, balıkların üreme dönemlerine saygı göstermek ve sürdürülebilirliği sağlamak için yasaklanmıştır.

Deniz yaşamı, plastikten çeşitli şekillerde olumsuz etkilenir: 1. Yutma ve Boğulma: Deniz canlıları, plastik parçaları yiyecek sanarak yutar ve bu durum sindirim sistemi tıkanıklığına, iç kanamalara ve ölüme yol açabilir. 2. Fiziksel Yaralanmalar: Plastikler, deniz canlılarının vücutlarına takılarak hareket etmelerini engeller ve yırtıklar, enfeksiyonlar gibi ciddi yaralanmalara neden olur. 3. Mikroplastiklerin Besin Zincirine Girmesi: Plastikler, mikroplastiklere ayrılarak deniz suyuna karışır ve planktonlardan balıklara kadar birçok deniz canlısı tarafından tüketilir. Bu durum, besin zinciri boyunca toksinlerin birikmesine ve biyoakümülasyona yol açar. 4. Habitat Bozulması: Plastik kirliliği, mercan resifleri gibi hassas ekosistemlerin oksijen alımını engelleyerek mercanların ölümüne ve deniz habitatlarının tahribatına neden olur. 5. İklim Değişikliği: Plastik üretimi ve atıkların yakılması, iklim değişikliğine katkıda bulunan sera gazlarının salınımına yol açar.

Balıkçıların ağlarına müsilajın takılmasının nedeni, Marmara Denizi'ndeki çevre kirliliği ve aşırı kirlenme sonucu ortaya çıkan deniz salyasıdır. Müsilaj, deniz suyunun içinde yoğun olarak bulunur ve ağların gözeneklerini kapatarak avcılığı zorlaştırır.

MARPOL'e göre özel bölgeler, deniz kirliliğini önlemek için daha sıkı düzenlemelerin uygulandığı deniz alanlarıdır. MARPOL kapsamında şu anda altı ek protokol altında özel bölgeler tanınmaktadır: 1. Petrol Kirliliği Önleme (Ek I): - Akdeniz; - Baltık Denizi; - Karadeniz; - Kızıldeniz; - Aden Körfezi; - Basra Körfezi. 2. Zehirli Sıvı Maddeler (Ek II): - Antarktika Denizi. 3. Paketlenmiş Zararlı Maddeler (Ek III): - Antarktika Denizi. 4. Lağım Suyu (Ek IV): - Baltık Denizi. 5. Çöp (Ek V): - Akdeniz; - Kuzey Denizi; - Kızıldeniz; - Wider Karayip Bölgesi (Meksika Körfezi ve Karayip Denizi dahil). 6. Hava Kirliliği Kontrolü (Ek VI): - Baltık Denizi (SOx Emisyon Kontrol Alanı); - Kuzey Denizi.

Deniz suyunun kirli görünmesinin birkaç nedeni vardır: 1. Atık Su Deşarjı: Arıtılmamış kanalizasyon ve endüstriyel atıklar denizlere karışarak su kalitesini düşürür. 2. Petrol Sızıntıları: Gemilerden kaynaklanan petrol sızıntıları, deniz yüzeyinde bir film tabakası oluşturarak oksijen transferini engeller. 3. Plastik ve Mikroplastikler: Plastik atıklar ve mikroplastikler yıllarca çözünmeden kalır ve ekosisteme büyük zarar verir. 4. Tarımsal Faaliyetler: Tarım alanlarından gelen herbisitler, pestisitler ve gübreler su kaynaklarına karışarak kirliliğe yol açar. 5. İklim Değişikliği: Artan deniz sıcaklıkları ve atmosferdeki karbondioksit oranı, okyanusların asitlenmesine neden olur.

Sivriada'ya gidilmemesinin birkaç nedeni vardır: 1. Doğal ve Kültürel Mirasın Talan Edilmesi: Sivriada ve diğer bazı adalar, imara açılma ve turizm yatırımları nedeniyle doğal ve tarihi mirasının yok edilmesi riskiyle karşı karşıyadır. 2. Deniz Kirliliği ve Müsilaj: Marmara Denizi'ndeki deniz kirliliği ve müsilaj, Sivriada'nın su altı ekosistemini olumsuz etkilemektedir. Bu durum, dalış ve diğer su altı aktiviteleri için uygun koşulları ortadan kaldırmaktadır. 3. Ulaşım Sorunları: Adaya sadece deniz yoluyla ulaşım sağlanabilmesi ve adada yerleşim yerinin bulunmaması, ziyaretçilerin konaklama ve diğer temel ihtiyaçlarını karşılamasını zorlaştırmaktadır.

Adana Yumurtalık'ta denizin kirli olmasının bazı nedenleri: Atık sular: Kaynağı belirsiz atık suların denize karışması. Çöp ve kirlilik: Kıyıya atılan çöpler, pet şişeler, ateş yakılması ve içki tüketimi. Yasadışı yapılar: Su yüzeyine ve kıyıya kurulan yapılar. Yumurtalık Belediyesi, deniz dibi temizlikleri yaparak atıkları temizlemeye çalışmaktadır.

Müsilajı temizlemek için aşağıdaki yöntemler uygulanabilir: 1. Atıkların Arıtılması: Denizlere dökülen evsel ve endüstriyel atıkların tamamen arıtılarak denize verilmesi, müsilajın oluşumunu azaltır. 2. Azot ve Fosfor Miktarının Azaltılması: Deniz suyundaki azot ve fosfor oranlarının düşürülmesi, müsilajın yayılmasını engeller. 3. Kıyı Bölgelerindeki Atıkların Denetimi: Kıyı bölgelerindeki yerleşim yerlerinin atıklarının direkt olarak denize verilmesi yerine, atık arıtma tesislerine taşınması gerekmektedir. 4. Deniz Sirkülasyonunun İzlenmesi: Denizlerdeki sirkülasyonun izlenmesi ve deniz kirliliğinin erken tespiti için gözlem yapılması önemlidir. Bu yöntemler, müsilajın tekrar oluşmasını ve yayılmasını önlemeye yardımcı olur.

Çandarlı Limanı'nda balık popülasyonunun azalmasının birkaç nedeni vardır: 1. Liman inşaatı: Limanın yapım aşamasında bölgedeki kuş türleri ve balık popülasyonuna zarar verdiği düşünülmektedir. 2. Kirlilik: Liman çevresindeki endüstriyel faaliyetler ve evsel atıklar, deniz suyunu kirleterek balıkların yaşam alanlarını olumsuz etkilemiştir. 3. Yasadışı avcılık: Dinamit ve eleme gibi yasadışı avcılık yöntemleri, balık stoklarını azaltmıştır.

Marmara Denizi'ndeki atıkların temizlenmeme nedenleri şunlardır: 1. Yetersiz Arıtma Tesisleri: Evsel ve endüstriyel atıkların büyük bir kısmı arıtılmadan denize deşarj edilmektedir. 2. Derin Deniz Deşarjı: Atık suların fiziksel veya ön arıtma ile denize verilmesi, ileri biyolojik arıtma tesislerinin kurulmaması. 3. Kirlilik Yükü: Azot ve fosfor gibi kirleticilerin deniz suyundaki yüksek değerleri, fitoplanktonların çoğalmasına ve müsilaj oluşumuna yol açmaktadır. 4. Yanlış Kullanım: Dere yataklarının betonlaştırılması ve yanlış arazi kullanımı gibi uygulamalar da kirliliğin artmasına katkıda bulunmaktadır. Bu sorunların çözülmesi için acil eylem planları ve atık yönetim politikalarının uygulanması gerekmektedir.

MARPOL deşarjı, Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) tarafından kabul edilen MARPOL Sözleşmesi kapsamında gemilerden denize yapılan atık su boşaltımını ifade eder. MARPOL, altı ayrı ekten oluşur ve bu eklerin her biri belirli türde kirleticilerin deniz çevresine salınımını düzenler.