Cumhuriyet

Koç ailesi, Koç logosunu kullanarak Cumhuriyet'in 100. yılını kutlamak ve Atatürk'e olan saygılarını ifade etmek amacıyla "Çok" olarak değiştirmiştir. Bu değişiklik, Koç Holding'in yayınladığı "Çok Yaşa Cumhuriyet" temalı iletişim kampanyası kapsamında gerçekleştirilmiştir.

Christine Peltre'nin "Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Kadınlar" adlı kitabı, Osmanlı İmparatorluğu'nun son yıllarından Türkiye Cumhuriyeti'nin başlangıç yıllarına kadar olan 50 yıllık bir dönemde kadınların toplumsal yapısını ve kültürel çeşitliliğini anlatıyor. Kitapta ele alınan konular arasında: - Müslüman, Hıristiyan, Musevi, Arnavut, Boşnak, Makedon, Bulgar, Ermeni, Kürt ve Çingene kadınların portreleri; - Pierre Loti'nin "Türk Hanımları" olarak adlandırdığı kadınlar; - Modern Cumhuriyet döneminin siluetleri; - Batılı bakışın egzotik zevki ve hayal gücünü karşılayan kartpostallar. Ayrıca, kitapta dönemin etnografik ve tarihsel önemi de vurgulanıyor.

1923'ün 10. yıl dönümü, 29 Ekim 1933 tarihinde kutlanmıştır. Bu tarih, Türkiye Cumhuriyeti'nin 29 Ekim 1923'te ilan edilmesinin ardından, Cumhuriyet'in ilanının 10. yılını anmak amacıyla düzenlenen Onuncu Yıl Kutlamaları'nın yapıldığı gündür.

"Cumhuriyeti biz böyle kazandık" pankartı, 1933 yılında Uşak'ta Hüsnü Kazım Özler tarafından çekilen fotoğrafta yer almaktadır.

Cumhuriyet ile ilgili çizimler, çeşitli temaları kapsayan ve farklı dönemlerde yapılmış eserleri içerir: 1. Mustafa Kemal Atatürk Çizimleri: Atatürk'ün çeşitli etkinliklerde, halkla birlikte olan fotoğrafları ve portreleri, onun liderliğini ve halkın katılımını simgeler. 2. Cumhuriyetin Temel İlkeleri Çizimleri: Egemenlik, halk iradesi ve insan haklarını yansıtan çizimler, dönemin önemli olaylarını ve bireylerin yaşadığı değişimleri gösterir. 3. Tarihi Olayları Konu Alan Çizimler: Kurtuluş Savaşı, Lozan Antlaşması gibi tarihi olayları anlatan çizimler. 4. Sanatsal Yansımalar: Doğa manzaraları, şehir yaşamı, modernleşme ve insan figürleri gibi temaları işleyen Cumhuriyet Dönemi sanat eserleri. 5. 100. Yıl Özel Çizimleri: Cumhuriyetin 100. yılı için yapılan, Türk bayrağı, Atatürk portresi ve şehit askerleri konu alan çizimler.

Cumhuriyet'in ilk yıllarında şehirleşme yavaş ve sınırlı bir şekilde gelişmiştir. Özellikler: - Nüfus: 1927 yılında nüfusun %70'den fazlası kırsal alanlarda yaşıyordu ve nüfus 13 milyondu. - Geçim Kaynağı: Tarım, çalışan nüfusun büyük bir kısmının temel geçim kaynağıydı. - Sanayi: Sanayi kuruluşlarının sayısı ve sanayiye katılacak yetişmiş eleman sıkıntısı vardı. - Kent Merkezleri: Kent merkezleri, tarımsal üretimi ve sınırlı düzeyde tarım dışı faaliyetleri denetleyen ve hizmet sunan yerlerdi. - Göç: Cumhuriyet'in ilk dönemlerinde, Türk-Rum mübadelesi gibi göç hareketleri toplam nüfus artışının %5,4'ünü oluşturmuştur.

Cumhuriyet Gazetesi, Cumhuriyet Vakfı'na aittir.

“Zamanın Tanığı: Cezveciyan Ailesi ve Longines’in Türkiye’deki Mirası” kitabı, Vefa Borovalı tarafından yazılmış ve Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan Türkiye’nin saatçilik mirasını ele almaktadır. Kitapta anlatılan konular: Türkiye’de dört kuşak boyunca saatçilik yapmış Cezveciyan Ailesi; Longines markasının Türkiye'deki serüveni ve arşiv belgeleri; Sahafların kültür aktarımındaki eşsiz rolü. Ayrıca, kitapta saat ve saatçilik kültürü hakkında da bilgiler bulunmaktadır.

İstiklal Marşı ve Gençliğe Hitabe'nin birlikte okunması, her iki metnin de dönemin ruhunu yansıtma gücüne sahip olması ve benzer temaları işlemesi nedeniyle anlamlıdır. İstiklal Marşı, hürriyet ve bağımsızlığın kazanılması üzerine kuruludur ve henüz büyük savaşlar verilmemiş, bağımsızlık kazanılmamış bir dönemde yazıldığı için geleceğe dönük kurtuluş ümidi ve inancını kuvvetli bir şekilde dile getirir. Gençliğe Hitabe ise, kazanılmış bağımsızlık ve hürriyetin korunması, Cumhuriyet'in yaşatılması ve Türk gençliğinin bu değerlere sahip çıkması gerektiğini vurgular.

Endonezya, başkanlık sistemi ile yönetilen üniter bir cumhuriyet yapısına sahiptir.

Özer Ozankaya'nın "Dünya Düşünürleri Gözüyle Atatürk ve Cumhuriyeti" kitabı, Atatürk, Türk Devrimi ve Türkiye Cumhuriyeti'nin, dünyanın seçkin bilim ve siyaset insanları tarafından nasıl anlaşıldığını ele alıyor. Kitapta, Fransa'dan Azerbaycan'a, Rusya'dan Senegal'e, ABD'den Japonya'ya kadar çeşitli ülkelerden düşünürlerle yapılan söyleşilerde, Atatürk'ün ve Cumhuriyet'in kazanımlarının nasıl bir "uygarlık projesi" olarak değerlendirildiği vurgulanıyor. Bu kazanımlar arasında çağdaşlaşma, ulusal egemenlik, siyasetten ekonomiye tam bağımsızlık, laiklik, hukuk devrimi, dil devrimi ve kadın hakları gibi konular yer alıyor.

Sivas Meydanı'nın tarihi, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerine kadar uzanmaktadır.

“Yurtta sulh, cihanda sulh” sözü, Mustafa Kemal Atatürk tarafından 20 Nisan 1931 tarihinde yayımlanan Cumhuriyet Halk Fırkası seçim beyannamesinde ilk kez kullanılmıştır.

Cumhuriyet döneminde 3 dönem şu şekilde ayrılabilir: 1. Atatürk Dönemi (1923-1938): Bu dönemde Cumhuriyet'in ilanı ve ardından inkılap kanunlarının kabulü ile modernleşme ve reform süreci başlamıştır. 2. Çok Partili Dönem (1946 sonrası): 1946'da çok partili hayata geçişle birlikte liberal anlayış ön plana çıkmış, devletçi politikalar yerini daha serbest piyasa ekonomisine bırakmıştır. 3. Planlı Kalkınma Dönemi (1960 sonrası): 1960 darbesinden sonra planlı ekonomiye geçişle birlikte yönetim anlayışı değişmiş, devlet her alanda etkin bir rol üstlenmiştir.

Fransa'da İkinci Cumhuriyet, 1848-1852 yılları arasında uygulanmıştır.

Cumhuriyetle devlet teşkilatı ile ilgili 10 soru: 1. Cumhuriyet nedir ve temel özellikleri nelerdir? 2. Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk anayasası hangi tarihte kabul edilmiştir? 3. 1924 Anayasası ile hangi haklar genişletilmiştir? 4. Yasama organı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin görevleri nelerdir? 5. Yürütme organı olan cumhurbaşkanı ve kabinesinin görevleri nelerdir? 6. Yargı organı olan bağımsız mahkemelerin görevleri nelerdir? 7. Atatürk döneminde demokrasinin gelişmesi için yapılan çalışmalardan üç tanesi nelerdir? 8. Milli egemenlik ilkesi ile ilgili bir örnek veriniz? 9. Çoğulculuk ilkesi ile ilgili bir örnek veriniz? 10. Eşitlik ilkesi ile ilgili bir örnek veriniz?

Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyeti korumak, onun "en yüksek görev" olarak gördüğü bir sorumluluktur. Atatürk bu konuda şu sözleri dile getirmiştir: "Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir". "Bugün hepimize düşen ortak görev; ulusal değerlere, bilince, Cumhuriyet'e sahip çıkmak ve bu bilinci gelecek kuşaklara aktarmaktır". Atatürk'e göre Cumhuriyeti korumak, aynı zamanda onun ilke ve inkılaplarına sahip çıkmak ve demokrasiyi yaşatmakla da mümkündür.

Demokrasi ve cumhuriyet arasındaki ilişki, her iki kavramın da halkın yönetime katılımını öngörmesi temelinde kurulur. Cumhuriyet, milletin egemenliği kendi elinde tuttuğu ve bunu belirli süreler için seçtiği milletvekilleri aracılığıyla kullandığı bir yönetim biçimidir. Demokrasi ise halkın egemenliği temeline dayanan, yani halkın devlet yönetiminde söz sahibi olduğu bir yönetim biçimidir.

Cumhuriyet ve devlet rejimi aynı şeyi ifade eder çünkü cumhuriyet, bir tür devlet yönetim şeklidir.

Evet, devlet başkanlığı sorununun çıkması cumhuriyetin ilanını kolaylaştırmıştır. Cumhuriyetin ilanına giden süreçte, saltanatın kaldırılmasıyla birlikte devlet başkanlığı meselesi ortaya çıkmış ve bu durum, meclis hükümeti sisteminden kabine sistemine geçilmesini gerektirmiştir.