Çocukluk

Diş perisi, batı kültüründe erken çocukluk döneminde fantastik bir figürü temsil eder. Folklora göre, bir çocuk bebek dişini kaybederse onu yastığının altına koyar, çocuk uyuduğunda diş perisi gelir ve dişi bir hediye veya para ile değiştirir.

Evet, çocukken yapılmayan aşılar yetişkinlikte yapılabilir. Yetişkinlikte yapılması önerilen bazı aşılar şunlardır: - Difteri, tetanoz, boğmaca: Doğum sonrası başlanan bu aşılar, çocukluk ve yetişkinlikte düzenli olarak sürdürülür ve 10 yılda bir tekrar dozları ile ömür boyu aşılama devam eder. - Kızamık, kızamıkçık, kabakulak, suçiçeği: Bu hastalıklara karşı aşı yapılmamışsa, erişkin yaşta bir veya iki doz aşı yapılarak bağışıklık sağlanır. - Zona aşısı: 50 yaşından sonra iki doz olarak uygulanır. - Pnömokok aşısı: 65 yaş sonrasında veya kronik hastalığı olan kişilere uygulanır. - Grip aşısı: 65 yaş ve üzeri herkese her yıl bir doz olarak uygulanır.

Cristiano Ronaldo'nun çocukluğu zor şartlar altında geçmiştir. Aile Hayatı: Ronaldo, Funchal, Madeira'da fakir bir ailede dünyaya gelmiştir. Futbola Başlangıcı: Henüz 7 yaşındayken babası tarafından amatör takım Andorinha'ya götürülmüştür. Eğitim Hayatı: Okul hayatında sıkıntılar yaşamış, bir öğretmenine sandalye fırlattığı için okuldan atılmıştır. Gençlik Yılları: 12 yaşında Nacional'in altyapısına katılmış, ardından Sporting Lizbon'un genç takımına transfer olmuştur.

“Ağaç Yaşken Eğilir” kompozisyonu şu şekilde yazılabilir: Giriş: “Ağaç yaşken eğilir” atasözü, eğitimin ve terbiyenin erken yaşlarda verilmesinin önemini vurgular. Gelişme: İnsan beyni, doğuştan itibaren işlenmeyi bekleyen boş bir levha gibidir. Sonuç: Erken yaşlarda verilen eğitim, bireylerin gelecekteki başarıları ve değer yargıları üzerinde belirleyici bir etkiye sahiptir.

"Yaşlandıkça çocuğa dönmek" ifadesi, yaşlanan insanların davranışlarının ve düşünce tarzlarının çocuklara benzer hale gelmesi anlamına gelir. Bu durumun nedenleri arasında şunlar yer alabilir: - Sorumlulukların azalması: Yaşlılık döneminde özgürlüklerin artması, çocukluk dönemindeki özgür ve sorumsuz hislere geri dönme isteğini tetikleyebilir. - Fiziksel ve zihinsel zorluklar: Yaşlanma süreci, fiziksel ve zihinsel olarak zorlu olabilir ve bu zorluklarla başa çıkmak için insanlar çocukluk dönemlerindeki neşeli ve masum hislere sığınabilirler. - Geçmişe özlem: Yaşlandıkça, gençlik dönemlerine özlem duyma ve hayatın basit zevklerine geri dönme isteği artabilir.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın "Çocukluk" şiirinde Affan Dede'ye para sayılması, şairin çocukluğunu geri kazanma arzusunu sembolize eder.

İnsan psikolojisini en çok etkileyen faktörler arasında şunlar yer alır: 1. Aile ve Çocukluk Travmaları: Aile içi krizler ve çocukluk travmaları, bireyin psikolojik sağlığını önemli ölçüde etkiler. 2. Çevresel Etkiler: İş ve okul hayatındaki krizler, akran zorbalığı, aldatılma gibi çevresel faktörler psikolojiyi olumsuz etkileyebilir. 3. Genetik Kodlanmalar: Genetik yatkınlıklar da psikolojik bozuklukların ortaya çıkmasında rol oynar. 4. Sosyal Çevre: Pozitif bir sosyal çevre, bireyin daha mutlu ve enerjik olmasını sağlar. 5. İklim ve Hava Durumu: Güneşli günler mutluluk hormonlarını artırırken, kapalı havalar içe dönüklüğü tetikleyebilir. Psikolojik sorunların tanısı ve tedavisi için bir uzmana başvurmak önemlidir.

Eski Türklerde çocuk sahibi olmak önemliydi çünkü neslin devamını sağlamak ve soyun tükenmesini engellemek için gerekliydi. Ayrıca, çocuklar toplumun değerlerini gelecek nesillere taşıyacak tek unsur olarak görüldüğü için Türk sosyal hayatının gözbebeği ve varoluşun esası olarak kabul edilirdi.

"Dedemin Bakkalı" kitabında olay, Şermin Yaşar'ın çocukluk yıllarında geçmektedir.

"Çocukluk" dizisinin final bölümü 11. bölümdür.

Komik çocukluk anıları, çocukların doğal merakları ve keşfetme dürtüleri sonucu ortaya çıkar. Ayrıca, ailenin ve arkadaşların etkisi de bu tür anıların oluşmasında önemlidir.

Çocukken dünyanın daha renkli görünmesinin birkaç nedeni vardır: 1. Renk Algısının Yüksek Olması: Çocuklar, daha yüksek bir renk algısına sahiptirler ve çevrelerinde gördükleri her canlı rengi içselleştirme kapasitesine sahiptirler. 2. Hayal Gücü ve Merak: Çocukluk döneminde hayal gücü ve merak seviyesi daha yüksektir, bu da dünyayı daha renkli ve neşeli algılamaya yol açar. 3. Oyuncaklar ve Çevre: Renkli oyuncaklar, doğanın çeşitliliği ve çeşitli renkler içeren bir çevre, çocukların algısını daha canlı hale getirir. Büyüdükçe, minimalizm ve teknolojik gelişmeler gibi faktörler nedeniyle dünya daha soluk ve gri görünebilir.

Mustafa'nın dayısı Hüseyin Ağa'nın akşamüstü çiftliğe gelişi, hava karamaya başladığında herkesin odada oturup sohbet etmesi Atatürk'ün "Karga Peşinde" adlı çocukluk anısında geçmektedir.

Behiç Ak'ın "Havada Asılı Kalan Top" kitabı, yeni atanan kaymakamın, kasaba halkının yaşamlarındaki özensizlikleri fark etmesiyle başlayan olayları anlatır. Kitabın ana temaları: - Alışkanlıkların tehlikeli boyutları: Alışkanlıklara bağımlılığın ve unutmaya şartlanmanın sonuçları. - Çocuk oyunlarının anlamı: Çocukların merakı ve yaratıcılıkları üzerinden, 23 Nisan'ın önemi ve doğal afetlerin toplumsal etkileri gibi konular. - Anadilin sözcük üretme neşesi: Zekiye karakteri aracılığıyla dil yetkinliğinin geliştirilmesi. Hikaye, Serkan ve arkadaşlarının, ailelerinin geçmişte yaşadıkları sorunları araştırarak kasabanın gizem perdesini aralamalarıyla gelişir.

En masum aşklar genellikle çocukluk döneminde yaşanır.

Küçükken yapılan şeylerin unutulmaz olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Duygusal Bağlanma: Çocukluk döneminde yaşanan deneyimler, genellikle güçlü duygusal bağlarla ilişkilendirilir ve bu da hafızada daha kalıcı izler bırakır. 2. Yeni Öğrenme Deneyimi: İlk kez yapılan şeyler, beyin için yeni bir öğrenme fırsatıdır ve bu nedenle daha iyi hatırlanır. 3. Basit ve Etkili: Küçük şeyler, basit ama anlamlı jestler ve anılar olarak günlük yaşamda önemli bir yer tutar ve bu da onların unutulmasını engeller.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın "Çocukluk" şiiri, şairin çocukluğunu özlediğini ve çocuk olmak istediğini anlatır.

Özgüven eksikliği en çok aşağıdaki alanlarda görülür: 1. Çocukluk ve Ergenlik: Çocukluk döneminde yaşanan olumsuz deneyimler, kötü muamele ve aile içi sorunlar özgüveni olumsuz etkileyebilir. 2. İş Hayatı: İş yerindeki olumsuz geri bildirimler, rekabetçi ortam ve işsizlik gibi durumlar mesleki özgüveni sarsabilir. 3. Sosyal İlişkiler: Sorunlu veya toksik ilişkiler, kişinin kendine olan güvenini zedeler. 4. Toplumsal Baskılar: Toplumun belirlediği standartlara uymakta zorlanan bireyler, kendilerini yetersiz hissedebilirler. 5. Mükemmeliyetçilik: Mükemmeliyetçi bireyler, kendilerine aşırı yüksek standartlar koydukları için başarısızlık durumunda kendilerini yetersiz hissederler.

"Boşluk Hissi" kitabı, Dr. Jonice Webb ve Dr. Christine Musello tarafından kaleme alınmıştır ve çocuklukta yaşanan duygusal ihmalin yetişkinlikte yarattığı etkileri ele almaktadır. Kitapta anlatılan konular şunlardır: - Boşluk hissine neden olan ebeveynlik tipleri: Narsist, otoriter, izin verici, bağımlı gibi 12 temel ebeveyn davranışı örneklendirilmiştir. - Yetişkinlikte yaşanan sorunlar: Sürekli boşluk hissi, kendini yetersiz görme, karşı bağımlılık geliştirme, duygularını tanımlayamama gibi sorunlar. - İyileşme süreci: Duyguları tanıma ve adlandırma, öz-disiplin geliştirme, kendine şefkat gösterme gibi adımlar. Kitap, duygusal ihmalin görünmez olduğunu ancak etkisinin derin olduğunu ve bu durumla başa çıkmak için farkındalık kazanmanın önemini vurgulamaktadır.

Fauve (2018), iki çocuğun bir yerüstü madeninde görünüşte masum bir güç oyununun içine düşmesini konu alan bir kısa filmdir. Filmde, doğa ana tek gözlemci olarak yer alırken, çocukların arkadaşlıkları, oyunları ve çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemleri ele alınmaktadır.