CezaMuhakemesi

CMK'da "işin önemi" ifadesi, ceza muhakemesi sürecinin adil, hızlı ve etkin bir şekilde yürütülmesini sağlamak anlamına gelir. Bu, aşağıdaki unsurları içerir: - Maddi gerçeğin araştırılması: Cumhuriyet savcısının, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak adalete ulaşması. - Savunma hakkının korunması: Sanığın savunma yapma ve avukat tutma hakkına sahip olması. - Hukukun üstünlüğünün sağlanması: Yargılama süreçlerinin kanuna uygun bir şekilde yürütülmesi ve keyfi uygulamaların önlenmesi.

CMK 223/2-e maddesi, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun beraat kararını düzenleyen hükümlerinden biridir. Bu maddeye göre, beraat kararı şu hallerde verilir: "Yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması".

Evet, müdafi soruşturma dosyasını inceleyebilir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 153. maddesine göre, müdafi soruşturma evresinde dosya içeriğini inceleyebilir ve istediği belgelerin bir örneğini harçsız olarak alabilir. Ancak, bu yetki, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecekse, Cumhuriyet savcısının istemi üzerine sulh ceza hakiminin kararıyla kısıtlanabilir.

Evet, CMK görevlendirmesi zorunlu müdafiliktir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 150. maddesine göre, belirli durumlarda sanığa zorunlu müdafi atanması zorunludur.

Uzlaştırmacı, UYAP'ta şu şekilde görev alır: 1. Eğitim ve Sınav: Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği'ne göre, uzlaştırmacı olarak görev yapabilmek için öncelikle uzlaştırmacı eğitimini tamamlamak ve yazılı sınavda başarılı olmak gereklidir. 2. Sicile Kayıt: Eğitimi başarıyla tamamlayanlar, uzlaştırmacı siciline kayıt başvurusunda bulunabilirler. 3. Görevlendirme: Uzlaştırmacı, Cumhuriyet savcısının onayıyla uzlaştırma bürosunca görevlendirilir. 4. Süreç Yönetimi: Uzlaştırmacı, müzakerelere başlamadan önce taraflara uzlaştırma sürecini ve gizlilik yükümlülüğünü açıklar.

CMK'nın 224 ve 225 maddeleri şunlardır: 1. CMK Madde 224: Karar ve Hükümlerde Gerekli Oy Sayısı: - Mahkemece karar ve hükümler oybirliği veya oyçokluğuyla verilir. - Karşı oya tutanakta yer verilir; gerekçesi de tutanakta gösterilir. 2. CMK Madde 225: Hükümün Konusu ve Suçu Değerlendirmede Mahkemenin Yetkisi: - Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir.

CMK tarifesi, Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince görevlendirilen müdafi ve vekillerin ücretlerinin hesaplanması için kullanılır. Hesaplama şu şekilde yapılır: 1. Görev Türü ve Aşaması: İşlemin soruşturma mı yoksa kovuşturma aşamasında mı olduğuna göre farklı ücretler uygulanır. 2. Ücret Miktarları: 2025 yılı için belirlenen tarifeye göre, bazı görev türleri ve ücretleri şunlardır: - Soruşturma aşaması: İfade alma için 3.209 TL. - Kovuşturma aşaması: Duruşma için 5.502 TL, ağır ceza mahkemeleri için 9.871 TL. - Çocuk mahkemeleri: Çocuk mahkemesi davaları için 5.502 TL. 3. Ek Ücretler: Hafta sonu veya resmi tatil günlerinde çalışma, gece yapılan işlemler gibi özel durumlarda ek ücretler uygulanabilir. 4. KDV ve Stopaj: Hesaplanan ücrete %18 KDV ve %20 gelir vergisi stopajı eklenir. Güncel tarifeler ve hesaplama detayları için Adalet Bakanlığı'nın resmi web sitesi veya ilgili baro birimleri takip edilmelidir.

CMK tarifesi, Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince soruşturma ve kovuşturma makamlarının talebi üzerine görevlendirilen müdafi veya vekillere ödenecek ücretleri belirlemek amacıyla Adalet ve Maliye Bakanlıkları tarafından birlikte tespit edilir. Bu süreçte Türkiye Barolar Birliği'nin görüşü de alınır.

Avukatın soruşturma dosyasını inceleme yetkisi, vekaletname ibraz ettiğinde başlar. Ayrıca, CMK’nın 153. maddesine göre müdafi, soruşturma evresinde dosya içeriğini inceleyebilir ve istediği belgelerin bir örneğini harçsız olarak alabilir.

İddianamede savunma yapmak için en az bir hafta süre bulunmaktadır.

CMK avukatı, Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) kapsamında zorunlu müdafilik görevini üstlenen avukattır. Bu avukatların temel görevleri şunlardır: 1. Soruşturma Aşaması: Kolluk kuvvetleri tarafından yürütülen soruşturmalarda, müvekkillerinin haklarını korumak için kritik bir rol oynar. 2. Kovuşturma Aşaması: Dava mahkemeye taşındığında, müvekkilinin savunmalarını hazırlar ve mahkemede temsil eder. 3. Mağdur Temsili: Ceza davalarında mağdur veya müşteki olarak yer alan kişileri temsil eder, onların haklarının korunmasını ve adaletin sağlanmasını temin eder. 4. Üst Mahkemelere Başvuru: Mahkeme kararına itiraz edebilir, hak ihlali olduğunu düşünüyorsa Anayasa Mahkemesi veya Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurabilir.

Ceza muhakemesi hukukunda şüphe, bir olayın gerçekten suç teşkil edip etmediği veya bir kişinin suç işleyip işlemediğine dair belirsizliğin ifadesidir. Şüphe dereceleri dört ana kategoriye ayrılır: 1. Başlangıç şüphesi (basit şüphe): Soruşturmanın başlatılması için gerekli asgari şüphedir. 2. Makul şüphe: Bir kişinin suç işlediği veya işlemiş olabileceği konusunda makul ve mantıklı bir çıkarım yapıldığında ortaya çıkar. 3. Yeterli şüphe: Bir suçun işlenip işlenmediği konusunda daha belirgin bir şüphe seviyesidir ve iddianame düzenlenmesi için gereklidir. 4. Kuvvetli şüphe: Şüphenin en üst derecesidir ve sanığın mahkumiyetine yönelik güçlü bir olasılığın olduğu durumları ifade eder.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının itirazı, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 308. maddesine göre aşağıdaki hallerde yapılabilir: 1. Re'sen veya istem üzerine: Yargıtay ceza dairelerinden birinin kararına karşı, Başsavcı bu kanun yoluna başvurabilir. 2. Süre sınırı: İlamın kendisine verildiği tarihten itibaren bir ay içinde itiraz edilmelidir. Ancak sanığın lehine itirazda süre aranmaz. 3. Konu: İtiraz, hem onama hem de bozma kararlarına karşı yapılabilir.

Kriminal inceleme süresi suçun konusuna, analiz yöntemlerine ve mahkeme sürecine göre değişiklik göstermektedir. Genel olarak, mahkemeler bilirkişiye ortalama 1 ay süre vermektedir.

CMK 308/A maddesi, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nda yer alan "Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığının İtirazı"nı düzenler. Bu maddeye göre: 1. Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairelerinin kesin nitelikteki kararlarına karşı, ilgili daireye re’sen veya istem üzerine itiraz edilebilir. 2. Sanığın lehine itirazda süre aranmaz. 3. Daire, itirazı mümkün olan en kısa sürede inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı ceza daireleri başkanlar kuruluna gönderir. 4. Başkanlar kurulu, itiraz hakkında bir rapor hazırlar ve kurulun itirazın kabulüne ilişkin kararları kesindir.

CMK 147 maddesi, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) ifade verme ve sorgu usulünü düzenleyen maddesidir. Bu maddeye göre, şüphelinin veya sanığın ifadesinin alınmasında veya sorguya çekilmesinde uyulması gereken hususlar şunlardır: 1. Kimlik tespiti: Şüphelinin veya sanığın kimliği saptanır ve sorulara doğru cevap vermesi gerektiği bildirilir. 2. Yüklenen suçun anlatılması: Şüpheliye veya sanığa kendisine yöneltilen suç anlatılır. 3. Savunma hakkı: Şüpheliye veya sanığa müdafi seçme hakkı olduğu ve müdafinin ifade veya sorguda hazır bulunabileceği bildirilir. 4. Susma hakkı: Şüphelinin veya sanığın kendisini suçlayıcı beyanda bulunmak zorunda olmadığı söylenir. 5. Somut delillerin toplanması: Şüpheliye veya sanığa şüpheden kurtulmak için somut delillerin toplanmasını isteyebileceği hatırlatılır. 6. Kişisel ve ekonomik durum hakkında bilgi alınması: İfade verenin veya sorguya çekilenin kişisel ve ekonomik durumu hakkında bilgi alınır. 7. Teknik imkanlardan yararlanma: İfade ve sorgu işlemlerinin kaydında teknik imkanlardan yararlanılır. 8. Tutanak tutulması: İfade veya sorgu bir tutanağa bağlanır ve bu tutanakta belirtilen hususlar yer alır.

CMK 308, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun bir maddesi olup, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının itirazı başlıklı olağanüstü bir kanun yolunu düzenler. Bu maddeye göre: 1. Başvuru Yetkisi: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Yargıtay ceza dairelerinden verilen kararlara karşı re'sen veya istem üzerine itiraz yoluna gidebilir. 2. Başvuru Süresi: İtiraz süresi, kararın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına verildiği tarihten itibaren 30 gündür ve sanığın lehine itirazda süre aranmaz. 3. İnceleme ve Karar: İtiraz üzerine dosya, kararına itiraz edilen daireye gönderilir ve daire, itirazı yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderir.

CMK'ya göre, tutuklama kararına itiraz süresi yedi gündür.

CMK 100, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 100. maddesi anlamına gelir ve bu madde tutuklama tedbirini düzenler. CMK 100'e göre tutuklama kararı verilebilmesi için iki şartın birlikte gerçekleşmesi gerekir: 1. Kuvvetli suç şüphesinin varlığı ve bu şüpheyi destekleyen somut delillerin bulunması. 2. İşin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olması. Ayrıca, belirli suçlar için somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı halinde de tutuklama kararı verilebilir. Son olarak, adli para cezasını gerektiren suçlarda veya hapis cezasının üst sınırı iki yıldan fazla olmayan suçlarda tutuklama kararı verilemez.

4483 sayılı Kanun'a göre soruşturma izni verilmezse, memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında savcılık tarafından soruşturma yapılamaz ve dava açılamaz. Bu durumda, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 174/1-d maddesine göre mahkemece iddianamenin iadesi kararı verilir.