BöbrekHastalıkları

Böbrek taşından malulen emekli olunabilir, ancak bu durum, kişinin çalışma gücünün en az %60'ını kaybettiğine ve bu durumun Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Sağlık Kurulu tarafından tespit edildiğine bağlıdır. Malulen emeklilik için gerekli diğer şartlar şunlardır: En az 10 yıllık sigortalılık süresi. En az 1800 gün prim ödemesi. İşe başladıktan sonra meydana gelen sağlık sorunu. Malulen emeklilik şartları ve süreçleri zamanla değişebileceğinden, güncel bilgiler için SGK'ya başvurulması önerilir.

Böbrek yetmezliğinde yasak olan bazı sebzeler: Ispanak, pazı ve diğer yeşil yapraklı sebzeler. Mantar, kereviz, brüksel lahanası, enginar ve bezelye. Domates. Böbrek yetmezliği durumunda beslenme programı, hastalığın evresine göre değişiklik gösterebilir. En doğru beslenme programı için bir diyetisyene danışılması önerilir.

Böbrek su toplanması (ödem) durumunda nefroloji veya üroloji bölümlerine başvurulmalıdır. Nefroloji, böbrek hastalıklarının tıbbi teşhis ve tedavisi ile ilgilenen bir uzmanlık alanıdır. Üroloji, idrar yolları ve erkek üreme sistemi hastalıklarıyla ilgilenir ve böbrek taşları gibi cerrahi müdahale gerektirebilecek durumları ele alır. Böbrek sorunları için doğru bölüme yönlendirme, hastanın şikayetlerine ve durumuna göre yapılır.

Böbrek hastalarının kereviz tüketirken dikkatli olması gerekir. Kereviz, yüksek potasyum içeriği nedeniyle böbrek fonksiyonları zayıf olan bireylerde elektrolit dengesizliğine yol açabilir. Böbrek hastalarının, diyetlerine kereviz veya herhangi bir besin eklemeden önce mutlaka bir doktora danışmaları önerilir.

GFR (glomerüler filtrasyon hızı) testi, böbrek fonksiyonlarını değerlendirmek için yapılır. GFR testinin yapılmasının önerildiği bazı durumlar: Böbrek hastalıklarının teşhisi ve takibi. İlaçların böbrek üzerindeki etkilerinin izlenmesi. Tedaviye yanıtın değerlendirilmesi ve doz ayarlaması. Belirli durumlarda kontrast madde kullanımı öncesinde böbrek fonksiyonunun kontrol edilmesi. Yorgun hissetme, kaşıntı, şişkinlik, mide bulantısı gibi semptomların varlığı. GFR testi, genellikle kan örneği alınarak laboratuvar ortamında gerçekleştirilir.

Ürik asit yüksekliğinde azotun neden yükseldiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, ürik asit yüksekliğinin bazı nedenleri şunlardır: Pürin açısından zengin gıdaların aşırı tüketimi. Böbrek fonksiyon bozuklukları. Alkol tüketimi. Obezite ve diyabet. Ürik asit yüksekliği, ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğinden, bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Selektif ve nonselektif proteinüri arasındaki temel fark, glomerüler bariyerdeki elektriksel yükün bozulmasıdır. Selektif proteinüri: Podositlerin yüzeyindeki negatif yük kaybolduğunda (örneğin, minimal değişiklik hastalığında) idrarla albümin atılımı gerçekleşir. Nonselektif proteinüri: Podositlerdeki negatif yük kaybı daha şiddetli olduğunda, yüksek molekül ağırlıklı proteinler de kaybedilir.

Gode, yani çukur ödem, genellikle dokularda sıvı birikmesi sonucu oluşur. Bu durum, çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir: Ödem oluşturan hastalıklar: Kalp yetmezliği, böbrek ve karaciğer hastalıkları, tiroit bezi hastalıkları, lenfödem, enfeksiyonlar ve alerjiler. Vücut pozisyonu: Uzun süre ayakta kalma, oturma veya yatar pozisyonda kalma gibi durumlarda kanın belirli bölgelerde birikmesi. Beslenme: Fazla tuz tüketimi, vücudun gereğinden fazla su tutmasına ve ödem oluşmasına neden olabilir. Travma: Dokuların fiziksel olarak zarar görmesi. Gode oluşumunun nedenini doğru bir şekilde belirlemek için bir uzmana danışılması önerilir.

Rocaltrol, etkin madde olarak kalsitriol içeren bir ilaçtır ve aşağıdaki hastalıkların tedavisinde kullanılır: Böbrek sorunları olan kişilerdeki kemik hastalığı (renal osteodistrofi). Kadınlarda menopoz sonrası kemik zayıflaması (postmenopozal osteoporoz). Rocaltrol, diyetle alınan kalsiyumun vücut tarafından daha fazla emilmesini sağlar, sağlıklı kemik yapımına yardımcı olur ve kemik hasarını azaltır. İlacı kullanmadan önce bir doktora danışılması önerilir.

Anti-PLA2R membranöz nefropati, böbrek glomerüllerinin kronik inflamatuar otoimmün bir hastalığı olan primer membranöz nefrit (MN) tanısı için son derece spesifik olan anti-fosfolipaz A2 reseptör (PLA2R) antikorlarının varlığını ifade eder. Primer MN, çoğunlukla 30 ila 50 yaşları arasındaki, genellikle Kafkas kökenli insanları etkiler. Anti-PLA2R antikorlarının bazı özellikleri: Sağlıklı kan donörleri, lupus nefriti, IgA nefriti gibi hastalıklar veya sekonder MN hastalarında bulunmaz. ELISA yöntemiyle hasta serumlarındaki antikor seviyeleri sayısal olarak ölçülebilir. Biyopsi yapmadan tanı koymayı mümkün kılabilir. Membranöz nefropatinin belirtileri arasında bacaklarda ve ayak bileklerinde şişlik, kilo alımı, yorgunluk, iştahsızlık ve köpüklü idrar bulunur.

İdrarda mikroalbumin seviyesinin kaç olması durumunda tehlikeli olduğuna dair bilgi bulunamadı. Ancak, idrarda mikroalbumin ile ilgili şu bilgiler değerlendirilebilir: Mikroalbuminüri, idrarla atılan albümin miktarının normalin üzerinde olmakla birlikte standart dipstiklerle ölçülemeyecek seviye olduğu durumları tanımlamak amacıyla kullanılan bir terimdir. Normal idrarda protein bulunmaz. Mikroalbüminüri, 24 saatlik idrarda 30-300 mg/gün arası albümin atılımı olması durumudur. İdrarda mikroalbumin ile ilgili doğru bilgi ve yönlendirme için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Böbrek yetmezliği, beş evrede sınıflandırılır. 1. Evre 1: Hafif böbrek hasarı, GFR (glomerüler filtrasyon hızı) 90 ml/dakikanın üzerinde. 2. Evre 2: Hafif derecede böbrek hasarı, GFR 60-89 ml/dakika. 3. Evre 3a ve 3b: Hafif ile orta derecede hasar, GFR 45-59 ile 30-44 ml/dakika arasında. 4. Evre 4: Şiddetli hasar, GFR 15-29 ml/dakika. 5. Evre 5: Son dönem böbrek hastalığı, GFR 15 ml/dakikanın altında, diyaliz veya böbrek nakli gereklidir. Evre 5, böbreklerin işlevini büyük oranda kaybettiği ve hastanın yaşamını sürdürebilmesi için diyaliz veya böbrek nakli gibi tedavi yöntemlerinin gerekli olduğu aşamadır.

Böbrek hastalarında mide bulantısının birkaç nedeni olabilir: Böbrek yetmezliği. Kontrolsüz şeker hastalığı. Mide bulantısının altında yatan kesin nedeni belirlemek için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Plazma sodyum düşüklüğünün (hiponatremi) bazı nedenleri: Aşırı su tüketimi. Böbrek hastalıkları. Kalp yetmezliği. Diüretik ilaçlar. İshal ve kusma. Alkol bağımlılığı. Hormonal değişimler. Yanıklar ve terleme. Bazı akciğer kanseri türleri. Hiponatremi belirtileri varsa, bir sağlık profesyoneline başvurulması önerilir.

Hemodiyaliz süresi, hastanın durumuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Kimi hastalar yaşamları boyunca diyalize ihtiyaç duyabilirken, bazıları için tedavi süresi kısa olabilir. Genel olarak: Hemodiyaliz seansları haftada üç kez yapılır ve her seans 3-5 saat sürer. Seans sıklığı ve süresi, vücut büyüklüğü, vücutta biriken atık miktarı ve hastanın genel sağlık durumu gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir.

NKF (National Kidney Foundation), böbrek hastalığından etkilenen tüm insanlar için bir yaşam çizgisi görevi gören, kâr amacı gütmeyen bir sağlık kuruluşudur. NKF'nin bazı faaliyetleri: Bilimsel araştırma ve yenilikçilik: Böbrek sağlığı üzerinden tüm hastayı ele alarak bilimsel araştırma ve yeniliklere odaklanır. Eğitim ve farkındalık: Hasta eğitimi ve savunuculuk çalışmaları yürütür. Sağlık hizmetlerine erişim: Böbrek bakımı, diyaliz ve nakil hizmetlerinde yapısal eşitsizlikleri gidermeyi hedefler. Kaynak sağlama: Kamu, hastalar ve sağlık profesyonelleri için çeşitli programlar ve hizmetler sunar. Gönüllü ve kurumsal iş birliği: Gönüllü fırsatları ve kurumsal iş birliği programları düzenler.

Şişko Nuri lakaplı Sıtkı Sezgin'in hastalığı, karaciğerde yağlanma ve safra kesesinde oluşan problemdir. Yeşilçam'ın ünlü oyuncusu Sıtkı Sezgin, 2018 yılında bu sağlık sorunları nedeniyle Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılmış ve anjiyo olduktan sonra yoğun bakım ünitesinde tedavi görmüştür.

Glomerüler hastalıklar, glomerüllerde bulunan ve filtrasyon membranını oluşturan yapıların hasar görmesi sonucu gelişir. Bazı glomerüler hastalıklar: Minimal değişiklik nefrotik sendrom. Mesengial proliferatif glomerülonefrit. Fokal-segmental glomerüloskleroz. Membranoproliferatif glomerülonefrit. IgA nefropatisi. Poststreptokoksik glomerülonefrit. Lupus nefriti. Henoch-Schönlein Purpura. Diyabetik glomerüloskleroz. Glomerüler hastalıkların ortak belirtileri arasında hematüri, proteinüri, hipertansiyon ve böbrek fonksiyon kaybı bulunur.

Eritropoietin (EPO) düşüklüğünün bazı nedenleri: Böbrek hastalıkları. Beslenme eksiklikleri. Kronik hastalıklar. Hormonal bozukluklar. Kemik iliği hastalıkları. Genetik faktörler. EPO düşüklüğü durumunda bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Kronik böbrek hastalığı (KBH) tehlikelidir, çünkü tedavi edilmezse böbreklerin işlevini tamamen kaybetmesine ve diyaliz veya böbrek nakli gerektirebilecek bir duruma yol açabilir. KBH'nin bazı tehlikeleri: Toksin birikimi: Böbrekler toksinleri ve fazla sıvıyı atamaz, bu da vücutta toksin birikimine neden olabilir. Yüksek kan basıncı: Sıvı dengesizliği kan basıncının yükselmesine yol açabilir. Anemi: Böbreklerin yeterince kırmızı kan hücresi üretememesi sonucu kansızlık gelişebilir. Mineral dengesizliği: Fosfor ve kalsiyum dengesinin bozulması, kemiklerin zayıflamasına yol açabilir. Diğer sağlık sorunları: Kalp hastalıkları, hiperkalemi, metabolik asidoz, depresyon, karaciğer yetmezliği, gut hastalığı ve cilt enfeksiyonları gibi komplikasyonlara neden olabilir. KBH'nin ilerlemesi, erken teşhis ve uygun tedavi ile yavaşlatılabilir.