Bizans

İstanbul'un eski hali, tarih boyunca farklı dönemlerde önemli değişiklikler göstermiştir: 1. Antik Çağ: İstanbul, M.Ö. 667'de Megaralılar tarafından "Byzantion" adıyla kurulmuş ve Roma İmparatorluğu tarafından ele geçirildikten sonra gelişmiştir. 2. Bizans İmparatorluğu Dönemi: İstanbul, yaklaşık 1000 yıl boyunca Orta Doğu'ya hakim bir şehir olmuş, büyük bir cihan imparatorluğunun başkenti olarak üç kıtada yayılan toprakları yönetmiştir. 3. Osmanlı Dönemi: 1453'te II. Mehmed tarafından fethedildikten sonra İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti olmuş ve bu dönemde şehir, 700.000'e yakın bir nüfusa ulaşarak dünyanın en kalabalık şehirlerinden biri haline gelmiştir. 4. Cumhuriyet Dönemi: 1922'de Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasından sonra İstanbul, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan sonra tekrar etkin bir dünya şehri olma özelliğini kazanmış ve modernleşmeye başlamıştır. Ayrıca, eski İstanbul'un sokak hayatı ve günlük yaşamı hakkında, Balıkhane Nâzırı Ali Rıza Bey'in "Eski Zamanlarda İstanbul Hayatı" adlı eseri gibi tarihi kaynaklar da bilgi vermektedir.

İstinye'nin eski adı Bizans döneminde "Stenia" olarak geçmektedir.

Pasinler Savaşı, Selçukluların Bizans'a karşı kazandığı ilk büyük zaferdir.

Eski postacılar, farklı dönemlerde çeşitli kıyafetler giymişlerdir: Osmanlı İmparatorluğu Dönemi: Postacılar, lacivert çuhadan yapılmış, kol ve yakalarında yeşil şerit bulunan bir giysi giyerlerdi. Bizans Dönemi: Şehir içi ve dışı haberleşmede, yüksek ateş kuleleri ve tepeler kullanılırdı. Genel Olarak: Postacıların boynuna, sarı ipekten bir kordela ve bu vazife ile yüklü olduklarını bildiren, üstü yazılı bir bakır veya gümüş levha takılırdı.

Kadıköy, eskiden antik dönemlerde Khalkedon adıyla biliniyordu. Bizans döneminde Kadıköy, bir piskoposluk merkezi olarak öne çıktı ve önemli kiliselere ev sahipliği yaptı. 19. yüzyılda, Haydarpaşa Garı'nın ve Selimiye Kışlası'nın inşasıyla birlikte Kadıköy, bir banliyö olarak gelişmeye başladı.

Zirga Kalesi olarak bilinen yapının adı, Zilkale'dir ve Rize'nin Çamlıhemşin ilçesinde yer almaktadır. Zilkale'nin hikayesi şu şekildedir: - Kalenin, 5-6. yüzyıllarda ahşap bir yapıyla inşa edildiği tahmin edilmektedir. - 13. yüzyılda taş zeminli mevcut kale yapılmıştır. - Bizans döneminde, doğu yönünden gelebilecek tehlikelere karşı bir gözetleme kalesi olarak kullanılmıştır. - Osmanlı döneminde, ticari ve askeri açıdan önemli olan doğu yolunun gözetlenmesi ve ticaret kervanlarının konaklaması amacıyla hizmet etmiştir. - 1689 yılında kale ve şehir Osmanlı hakimiyetinden çıkmış, ardından kale çeşitli restorasyonlardan geçmiştir.

Erken dönem Bizans seramikleri kırmızı hamurlu olarak yapılmıştır.

Miklagard iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Tarihsel bağlamda, Miklagard, Bizans İmparatorluğu'nun başkenti olan Konstantinopolis'in (günümüz İstanbul'u) eski adıdır. 2. Oyun bağlamında, Miklagard, Northgard adlı video oyununda yer alan tarafsız ve etkileşime geçilemeyen bir fraksiyondur.

Dimetoka'da tarih boyunca çeşitli topluluklar yaşamıştır: 1. Bizans Dönemi: Dimetoka, Bizans döneminde Trakya'nın en önemli müstahkem kasabalarından biriydi ve İmparator Traianus tarafından kurulmuştur. 2. Osmanlı Dönemi: Osmanlıların eline geçtikten sonra Dimetoka, bir saray şehri olmuş ve padişahların zaman zaman ikamet ettiği bir yer haline gelmiştir. 3. Alevi-Bektaşi Topluluklar: Dimetoka, özellikle Bektaşi geleneğinin önemli merkezlerinden biri olarak kabul edilir ve Seyyid Ali Sultan'ın tekkesini barındırmıştır. 4. 19. ve 20. Yüzyıllar: Balkan Savaşları sonrası Dimetoka, Yunanistan'a bağlanmış ve Türklerin şehri terketmesi sonucu nüfus büyük ölçüde değişmiştir.

Bizans, Roma İmparatoru I. Konstantin'in 330 yılında başkenti Byzantion'a taşımasıyla "Yeni Roma" (Nova Roma) adını aldı. Bu kararın arkasında, Doğu'nun yükselen gücünü merkeze alacak stratejik bir üs arayışı ve Roma'nın Batı'da giderek zayıflayan durumundan kaçınma isteği yatıyordu.

Bizans'ta melek tasvirlerinin yasaklanması, 726-843 yılları arasındaki İkonoklazma döneminde gerçekleşmiştir.

Akören Ören Yeri'nde yaşamış olan medeniyetler arasında Hititler, Phrygler ve Helenistik dönem toplulukları bulunmaktadır. Ayrıca, Akören'in tarih boyunca Roma ve Bizans dönemlerinde de iskâna sahne olduğu bilinmektedir. Akören'in eski adı "Akviran" olup, 11. yüzyıldan itibaren bölgeye Bayındır ve Kayı Türk boylarının yerleştiği söylenmektedir.

Bizans'ın en büyük sarayı olan Büyük Saray (Mega Palation), İstanbul'da, Fatih yarımadasının güneydoğu ucunda, Hipodrom ile Ayasofya arasında yer almaktadır.

Çaka Bey'in amacı, Ege Denizi'nde Bizans hakimiyetini kırarak kendi beyliğini kurmak ve İstanbul'u fethetmek idi. Bu hedefler doğrultusunda, İzmir'i alarak burada bir donanma oluşturdu ve Urla, Çeşme, Sığacık ve Foça gibi bölgeleri ele geçirdi.

Miryokefalon Savaşı, Anadolu Selçuklu Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasında gerçekleşmiştir.

Angelos'un hikayesi, Yunan mitolojisinde şu şekilde anlatılır: Zeus ve Hera'nın kızı olan Angelos, babası tarafından perilere emanet edilir. Bir gün, Angelos, annesi Hera'nın yüzüne sürdüğü sarı sakızı çalar. Bunu öğrenen Hera, Angelos'u cezalandırmaya kalkar. Angelos, önce yeni doğum yapmış bir kadının evine, ardından ölü bir adamı taşıyan insanların arasına saklanarak Hera'nın gazabından kaçar. Zeus, mezarcılara Angelos'u alıp Acheron Gölü'ne götürmelerini ve onu yıkayıp arındırmalarını emreder. Bu olay, Angelos'a "yer altı dünyasının kadını" (katachthonia) lakabının verilmesine neden olur. Angelos'un hikayesi, yalnızca Sicilyalı şair Teokritos'un "Idyll II" şiirinde yer alır.

İznik İmparatorluğu'nun kurucusu, 1204 yılında İznik'te (Nikea) imparatorluğunu ilan eden I. Theodoros'tur.

"Kızıl Nefer Teodora" romanı, Bizans İmparatorluğu'nun en ünlü imparatoriçelerinden Teodora'nın yaşamını ve onun yaşadığı şehir Konstantinopolis'in gizemlerini anlatmaktadır. Romanda, Teodora'nın kişiliğinde İstanbul'un bilinmeyen efsaneleri, tılsımları ve tarihi dehlizleri ele alınırken, aynı zamanda yazarın şehre olan aşkı da dile getirilmektedir.

Lykos Vadisi'nde (Çürüksu Vadisi) çeşitli uygarlıklar yaşamıştır, bunlar arasında: 1. Helenistik Krallıklar Dönemi: Vadi, Seleukosluların hâkimiyetine girmiştir. 2. Roma İmparatorluğu ve Bizans İmparatorluğu: Roma döneminde refah düzeyi yüksek olan Laodikeia, Bizans döneminde yeniden inşa edilmiştir. 3. Yahudi Topluluğu: Yazılı kaynaklar ve arkeolojik kazılar, vadide Yahudi topluluğunun varlığını göstermektedir. 4. Hristiyanlık: M.S. 40-50 yıllarından itibaren Hristiyanlık, vadide yayılmaya başlamıştır.

İznik, dört büyük uygarlığa başkentlik yapmıştır: Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu, Selçuklu Devleti ve Osmanlı İmparatorluğu.