BağırsakSağlığı

Erkeklerde büyük abdestten kan gelmesi, birçok farklı hastalığın belirtisi olabilir. Bu durumlar arasında en sık görülenler şunlardır: Hemoroit (basur): Bağırsak alışkanlıklarının değişmesi, gebelik, doğum, hareketsizlik ve alkol alışkanlığı gibi etkenlerin neden olduğu. Anal fissür (makat çatlağı): Kabızlık, doğum, ülseratif kolit ve Crohn hastalığı gibi farklı etkenlerin yol açabildiği. Kalın bağırsak polipleri: 50 yaşını aşmış kişilerde sık, 70 yaşını aşmış kişilerde daha sık rastlanan. Kolon ve rektum kanseri: Kabızlık, ishal, gaz hareketlerinde artış, kilo kaybı, dışkıda kan ve makattan kan gelmesi gibi belirtiler gösterir. Bu tür bir durumla karşılaşıldığında, kesin teşhis ve uygun tedavi için bir genel cerrahi uzmanına başvurulması önerilir.

Yeşilimsi siyah kaka çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir: 1. Yeşil Gıda Tüketimi: Ispanak, brokoli veya marul gibi yeşil gıdaların tüketimi kakanın rengini değiştirebilir. 2. Bağırsak Enfeksiyonları: Salmonella gibi bakteriler veya Giardia lamblia gibi parazitler bağırsak enfeksiyonlarına yol açarak yeşil veya siyah tonlarda dışkıya neden olabilir. 3. Huzursuz Bağırsak Sendromu: Kalın bağırsağı etkileyen bu kronik sindirim bozukluğu, karın ağrısı, ishal ve kabızlık gibi belirtilerle birlikte görülebilir. 4. Antibiyotik Kullanımı: Antibiyotikler, safranın işlenmesine müdahale ederek dışkının rengini değiştirebilir. 5. Demir Takviyeleri: Demir takviyeleri dışkının daha koyu hale gelmesine neden olabilir. Ne zaman doktora başvurulmalı: Yeşilimsi siyah kaka 2-3 günden fazla sürdüğünde veya ishal, iştah kaybı, dışkıda kan gibi diğer semptomlarla birlikte görüldüğünde bir doktora danışılmalıdır.

Evet, bağırsak geçirgenliği egzamaya neden olabilir. Fonksiyonel Tıp Doktoru Prof. Dr. Deniz Özzeybek, egzamanın altında yatan nedenlerden birinin ince bağırsakta aşırı bakteri üremesi (SIBO) olabileceğini belirtmiştir. Ayrıca, bağırsak geçirgenliğinin artması (sızdıran bağırsak), bağışıklık sisteminin gıda parçacıklarını saldırgan olarak görmesi ve egzama gibi otoimmün hastalıklara yol açabilmesi mümkündür.

Ameliyat sonrası dışkı tutamama, çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir: Kas ve sinir hasarı. Ameliyat türü. Hormonal değişiklikler. Yetersiz hareket ve aktivite. Beslenme alışkanlıkları. Dışkı tutamama sorunu devam ederse veya şiddetlenirse, bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Mikrobiyotal dengesizlik, bağırsak florasındaki mikroorganizmaların (bakteri, virüs, mantar) dengesinin bozulması sonucu ortaya çıkar. Bu durumun başlıca nedenleri şunlardır: 1. Sağlıksız beslenme: Yeterli ve dengeli beslenmeme, lif içeriği düşük gıdalar tüketme mikrobiyotada bozulmalara yol açabilir. 2. Prebiyotik eksikliği: Tahıllar, meyveler ve sebzelerde bulunan prebiyotik liflerin yetersiz tüketimi dost bakteri sayısını azaltır. 3. Antibiyotik kullanımı: Antibiyotikler, enfeksiyona neden olan zararlı bakterilerle birlikte faydalı bakterileri de yok eder. 4. Aşırı alkol tüketimi: Alkol, bağırsak florasında bozulma ve ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. 5. Hareketsiz yaşam tarzı: Fiziksel aktivitenin azalması, bağırsak bakteri çeşitliliğini azaltarak sağlığı olumsuz etkiler. 6. Sigara kullanımı: Sigaranın içerdiği kimyasallar sindirim sisteminde iltihaplanmaya ve mikrobiyotada dengesizliğe yol açabilir. 7. Uyku eksikliği: Yeterli uyku alamama, bağışıklık sistemini zayıflatarak mikrobiyotanın dengesini bozabilir.

Bağırsak sağlığı için aşağıdaki belgeseller önerilebilir: 1. "Gut: The Inside Story of Our Body's Most Underrated Organ". 2. "Hack Your Health: The Secrets of Your Gut".

Sabah aç karnına dışkılama, sağlıklı bir dışkılama alışkanlığı olarak kabul edilir. Çoğu insan için sabahları kahvaltı sonrası dışkılama en yaygın zamandır ve bu, vücudun biyolojik saatine uygun olarak çalıştığında dışkılama düzeninin daha sağlıklı hale gelmesine yardımcı olabilir.

Kabızlık sorunu yaşayanlar için filtre kahve, espresso ve soğuk demleme kahve tercih edilebilir. Ayrıca, kafeinsiz kahve de kabızlık sorunu yaşayanlar için uygun bir seçenektir, çünkü kafeine duyarlı bireylerde daha az sindirim sistemi rahatsızlığına yol açabilir. Kahve tüketiminde dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır: - Miktar: Günde 2-3 fincan kahve genellikle sağlıklı bir miktar olarak kabul edilir. - Sıvı tüketimi: Kahve diüretik etkisi nedeniyle vücuttan sıvı atılmasına neden olabilir, bu yüzden yeterli miktarda su içmek önemlidir. - Beslenme düzeni: Lif açısından zengin gıdaların tüketimi kabızlığı hafifletebilir. Her bireyin kahveye tepkisi farklı olduğu için, en uygun kahve türünü belirlemek için bireysel deneyimler önemlidir.

Evet, muz bağırsakları rahatlatır. Muz, önemli miktarda diyet lifi içerir ve bu nedenle bağırsak hareketlerinde rahatlama sağlar.

Evet, kakayı tutmak zararlıdır. Kakanın uzun süre tutulması, dışkının kalın bağırsakta birikerek bağırsağın genişlemesine yol açar. Kakayı tutma alışkanlığı, psikolojik olarak da olumsuz etkiler yaratabilir; çocukta tuvalet yapma korkusu, hareket etmekten ve yemek yemekten kaçınma gibi davranışlar gelişebilir. Bu tür sorunlarla karşılaşıldığında bir doktora veya çocuk psikoloğuna başvurulması önerilir.

Karın kurtlanması (karın guruldaması) çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir: 1. Açlık: Mide boş olduğunda açlık hissini karın guruldusu şeklinde bildirebilir. 2. Sindirim Sorunları: Hazımsızlık, gaz birikimi, viral veya bakteriyel gastroenterit gibi sindirim sorunları karın guruldamasına yol açabilir. 3. Stres ve Kaygı: Stres altında sindirim sistemi farklı çalışabilir ve bu da karın guruldamasına neden olabilir. 4. Gıda İntoleransları: Laktoz, fruktoz veya glüten gibi besin bileşenlerine karşı intolerans karın guruldamasına sebep olabilir. 5. İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS): Tekrarlayan karın rahatsızlığı, ishal ve kabızlık atakları ile karakterizedir. 6. Kolon Kanseri: Nadir durumlarda karın guruldaması kolon kanserinin bir belirtisi olabilir. Eğer karın guruldaması sürekli tekrarlıyorsa, bir doktora danışılması önerilir.

Antibiyotikler, bağırsaklardaki iyi bakterilerin çoğunu öldürerek ishal yapar. Bağırsaklarda mükemmel bir biyolojik denge vardır. Antibiyotik ishali, genellikle bir antibiyotik tedavisine başlandıktan sonraki 5 ila 10 gün içinde ortaya çıkar. Antibiyotik ishali, en sık şu antibiyotiklerle ilişkilidir: makrolidler (klaritromisin); sefalosporinler (sefiksim, sefpodoksim); florokinolonlar (siprofloksasin, levofloksasin); penisilinler (amoksisilin, ampisilin). Antibiyotik ishali belirtileri: cıvık dışkı; sık tuvalete çıkma. Daha ciddi antibiyotik ishali belirtileri: sık sık sulu ishal; karın ağrısı ve krampları; ateş; dışkıda iltihap; kanlı dışkı; bulantı. Antibiyotik ishali belirtileri varsa, vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır.

Newvit Probiyotik 30 kapsül aşağıdaki işlevlere sahiptir: sindirim sisteminin dengelenmesine katkı sağlar; bağırsak mikrobiyotasının desteklenmesine yardımcı olur; bağışıklık sistemini güçlendirir. Probiyotik kullanmadan önce bir doktora danışmak gereklidir.

İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS) bağırsak spazmlarına, bağırsak kaslarındaki anormal kasılmalar neden olabilir. Bu kasılmalar, normalden daha fazla ve uzun süreli olduğunda gaz, şişkinlik ve ishale; zayıf olduğunda ise yiyecek geçişini yavaşlatarak sert ve kuru dışkılamaya yol açar.

Bağırsaklara geçiş yapan prebiyotikler, sindirilmeden kolona ulaşan ve buradaki faydalı bakteriler tarafından fermente edilen besin bileşenleridir. En yaygın prebiyotikler şunlardır: 1. Dirençli Nişasta: Mide asitlerinden etkilenmeden kolona ulaşır ve iyi bakteriler için ana besin kaynağı olarak kullanılır. 2. İnülin: Bitkilerde bulunan bir lif çeşididir, bağırsak hareketlerine yardımcı olur ve kabızlığı önler. 3. Pektin: Meyve lifi olarak kabul edilir, bağırsak astarındaki hücrelerin güçlenmesini destekler. Diğer prebiyotik kaynakları arasında soğan, sarımsak, muz, elma, hindiba kökü gibi gıdalar da bulunur.

Büyük abdestte kan görülmesi durumunda en kısa sürede bir doktora başvurulmalıdır. Bu tür bir şikayet için genel cerrahi veya gastroenteroloji uzmanına gitmek gereklidir.

Prebiyotiklerin işe yaradığı bazı alanlar şunlardır: 1. Bağırsak Sağlığı: Prebiyotikler, bağırsaklardaki faydalı bakterilerin büyümesini teşvik ederek sindirim sisteminin sağlığını korur. 2. Bağışıklık Sistemi: Dost bakterilerin sayısını artırarak bağışıklık sisteminin normal fonksiyonlarına katkıda bulunur ve vücudun enfeksiyonlarla mücadelesini destekler. 3. Kemik Sağlığı: Kalsiyum emilimini artırarak kemik yoğunluğunu artırabilir. 4. İltihaplanma: Kolondaki iltihaplanmayı azaltabilir. Prebiyotikler, genellikle sebzeler, meyveler ve tahıllar gibi fermente edilebilir çözünür lif içeren besinlerde bulunur.

İleumun iltihaplanması (ileitis) çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir: 1. Crohn Hastalığı: En sık görülen nedendir ve bağırsak duvarlarının iltihaplanmasına yol açar. 2. Bakteriyel ve Viral Enfeksiyonlar: Salmonella, Shigella, Campylobacter gibi bakteriler veya bazı virüsler ileitise neden olabilir. 3. İlaçlar: Nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar (NSAID'ler) gibi bazı ilaçların kullanımı bağırsak iltihabını tetikleyebilir. 4. Otoimmün Bozukluklar: Ülseratif kolit gibi durumlar da ileitise yol açabilir. 5. Radyasyon Tedavisi: Karın bölgesine uygulanan radyasyon tedavisi ileuma zarar verebilir. Diğer olası nedenler arasında divertikülit, bağırsak tıkanıklığı ve kanser de yer alır.

Sigara, safra kesesini çeşitli şekillerde olumsuz etkiler: 1. Safra Reflüsü: Sigara, safranın duodenumdan mideye geri kaçışını artırarak safra reflüsüne yol açabilir. 2. Peptik Ülser Hastalığı: Sigara, Helikobakter pilori enfeksiyonu riskini artırarak ve mide asit salgısını yükselterek peptik ülser gelişimini teşvik eder. 3. Crohn Hastalığı: Sigara içimi, Crohn hastalığı gelişme riskini artırır. 4. Safra Taşları: Bazı çalışmalarda, özellikle kadınlarda, safra taşı oranının sigara içenlerde daha sık olduğu gözlemlenmiştir. 5. Karaciğer Metabolizması: Sigara, karaciğerin ilaç ve alkole olan metabolizmasını etkiler.

Phospho-Soda genellikle iki ana amaçla kullanılır: 1. Bağırsak temizliği: Kolonoskopi veya cerrahi müdahaleler öncesi bağırsakların temizlenmesi için kullanılır. 2. Kabızlık tedavisi: Geçici kabızlık durumlarının hafifletilmesi ve bağırsak hareketlerinin düzenlenmesi için tercih edilir. Kullanım talimatları: Doktorun önerdiği dozaj ve kullanım süresine uyulmalıdır. Yan etkiler: Mide bulantısı, karın ağrısı, ishal, elektrolit dengesizlikleri gibi yan etkiler görülebilir. Kimler kullanamaz: İleri derecede böbrek yetmezliği olan bireyler, fosfat veya diğer bileşenlere karşı alerjisi olan kişiler ve bağırsak obstrüksiyonu riski taşıyan hastalar bu ilacı kullanmamalıdır.