AntikMedeniyetler

Sürahi, insanların sıvıları taşımak ve saklamak amacıyla icat edilmiştir. Özellikle antik dönemlerde, Sümerler gibi medeniyetler, ticaret ve günlük yaşamda suyu ve diğer sıvıları kil veya taş kaplarda saklayarak toplu erişim sağlamışlardır.

Antik çağda matematik, genellikle pratik ihtiyaçlar doğrultusunda öğretilirdi. Antik çağda matematik öğretiminin bazı özellikleri: Sözel ve sayısal anlatım: Matematik, simgesel olarak değil, sözel ve sayısal olarak ifade edilirdi. Zanaat düzeyinde eğitim: Matematik, "matematik için matematik" anlayışıyla değil, günlük hayatın ihtiyaçları için "halk için matematik" anlayışıyla yapılırdı. Formel ispatların eksikliği: Bu dönemde teorem, formül ve ispatlar yoktu; bulgular deneysel ve işlemseldi. Mısırlı rahiplerin rolü: Aristo'ya göre, Mısır'da matematik, din adamlarının can sıkıntısı nedeniyle gelişmiştir. Antik Yunan döneminde ise matematik, formel ve kesin bir görünüm kazanmaya başladı.

Mısır Medeniyet Havzası, Nil Nehri çevresinde gelişmiş olan ve Antik Mısır olarak bilinen medeniyetin merkezidir. Önemli özellikleri: - Piramitler: Firavunların mezarları olarak inşa edilmiş, en ünlüsü Keops Piramidi'dir. - Hiyeroglif Yazısı: Resimsel bir yazı sistemi olarak kullanılmış, papirüs üzerine yazılmıştır. - Bilim ve Teknoloji: Astronomi, matematik ve geometride ileri gitmişler, yılı 365 gün olarak hesaplamışlardır. - Din ve İnançlar: Çok tanrılı inançlar egemen olup, ölümden sonraki hayata inanmışlardır.

"Güneşin Krallığı" ifadesi iki farklı bağlamda kullanılmaktadır: 1. Antik Mısır Tarihi: Güneşin Krallığı, MÖ 2686-2181 yılları arasında hüküm süren ve Büyük Piramitlerin, Abu Simbel tapınaklarının ve hiyeroglif yazının yaratılmasıyla tanınan güçlü bir medeniyettir. 2. Roman Serisi: Zeliha Kuştepe'nin "Güneşin Krallığı" adlı roman serisi, Buğ Arığ Hatun adlı bir karakterin liderlik ettiği Sabar Krallığı'nın Bizans İmparatorluğu ile olan ilişkilerini konu almaktadır.

Amisos Tepesi'nde yaşamış bazı topluluklar ve medeniyetler: Miletoslular. Kapadokyalılar. Foçalılar. Atinalılar. Pontus Krallığı. Amisos Tepesi'nde, Helenistik döneme ait nekropol, lahitler ve mozaikler de bulunmaktadır.

Myra antik kentinde çeşitli medeniyetler ve insanlar yaşamıştır: Likya Uygarlığı: Myra, Likya Birliği'nin önemli bir şehri olup, birlik içinde üç oy hakkına sahipti. Romalılar: Roma İmparatorluğu döneminde Myra büyük bir gelişme göstermiş, şehir önemli yapılarla donatılmıştır. Hristiyanlar: 4. yüzyılda Aziz Nikolaos'ın Myra'nın piskoposu olmasıyla şehir, Hristiyanlık açısından büyük önem kazanmıştır. Ayrıca, Myra'da yaşayan halkın Artemis, Zeus, Athena ve Tike gibi tanrılara taptığı bilinmektedir.

Dünyanın 7 Harikası arasında Hititlere ait olan bir eser bulunmamaktadır. Bu harikalar, antik Yunan ve Mısır medeniyetlerine aittir ve sırasıyla Keops Piramidi, Babil'in Asma Bahçeleri, Artemis Tapınağı, Zeus Heykeli, Halikarnas Mozolesi, Rodos Heykeli ve İskenderiye Feneri'dir.

"Lider" (1985) filmi, bir çocuğun antik Toltek medeniyetinin gizemli bir şekilde ortadan kaybolan antik harflerini çözme çabasını konu alır. Çocuk, sadece bu harfleri öğrenmekle kalmaz, aynı zamanda hayatını bu amaca adamaya karar verir.

Kınık Höyük'te çeşitli dönemlerde farklı medeniyetler yaşamıştır. Bu bölgeler arasında Hitit, Neo-Hitit, Pers, Helenistik ve Roma dönemleri öne çıkmaktadır. 2024 yılında yapılan kazılarda ise Orta Bronz Çağı'na ait yerleşim ve sur kalıntıları bulunmuştur.

Antik kalıntılar çeşitli şekillerde kullanılabilir: Turistik ve kültürel amaçlı ziyaretler. Faşist söylemlerin oluşturulması. Devlet propagandası. Kazı çalışmaları. Modern yapı malzemesi. Ayrıca, bazı antik kalıntılar, LİDAR teknolojisi gibi yöntemlerle kazılmadan da incelenebilir.

Ksantos'ta (Xanthos) yaşayanlar, antik dönemde Likya medeniyetine ait insanlardı. Ksantos'un yok oluşuna dair kesin bir neden belirtilmemekle birlikte, bazı olası sebepler şunlardır: 1. Pers İstilası: Heredot'un anlatımına göre, Pers komutanı Harpagos'un kuşatması sırasında Ksantoslular, ailelerini öldürüp kendilerini savaşarak öldürdüler. 2. Roma Hakimiyeti: Roma'nın bölgeye hakim olmasıyla birlikte, Ksantos'un önemi azaldı ve şehir terk edildi. 3. Doğal Afetler: Arap akınları ve depremler, Ksantos'un son dönemlerinde yaşanan doğal afetler arasında yer alır. Ayrıca, dinozorların yok oluşunda olduğu gibi, Ksantos'un yok oluşunda da iklim değişiklikleri ve kitlesel yok oluş olayları gibi faktörler de rol oynamış olabilir.

Mısır piramitlerindeki işaretler, antik Mısır medeniyetinin inançlarını ve kozmolojik anlayışlarını yansıtan derin sembolik anlamlara sahiptir. Bazı piramit işaretleri ve anlamları: Ankh: Yaşamın ve sonsuz yaşamın sembolüdür. Uraeus: Egemenlik, kraliyet ve ilahi otoriteyi temsil eder. Horus'un Gözü: Her şeyi gören ve koruyan bir gücü simgeler. Sesen (Lotus Çiçeği): Hayatı, yaratılışı, yeniden doğuşu ve Güneş'i temsil eder. Scarab (Bok Böceği): Sabah Güneş'i Khepri'nin ilahi tezahürüyle ilişkilendirilir. Djed: İstikrar ve gücü temsil eder, Tanrı Ptah ve Osiris ile ilişkilidir. Was Scepteri: Güç ve egemenlik sembolüdür, tanrıların asası olarak taşınır. Ayrıca, piramitlerin kendileri de evrenin minyatür bir modeli olarak görülmüş ve firavunun ölümsüzlüğe ulaşacağı yer olarak kabul edilmiştir.

Mısır'ın "yaşlı" olarak adlandırılmasının nedeni, dünyanın en eski ve en zengin tarihlerinden birine sahip olmasıdır. Antik Mısır medeniyeti, MÖ 3100 civarında Firavunlar dönemi ile başlamış ve MÖ 332'de Büyük İskender'in Mısır'ı fethetmesiyle sona ermiştir. Ayrıca, Mısır'ın kültürel ve bilimsel ilerlemeleri de onu yaşlı bir medeniyet haline getirmiştir; hiyeroglif yazı sistemi, tıp, matematik ve astronomi gibi alanlarda önemli adımlar atmıştır.

Akdeniz bölgesinde çeşitli kültürler bulunmaktadır. Bu kültürlerden bazıları: Türk Kültürü: Akdeniz bölgesi, tarih boyunca Türk kültürünün yapı taşlarını oluşturan bölgelerden biridir. Yörük Kültürü: Göçebe yaşam tarzı, çadır kültürü, geleneksel giyim, yemek kültürü, müzik ve eğlence gibi unsurlar Yörük kültürünün önemli özelliklerindendir. Diğer Kültürler: Akdeniz bölgesi, tarih boyunca birçok medeniyetin beşiği olmuş ve farklı kültürel etkileşimlerin yaşandığı bir coğrafyadır. Ayrıca, Akdeniz bölgesi, üç büyük din olan Müslümanlık, Hıristiyanlık ve Musevilik için de önemli bir merkezdir.

Teknolojinin ilk ortaya çıkışı, insanlığın erken dönemlerine dayanır. Antik medeniyetler döneminde, özellikle Mısır, Mezopotamya, Çin ve Hindistan'da, mühendislik, matematik ve astronomi alanlarında önemli ilerlemeler kaydedilmiş ve bu, teknolojinin gelişimine büyük katkı sağlamıştır.

"Nasreddin Hoca Zaman Yolcusu: Kadim Medeniyetler" filmi, antik medeniyetlerin gizemli dünyasına zaman yolculuğu yapan Nasreddin Hoca ve genç dostlarının maceralarını anlatıyor. Filmde, Nasreddin Hoca ve arkadaşları, geçmişin izlerini keşfetmek için eski bir medeniyetin kalıntılarını ziyaret ederken kendilerini bir zaman yolculuğunda bulurlar.

Milattan önce Hatay'da sırasıyla şu medeniyetler yaşamıştır: 1. Akat Beyliği: Hatay'ın ilk yerleşimcilerinden biri olarak kabul edilir. 2. Hititler: M.Ö. 1800'lerde Hatay'ı egemenlikleri altına almışlardır. 3. Mısırlılar, Urartular, Asurlular ve Persler: Tarihin farklı dönemlerinde Hatay'da hüküm sürmüşlerdir. 4. Roma İmparatorluğu: M.Ö. 64 yılında Hatay'ı Roma topraklarına katmış ve Suriye eyaletinin başkenti yapmıştır. Ayrıca, M.Ö. 300 yılında Antakya'nın kuruluşu ile birlikte şehir, çeşitli uygarlıkların etkisi altında kalmıştır.

Kaya mezarlarının hikayesi, farklı medeniyetlerde çeşitli amaçlarla yapılmış olmalarıyla ilgilidir. Amasya'daki Kral Kaya Mezarları, Helenistik Dönem'de Pontus Krallarına ait olup, MÖ 302'den MÖ 26'ya kadar Amasya'yı başkent olarak kullanan krallar için kayalara oyularak yapılmıştır. Kaunos Antik Kenti'ndeki kaya mezarları ise MÖ 4. yüzyılda yapılmış olup, statüsü yüksek kişiler için inşa edilmiştir. Myra'daki kaya mezarları ise Likyalılar tarafından yapılmış olup, antik dünyanın efsanevi atmosferini yansıtır.

Antik Mısır kitaplarının yok olmasının birkaç nedeni vardır: Çevresel faktörler: Nil Nehri çevresindeki taşkınlar ve kum fırtınaları gibi olaylar, yazılı kayıtları ve yapıları tahrip etmiştir. Yabancı istilalar: Antik Mısır, defalarca Persler, Yunanlılar ve Romalılar gibi medeniyetler tarafından işgal edilmiştir. Yazılı kayıtların yok edilmesi: Hristiyanlık ve diğer dinlerin yayılmasıyla, eski Mısır metinleri "putperestlik" olarak görülerek tahrip edilmiştir. Bilgi transferinin kesilmesi: Hiyeroglif yazı sistemi, halktan çok rahipler ve elit sınıflar tarafından kullanıldığı için bilgi geniş topluma yayılamamıştır. Çürüme: Papirüsler zamanla çürüyerek kaybolmuştur.

Obeliskler çeşitli nedenlerle dikilirdi: 1. Kraliyet Göstergesi: Eski medeniyetlerde obeliskler, imparatorların isimlerini ve zaferlerini ölümsüzleştirmek için dikilirdi. 2. Dini ve Tılsımlı Anlam: Antik Mısır'da obeliskler, güneş tanrısı Ra'yı sembolize ederdi ve tanrının içinde var olduğuna inanılırdı. 3. Anıt ve Meydan Süslemesi: Roma döneminde meydanların ve anıt girişlerinin süslenmesi için obeliskler kullanılırdı. 4. Arkeolojik ve Koleksiyoner Değeri: Tarih boyunca obeliskler, arkeolojik kazılarda önemli buluntular olmuş ve koleksiyonerler tarafından değerli eserler olarak görülmüştür.