AkciğerHastalıkları

Karın solunumu, çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir: 1. Solunum Yetmezlikleri: Akciğerlerin yeterince oksijen alamaması veya karbondioksit atamaması durumunda, vücut karın kaslarını kullanarak ekstra hava almaya çalışır. 2. Ağrı ve Rahatsızlık: Karın bölgesinde hissedilen ağrı, normal solunum biçimini değiştirerek karın kaslarının daha fazla kullanılmasına neden olabilir. 3. Obezite: Yağ dokusunun artması, diyaframın hareketini kısıtlayarak karın kaslarının daha fazla çalışmasına yol açabilir. 4. Akciğer Hastalıkları: Kronik obstrüktif akciğer hastalığı gibi bazı hastalıklar, normal solunum mekanizmasını etkileyerek karın solunumunu artırabilir. 5. Stres ve Kaygı: Psikolojik durumlar, solunum hızını ve derinliğini etkileyerek karın solunumu üzerinde değişiklikler yaratabilir. Bu durumlar, karın kaslarının aşırı kullanımına, daha yüzeysel nefes almaya ve hızlı nefes almaya yol açabilir.

Ana kronik hava yolu hastalıkları arasında kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) ve astım öne çıkmaktadır.

Transfüzyonla ilişkili akut akciğer hasarı (TRALI), kan ürünleri uygulandıktan hemen sonra veya 6 saat içerisinde gelişen, hipoksi ve bilateral akciğer ödemi ile karakterize bir immün-inflamatuar akciğer hastalığıdır. Belirtileri arasında solunum yollarında köpüklü sekresyon, hipotansiyon, ateş ve siyanoz bulunur. Tedavisi transfüzyonun durdurulması, oksijen ve mekanik solunum desteği ile yapılır. TRALI, transfüzyona bağlı morbidite ve mortalitelerin en sık nedenidir ve hastalığa bağlı mortalite oranı %5-8'dir.

Akciğer sönmesi (pnömotoraks) en çok uzun boylu, zayıf yapılı 20-35 yaş arası erkeklerde görülür. Diğer risk grupları şunlardır: - Önceden akciğer hastalığı olanlar (KOAH, amfizem, tüberküloz gibi). - Genetik yatkınlığı olanlar (Marfan veya Ehler-Danlos sendromu gibi). - Sigara içenler (sigara, akciğer cidarının yapısını bozarak pnömotoraks gelişme riskini artırır). Ayrıca, travma öyküsü olan kişiler de akciğer sönmesi açısından risk altındadır.

INBROXA, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) olarak adlandırılan bir akciğer hastalığı nedeniyle solunum güçlüğü yaşayan yetişkinlerde kullanılır. Bu ilaç, indakaterol adlı bir bronkodilatör içerir ve solunduğunda akciğerlerdeki küçük hava yollarının duvarlarındaki kasları gevşeterek solunum yollarını açar ve havanın girip çıkmasını kolaylaştırır.

Torakoplasti, göğüs duvarında yapılan cerrahi bir işlem olup, genellikle aşağıdaki durumlar için uygulanır: 1. Tüberküloz vakaları: Akciğerde kollaps ve dinlenme sağlamak amacıyla yapılır. 2. Akciğer hastalıkları: Pnömonektomi sonrası gibi durumlarda solunum fonksiyonlarını iyileştirmek için kullanılır. 3. Göğüs duvarı deformiteleri: Toraks skolyozu gibi durumlarda estetik ve fonksiyonel düzeltmeler için yapılır.

Kronik akciğer hastalıklarına bağlı öksürük, genellikle sekiz haftadan uzun süren ve tedaviye rağmen devam eden bir durumdur. Kronik akciğer hastalığı öksürüğünün bazı özellikleri: - Sürekli boğaz temizleme hissi: Öksürük, boğazın arkasında gıdıklanma veya kaşıntı ile birlikte olabilir. - Balgam üretimi: Mukus üretimi ve balgam çıkarma sıkça görülür. - Nefes darlığı: Öksürük, nefes darlığı ve hırıltılı solunum ile birlikte olabilir. - Göğüste yanma ve ağızda acı tat: Özellikle reflüye bağlı öksürükte bu belirtiler de ortaya çıkabilir. Kronik akciğer hastalığı öksürüğünün yaygın nedenleri: - Astım. - Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH). - Gastroözofageal reflü hastalığı (GERD). - Sinüzit ve geniz akıntısı. - Sigara kullanımı veya sigara dumanına maruz kalma. Tedavi, öksürüğün nedenine bağlı olarak değişir ve genellikle bir göğüs hastalıkları veya iç hastalıkları uzmanı tarafından planlanır.

Evet, idiyopatik pulmoner fibrozis (İPF) ve usual interstisyel pnömoni (UIP) aynı hastalığı ifade eder. İPF, klinik ve radyolojik bir terimken, patolojik karşılığı UIP olarak adlandırılır.

Akciğerde parankimal hastalık, akciğer parankimi adı verilen, alveoller (hava kesecikleri) ve bronşiollerden oluşan dokunun hasar görmesi durumudur. Bu tür hastalıklar, gaz alışverişinin bozulmasına ve solunum kapasitesinin azalmasına yol açabilir. Bazı yaygın parankimal akciğer hastalıkları şunlardır: Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH): Sigara kullanımına bağlı olarak akciğer hava yollarının tıkanması ve parankim dokusunun zarar görmesi. Zatürre: Bakteri, virüs veya mantar enfeksiyonlarından kaynaklı akciğer parankim dokusunda iltihap oluşması. Sarkoidoz: Otoimmün bir hastalık olup, akciğerler dışında kalp, deri, beyin ve lenf bezlerini de etkileyebilir. Tedavi, hastalığın türüne ve ciddiyetine bağlı olarak değişir ve genellikle semptomların hafifletilmesini hedefler.

Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH)'nin en büyük nedeni sigara içmektir. Diğer önemli nedenler arasında: Çevresel faktörler: Uzun süreli hava kirliliği, kimyasal dumanlar ve toza maruz kalma; Genetik faktörler: Alfa-1 antitrypsin (AATD) eksikliği gibi kalıtsal koşullar; Çocukluk çağı solunum enfeksiyonları ve yetersiz akciğer gelişimi.

Göğüs filminde (röntgeninde) aşağıdaki hastalıklar belli olabilir: Akciğer hastalıkları: zatürre, bronşit, akciğer kanseri, KOAH. Kalp hastalıkları: kalp yetmezliği, aort anevrizmaları. Diğer durumlar: plevral efüzyon, kaburga kırıkları, amfizem, göğüs kafesi travması sonrası doku hasarı. Göğüs filmi ayrıca, akciğerlerde sıvı veya hava birikimini de gösterebilir. Hastalıkların teşhisi için göğüs filmi tek başına yeterli olmayabilir; doktor, fiziksel muayene ve diğer testlerin sonuçlarını da dikkate almalıdır.

Akciğerdeki alveoller çeşitli nedenlerle zarar görebilir: 1. Sigara Dumanı: Sigara içmek, alveollere doğrudan zarar verir ve kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) gibi durumlara yol açabilir. 2. Hava Kirliliği: Endüstriyel dumanlar, kimyasal buharlar ve diğer hava kirleticiler alveollerin yapısını bozabilir. 3. Mesleki Maruziyet: Kimyasal buharlara, tozlara veya dumanlara mesleki olarak maruz kalmak alveol hasarına neden olabilir. 4. Enfeksiyonlar: Pnömoni gibi akciğer enfeksiyonları alveollerde iltihaplanmaya yol açabilir. 5. Genetik Faktörler: Alfa-1 antitripsin eksikliği gibi genetik durumlar da alveol hasarına katkıda bulunabilir.

Vibrasyon torasik (göğüs duvarı titreşimi) azalması çeşitli durumlarda görülebilir: 1. Bronş tıkanıklığı: Mukus tıkacı veya yabancı cisimlerle tam bronşiyal tıkanma. 2. Plevral patolojiler: Pnömotoraks, plevral sıvı, plevra kalınlaşması. 3. Akciğer hastalıkları: Kronik obstrüktif akciğer hastalığı, kaslı veya obez göğüs duvarı. 4. Diğer nedenler: Larenks hastalıkları, üst karın ameliyatları sonrası.

Bronkoalveoler lavaj (BAL) sıvısı, çeşitli yöntemlerle değerlendirilerek akciğer hastalıklarının teşhisinde ve tedavisinde önemli bilgiler sağlar. Değerlendirme adımları: 1. Sitolojik Analiz: BAL sıvısındaki hücreler, lenfosit, nötrofil, eozinofil ve mast hücre dağılımı gibi parametreler açısından incelenir. 2. Mikrobiyolojik ve Biyokimyasal Analiz: Sıvıda mikroorganizmalar ve çözünebilir bileşenler tespit edilir. 3. Görüntüleme Teknikleri: Yüksek çözünürlüklü bilgisayarlı tomografi (YRBT) ile birlikte kullanıldığında, BAL sıvısının değerlendirilmesi tanısal doğruluğu artırır. Tanısal olduğu durumlar: BAL, zatürre, tüberküloz, akciğer kanseri, interstisyel akciğer hastalıkları ve alveolar kanama gibi durumların teşhisinde kullanılır.

NSIP (Non-Specific Interstitial Pneumonia) ve NISP (Nutrition Services Incentive Program) farklı anlamlara sahiptir. - NSIP, akciğerlerin hava kesecikleri arasında iltihaplanmaya neden olan bir tür interstisyel akciğer hastalığıdır. - NISP ise, Beslenme Hizmetleri Teşvik Programı anlamına gelir ve özellikle ABD'de beslenme ile ilgili teşvik programlarını ifade eder.

Büllöz formasyon terimi iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Tıp Alanında: Büllöz akciğer hastalığı, akciğerdeki alveollerin arasında hava birikmesi şeklinde gelişen bir durumdur. 2. Finans Alanında: Bull flag veya boğa bayrağı, teknik analizde kullanılan bir grafik formasyonudur.

Mesleki akciğer hastalıkları beş ana gruba ayrılır: 1. A Grubu: Kimyasal kaynaklı meslek hastalıkları. 2. C Grubu: Mesleki solunum sistemi hastalıkları. 3. D Grubu: Mesleki bulaşıcı hastalıklar. 4. E Grubu: Fiziki etkenlere bağlı görülen mesleki hastalıklar. 5. Yeni grup: Mesleki astım.

Akciğer sönmesi (pnömotoraks) çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir: 1. Travma: Trafik kazaları, yüksekten düşme, bıçak veya ateşli silah yaralanmaları gibi durumlar akciğer dokusunu doğrudan zarar vererek pnömotoraks oluşturabilir. 2. Altta Yatan Akciğer Hastalıkları: Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH), amfizem, tüberküloz gibi hastalıklar akciğer dokusunda bozulmalara yol açarak pnömotoraks riskini artırır. 3. Mekanik Ventilasyon: Solunum destek cihazları, doğru ayarlanmadığında akciğer dokusuna zarar verebilir. 4. Hava Kistleri (Bül): Akciğerde oluşan hava dolu kistler kendiliğinden veya çevresel etmenlere bağlı olarak patlayarak pnömotoraks meydana getirebilir. 5. Genetik Faktörler: Marfan veya Ehler-Danlos gibi genetik sendromlarda akciğer yapısı bozuk gelişeceğinden kolay pnömotoraks oluşabilir. 6. Adet Dönemi: Adet başlamadan önceki günler ve ilk günlerde akciğerde hava kistleri oluşarak pnömotoraks riski yaratabilir. 7. Sigara Kullanımı: Sigara, akciğer cidarının yapısını bozarak pnömotoraks gelişme riskini artırır.

KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı) ilerlerse, yaşam kalitesi önemli ölçüde düşer ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. KOAH'ın ilerlemesiyle birlikte: Nefes darlığı artar ve günlük aktiviteler sırasında bile hissedilir hale gelir. Solunum yetmezliği belirginleşir, hastalar sık sık hastaneye yatış ihtiyacı duyabilir. Kalp yetmezliği ve pulmoner hipertansiyon gibi komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Oksijen alımının azalması nedeniyle vücudun diğer organları da etkilenebilir. Sosyal izolasyon ve depresyon gibi psikolojik sorunlar yaşanabilir. Bu nedenle, erken teşhis ve etkin bir tedavi planı, hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak ve yaşam süresini uzatmak için hayati önem taşır.

Akciğer sönmesine (pnömotoraks) zemin hazırlayabilecek hastalıklar şunlardır: KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı) ve amfizem gibi akciğer dokusunda bozulmalara neden olan sağlık sorunları. Pnömoni (zatürre) ve tüberküloz gibi akciğer enfeksiyonları. Kistik fibroz. Akciğer kanseri. Ayrıca, travmatik yaralanmalar ve genetik sendromlar da akciğer sönmesine yol açabilir.