• Buradasın

    AğızSağlığı

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Yüksek tansiyonda ağız kuruluğu olur mu?

    Evet, yüksek tansiyon ilaçları ağız kuruluğuna neden olabilir. Ağız kuruluğu, tükürük bezlerinin daha az tükürük üretmesi sonucu ortaya çıkar ve bu durum, yüksek tansiyon, depresyon ve diğer bazı ilaçların yan etkisi olarak görülebilir.

    Ağız kokusuna hangi bakteri neden olur?

    Ağız kokusuna sülfür üreten bakteriler neden olur. Bu bakteriler, ağız içinde yiyecek artıklarını parçalayarak kötü kokulara yol açan uçucu bileşikler üretirler.

    Diş hekimi Alper Ergin hangi hastanede?

    Diş hekimi Alper Ergin, Beyhekim Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi'nde görev yapmaktadır.

    Üst damaktaki delik ne işe yarar?

    Üst damaktaki delik, parotis bezinin tükürük kanallarının çıkış noktasıdır.

    Azı dişlerindeki çürükler diğer dişleri etkiler mi?

    Evet, azı dişlerindeki çürükler diğer dişleri etkileyebilir. Azı dişlerindeki çürükler, bakterilerin ve gıda partiküllerinin birikmesiyle diğer dişlerde de çürük oluşumuna zemin hazırlayabilir. Ayrıca, çürükler tedavi edilmezse dişin iç kısımlarına, sinirlere kadar ulaşabilir ve bu durum diş kaybına kadar gidebilecek ciddi problemlere yol açabilir. Çürük belirtileri fark edildiğinde, vakit kaybetmeden bir diş hekimine başvurulması önerilir.

    Ağız ve dudak kuruluğu için hangi doktora gidilir?

    Ağız ve dudak kuruluğu için öncelikle bir diş hekimine başvurulması önerilir. Eğer bu durum, diyabet, tiroid sorunları veya başka bir kronik hastalık şüphesi taşıyorsa, dahiliye (iç hastalıkları) uzmanına gitmek gerekebilir. Ayrıca, burun tıkanıklığı veya uyku apnesi gibi solunum yollarıyla ilgili sorunlar varsa, kulak burun boğaz (KBB) uzmanına gitmek faydalı olabilir.

    Ağız ve diş sağlığı mı daha iyi diyaliz mi?

    Ağız ve diş sağlığı ve diyaliz farklı alanlarda değerlendirilmelidir. Ağız ve diş sağlığı, genel sağlık için önemlidir ve iyi bir ağız hijyeni, enfeksiyonların önlenmesine ve sistemik hastalıkların riskinin azaltılmasına yardımcı olur. Diyaliz tedavisi, uzun vadeli bir süreç olup, hastaların yaşam kalitesini artırabilir ancak yaşam tarzında bazı değişiklikleri gerektirir. Bu nedenle, ağız ve diş sağlığı ile diyaliz arasında doğrudan bir karşılaştırma yapmak mümkün değildir.

    Hangi mantar ağız kokusu yapar?

    Candida albicans mantarı, ağız içinde aşırı çoğaldığında ağız kokusu yapabilir.

    Dil kökü iltihabı ve sivilcesi neden olur?

    Dil kökü iltihabı ve sivilcesi çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir: 1. Enfeksiyonlar: Bakteriyel, viral veya mantar enfeksiyonları dil kökünde iltihaplanmaya ve sivilceye yol açabilir. 2. Alerjik Reaksiyonlar: Gıdalar, ilaçlar veya diş macunları gibi maddelere karşı alerjik reaksiyonlar dilde sivilce oluşumuna neden olabilir. 3. Travma: Dilin sert bir yiyecek veya diş tarafından yaralanması iltihaplanmaya ve sivilceye yol açabilir. 4. Ağız Hijyeni: Ağız hijyenine dikkat edilmemesi, ağızda bakteri birikmesine ve enfeksiyona neden olabilir. 5. Diğer Nedenler: Stres, sigara kullanımı ve D vitamini eksikliği de dil kökü sorunları ile ilişkilendirilebilir. Eğer dilde uzun süre devam eden veya şiddetlenen bir sivilce veya iltihap varsa, bir doktora başvurulması önerilir.

    Kedinin ağzı neden kokar?

    Kedinin ağzının kokmasının birkaç yaygın nedeni vardır: 1. Diş ve Diş Eti Hastalıkları: Plak ve tartar birikimi, diş etlerinde iltihaplanmalara ve kötü kokuya yol açabilir. 2. Sindirim Sorunları: Yanlış beslenme veya uygun olmayan mama kullanımı sindirim problemlerine neden olabilir. 3. Dış Etkenler ve Enfeksiyonlar: Kedilerin dışarıda buldukları yabancı cisimleri ısırmaları veya yemeleri, ağızda enfeksiyon ve yaralara yol açabilir. 4. Böbrek ve Karaciğer Hastalıkları: Bu tür hastalıklar da ağız kokusuna sebep olabilir. Kedinizde sürekli bir ağız kokusu fark ederseniz, bir veteriner hekime başvurmanız önemlidir.

    Kedilerde ağız kokusu ne zaman tehlikeli?

    Kedilerde ağız kokusu, aşağıdaki durumlarda tehlikeli olabilir: 1. Diş ve diş eti problemleri: Plak ve tartar birikimi, diş eti iltihaplanması gibi sorunlar ciddi diş kayıplarına yol açabilir. 2. Böbrek hastalıkları: Ağız kokusu, akut veya kronik böbrek yetmezliğinin belirtisi olabilir. 3. Karaciğer hastalıkları: Karaciğer problemleri de kötü ağız kokusuna neden olabilir. 4. Diyabet: Diyabet teşhisi konulan kedilerde aseton benzeri nefes kokusu oluşabilir. Bu tür durumlarda, kesin teşhis ve uygun tedavi için bir veteriner hekime başvurmak önemlidir.

    Lökoplastinin belirtileri nelerdir?

    Lökoplaki belirtileri şunlardır: 1. Ağız içinde beyaz veya gri renkli plaklar: Dil, yanak içi, diş eti veya diğer mukoza bölgelerinde ortaya çıkar. 2. Plakların yüzeyi: Kalın, sert, kabarık veya tüylü olabilir. 3. Ek belirtiler: Plaklarda nadiren kırmızı lekeler, ağrı veya yanma hissi görülebilir. 4. Yayılma: Yamalar genellikle ağrısızdır ve kendiliğinden kaybolmaz. Bu belirtiler fark edildiğinde bir diş hekimine veya ilgili uzmana başvurulması önerilir.

    Ağız tadının bozuk olduğu nasıl anlaşılır?

    Ağız tadının bozuk olduğu aşağıdaki belirtilerle anlaşılabilir: 1. Normal tatların algılanamaması: Birey, tatların hiçbirini veya bazılarını hissedemez. 2. Tatların bozulması: Normalde hoşa giden bir yiyeceği tat aldığında kötü bir tat algılamak. 3. Ağızda metalik tat: Özellikle bazı tıbbi durumlar veya ilaç kullanımı sonucunda ağızda metalik bir tat hissi ortaya çıkması. 4. Yemek isteksizliği: Ağız tadındaki bozukluk, bireyin yemek yeme isteğini azaltabilir. Bu belirtiler sürekli veya tekrarlayan bir şekilde ortaya çıkıyorsa, bir doktora danışmak önemlidir.

    Ağız kokusunun psikolojik nedenleri nelerdir?

    Ağız kokusunun psikolojik nedenleri arasında şunlar yer alır: 1. Depresyon ve Anksiyete: Bu durumlar, ağızda kuruluk ve bakteri birikimini tetikleyerek kötü ağız kokusuna yol açabilir. 2. Stres: Stres altında vücut, tükürük üretimini azaltan hormonlar salgılar, bu da ağız kokusuna neden olur. 3. Antibiyotik Kullanımı: Depresyon tedavisinde kullanılan bazı antidepresanlar, ağız kuruluğuna yol açarak ağız kokusunu artırabilir. Ayrıca, hislerini ifade etme güçlüğü yaşayan bireylerde de psikolojik yüklerin artması, ağız kokusu gibi somut sağlık sorunlarına yol açabilir.

    Ağız içi nemli olmazsa ne olur?

    Ağız içi nemli olmazsa, ağız kuruluğu olarak adlandırılan durum ortaya çıkar ve bu durum çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir: Diş çürükleri: Tükürük, dişleri çürükten koruyan mineraller içerir; bu nedenle yetersiz tükürük diş çürüklerinin artmasına neden olabilir. Diş eti hastalıkları: Ağız kuruluğu, diş eti iltihaplanmalarına ve diğer diş eti sorunlarına yol açabilir. Yutma güçlüğü: Ağız içindeki nemliliğin azalması, yutkunma zorluklarına sebep olabilir. Kötü ağız kokusu: Tükürük, ağızdaki bakterileri ve yemek artıklarını temizleyemediği için enfeksiyon riski artar ve bu da kötü ağız kokusuna neden olabilir. Ağız kuruluğu belirtileri fark edildiğinde, bir uzman hekime başvurulması önerilir.

    40 yaş altı ağız kanseri olur mu?

    Evet, 40 yaş altı bireylerde de ağız kanseri görülebilir. Ağız kanseri genellikle 40 yaş ve üzeri bireylerde daha sık görülse de, son yıllarda genç yaşlarda da artış gözlemlenmektedir. Ağız kanserinin risk faktörleri arasında tütün ve alkol kullanımı, güneşe maruz kalma, kötü ağız hijyeni ve ailede ağız kanseri öyküsü bulunmaktadır.

    Kandidal lökoplaki ve hiperplastik kandidozis aynı mı?

    Kandidal lökoplaki ve hiperplastik kandidozis aynı durumu ifade eder. Bu terim, kandidal enfeksiyonun neden olduğu beyaz, kalıcı plakların yanakların iç kısmında ve nadiren dilde görülmesi durumunu tanımlar.

    Bir dilin kanaması ne anlama gelir?

    Dilin kanaması, ağız içinde meydana gelen bir kanama durumudur ve çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir. Bazı olası nedenler: - Ağız yaraları: Aft, yaralar veya lezyonlar. - Travma: Dilin fiziksel olarak yaralanması. - Enfeksiyonlar: Viral veya bakteriyel enfeksiyonlar. - Diş problemleri: Diş eti iltihabı, diş apsesi veya dişlerin çekimi. - Kanama bozuklukları: Hemofili veya trombositopeni gibi hastalıklar. - Alerjik reaksiyonlar: Dilin şişmesi ve kanaması. - İlaçlar: Antikoagülan ilaçlar gibi bazı ilaçlar. Belirtiler arasında ağızda kan tadı, dilin yüzeyinde kızarıklık veya şişlik, yutma ve konuşma zorluğu yer alabilir. Tedavi, kanamanın nedenine bağlı olarak değişir ve yerel tedavi, ilaç tedavisi veya cerrahi müdahaleyi içerebilir. Kesin teşhis ve tedavi için bir sağlık profesyoneline başvurmak önemlidir.

    Ağız kanserinde en büyük etken nedir?

    Ağız kanserinde en büyük etkenler şunlardır: 1. Sigara ve tütün ürünleri kullanımı: Dudak, dil ve ağız mukozasında hasar oluşturarak kanser riskini artırır. 2. Aşırı alkol tüketimi: Bağışıklık sistemini zayıflatır ve ağız içi dokulara zarar verir. 3. HPV (Human Papilloma Virus) enfeksiyonu: Özellikle HPV tipleri 16 ve 18, ağız içi, boğaz veya gırtlakta tümör gelişimine yol açabilir. 4. Yanlış yapılan diş tedavileri: Kötü tasarlanmış protezler ve keskin köşeli dolgu ve kaplamalar ağız içini tahriş edebilir. 5. Düşük bağışıklık sistemi: Kişinin vücudu kansere karşı daha savunmasız hale gelir. Bu etkenlerin yanı sıra, güneşe fazla maruz kalma, düzensiz ve sağlıksız beslenme de ağız kanseri riskini artıran faktörler arasındadır.

    Ağız gargarası için hangi uçucu yağlar kullanılır?

    Ağız gargarası için kullanılabilecek bazı uçucu yağlar şunlardır: 1. Çay Ağacı Yağı: Antibakteriyel özellikleri ile diş eti sağlığını destekler ve ağız kokusunu azaltır. 2. Itır Uçucu Yağı: Antifungal özellikleri sayesinde ağız içi enfeksiyonlarına karşı doğal bir destek sağlar. 3. Kajeput Uçucu Yağı: Güçlü antibakteriyel özelliklere sahiptir. 4. Nane Yağı: Ağız kokusunu gidererek uzun süreli ferahlık sağlar. 5. Okaliptus Uçucu Yağı: Antioksidan ve antibakteriyel özellikleri ile ağız sağlığını destekler. Bu uçucu yağlar, bir bardak suya 2-3 damla eklenerek gargara olarak kullanılabilir.