Baki'nin bir gazelinin günümüz Türkçesine çevirisi şu şekildedir: Gazel: > Açıl bâğun gül ü nesrîni ol ruhsârı görsünler > Salın serv ü sanavber şîve-i reftârı görsünler > Kapunda hâsıl itdi bu devâsuz derdi hep gönlüm > Ne derde mübtelâ oldı dil-i bîmârı görsünler > Açıldı dâğlar sînemde çâk itdüm girîbânum > Muhabbet gülşeninde açılan gülnârı görsünler > Ten-i zârumda pehlûm üstühânı sayılur bir bir > Beni seyr itmeyen ahbâb mûsîkârı görsünler > Güzeller mihribân olmaz dimek yanlışdur ey Bâkî > Olur vallâhi billâhi hemân yalvarı görsünler. Günümüz Türkçesiyle: > 1. Bağın gülü sen yüzünü aç da nesrini, o yanağı görsünler; salın servi ve fıstık çamı o yürüyüş tarzını görsünler. > 2. Gönlüm bu devâsız derdi derdi hep senin kapında kazandı; hasta gönlün nasıl bir onulmaz derde tutulduğunu görsünler. > 3. Göğsümde yaralar açıldı, yakamı parçaladım; sevginin gül bahçesinde açılan nar çiçeğini görsünler. > 4. Zayıf bedenimdeki kaburga kemikleri bir bir sayılabilir; beni görmemiş olan dostlar aynen bana benzeyen mûsikârı görsünler. > 5. Ey Bâki! Güzeller acımaz, şefkat göstermez demek yanlıştır; vallâhi billâhi gösterirler hele biraz yalvarı görsünler.