CMK'ya göre müdafilik görevinden yasaklanma, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 151. maddesinde düzenlenmiştir. Müdafi hakkında yasaklama kararı verilebilmesi için şu şartların tümünün bulunması gerekir: Müdafi, suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu (TCK m. 220), silahlı örgüt kurmak suçu (TCK m. 314) veya terör suçlarından dolayı haklarında açılmış soruşturma veya kovuşturma sebebiyle tutuklu bulunan bir şüpheli veya sanığın müdafiliğini üstlenmiş olmalıdır. Müdafi hakkında, bu suçlardan dolayı kovuşturma açılmış olmalıdır. Müdafiin görevden yasaklanması kararı, sadece belirtilen suçlardan dolayı tutuklama kararı verilen şüpheli ve sanığın müdafiliğini yapmakla sınırlı bir yasaktır. Kovuşturma sonunda mahkûmiyet dışında bir karar verilmesi halinde, kararın kesinleşmesi beklenmeksizin yasaklama kararı kendiliğinden kalkar. Müdafi, belirtilen suçların dışındaki suçlardan tutuklu ya da tutuksuz yargılanan şüpheli veya sanıkların müdafiliğini yapmaya devam edebilir. Müdafiin mahkeme kararıyla yasaklanması durumunda, yasaklama kararı devam ettiği sürece yasaklı müdafi, ilgili sanık veya şüphelinin müdafiliğini yapamaz. Müdafiin yasaklanması hali, zorunlu müdafilik gerektiren bir durum olduğundan, mahkemenin görevden yasaklama kararının, hem tutuklu şüpheli veya sanığa hem de yeni bir zorunlu müdafi görevlendirilmesi için ilgili baro başkanlığına derhal bildirilmesi zorunludur.