• Buradasın

    Makûlât ve merâtibin ne demek felsefe?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Makûlât ve merâtib terimleri felsefede farklı anlamlar taşır:
    1. Makûlât: Arapça "tanımlamak, tanımlamak, ifade etmek" anlamına gelen "kavl" kelimesinden türetilen bu terim, zihinle kavranabilen veya düşünülebilen varlık ya da kavramı ifade eder 23. Ayrıca, Aristoteles felsefesine göre varlığın genel geçerliği olan on kesin kategorisini de kapsar 1.
    2. Merâtib: Hint-İslâm kültüründe, hükümdar tarafından verilen makam veya unvan ile bunların alâmetlerini ifade eder 5.

    Konuyla ilgili materyaller

    Makalat neden önemli?

    Makalat, Hacı Bektaş Veli'nin İslam dininin genel hükümlerini ele alan önemli bir tasavvufi eserdir ve birkaç açıdan önemlidir: 1. Kur’an ayetlerine ve Hz. Peygamber’in hadislerine dayanması: Eser, düşüncelerini bu temel kaynaklara dayandırarak güvenilirlik kazanır. 2. Tasavvuf ve ahlak konularının işlenmesi: Din, ahlak kuralları, davranışlar ve hoşgörü gibi konuları kapsamlı bir şekilde ele alır. 3. Alevi-Bektaşi inancındaki dört kapı ve kırk makamın açıklanması: Bu, eserin ana temasıdır ve inancın felsefesini ve yol ilkelerini ortaya koyar. 4. Tasavvuf edebiyatının bir örneği olması: Eser, tasavvuf edebiyatının önemli bir örneği olarak, tasavvuf düşüncesinin ve pratiğinin anlaşılmasına katkıda bulunur.

    Küllî ve cüzî ne demek felsefe?

    Küllî ve cüzî kavramları felsefede şu anlamlara gelir: 1. Küllî: Bütün varlıkları ve var olan her şeyi kapsayan, düşünülen şeyleri içine alan; tikellerin paylaştığı ortak özelliği dile getiren kavramdır. 2. Cüzî: Küllînin karşıtı olarak, bir varlık türünün tamamına değil sadece bir kısmına ilişkin olan; bütünü meydana getiren nesnelerin her biri anlamına gelir.

    İbn-i Sînâ'nın tabii felsefesi nedir?

    İbn-i Sînâ'nın tabii felsefesi, varlık ve doğa üzerine yaptığı ontolojik ve metafiziksel çalışmaları içerir. Temel ilkeleri: 1. Varlık Hiyerarşisi: İbn-i Sînâ'ya göre varlık, tek bir ilahi kaynaktan gelir ve hiyerarşik bir yapıya sahiptir. 2. Zorunlu Varlık: Varlığın en yüksek noktasında, her şeyin nedeni olan ve kendi varlığını kendi içinden sürdüren zorunlu bir varlık (Tanrı) bulunur. 3. Akıl ve İnsan Doğası: İnsan, akıl yoluyla gerçeği keşfedebilir ve doğru bilgiye ulaşabilir. 4. Doğa Bilimleri: İbn-i Sînâ, doğayı maddesinden ayrılmamış biçimlerin bilimi olarak tanımlar ve bu alanda önemli katkılarda bulunur. Ayrıca, İbn-i Sînâ'nın tabii felsefesi, din ve felsefe arasındaki ilişkiyi de ele alır ve bu iki alanın birbirini tamamladığını öne sürer.