• Buradasın

    Edmund Husserl neyi savunur?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Edmund Husserl, fenomenoloji olarak bilinen felsefe akımının kurucusudur 145.
    Husserl'in savunduğu bazı görüşler şunlardır:
    • Felsefenin bağımsız bir varlık alanı: Husserl, felsefenin, fenomenlerden oluşan bağımsız bir varlık alanına sahip olması gerektiğini savunur 1.
    • Özlere dönüş: "Felsefe, felsefelerden değil, şeylerden, fenomenlerden hareket etmeli; şeylere, fenomenlere dönmelidir" sözüyle, felsefenin doğa bilimleri ve psikolojinin deneysel yöntemlerine öykünmeyi bırakıp kendine yeni bir rota çizmesi gerektiğini savunur 34.
    • Yönelimsellik: Bilincin her zaman bir şeye yönelmiş olarak, yani bir şeyle ilişkili olarak veya bir şeyin bilincinde olarak var olduğunu savunur 5.
    • Paranteze alma: Fenomenlerin özüne ulaşabilmek için, daha önce edinilmiş bilgilerden, ön yargılardan ve rastlantısal özelliklerden uzaklaşılması gerektiğini savunur 5.
    • Mutlak varlık olarak bilinç: Husserl, indirgenmiş bilinci mutlak bir varlık olarak görür 3.
    Husserl'in düşünceleri, varoluşçu felsefe ve yeni ontoloji gibi akımların ortaya çıkmasını da sağlamıştır 4.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Husserl'in bilinç kavramı nedir?

    Husserl'in bilinç kavramı şu şekilde özetlenebilir: Yönelimsel deneyim: Bilinç, önce fenomenolojik bir varoluşa, sonra içsel farkındalığa ve en sonunda yönelimsel deneyime sahiptir. Akışkan yapı: Husserl'e göre bilinç, sürekli bir akış halindedir ve boşlukları ya da kesintileri yoktur. Niyetlilik: Her bilinç eylemi, kendisine yönelen bir içeriğe sahiptir. Evrensel yapılar: Bilinç, evrensel yapılarla ilgilenir ve bu yapılar, rastlantısal olgulardan değil, zorunlu ve evrensel bilinç yapılarından oluşur. Zamansallık: Bilinç, zamanı doğrusal bir şekilde yaşamaz; şimdiki zaman, geçmişin yankıları ve geleceğin beklentileri ile iç içedir. Husserl'in bilinç kavramıyla ilgili daha detaylı bilgiye aşağıdaki kaynaklardan ulaşılabilir: "Husserl ve Dilthey'da Bilinç ve Anlam Sorunu" başlıklı makale; "Edmund Husserl ve Fenomenolojik Yöntem" başlıklı makale; "Edmund Husserl – Fenomenolojinin Kuruluşu ve Bilincin Yapısı" başlıklı makale.

    Öznelerarasılık Husserl nedir?

    Edmund Husserl'in felsefesinde öznelerarasılık, ben ve başkası arasındaki ilişkinin iç içe geçmesinin gerekliliği ve bunun ancak öznelerarasılık ile mümkün olabileceği anlamına gelir. Husserl'e göre, nesnel bir realitenin varlığı, tecrübe eden öznenin, başka ve ona yabancı olan bir özneyi tecrübe etmesiyle mümkündür. Husserl, öznelerarasılığı şu şekilde tanımlar: İki ya da daha fazla bireyin belirli bir konu hakkında aynı kanıya sahip olması. Üçlü bir grupsallık içinde, özne, öznelerarasılık ve dünya arasında kurulan ilişki. Husserl, ayrıca "yaşamdünyası (Lebenswelt)" kavramıyla, diğer iki tür öznelerarasılık durumunu da içeren bir öznelerarasılık tarzından bahseder.

    Husserl'de noema ve noesis nedir?

    Husserl'de noema ve noesis kavramları şu şekilde açıklanabilir: Noema. Noema kavramı bağlamında iki farklı "nesne" kavramı arasında ayrım yapmak gerekir: İçerik olarak nesnenin kendi belirleniminin nasıllığı (noematik anlam); Nesnenin belirsiz fakat belirlenebilen bir tekillik olması. Noesis. Noema ve noesis arasındaki ilişki, öznel noetik çeşitlilik ile nesnel noematik birlik arasındaki ilişki olarak karakterize edilir.

    Hussel ve Heidegger arasındaki fark nedir?

    Husserl ve Heidegger arasındaki bazı farklar şunlardır: Felsefi Yaklaşım: Husserl, fenomenolojiyi kesin bilim projesi çerçevesinde ele alırken, Heidegger varlık üzerine odaklanır. Zaman Kavramı: Husserl zamanı, bilinçle ilişkili olarak kesin bilim projesi içinde değerlendirirken, Heidegger zamanı varlığın anlamı bağlamında yorumlar. Özne-Nesne İlişkisi: Husserl'de özne ve nesne ayrımı daha belirginken, Heidegger öznenin çevresini dikkate alarak analiz yapması gerektiğini savunur. Epoché Anlayışı: Heidegger, Husserl'in epoché anlayışını dönüştürerek, gizlenmenin ve açığa çıkmanın şeylerin kökensel hareketinden kaynaklandığını iddia eder. Politik Görüşler: Heidegger, Nazi sempatizanı olarak bilinirken, Husserl bir Yahudi'dir.

    Frege ve Husserlin anlam anlayışı nedir?

    Frege ve Husserl'in anlam anlayışları şu şekilde özetlenebilir: Frege: Anlam (Sinn), nesneyi belirli bir bağlamda ifade eder. Gönderge (Bedeutung), ifadenin nesnel ve mantıksal anlamını temsil eder. Frege, anlamın taşıyıcısı olarak "fonksiyon" kavramını kullanır. Frege, anlamın özneden bağımsız bir yanının olduğunu öne sürer ve anlamı ideden ayırır. Husserl: Noema, anlam mefhumunun tüm edimler alanına genelleştirilmesidir. Bedeutung, dilbilimsel ifadelerin ve edimlerin anlamını ifade eder. Husserl, anlam taşıyıcısı olarak "boş noema" kavramını öne sürer. Husserl, Frege'nin Platoncu realizmini eleştirerek, nesnelliğin temellerini saf transendental bir özler alanında bulmaya çalışır.