TürkTarihi

Avrupa Hunlarının en önemli özelliği, Kavimler Göçü'nü başlatarak Batı Roma İmparatorluğu'nun yıkılmasına yol açmalarıdır. Bunun yanı sıra, Avrupa Hunlarının bazı diğer önemli özellikleri şunlardır: Göçebe yaşam tarzı: At sırtında yaşayan ve sürekli hareket halinde olan bir topluluk olmaları, onlara olağanüstü bir askeri disiplin ve hareket kabiliyeti kazandırmıştır. Çok uluslu yapı: Bünyesinde Gepidler, Ostrogotlar, Alanlar ve Germen kabileleri gibi birçok farklı etnik grubu barındırması. Gelişmiş savaş taktikleri: Kısa yayları ve okçuluk yetenekleri sayesinde, hareket halindeyken bile isabetli atışlar yapabilmeleri.

Sultan Alparslan'ın gerçek babası, Horasan Meliki Çağrı Bey'dir.

Halifeyi koruma altına alan iki Türk devleti şunlardır: 1. Gazneliler. 2. Büyük Selçuklu Devleti.

Büyük Haber olarak bahsedilen olayın, 26 Ağustos 1922 tarihinde başlayan Büyük Taarruz olduğu düşünülmektedir.

Murathan Mungan'ın "Harita Metod Defteri" adlı kitabı, yazarın çocukluk anılarını ve bu anıların kişi üzerindeki etkilerini anlatır. Kitap, aynı zamanda 20. yüzyılın ikinci yarısına dair gözlemler içerir ve bu sayede, uzun yıllar öncesinin Türkiye’sine dair bilinmeyen detaylar gün yüzüne çıkar. Mungan, Mardin'i canlı tasvirlerle anlatırken, okuyucu kendini o sokaklarda dolaşıyor gibi hisseder. Yazar, sık sık siyasal düşüncelerine de yer verir. "Harita Metod Defteri", Paranın Cinleri’ne giremeyen metinlerin üzerine onlarca parçanın eklenmesiyle oluşturulmuştur. 45 bölümden ve 414 sayfadan oluşan kitap, doğrusal bir çizgide ilerlemeyen klasik bir otobiyografi değildir.

Türgişlerin bazı özellikleri: Kuruluş ve Yıkılış: 659 yılında Baga Tarkan tarafından kurulmuş ve 766 yılında Karluklar tarafından yıkılmıştır. Başkent: Balasagun. Para Basım: Türk tarihinde kendi adına para basan ilk hükümdar olan Baga Tarkan, "Yarmak" isminde madeni para bastırmıştır. Din: Orta Asya'nın Müslümanlaşmasına engel olmuşlardır. Savaşlar: Emevi ordularıyla birçok savaş yapmışlardır, en büyük savaşlarından biri Haristan Savaşı'dır. Bölünme: 738 yılında Sulu Kağan'ın öldürülmesi sonucu "Sarı Türgiş" ve "Kara Türgiş" olarak ikiye ayrılmışlardır. Yerleşik Hayat: Uygurlardan sonra yerleşik hayata geçen ikinci Türk devletidir.

Kurultay ve divan farklı dönemlerde kurulmuştur: 1. Kurultay: İlk Türk devletlerinde devleti ilgilendiren konuların görüşüldüğü meclisler, Hunlar döneminde yılda üç defa toplanmaktaydı. 2. Divan-ı Hümayun: Osmanlı İmparatorluğu'nda, Orhan Bey döneminde kurulmuştur.

Sivas Kongresi'nden sonra Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kurulmuştur. Bu cemiyet, 23 Nisan 1920'de TBMM açılana kadar Anadolu'daki direnişe resmi bir sıfat kazandırmış ve üyelerini "Müdafaa-i Hukuk" düşüncesiyle birleştirmiştir.

Eretna Devleti, Uygur Türklerinden olan Eretna (Erdana) tarafından kurulmuştur.

Türk-Altay Kuramı, Türk dillerinin ve kültürel kökenlerinin Altay bölgesine uzandığını savunan, dilbilimsel, arkeolojik ve antropolojik verileri bütüncül biçimde değerlendiren bir yaklaşımdır. Bu kuramın temel varsayımı, maddi kültürü belirleyen unsurun dil olduğudur. Türk-Altay Kuramı, Türk tarihinin geleneksel anlayışla sınırlandırılan dönemlerden çok daha eskiye, MÖ 13.000’lere, hatta varsayımsal olarak MÖ 18.000’lere kadar uzanabileceğini öne sürer. Bu kuram, Hint-Avrupa merkezli geleneksel tarih anlatılarını doğrudan sorgulamakta ve alternatif bir tarih perspektifi sunmaktadır. Türk-Altay Kuramı, Prof. Dr. Semih Güneri tarafından ortaya atılmıştır.

Hezârfen Ahmed Çelebi, 17. yüzyılda yaşamış bir Türk bilginidir ve en çok Galata Kulesi'nden kuş kanatlarına benzer bir araç takarak uçmasıyla tanınmıştır. Yaptıkları: Eğitim: Arapça, Farsça, matematik, astronomi ve hukuk eğitimi almıştır. İcatlar: Su saatleri, rüzgar türbinleri ve güneş saatleri gibi cihazlar tasarlamıştır. Uçuş Denemeleri: 1632 yılında Galata Kulesi'nden uçarak İstanbul Boğazı'nı aşmış ve Üsküdar'a inmiştir. Bu olay, o dönemde büyük bir olay olmuş ve Hezârfen Ahmed Çelebi'nin adı tarihe geçmiştir.

Türk Tarih Kurumu'nun (o dönemde Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti) ilk başkanı M. Tevfik Bıyıklıoğlu'dur.

Ömer Muhtar, İtalyanlara karşı 22 yıl savaşmıştır. İtalyanların 1911'de Libya'ya çıkarma yapmasından 1931'de yakalanmasına kadar olan süreçte direniş göstermiştir.

Oğuz Yabgu Devleti'nin kurucusu ve hükümdarlarının soyu hakkında kesin bilgi bulunmamaktadır. Ancak, Oğuz Yabgu Devleti'nin Oğuz Türkleri tarafından kurulduğu bilinmektedir. Oğuzların ilk yurdu, rivayetlere dayalı olarak, Issık Göl, Talas ve Sayram çevresi olarak belirtilmektedir. Oğuz Yabgu Devleti, 750 yılında Hazar Devleti'nin güç kaybetmesi ile ortaya çıkmıştır. Oğuz Yabgu Devleti'nin yıkılış nedenleri arasında, Kıpçak kökenli Kimek Kağanlığı'nın baskısı ve Selçuk Bey'in, kendisine bağlı Oğuz boylarıyla devletten ayrılması yer almaktadır.

Amasya Tamimi'nde İstanbul Hükümeti'ne karşı çıkılmasının gerekçeleri şunlardır: Sorumluluklarını yerine getirememe: İstanbul Hükümeti'nin, üstlendiği sorumluluğun gereklerini yerine getiremediği ve bu durumun milleti yok olmuş gibi gösterdiği ifade edilmiştir. Bağımlılık: İstanbul Hükümeti'nin, İtilaf Devletleri'nin etkisi altında olduğu ve bu nedenle bağımsız kararlar alamadığı belirtilmiştir. Milletin bağımsızlığı: Tamimde, milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararının kurtaracağı vurgulanmıştır. Bu gerekçeler, Amasya Tamimi'nin bir ihtilal bildirisi niteliği taşımasına ve İstanbul Hükümeti'ni hiçe saymasına yol açmıştır.

Atatürk'ün en küçük kardeşi Naciye, 12 yaşında zatürreye yakalanarak ölmüştür. Atatürk'ün diğer kardeşleri Fatma, Ahmet ve Ömer ise çocuk yaşta difteri hastalığından vefat etmişlerdir.

Malabadi Köprüsü, Artuk Bey tarafından değil, Artukoğulları Beyliği döneminde, Timurtaş bin İlgazi bin Artuk tarafından yaptırılmıştır. Köprünün inşa kitabesine göre, yapı 1147 yılında inşa edilmiştir.

Büyük Türk olarak genellikle Mustafa Kemal Atatürk kabul edilir. Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk cumhurbaşkanı, Türk mareşal ve devlet adamıdır. Ancak, "büyük Türk" kavramı farklı şekillerde yorumlanabilir ve bu unvana sahip olabilecek başka tarihi figürler de düşünülebilir, örneğin: Oğuz Kağan. Cengiz Han. Sultan Süleyman (Kanuni). Mete Han (Mete).

II. Meşrutiyet'ten Cumhuriyet'e Türk kadını şu değişimleri yaşamıştır: Eğitim: Kadınlar, yükseköğretimde eğitim alabilme fırsatı bulmuş ve bu sayede kamuoyu oluşturarak Cumhuriyet dönemindeki inkılapların çizgisini belirlemişlerdir. Çalışma Hayatı: Savaş koşulları nedeniyle kadınlar, ilk kez memur olarak çalışmaya başlamış ve iş hayatında daha fazla yer edinmiştir. Örgütlenme: Kadınlar, kadın dernekleri kurarak örgütlü bir şekilde çalışmaya başlamıştır. Giyim: II. Meşrutiyet'in ilanıyla kadınlar giyim kuşam konusunda daha özgür bir ortama kavuşmuş ve Cumhuriyet döneminde modern giysilerle boy göstermeye başlamıştır. Haklar: 1926'da kabul edilen Medeni Kanun ile kadınlara boşanma, velayet ve mallarda tasarruf hakları tanınmış, böylece kadın-erkek yasal olarak eşit konuma getirilmiştir. Bu değişimler, kadınların toplumda daha görünür ve etkin hale gelmesine katkı sağlamıştır.

Evet, Eşrefoğulları Türk'tür. Eşrefoğulları Beyliği, 13. yüzyılın sonları ile 14. yüzyılın başlarında hüküm süren Anadolu Türk beyliklerinden birisidir.